Süre                : 2 Saat 10 dakika
Çıkış Tarihi     : 24 Ocak 1992 Cuma, Yapım Yılı : 1992
Türü                : Drama
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Universal Pictures , Act III Communications , Avnet/Kerner Productions
Yönetmen       : Jon Avnet (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Fannie Flagg (IMDB)(ekşi),Fannie Flagg (IMDB)(ekşi),Carol Sobieski (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Kathy Bates (IMDB)(ekşi), Mary Stuart Masterson (IMDB), Mary-Louise Parker (IMDB), Jessica Tandy (IMDB)(ekşi), Cicely Tyson (IMDB)(ekşi), Chris O'Donnell (IMDB)(ekşi), Stan Shaw (IMDB)(ekşi), Gailard Sartain (IMDB)(ekşi), Gary Basaraba (IMDB), Lois Smith (IMDB), Jo Harvey Allen (IMDB), Macon McCalman (IMDB), Richard Riehle (IMDB), Raynor Scheine (IMDB), Grace Zabriskie (IMDB), Afton Smith (IMDB), Nick Searcy (IMDB), Haynes Brooke (IMDB), Ronald McCall (IMDB), David Dwyer (IMDB), LaTanya Richardson (IMDB), Ted Manson (IMDB), Bob Penny (IMDB)

Fried Green Tomatoes (~ Kizarmis Yesil Domatesler) ' Filminin Konusu :
Fried Green Tomatoes is a movie starring Kathy Bates, Jessica Tandy, and Mary Stuart Masterson. A housewife who is unhappy with her life befriends an old lady in a nursing home and is enthralled by the tales she tells of people she...


  • ""the secret of life? the secret's in the sauce" diyen filmdir."
  • "forrest gump'la benzer bir ruh taşıyan en az onun kadar sıcak bir film. bir de şu söz kaldı aklımda:"tanrı bir kapıyı açmadan diğerini kapamaz"öyledir herhalde..."
  • ""i'm too young to be old and i'm too old to be young. maybe i'm just goin crazy." - evelyn couch"
  • "domuzları kızartma zamanıo piç herifi kızartıp yediklerine çok sevinmiştim."
  • "bu filmi her izleyişimde tren sahnesinde beni bir heyecan alır, yüz kere izlediğim sahne sanki değişebilirmiş gibi. keşke öyle bir teknoloji olsa da ben de her seferinde üzülmesem."
  • "on yüz bin kere izleyebileceğim film."
  • "filmde kathy bates in oynadığı karakterin değişimi ve gelişimi de takdire şayandır."
  • "iki kadin arasindaki aski anlatan en guzel filmlerden biriydi."
  • "seyredildikten sonra kadinlarda 'nuvandaaaaa' nidasiyla teror yaratma istegi yaratan ic acici cici bici film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    star tv nin en iyi dönemlerini yaşadığı zamanlarda, neredeyse ayda bir yayınlayarak sevenlerini mutlu ettiği, sıcacık, yalın ve samimi bir film.
    yıllar sonra, tekrar izleyince, yine aynı şeyleri hissettirdi, güzel bir pazar gününe vesile oldu.

    --- spoiler ---
    buddy'nin ayağı sıkıştığında yine kalp sıkıştı. ruth son anlarını yaşarken, bir damla yaş akıverdi. buddy jr. ın olayında ve yaşlı teyzenin odasının boşaltıldığı sahnede yine aynı tuzaklara düşüldü.
    alabama dolaylarında, 1 kasımda göle konan ve sıcaklık birden düşünce donan gölü alıp georgia ya götüren ördek ailesini de saygıyla anıyoruz.
    ---
    spoiler ---


    (dinza - 26 Şubat 2007 16:24)

  • comment image

    dvd eklerinde sipsey'nin yemek tarifleri vardır; bir yığın pay, efendime söyleyeyim mısırlı tarifler ve elbette kızarmış yeşil domatesler. filmin geçtiği cafe film için yaratılmış sonrasında da işletilmeye devam edilmiştir.
    (bkz: whistle stop cafe)


    (ephinee - 5 Kasım 2007 08:41)

  • comment image

    en vurucu sahnelerinden biri, cinayeti araştıran komiserin yediği tabak tabak ızgaralar, bu ızgaraların kaynağının şahsımda dank ettiği andır. yaşananların ağır etkilerini ve olağanüstü bir mücadeleyi anlatır, insanlık kavramını yeniden şekillendirir adeta.


    (poivre - 3 Haziran 2009 22:50)

  • comment image

    forrest gump'la benzer bir ruh taşıyan en az onun kadar sıcak bir film. bir de şu söz kaldı aklımda:

    "tanrı bir kapıyı açmadan diğerini kapamaz"

    öyledir herhalde...


    (days - 26 Eylül 2002 11:59)

  • comment image

    iki kadının aşkı bu kadar güzel, samimi anlatılamazdı. aşk bu, başka kelime bulamıyorum. bir başkasını kendinden daha fazla sevme hali.

    --- spoiler ---

    - ruth'a herkes aşıktı. *
    - tanrı bir kapıyı açmadan diğerini kapatmazmış.

    ---
    spoiler ---

    not: aslında çok alakasız olmakla beraber iki erkeğin aşkını anlattığını düşündüğüm the assassination of jesse james geldi aklıma ara ara bu filmi izlerken.


    (paspasanahtarinustunde - 24 Nisan 2010 00:41)

  • comment image

    izledikten sonra şu an hayatımda büyük bir yer kaplayan sevgili dostuma sıkı sıkı sarılma isteği uyandırmış olan filmdir. ileri derecedeki arkadaşlık bağı aşkı ve aşkın beraberindeki fedakarlık, sadakat, hayranlık, heyecan, keyif ve vefakarlığı, sıradan bir kadın/erkek ilişkisinden daha samimi şekilde ve uzun vadede yaşatıyorsa eğer, tüm aşklar böyle olsa keşke derim.

    not: ha bir de, bu yeşil domatlar nerede bulunur la?


    (moirabathory - 19 Haziran 2010 01:43)

  • comment image

    bu filmi her izleyişimde tren sahnesinde beni bir heyecan alır, yüz kere izlediğim sahne sanki değişebilirmiş gibi. keşke öyle bir teknoloji olsa da ben de her seferinde üzülmesem.


    (amaninbe - 26 Temmuz 2011 00:30)

  • comment image

    --- spoiler ---

    evelyn'in, otoparkta yer aradığı sırada, bir aracın çıkacağını görüp, o yeri beklemeye koyulduğu fakat ondan önce iki genç kızın hızlı ve saygısız davranarak pat diye o yeri kaptığı sahnede geçen diyaloglar da eksik kalmasın;

    evelyn: excuse me, i was waiting for that space.
    girls: yeah? tough! face it lady, we're younger and faster. hahaha... (diyerek uzaklaşırlar)

    bunun üzerine öfkelenen ve artık yine "ses"ini çıkartmaz ise aynı tas aynı hamam hayatına devam edecek olan evelyn coşar ve haykırır:

    "towanda!" ve geri vites, hooop kızların arabasına daannkk! bu böyle birkaç kez devam eder evelyn'in "vuhuuu yeeeaah!" nidaları ile birlikte.
    derken sesleri duyup gelen kızlar "help, someone! what are you doing? are you crazy?" diye birbirlerine sokulmuş ağlaşırken, evelyn yapıştırır o buram buram amerikanca repliğini;

    "face it girls. i'm older and i have more insurance".
    ve gazlar, gider.

    ---
    spoiler ---


    (pasif laura - 18 Mayıs 2012 16:05)

  • comment image

    bir göl vardı bu filmde. böyle birdenbire donmuştu, ördekler de içindeyken. sora ördekler göç etmişlerdi gölle beraber. hala gölün alabama üzerinde bir yerde olduğu mu sanılıyodu neydi... hepsi yalandı sanki. sonra duvar saatini durdurmuştu zenci kadın o yer etmiş epey.

    mahkeme sahnesi ve pederi hatırlarım ben hep bu filmden. bi de moby dicki.


    (mortifera - 3 Ağustos 2003 05:43)

  • comment image

    film, fannie flagg'in "fried green tomatoes at the whistle stop cafe" adli sahane kitabindan uyarlanmistir. 80'li yillarda bir huzurevinde son günlerini geçiren yasli bir bayanin, orta yas krizlerinde, rejimlerle ve evliligiyle basi dertte bir baska kadina anlattigi hikayelerden olusan; amerika'nin 30'lu yillarinda, trenlerin durak yeri olmaktan öte bir özelligi olmayan bir kasabada o yasli kadin ve arkadaslarinin açtigi whistle stop cafe'de yasananlari, kasaba hayatini, arkadasliklari vs. pek güzel, pek sicak, pek tatli anlatan, büyük hazla okunan kitap.
    yasli kadini jessica tandy, sempatik orta yasli kadiniysa kathy bates canlandirmisti filmde...


    (lacrima - 28 Şubat 2001 22:10)

  • comment image

    dvdsinde kızarmış yeşil domateslerin tarifini bulduran sıcacık, içten bir film. tarifi yazalım da tam olsun:

    1 orta boy yeşil domates (kişi başı)
    beyaz mısır unu
    baharat-tuz
    zeytinyağı

    domatesleri yaklaşık yarım santim kalınlığında dilimleyin. dilimleri önce tuz ve baharata, ardından da beyaz mısır ununa bulayın. geniş bir tavada zeytinyağını kızdırın. domateslerin iki tarafını da hafif kahverengi oluncaya dek kızartın.

    bir de not düşmüşler altına: parmaklarınızı yiyeceksiniz!

    tariflerin arasında kızarmış bamya, patates şekeri, kremalı mısır, kedi balığı kızartması, öğütülmüş mısır, tavuk suyuna mantı, sipsey'nin güney usulü kızarmış tavuğu, cevizli tart, hindistan cevizli kremalı tart, yoğurtlu bisküvi de bulunmakta.


    (yayoi aoba - 16 Haziran 2013 18:04)

  • comment image

    bu muhteşem filmde idgie'i mary stuart masterson,ruth'u mary louise parker canlandırıodu.
    "there was something about idgie that was like a wild animal;
    she wouldn't let anyone get too close to her. but when ruth
    came to live with us you never saw anyone change so fast in all your life..."


    (lodos - 24 Mayıs 2001 17:25)

  • comment image

    kücükken izledigimde iki kadin arasindaki dostlugun güzelligiyle, yillar sonra izledigimdeyse iki kadin arasindaki askin güzelligiyle beni pek etkilemis olan, belirli araliklarla tekrar tekrar izlemekten asla sikilmayacagim filmdir. müzikler de thomas newman'dan.


    (saskia - 1 Kasım 2004 17:45)

  • comment image

    seyredildikten sonra kadinlarda 'nuvandaaaaa' nidasiyla teror yaratma istegi yaratan ic acici cici bici film.


    (limelight - 15 Ocak 2002 02:30)

Yorum Kaynak Link : fried green tomatoes