15 nisan'da yayınlanacak netflix'in yeni dizisi.

(karanliklar icindeki copcu - 31 Mart 2020 20:21)

dizi olmamış . oysa ki outer banks ismini görünce heyecanlanmıştım .
3/10

(young reformer - 17 Nisan 2020 02:47)

vakit geçirmelik sürükleyici bir dizi büyük beklentilerle açmayın ama öyle 3 puan verilecek bir dizi olduğunu da düşünmüyorum. oyunculuklar ahım şahım değil tabi ama konu benim ilgimi çekti ve oyuncuların da aşırı sırıttığını düşünmüyorum. dizide çoğu yerde üstüne basa basa belirtikleri dostluklarının kuvvetli olduğu birbirini satmama olayı da diziye bu kadar ısınmamı sağlamış olabilir. şu karantina zamanında benden temiz 6 puanı var.

--- spoiler ---

ikinci sezonunu netflix çeker mi emin değilim ancak final de ikinci sezona güzel bir göz kırptılar.
o geminin de altınla aynı yere gitmesi biraz zorlamaydı ama o altın her türlü hakkınız aslanlarım çalmadan gelmeyin.
--- spoiler ---

edit: imla

(242 - 18 Nisan 2020 09:39)

bir solukta izledigim citir dizi. ilk bolumlerde biraz mantik hatalari olsa bile ilerleyen bolumlerde dizi kendini toparliyor. ana konusundan hic ayrilmiyor, sinif farklari, tercihler, aile baglari gibi konulara neredeyse hic girmiyor bu sebep ile diziyi izlerken hic kopukluk yasamiyorsunuz.

(battaniyeli gazi - 20 Nisan 2020 10:47)

netflix dizisi. ben cok sevdim diziyi. diziden cok daha dogrusu cekilen yeri, karakterleri cok sevdim. hep oyle bir yerde yasamak istemisimdir. harika:)

(sincap alvin - 20 Nisan 2020 21:45)

full+full çerezlik netflix dizisi.

bütçe, cast, hikaye vasat altı ama çekim mekanları inanılmaz güzel.

senaryo birazcık küçük emrah'ın eski dizisi yasak sokaklar'ı andırıyor. zengin piçler ve hayatta kalmaya çalışan apolitik fakir çocukları. o çocuklarla takılan ve sınıfsal konumunu reddeden zengin arkadaş ve sonunda fakir oğlan - zengin kız aşkı.

bolca vaktiniz var ve deniz, kumsal, güneş, gençlik, sahil kasabası, karavan içerikli dizi izlemek istiyorsanız beklentiye girmeden deneyebilirsiniz.

(saintly - 21 Nisan 2020 00:46)

amerika'nın okyanus ortasındaki nc eyaletine bağlı ada şehri.

(ozanymous - 5 Ağustos 2018 19:45)

iki dakika bakayım dedim. altıncı bölüme gelmişim.

(ucan aslan - 24 Nisan 2020 08:33)

çok güzel bir dizi diyemem ama fena sardı ve bir çırpıda bitirdim sanırım bunda mekanların etkisi büyük.

(apoliticial - 23 Nisan 2020 01:16)

sol frame'de görünce duygulandım, maziye daldım yine...

2013 yazında sıradan bir eğitim danışmanlık acentası üzerinden wat programı ile gittiğim north carolina eyaletine bağlı, point harbor'dan sonra boylu bunca uzanan bir köprü ile ulaşım sağlanabilen, tatlış, minnoş bir turizm beldesi.

new york'ta 3 günlük oryantasyon süreci sonrası çin'i, rus'u, pol'u, laz'ı, çerkes'i bir otobüse toplanıp 13 saatlik seyahat sonrası azala azala final destination olan nags head (bkz: nags head)'e vardık. ilk 2-3 hafta nags head deyip duruyordum ta ki izmir-karşıyaka misali obx (bkz: outer banks) ayrımına varana kadar.

amerikalı yerli arkadaşlar bu eğlenceli, daha bi turistik mekanı obx olarak genelde ayrıştırırlar. hatta wat'la rusya'dan gelen kasiyer arkadaşlardan biriyle mesaimin ilk haftasında şöyle tuhaf bir diyalog yaşamıştım ve ufaktan hayıflanmıştım;
ben: what is obx or outer banks?
rus: where we live (gözlerini devirip küçümser bi bakış atıp uzaklaştı)

3-5 mil başına bim marketleri misali food lionlar dizilmiştir. bu marketlerin makro olanında kasiyer olarak çalıştım ki bence büyük şanstı yani dil geliştirmek, insanlarla iletişim kurmak, türkçeden uzaklaşmak anlamında. bazı başlıklar altında deneyimlerimle detaylandırayım belki gidecek arkadaşlar ilerde yazar olursam şayet (bkz: onay bekleyen çaylak) görüp bilgi edinirler.

halk

genelini çevre eyalet insanları oluşturur, pek göçmene rastlamazsınız. afrikan-amerikan baya azınlıkta. en az türkler kadar misafirperver ve içten yaklaşımları var. özellikle wat ile gelen öğrencilere sempatileri var ve ellerinden geldiğince yardımcı olmaya çalışırlar - çıkar gözetmeksizin. 15 yaşında olupta hala ailesiyle yaşayan tek bir canlıya rastlamadım, çoğunun 20'sinde bebesi vardı hatta. paylaşmayı seviyorlar; 4x4 araba, barbekü, sörf eşyaları, bisiklet vs. hiç farketmez. arkadaşla keşfe çıktığımızda en lüks evlerin dahi güvenlik önlemi almaksızın kapı pencere açık bırakıldığını hayretle farkettik. ufaktan faydalanmadık değil :) (bkz: şu çılgın türkler)

olanaklar
sağdan soldan 2-3km hareket ettiğinizde rahatlıkla ince beyaz kum okyanus suyuna ulaşırsınız. her yer halk plajı sayılır, gayet mütevazi, öyle gözünüzde bodrum, çeşme'nin fahiş fiyata bilet kestiği beach club'lar gelmesin. kendi şezlong ve şemsiyenizi götürmeniz gerekebilir.
yaz nüfusuna göre avm sayısı- kapasitesi yetersiz ama tanger outlet, adından da anlaşılacağı üzere outlet mağazaların olduğu bir avm ve çoğu amerikan marka ürünleri buradan uygun fiyata satın alabilirsiniz.

benim en sevdiğim kısmı çarşamba günleri hiç sekmeyen kilise yemekleriydi. klasik ibadethane anlayışından çok uzak, herhangi bir inanç dayatması olmayan, keyifli, düzeyli, eğlenceli diyalogların geçtiği bir kilise. barnes street sahil yolunda kıyıda köşede dışardan ne işe yaradığı pek belli olmayan bir bina görürseniz orasıdır :)
çevredeki tüm wat öğrencileri ve halk severek katılır, yemekler yenir, oyunlar oynanır, kazanana bisiklet çıkar veya ulusal marşını söyletme gururu yaşatabilir ki ben ikisi de yaptım :) aktif olmanızı, her ulustan insan tanımanızı ve kaynaşmanızı sağlar. çıkarken bir oda dolusu dizilmiş mutfak erzaklarından, ev eyşalarından ihtiyacınız kadarını ücretsiz alabilirsiniz. başınız sıkışır da çözüm yolu ararsanız, sağlık olur ulaşım olur yardımcı olurlar.

restorant

bu anlamda pek iddialı mekanlar bulamayabilirsiniz, ağırlıklı olarak fast food, denizden çıkan her şey mutfaklarının temelini oluşturuyor. benim de part time çalıştığım red drum balık restorant harika ötesi soslara fried deniz mahsulleri menüye sahip, aile ortamı kaliteli ama gösterişten uzak, ortalama fiyatlarda bir işletme. türkiye'de derbi haftaları yaşanan yoğunluk, bu işletmede her amerikan futbolu olduğu gün vardı ve çok ayrı bir havası oluyor. özledimmm... highly recommended yanii. brian işletme sahibi, mike emekdar mutfak şefi, selamlar sevgiler.

uzak doğu yemekleri de oldukça yaygın çin ve japon restorantlar mevcut. bütçenizi sarsabilir ama kesinlikle değer diyebileceğim bir işletme fuji steakhouse . sıcak sulu yemekler sevenler için üzgünüm bu noktada iş başa düşüyor. marketlerinde her türlü sebze meyve et baklagil baharat mevcut. türk mutfağını kolaylıkla taklit edebilir, yaklaşık tatları elde edebilirsiniz.

cafe ve snack bar

8 çoğu zaman mesaiyle 10-12 saati bulan günlük çalışma temposuna sahiptim. en sevdiğim şeylerden birisi de bisikletime atlayıp dunkin' donuts ın enfes tatlı çöreklerinden olan strawberry frosted yanında starbucks'ın yarışamayacağı aromaya, lezzete sahip lattesinden alıp bahçesinde oturmak ve klasik amerikan ailelerini izlemekti. fiyatlar gayet makul hatta kaliteye, ortama, lezzete bakınca ucuz bile sayılabilir.

diğer bir durağımız froyo:) az çok bilindik adıyla frozen yogurt. maalesef bu mekan ve tat ile dönüşüme çok yakın bir zamanda tanıştım. 20 çeşit yoğurt ve üzerini süsleyebileceğiniz abartmıyorum belki 50 çeşit malzemeyle (jelibon, kuruyemiş, çikolata,kurabiye parçaları,mevye,m&m,vsvs) damak zevkinize göre oluşturabileceğiniz seçeneklere sahip. tabi belli bir malzemeden sonrası extraya giriyor ama çok uçuk fiyatlar sayılmaz. türkiye'de deneyen çok firma oldu, çoğunu hevesle denedim ama kesinlikle kıyaslanamaz üzgünüm :(

bu iki mekan da 2424 s croatan hwy, nags head, nc 27959 adresinden ulaşabilirsiniz ki umarım benim de tekrar yolum düşer.

banka ve posta

eğer obx civarında ikamet edecekseniz önerebileceğim en iyi banka (bkz: pnc) olur. nedenine gelecek olursak, 3,5-4 aylık müşteri olabileceğimizi bilmelerine rağmen vadeli mevduat dahi açtılar :) ilgi, alaka harika ama amerika sınırlarında işinizi görecek bir kurum ve bir bank of america kadar şube atm'ye sahip değiller. yaklaşık yarım saat mesafede bofa vardı ancak bize çok yakın olmadığından tercih etmedik ki travel kısmında da bizi mağdur edecek herhangi bir durumla karşılaşmadık. derseniz ki şanımız yürüsün, dünyanın en bilindik bankasında hesabımız olsun, belki tr'ye transfer işim olur vs o başka tabi.

wat'ın 2.ci ayı civarı yerel resmi bir postanenin önünden geçerken 'yahu neden annemlere bir kartpostal göndermiyorum, ilerde de güzel bir anı kalmış olur' dedim başta kaybolur, karışır, gitmez diye bahaneler üretsem de sonrasında avm'den 5-10 tane obx içerikli kartpostal alıp sevdiklerime ayrı ayrı gönderdim, 15-20 günde ulaştı. şimdi gördükçe iyi ki üşenmeyip göndermiş ve böyle bir deneyimi yaşamışım diyorum.

daha anlatacak çok güzel anılarım oldu ama başka başlıklar altında paylaşırım sanırım.

özlemle ve sevgiyle...

(butfirst - 6 Ağustos 2019 11:51)