Süre                : 1 Saat
Çıkış Tarihi     : 19 Eylül 2011 Pazartesi, Yapım Yılı : 2011
Türü                : Cinayet,Drama
Taglar             : uzun saç,1960'lı yıllar,Illinois,Kadın kahramanı,bölge Savcısı
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Alta Loma Entertainment , Imagine Television , Storyland
Yönetmen       : Holly Dale (IMDB)(ekşi), Lesli Linka Glatter (IMDB)(ekşi), Alan Taylor (IMDB)(ekşi), Scott Winant (IMDB), Phil Abraham (IMDB), Kenny Ortega (IMDB)
Senarist          : Chad Hodge (IMDB)(ekşi),Lana Cho (IMDB),Mark Fish (IMDB)(ekşi),Becky Mode (IMDB)(ekşi),Karyn Usher (IMDB)(ekşi),Luke Schelhaas (IMDB),Hannah Shakespeare (IMDB)
Oyuncular      : Eddie Cibrian (IMDB)(ekşi), Laura Benanti (IMDB)(ekşi), Amber Heard (IMDB)(ekşi), Jenna Dewan-Tatum (IMDB)(ekşi), Naturi Naughton (IMDB)(ekşi), Leah Renee (IMDB)(ekşi), Wes Ramsey (IMDB)(ekşi), Jenifer Lewis (IMDB), David Krumholtz (IMDB), Sean Maher (IMDB), Katherine Cunningham (IMDB), Heather Gunn (IMDB), Ashley Lobo (IMDB), Deneen Melody (IMDB), Troy Garity (IMDB), Cassidy Freeman (IMDB), Erin Sutkay (IMDB), Alex Keener (IMDB), Jessica Joy (IMDB), Christian Stolte (IMDB), John Hoogenakker (IMDB), Michael Vieau (IMDB), Whitney White (IMDB), Joel Gretsch (IMDB), Greg Matthew Anderson (IMDB), Chris D. Thomas (IMDB), Tommy Beardmore (IMDB), Daniella McBride (IMDB), Brooke Pierson (IMDB), Riley Smith (IMDB), Art LaFleur (IMDB), Karen LeBlanc (IMDB), Carrie Coon (IMDB), Hugh M. Hefner (IMDB), Terry Hamilton (IMDB), Randy Steinmeyer (IMDB), Colbie Caillat (IMDB), Bruce Jarchow (IMDB), Dan Stearns (IMDB), Steven Pasquale (IMDB) >>devamı>>

The Playboy Club (~ Bunny Tales) ' Dizisinin Konusu :
50'lerin sonlarında Amerika'dayız. Dönemin Playboy fırtınası, esmeye başlamak üzere. Parababası iş adamları, şöhretli hukuk adamları, siyasetçiler ve tabii ki mafya.. Kimi ararsanız bulabileceğiniz bir kulüpte "Tavşan" adı verilen Playboy kızlarının inişli çıkışlı yaşamları..


  • "nbc'nin iptal ettigi dizi."
  • "sadece 3 bölüm sürebilmiştir. türkiye'de bile artık arak dizilere en azından 7-8 bölüm şans veriyorlar ahah.dizi nasıl yapılır alem görsün diye mart 2012'yi beklemek üzüyor sadece."
  • "ulan hangi diziye başlasam iptal oluyor ! şeklinde haykırışlarımın sonuncusu dizi.*"
  • "nbc'de değil de hbo veya starz kanallarının birinde olsaydı muhtemelen amber heard akıl sağlımızı kaybettirirdi."




Facebook Yorumları
  • comment image

    nbc'nin mad men'e cevab verme iddiasında olacağı yeni dizisiymiş. adı üstünde, 60'lı yıllarda iyice meşhur olan playboy klüplerinde yaşananları merkez alan bir konusu olacakmış. başrolde, geçen aylarda lezbiyen olduğunu açıklayan ve eşcinsel haklarının şiddetli bir savunucusu olan amber heard olacakmış ki, kontratında çıplak sahnelerin olacağına dair bir madde de varmış. prime time, ulusal kanal ve çıplaklık ve mad men'e meydan okuma. heh heh hadi bakalım diyoruz, ve hatırlatıyoruz: mad men 60'lı yıllarda reklamcılık ile ilgili bir dizi değil, ve joan halloway'imizin* "good morning, sterlingcooperdraperprice" demesi dahi en çıplak sahneden daha seksi bir etki yaratıyor. öyle memişle pompişle olmaz yani.


    (the 8th endless - 2 Nisan 2011 14:13)

  • comment image

    nbc'nin 60'larda geçecek olan sonbaharda yayınlanacak dizisi. adından da anlaşılabileceği gibi playboy club'de geçiyor. nick dalton başrolde. nbc'de yayınlanacak olması münasebetiyle abazan türk erkeğinin ihtiyacını karşılamaz lakin yine de buralar entry dolacak gibi bir his var içimde.


    (anteke - 22 Mayıs 2011 00:37)

  • comment image

    60lı yılların erkek egemen amerika'sına farklı bir pencereden bakan nbc'nin mad men çakması yeni dizisi. hatta öyle çakma ki eddie cibrian'ın oynadığı nick dalton karakteri konuşmasından tutun da, kişilik özelliklerine kadar (zeki, yakışıklı, karizmatik, kazanova vs.) donald draper'in tıpkısını aynısı.


    (tnz - 20 Eylül 2011 12:52)

  • comment image

    sezonun mad men özentisi iki network dizisinden ilk yayına gireni. diğeri için (bkz: pan am) 60'ların meşhur kulübünde çalışan tavşanlar ve müşterileri hakkında bir drama. "playboy" sayesinde gelen tartışmalar, ve dolayısıyla tanıtım ile bile sadece 5 milyon kişi tarafından izlendi dizi. yayın hayatı pek uzun olacağa benzemiyor kısacası. karşısında "castle" ve "hawaii five-o" gibi iki hit dizi varken başka bir şey beklemek hata olurdu zaten. "the playboy club", bir nbc dizisi olması sebebiyle baştan oyuna yenik başlıyor. zira nbc fazlasıyla gözden düşen bir kanal ve yeni işlerine pek şans verilmiyor. bir de smurfs filmini geride bırakacak kadar "bunny" kelime oyunu var, yapmasınlar bunu, komik değil. "tavşan" olmanın bir şans olarak gösterilmesini ne kadar destekliyorum, ondan da emin değilim.

    "mad men" temposunda ve kalibresinde bir işin ana akım bir kanalda tutunması mümkün değil. kablolu yayın dizileri kaliteyle özdeşleşmişlerdir ama "sex and the city" ve "true blood" gibi çok ender durumlar haricinde asla hit olmazlar. zira sıradan televizyon izleyicisi sırf dizi izlemek için bir kanala abonelik parası ödemeyi tercih etmez.

    fakat bu kanallardaki dizilere öykünen diziler de ana akım kanallarda tutunamazlar. geçen senenin büyük hayal kırıklığı lone star akıllara gelebilir hemen. her hafta bir hikaye tüketen dizilere alışık amerikan izleyicisi biz avrupalılara son derece normal gelen seri hikayelere çok prim vermez. sanat yapacağım diye tempodan ve akıcı diyaloglardan da ödün verilince ratingler düşer, dizi yayından kaldırılır. bu laneti kıran ve kablolu dizisi kadar kaliteli olup ratingleri de iyi olan tek bir dizi var şu anda yayında: (bkz: the good wife) o da ortadaki dengeyi çok iyi kurabildiği için bu günlere gelebildi.

    gelelim dizinin asıl eleştirisine:

    --- spoiler ---

    dizi kendini mad men kadar iyi zannediyor ve bizim de buna inanmamızı bekliyor. karakterlerine sigara içiriyor, derin sahneler göstermeye çalışıyor, büyük penislerden şaka yapacak kadar olgun olmaya çalışıyor... ama elbette ki olmuyor. dizi gerçekten şık gözüküyor. dönemi yansıtmayı ellerindeki bütçe çerçevesinde başarmışlar diyebiliriz. karakterler elbette ki yeterince derinlikli değil, ama ilerleyen bölümlerde bu durum değişebilir. yine de adı "the playboy club" olan bir dizinin kulüpte çalışan karakterleri daha detaylı tanıtması ve seyircinin ilgisini çekmeye çalışması gerekir. neden reddedildiği belli olmayan bir evlilik teklifi, eşcinsel kimliklere kılıf oluşturan bir evlilik, "token" olarak adlandırabileceğimiz zenci tavşan... ama akıllarından neler geçiyor, nasıl insanlar bilmiyoruz.

    maureen meşru müdafaa halindeyken akla hayale bile gelmeyecek bir şekilde cinayet işliyor. öldürdüğü adam mafya babası. olaya şahit olan nick dalton ile birlikte cesedi ortadan kaldırıyorlar. tavşanlar arası rekabet, bir mafya babasını öldürmenin sonuçları, diğer tavşanların hayatı derken konu sıkıntısı çekilmeyeceği belli. bir gece önce cinayet işleyen maureen'in ertesi gece tek sıkıntısının evli nick dalton'la adının çıkması olması komik kaçıyor, belirtmeden geçmeyelim. bir de neşeli neşeli dans ediyor yahu.

    eddie cibrian'ın canlandırdığı nick dalton'ı ister istemez don draper ile karşılaştırıyorsunuz. kimin daha esaslı bir karakter olarak yarışı kazandığını tahmin etmek zor olmasa gerek. esas kız maureen'i oynayan amber heard fazlasıyla duygusuz ve eddie cibrian ile aralarında zerre elektrik yok. dizinin tek ilgi çekici karakteri ve tek kesinlikle iyi olan oyuncusu baş tavşan carol-lynne'i oynayan laura benanti. içinde olduğu her sahneyi daha üst seviyelere taşımayı başarıyor.

    ---
    spoiler ---


    (under rug swept - 20 Eylül 2011 22:31)

  • comment image

    sadece 3 bölüm sürebilmiştir. türkiye'de bile artık arak dizilere en azından 7-8 bölüm şans veriyorlar ahah.
    dizi nasıl yapılır alem görsün diye mart 2012'yi beklemek üzüyor sadece.


    (the 8th endless - 5 Ekim 2011 07:24)

  • comment image

    ilk 3 bolumden sonra dusuk reytingler nedeni ile iptal olmustur.
    zaten ulusal kanalda boyle bi yapimin tutmasinin cok zor oldugu hep konusuluyordu, senaryoda kurtarmaya yetmeyince boyle oldu demek ki..


    (pandera - 5 Ekim 2011 15:38)

  • comment image

    iptal olduğunu bilmeden iki haftadır beklediğim diziydi. iptal olması çok şaşırtıcı değil ama fena değildi. daha doğrusu dönem dizisi olması, kıyafetler, atmosfer, kızlar vs ilgi çekiciydi yani. en azından iki sezon gider gibiydi. yazık olmuş.


    (swanqueen - 5 Kasım 2011 21:15)

  • comment image

    nbc'de değil de hbo veya starz kanallarının birinde olsaydı muhtemelen amber heard akıl sağlımızı kaybettirirdi.


    (hicadam - 22 Şubat 2012 15:05)

Yorum Kaynak Link : the playboy club