fr. /popüler / popüler, herkesçe sevilen; halkla ilgili, halka özgü, halk için

(bkz: parti populaire européen)

(rainarc - 13 Ocak 2008 17:12)

hakkında hiç entry girilmemesine acayip şaşırdığım, son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden biri. festival filmiyle nasıl gişede para kazanılır diye ders olarak okutulması lazım. ticari olarak güzel iş yapmış zaten ki sonuna kadar hak ediyor bence.

yönetmeni régis roinsard kendisinin ilk uzun metraj filmi sanırsam. sırf bu yüzden bile sevilip öpülmeyi hakediyor kendisi. başrollerde romain duris ve déborah françois var. romain duris'i zaten gadjo dilo yla tanıyıp ölümüne sevmiştim bu filmiyle yeri bir ayrı oldu gerçekten.

efenim filmimiz 1958 fransa'sında geçiyor, madmen'den fırlamış bir background sözkonusu. déborah françois çok hızlı daktilo kullanmak dışında hiçbir işe yaramayan, beceriksiz bir sekreter, duris 'de obsesif patronu rolünde. sevgili duris deborah hanım kızımızı typing yarışmasına sokmaya karar veriyor ve olaylar gelişiyor. bir daktilo sesi düşün ki sürekli ninni gibi. herşeyi geçtim çok tatlı bir dönem filmi olmuş. breakfast at tiffanys'le pretty woman karışımı bir havası var. deborah çok fazla monroe izleyip rolüne hazırlanmış sanırsam. bir de onlar ne güzeller öyle. tek kötü yanı absürd komedi yapmışlar ama sınırları çok daha zorlayabilirlermiş , daha karikatürize görmek isterdim karakterleri sanırım.

en güzel tarafı neydi derseniz kesinlikle soundtrack'i derim. indie film soundtracklerinden az daha depresyona girecekken tatlı geldi.

burdan burdan

ağızda bir the boat that rocked tadı bırakıyor. izleyiniz izletiniz.

(felidaem - 17 Kasım 2013 22:57)

bütün kült aşk filmlerinden tutam tutam kullanılarak oluşturulmuş şirin bir filmdir. bana aşkın kesinlikle eski insanlar tarafından tadılmış ve artık bizler tarafından tadılması mümkün olmayan bir duygu olduğunu düşündürmüştür. müzikleri hele de les secrétaires cha cha cha izlediğim günün gecesinde rüyama girmiştir.

(buhtunnasir - 28 Kasım 2013 20:40)

klişe öğeler çokça bulunsa da izlerken çok eğlendiren bir regis roinsard filmi. kıyafetler, arabalar, evler ve dekorasyonları o kadar güzeldi ki, zamanın nasıl geçtiğini anlamamışız izlerken.
gerçekten o zamanlar daktilo yarışmaları bu kadar yaygın bir şey miydi ve eğer öyleyse bu kadar çılgınlığı var mıydı bilmiyorum ama, daktilo yarışmalarının dünyada, farklı dönemlerde bir anda patlayan, trend olan ve klişe tabirlere milyonları peşinden sürükleyen konseptleri eleştirmek üzere kullanılmış bir metafor olarak gördüm ben.

--- spoiler ---

zira eski şampiyonun kaybetmesi ve rose'un şampiyon olmasıyla istediği her şeye sahip olması ve devamında gelişen olaylar da bunu destekler nitelikte.

--- spoiler ---

bunun haricinde, sevimli, kafa dağıttıracak, iyi hissettirecek bir film olmuş. sürprizler aramadan keyifle izleyiniz efenim.

(serpensortia - 14 Aralık 2013 23:17)

eski zamanlara, audrey hepburn'lere merakliysaniz modern zamanlarda cekilmis versiyonunu izlemek hosunuza gidebilir. bunun disinda oyunculuklari, karakter gelisimleri gayet vasat olan fakat bunu guzel ve cici kostumlerle kapatabilen bir film. yine de bir saat elli dakika boyunca klise yagmuruna tutulmak istemiyorsaniz izlemeyin.

(cnnmtl - 10 Şubat 2014 20:45)

konusu 1958'de geçen pamuk şekeri tadında bir film. hikaye az çok the artist filminin 20-25 küsur yıl sonraki bir versiyonu gibi düşünülebilir; öte yandan dönem detayları gayet hoş yansıtılmış. dans ve daktilo yarışması sahneleri filmin zirve anları arasında. o yılların naifliğinden de hoşlanıyorsanız, kaçırılmayacak keyifli bir film.

(usualsuspects2 - 19 Mart 2014 08:28)

romantik komedi, kısmen fransız sineması, retro sevdasınız depreşirse biraz da ve de en önemlisi yeşilçam öğelerinin zehirlediği beynelminel bir film seyretmek isterseniz kesinlikle kaçırılmamalı. hasılı eğlenceli bir film. daktiloyu boşuna sevmiyormuşuz arkadaş!

son olarak filmin müziklerinden jack ary'nin les secrétaires cha cha cha şarkısı şiddetle tavsiye edilir.
(bkz: http://www.youtube.com/…szfxvy2tczqrrpuiiz1i7zhtqtm)

(parrhesiaturkiye - 11 Mayıs 2014 18:13)

eski filmler tadında çekilmiş oldukça hoşça zaman geçirmenizi sağlayan başyapıt olmasa da çok güzel fransız filmi. 1959 yılında geçmesinin de bunda payı vardır hiç şüphesiz. bu tip filmleri sevmeyen ben bile beğendiğime göre çok güzeldir hatta kesin.
klasik aşk veya romantik filmlerde olan artık klişeleşmiş sayabileceğimiz herşey var, temposu da yüksek değil fakat yine de şaşırtıcı bir şekilde zevkle kendini izlettirmeyi başarıyor.

(prison way - 26 Ekim 2014 17:34)