Çıkış Tarihi     : 08 Eylül 1968 Pazar, Yapım Yılı : 1968
Türü                : Kısa Film,Müzik
Taglar             : müzik video
Ülke                : İngiltere
Yönetmen       : Michael Lindsay-Hogg (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : The Beatles (IMDB)(ekşi), George Harrison (IMDB)(ekşi), John Lennon (IMDB)(ekşi), Paul McCartney (IMDB), Ringo Starr (IMDB)(ekşi)

The Beatles: Hey Jude ' Filminin Konusu :
The Beatles: Hey Jude is a video starring The Beatles, George Harrison, and John Lennon. The Beatles hired Michael Lindsay-Hogg to shoot a promotional clip for "Hey Jude", after he had previously directed a clip for "Paperback...


  • "jude diye bir arkadasim olsa, soyle her gordugumde hey jude desem, karsilikli gulumsesek. bana bu hayalleri kurdurtan sarkidir iste.bir de sexy sadie var ki, o fantazime hic girmeyecegim."
  • "cool davranmaya çalışan ve bunu yaparak hayatını daha soğuk hale getirenlerin aptal olduğunu iddia edişiyle noktayı koyan şarkı. çok ince görmüş cool olayını. çok."
  • "ingilizler'in samanyolu'dur. ne zaman ingiliz sanatçıların toplu bir etkinliği olsa, finalinde hepsi sahneye çıkıp illa ki bu enfes parçayı seslendirirler."
  • "basit şarkı, anlaşılır lirikler, ayarsıztoning sebebiyle kulak tırmalayan tizler.beatles allah mısın?değilsin ama iyisin."




Facebook Yorumları
  • comment image

    istek üzerine* sözlerinin türkçesini de yazalım:

    hey, jude, don't make it bad / hey cüneyt, kendini kapıp koyverme
    take a sad song and make it better / üzgün bir şarkıyı alıp, ver çoşkuyu
    remember to let her into your heart / unutma ki kalbini ona açtığında
    then you can start to make it better / her şey senin için daha iyi olacak

    hey, jude, don't be afraid / hey cüneyt, korkma be oğlum
    you were made to go out and get her / sen gidip onu(n kalbini) elde etmek için yaratılmışsın
    the minute you let her under your skin / onu teninde hissettiğin dakika
    then you begin to make it better. / her şey senin için daha iyi olacak

    and any time you feel the pain, / ve acı hissettiğin vakit
    hey, jude, refrain / hey cüneyt, sakın kendini
    don't carry the world upon your shoulders / dünyanın yükünü sen mi taşıyacaksın omuzlarında?
    for well you know that it's a fool / sen de iyi bilirsin ki aptaldır
    who plays it cool / bütün o cool takılanlar
    by making his world a little colder / dünyalarını soğutmaktan başka bir şey değil yaptıkları
    na na na na na / na bak işte kendin gör...
    na na na na

    hey, jude! don't let me down / hey cüneyt, benim yüzümü kara çıkarma
    you have found her, now go and get her(let it out and let it in) / tamam onu buldun, şimdi git ve onu sev (dök içini rahatla, o da sana içini döksün {ya aslında burda "sok ve çıkar" cinsel çağrışım var bariz})
    remember (hey jude) to let her into your heart / unutma ki kalbini ona açtığında
    then you can start to make it better. / her şey senin için daha iyi olacak

    so let it out and let it in, / ee daha ne duruyorsun? git dök içini rahatla
    hey, jude, begin / hey cüneyt, hadisene
    you're waiting for someone to perform with / hep birini beklerdin ya

    and don't you know that it's just you, / ayrıca, bilmiyor musun oğlum kendini?
    hey, jude, you'll do, / hey cüneyt, yaparsın sen yaparsın
    the movement you need is on your shoulder / şu ağırlığı at artık omuzlarından
    na na na na na / bak kız orda, bak ba ba ba...
    na na na na yeah

    hey, jude, don't make it bad / hey cüneyt, gözünü seveyim bu işi de yüzüne gözüne bulaştırma
    take a sad song and make it better / üzünçlü bir şarkıyı alıp ver çoşkuyu, yardır anasını satayım
    remember to let her under your skin (oh) / tenine bir dokunsan onun (ohşş)
    then you'll begin (let it out) to make it ** / öhhmm.. o zaman gerisi tıkır tıkır gelir
    better better better better better better (make it jude) oh / bir kere yapsan, daha sonra gittikçe daha iyi oluyor. ilk sefer zor ama sonra çok güzel. valla bak...

    cücü şştt?...

    nereye lan?...

    aaa valla gitti kızın yanına...

    şurda kuytudan izliyim olacakları...

    sonra hemen kaçarım...


    (axellennox - 11 Aralık 2007 02:26)

  • comment image

    jude diye bir arkadasim olsa, soyle her gordugumde hey jude desem, karsilikli gulumsesek. bana bu hayalleri kurdurtan sarkidir iste.

    bir de sexy sadie var ki, o fantazime hic girmeyecegim.


    (cattenlent - 23 Temmuz 2009 00:35)

  • comment image

    cool davranmaya çalışan ve bunu yaparak hayatını daha soğuk hale getirenlerin aptal olduğunu iddia edişiyle noktayı koyan şarkı. çok ince görmüş cool olayını. çok.


    (aranan hayvan - 16 Eylül 2010 18:31)

  • comment image

    ingilizler'in samanyolu'dur.

    ne zaman ingiliz sanatçıların toplu bir etkinliği olsa, finalinde hepsi sahneye çıkıp illa ki bu enfes parçayı seslendirirler.


    (protospher - 19 Ocak 2013 23:00)

  • comment image

    bende çok enteresan bir anısı olan şarkıdır..

    bir handa çalışıyordum. hanın leş ötesi bir tuvaleti vardı, herkes de bu tuvaleti kullanırdı. bazen han dışından insanlar da ihtiyaçlarını gidermek için kullanırlardı tuvaleti..

    bir gün tuvalete girdim. hemen arkamdan da ayakkabı boyacısı olduğu her halinden belli, üstü başı kir pas içinde 7-8 yaşlarında esmer bir velet girdi..

    ben tuvalete girdim, çocuk lavaboya yöneldi. tuvalete girince çocuktan şu sesleri duydum:

    "hey jude, don't make it bad
    take a sad song and make it better...

    kamyon çarpmışa döndüm. çişimi yarım yamalak yapıp hemen dışarı çıktım. çocuk hala lavabodaydı ve hala şarkıyı söylemeye devam ediyordu.. sözlerin çoğunu doğru söylüyor, bazı yerleri "nınını.." diye geçiştiriyordu..

    çocuğa dumur olmuş gözlerle bakıp tuvaletten çıkmasını izledim. bütün gün şoku üstümden atamadım. hala ara ara aklıma gelir o çocuk. keşke durdurup tanışsaydım, iki laf etseydim, şarkıyı nereden öğrendiğini falan sorsaydım diyorum hala..


    (peterpann - 1 Temmuz 2013 17:33)

  • comment image

    boktan hayatımın en güzel anılarından birinde yer alan şarkıdır.

    ankara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi'nin ana giriş kapısından, arkamızda muhteşem eğlencelerle, dansla, muhabbetle ve temiz havayla dolu bir inek bayramı gecesini bırakmış sallana sallana çıkıyorduk. üç arkadaş, kafalarımız kesinlikle yerinde yokken kaldırımda ilerliyorduk. önde de iki arkadaş ilerliyordu. çocuklardan biri başladı:

    -heyyy jude...

    o an iki arkadaşımdan biri ile göz göze geldik. onunla the beatles paylaşmak ayrı bir güzeldir. yani öndeki çocuğu duyar duymaz birbirimize baktık işte. gözlerimiz parladı. çocuk belki de devam etmeyecekti, bilmiyorum. hemen eşlik etmeye başladık:

    -don't make it baad...

    o zaman çocuk da döndü bize. onun da gözleri parladı. sonra önüne döndü. şarkıyı bağıra bağıra söylemeye devam etti. fakülteden kurtuluş parkı'na kadar bu şekilde yürüdük. kaldırımda bize bakan insanlar da, kendimiz de, ankara da umrumuzda değildi. şarkıyı bitirdikten sonra çocuk döndü bize sarıldı. 'adamsınız lan' dedi. biz sokağımıza döndük. onlar devam etti.

    muhteşemdi.


    (aranan hayvan - 20 Temmuz 2013 02:18)

  • comment image

    basit şarkı, anlaşılır lirikler, ayarsıztoning sebebiyle kulak tırmalayan tizler.
    beatles allah mısın?
    değilsin ama iyisin.


    (otisabi - 11 Aralık 1999 22:21)

  • comment image

    parca ilk yazildiginda adi "hey jules" idi.yazılıs sebebi ise ilk karisi chynthia dan bosanan lennon un oglu julian i birazcik neselendirmekti.
    bu baglamda,ismini bu barcadan alan jude law in ismi aslında jules law da olabilirdi.


    (sirius black - 5 Kasım 2001 00:06)

  • comment image

    anthology den bir ayrintiyi da ben ekleyeyim.. paul parcayi besteledikten sonra john ve yoko'ya calar ilk olarak.. yalniz calarken 2 kez shoulder kelimesini kullandigi icin durumdan biraz rahatsizdir,

    don't carry the world upon your shoulders
    ...
    ...
    the movement you need is on your shoulder

    2. kez gecen shoulder’i degistirmeyi dusunmektedir.. calarken “the movement you need is on your shoulder (ayni anda john’a donup)- don’t worry i’ll change this part later”, diyerek calmaya devam eder..

    john: “what are you talking about? it’s great... it’s the best part of the song”

    paul bunu duyduktan sonra ici rahatlar. cunku john biseyi onayladiysa tamamdir, daha fazla yoruma gerek yoktur..


    (sgt pepper - 2 Ocak 2006 06:25)

Yorum Kaynak Link : hey jude