Definitely, Maybe ' Filminin Konusu : Will Hayes karısından boşanma belgelerini yeni almıştır. 11 yaşındaki kızını okuldan almaya gittiğinde Maya cinsel eğitim dersi almaktadır. Maya’nın ona cinsellikle ilgili sorduğu soruları kaldıramaz ve konuyu değiştirerek annesine nasıl aşık olduğunu farklı hikayeler ve bir bulmaca şeklinde anlatmaya başlar.
Crazy, Stupid, Love.(2011)(7,4-435667)
The Proposal(2009)(6,7-267169)
Friends with Benefits(2011)(6,6-312091)
Life as We Know It(2010)(6,6-111068)
Leap Year(2010)(6,5-84392)
The Ugly Truth(2009)(6,4-189424)
He's Just Not That Into You(2009)(6,4-149390)
How to Lose a Guy in 10 Days(2003)(6,4-190367)
The Change-Up(2011)(6,3-173212)
Just Friends(2005)(6,2-95591)
What Happens in Vegas(2008)(6,1-166311)
The Switch(2010)(6,1-98758)
bir kizi olan ya da bir kizi olsun isteyen butun erkeklerin izlemesi gereken bir film.
(myretnas - 1 Mayıs 2008 14:19)
new york'ta gözümüze kestirdiğimizi öpebileceğimizi öğrendiğimiz film.
(leylak sarabi - 8 Mayıs 2008 21:29)
çok güzel, şahane vakit geçirten film. daha güzel bir son da yazılamazdı sanırım. ha bi de hayata dair çok iddialı bir cümlesi de var; "doğru kişi değil, doğru zaman vardır"
(ellisboydredding - 12 Mayıs 2008 16:17)
--- spoiler ---- i love penguins!- me too...- me three...--- spoiler ---
(cost of opportunity - 19 Haziran 2008 01:18)
isminin hakkini layikiyla yerine getiren film.. oyle ki, hep bir iliski yasarken karsidaki insana "kesinlikle buldum onu, evet bu o" demek yerine, "belki bu o'dur" diyerek yaklasmanin daha dogru oldugunu ogutleyen yapim.. noktalarin degil de virgullerin filmi.. bir konuda kesin karar verip nokta koymak yerine, virgul koyup isin gelecegine bakmak uzerine..
(whatdreamsmaycome - 9 Temmuz 2008 13:16)
içinden jane eyre geçen film. --- spoiler ---öyle ki april'in jane eyre koleksiyonunu görünce adeta gözlerim büyüdü. senaryo anneyi tahmin etme konusunda özellikle will'in april ile teklif provası sahnesiyle ters köşeye yatırıyor ki, april'in bu teklife "definitely maybe" şeklinde cevap vermesi ve film boyu o kadar yüzüğün pırlantanın will'in elinde patlaması da cabası.--- spoiler ---babası, april'a hediye ettiği jane eyre'e şöyle yazmıştır;"to my darling daughter april,the human heart has hidden treasuresin secret kept, in silence sealed.the thoughts, the hopes, the dreams, the pleasureswhose charms are broken if revealedfrom your loving father"
(poivre - 1 Ağustos 2008 00:51)
konusu hakkında en ufak bir fikir sahibi olmadan tamamen rachel weisz yüzünden alıp izledigim film. ki o rachel weisz yüzünden beautiful creaturesa dahi tahammül göstermişliğim vardır. baktım abigail breslin de var. little miss sunshine bi başkadır benim için. ryan reynoldsa gelince two guys and a pizza placede de begenirdim adamı. bayık mayık. hem belki bayık adamlardan hoşlanıyorumdur ben. kime ne. yani kısacası kaybedecek neyim var ki diye düşündüm. oturdum. izledim.how i met your mother??? evet. muhtemelen. ama onun dışında o çok bilmiş maya karakterinin dillendirdigi çok önemli bir mevzu var ortada. kafa karışıklıgını, ayakkabı bagcıgının karışıklıgıyla karıştıracak yaşta olması tezini pek inandırıcı kılmasa da, konuyu filmden bagımsız düşünürsek bu aşk olgusunun ne kalleş bişey oldugu kabak gibi cıkıyor ortaya.--- spoiler ---you're right, it is complicated, isn't it? i mean, you're in love with april, who used to be in love with lucas, and then she fell in love with you, but you were in love with summer, who was always really in love with hampton, and now that you're in love with april she's in love with kevin...and no one's in love with you. that's complicated. --- spoiler ---yıllardır sıkı sıkıya benimsedigim, her başarısız ilişkide kendime referans gösterdiğim, "hatayı ben yapmıyorum bu tamamen bir sistem bug'ı" diye içimi rahatlattığım kaos teorimi (bkz: #9287663) dogrulamasıyla hayranlıgımı maksimuma cıkarmış bi romantik komedi bu film. aslında baktıgınız acıya göre değişken olarak, ne romantik ne de komedi. öyle bi şey işte. bilemedim. rachel weisz var. oturun izleyin. o diil de, ne copygirlmüş yarebbi. ciddi ciddi, new york'a taşınıp fotokopi çekerek bi servet yapma, sonra da o servetle 2 yıla yakın bir süre dünyayı dolaşma fikrini kafama iyice yerleştirdi. yani, kesinlikle... belki.
(poisonblue - 2 Ekim 2008 19:22)
doksanlı yılların en iyi albümlerinden biri.editliyorum; ne doksanlari, tum zamanlarin en iyi rock'n'roll albumlerinden biri.
(captious - 24 Aralık 2008 02:11)
yıl 1994,bu albüm ve oasis'e ilk rastladığım dergide ki yazının başlığı şöyleydi;''beatles'ın faxlanmış hali''. söz konusu yazıda bu adamlar kendilerinden dünyanın en iyi grubu olmak isteyen müzisyenler diye bahsediyorlardı. bu sinir bozucu kendini beğenmişliklerinin temelini attığı önyargımla hep hasır altı ettiğim bir albüm oldu definitely maybe. bir yıl sonra 1995'de,bugün artık duyduğumda fena halde bıkkınlık ve koşarak kaçma istaği veren,o müthiş parça wonderwall'ı dinleyince,pek çokları gibi fikrim değişti. ortada çok değişik,heyecan verici,arı bişey vardı. bu şarkılar harikaydı ve bu grup hakikaten geçmişten faxlanmış gibiydi. böylece what s the story morning glory en sevdiğim albümlerden biri oluverdi. definitely maybe'den çok daha iyi olduğunu düşünüyordum ayrıca. sonraları,pek sonra,hatta şimdi iyiden iyiye kendini belli eden bir albüm definitely maybe, egosu şişkin solistleri,the beatles takıntıları,hangi riff i nerden arakladıkları fazla sorgulamadan dinlenmesi gereken,yalın,güçlü,temiz bir iş. yıllar sonra tozunu aldıkça diğerlerinin yanında nasıl da parladığı farkediliyor,daha benzerinin gelmeyeceğinin verdiği hüzünle. (bkz: #291647)
(mudhoney - 5 Şubat 2009 14:45)
--- spoiler ---akıllı üniversite aşkından çocuk sahibi ol; olgun iş kadını ile flört et; tatlı hippi kız ile sevgili ol. hayat bu be...--- spoiler ---
(insomniacelrohir - 19 Mart 2010 05:41)
oy oy oy... ben nasıl izlemedim bu filmi bunca zaman..o dvd'lerin arasında melül melül durdu da ben neden şöyle bi göz atayım demedim.gecem uykusuz geçti ama olsun, bin kere değer.. ampül yandı sanki kafamda film biter bitmez, arşimet gibi sokaklara fırlayasım geldi buldum buldum diye.. buldum be, buldum. sevgi, aşk, fedakarlık, cinsellik, yalnızlık, aşk acısı, özlem... hepsinin tanımını sayfalarca yapabilirim şu an. zıpırdayan bi şey var içimde adeta, kıpır kıpır, fıkır fıkır. dvd'yi elime alıp sokağa fırladıktan sonra, bakkala manava kasiyere önüme gelen herkese zorla izletesim, film bitene kadar başlarında bekleyesim var.. izleyin ulan, izleyin..içinde bulunduğum durumun, filmin beni bu kadar etkelemesindeki rolü nedir bilmiyorum ama..hani başınız çok ağrırken, canınız çok sıkılırken bir anda bir şey çıkar, bir şarkı, bir ilaç, bir arkadaş, bir hayal..başınızın ağrısı geçiverir birden..öyle bir şey. yaşam destek ünitemin şarjı bitmek üzereyken yetişti sanki bu film benim imdadıma. utanmasam bir film izledim hayatım değişti diyeceğim ama şu satırları filmden sadece dakikalar sonra yazıyorum. spoiler'a gireyim mi bilmiyorum. ama şerefsizim anlamıştım (aha girdim bile) esas kızın april olduğunu. aslında william ile emily birbirlerine çok benziyorlar. ama işte orada bitmiyor ki abi olay, orada bitmiyor ki..gel de bunu bana sor.. april ile olan ilişkilerindeki, zıtlıkların uyumu mükemmel bir şekilde anlatılmış. summer ile olan ilişkisi ise tutku ve seks üzerine kurulu daha çok. gerçi böyle tutku üzerine kurulu ilişki falan deyince yarrak gibi bir anlatım oluyor tabi ama filmde bu, anlatılabilecek en güzel şekilde anlatılmış. üzerine bana bok yemek düşer şu an sadece. ama tutamıyorum kendimi..allahım..anlatmak istiyorum.. sorumlulukların bir ilişki üzerindeki etkisi.. çok sevdiğin bir insanı, telefonun öbür ucunda beklediğini bildiğin halde arayamamak.. eşyalara yüklenen o muhteşem anlamlar.. benim hayatım işte bu, brooklyn'de yaşamıyorum belki ama benim hayatım bu.. ve bunu söyleyen tek kişi de ben değilimdir filmi izledikten sonra.insan zamanla nasıl değişiyor, değişse de nasıl aynı kalıyor.. yaralar nasıl kapanıyor, kapanan yaraların izi ne kadar kalıyor.. kabartma tozu pastayı nasıl bu kadar kabartıyor..eğer hafızam biraz kuvvetli olsaydı filmde bir çok kilit sahne örneği verir, şurada şunu burada bunu anlatmış der, açıklar da açıklardım.. öyle çok var ki çünkü bu sahnelerden filmin içinde. ama filme dair her şeyi unutmuş durumdayım, isimleri falan bakarak yazdım. şu an hissettiğim tek şey, içimdeki kocaman soğuk boşluğun berrak ve ılık sularla dolduğu..ilaç gibi, ders gibi film. daha ne diyeyim ki.. bi dakika..aslında söylenecek bir şey var.. seni seviyorum.
(melankomik - 12 Mayıs 2010 21:17)
siradan bir romantik komedi, belki de biraz fazlası. beni anlamadığım bir biçimde çok etkileyen bir detayı barındırması sebebiyle hakkında yazmak istedim.--- spoiler ---adam kızına eski sevgililerini anlatırken, kızı hangisinin kendi annesi olduğunu tahmin etsin diye isimlerini değiştiriyor. hikayeler anlatılıp bittikten sonra, kızın kendi annesi olmayan başka bir kadın için söylediği şu söz bi değişik yaptı beni: "peki neden onun adını değiştirmedin?" orada esas oğlanımız da şaşırıyor, böyle kısa bir idrak aşaması yaşıyor. gerçekten sevdiği kadının ismini değiştirememiş, bilinçsizce de olsa yapamamış işte. valla etkileniyorum ben bundan. vay anasını be. aşk ayrıntıda gizli işte. kabak gibi.--- spoiler ---
(loresima - 16 Temmuz 2011 01:14)
kesinlikle cok guzel bir album galiba sanirim eminim...*
(seek and destroy - 4 Mayıs 2003 20:33)
ilk ve en iyi oasis albumu.
(bosgezen - 24 Aralık 2000 18:18)
2008 yapımı romantik komedi filmi.will ve april hangisinin içtiği sigaranın daha önce biteceği üzerine iddiaya girip yol kenarında sigara içmeye başlarlar. arkadan, soundtrack allbümünde april adıyla yer alan müzik duyulur, ki o müzik bu anı çok özel yapar.buradan dinlenebilir:http://www.youtube.com/watch?v=avc5o0osuhkburadan da ilgili sahne izlenebilir:http://www.youtube.com/watch?v=804un9xpv44
(3 3 bes yedi - 6 Ocak 2013 14:38)
holivud'un butun romantik komedi filmlerini izlemis (tamam bazilarini 2-3 kere izledim) biri olarak top 5 listeme sokabilecegim film. ilk sirada hala leap year var.
(noluo lan - 12 Ağustos 2013 16:52)
kanımca müzik tarihinin gelmiş geçmiş en güzel albümü olan oasis eseri. albümün bitişi bile yeter;"goodbye i'm going home..."
(matandberenice - 10 Kasım 2013 10:50)
ilişkilerin nasıl olacağını bizlere gösteren filmdir. en azından kurgusalda olsa ilişkiler için güzel betimlenmiş yerleri vardı.--- spoiler ---april kaç kere çekti gitti, sevgili yaptı, dünyayı dolaştı. fotokopici kız lan bu sözde. will ise evlenip çocuk yapmasına karşın hayatının aşkını bulamamış bir adam. 3 kadınla arasında geçenlere hayran kaldım. kızını alıp sevdiği kadına gitmesi ise aşkın nelere kadir olabileceğini göstermiştir.--- spoiler ---
(alister - 6 Ocak 2014 20:53)
qmagazine'nin 2004 yılında şu ana kadar yayınlanmış en iyi ingiliz albumu seçtiği oasis'in ilk ve enfes albumu.yine de bu album tipik oasis gurultusu içermez o yuzden oasis fanı olmayan bunyeler tarafından da rahatlıkla dinlenilebilir. tum oasis albumleri gibi sevilesi sayılası el ustunde tutulası gelecek nesillere aktarılası bir albumdur.
(drip nick i zaten kullanilmakta - 17 Temmuz 2004 15:19)
bir ara asla bıkmayacağımı zannettiğim, 1 yıllık yoğun kür sonunda artık dinleyemez hale geldiğim muhteşem albüm.
(nikiforov - 18 Kasım 2005 02:34)
Yorum Kaynak Link : definitely maybe