The Man from Utah (~ O Homem de Utah) ' Filminin Konusu : The Man from Utah is a movie starring John Wayne, Polly Ann Young, and Anita Campillo. In a horse-riding rodeo contest bad guys want John Weston to lose. When he doesn't go along they add some insurance: a poisoned needle just under...
The Lucky Texan(1934)(5,6-903)
Randy Rides Alone(1934)(5,4-774)
Blue Steel(1934)(5,4-1215)
Sagebrush Trail(1933)(5,4-908)
The Dawn Rider(1935)(5,2-882)
7. maç* öncesinde, sitesindeki; "houston, you have a problem!" bannerıyla yarmış, enbiey takımı..(bkz: houston we have a problem)
(bidon - 6 Mayıs 2007 00:56)
aynı anda iki türk oyuncuya sahip ilk nba takımı (yanılmıyorsam).hepimiz utahlıyız, hepimiz mormonuz!
(dikakana bey - 20 Aralık 2011 07:10)
kaan kural:takımı pazarcı gibi kurmuşlar. önler iyi ama arkalar çürük.
(pomegranatem - 24 Aralık 2011 15:39)
dün gece ömer aşık'ın takımı houston rockets'ı ağırladıkları maçta kulüp tarihindeki en ağır energy solutions arena yenilgisini tatmış takım.fark maçın sonlarında 50 sayıyı bulduğunda, bütün maç yuhalamaktan sıkılmış olsalar gerek ki; utah jazz taraftarlarından tanıdık bir tepkiye şahit olduk:http://youtu.be/ekm1eacelaimaçta ömer aşık 4 sayı ve 2 beyninin yanı sıra, 3. çeyreğin başlarında eriştiği 19 ribauntla kariyer rekorunu egale etti. 3. çeyreğin ortalarında oyundan alınıp bir daha maça dahil olmadı. maçın kopmasıyla garbage time'da rockets, hiç oynatmaya fırsat bulamadığı oyuncularını oynatma fırsatı buldu. diğer tarafta enes kanter ise, erken açılan farka karşın 2. çeyrekte benzer süre oyunda kaldı ve maçın kopmasıyla o da garbage time'da kendisine süre bularak yaklaşık 20 dakikada maçı 9 sayı 8 ribaunt 2 asistle tamamladı ve 3. sıradan draft edilen her oyuncu gibi garbage time'daki bu nadir süre için koçuna minnet duydu.utah jazz'de kayda değer bir oyuncu bulamamış olacaklar ki; maç sonu liderleri ekranına nba.com bile ömer'i utah'ta göstererek nokta koymuştur:http://img534.imageshack.us/…534/3622/lollllzzz.jpg
(addictionary - 29 Ocak 2013 10:25)
2013/14 nba sezonunda lotaryaya oynayacak olan takım.2013 yaz sezonunda -hatta 2013 kışında dahil olmak üzere- jazz’ın yönetim hamlelerini hiç beğenmediğimi söyleyerek başlayayım. çünkü öncelikle geçen sezona (trade deadline gibi) dönüş yaparsak, jazz’ın sezon sonu sözleşmesi bitecek olan iki uzunundan (al jefferson, paul millsap) en az birini takas etmesi, hem yazın elinin boş kalmaması hem de iki genç uzunun (enes kanter, derrick favors) önlerinin açılması açısından gerekliydi ancak ikisini de yapmadılar -ki playoff’a da kalamadılar zaten, yani bir tesellisi de olmadı ne yazık ki..hadi olan olmuş deyip geçmişi geride bırakarak bu yaza gelelim: yine ne al jefferson ne de özellikle paul millsap elde tutulamadığı gibi (sign&trade ile bişeyler dönerdi belki, o da olmadı) herkes (mo williams ..) gittikten sonra bile ortada kocamaaaan bir cap boşluğu oluşmuştu, ancak bunu da takıma iyi bir oyuncu almak için değerlendiremediler. onun yerine yazın en kritik hamlesi olarak cap boşluğunu golden state’in değersiz kontratları ile -bence pek ucuza sayılabilecek birkaç ortalama draft hakkı karşılığında- çarçur ettiler. (warriors gm'inin elinde jazz patronunun uygunsuz fotoları falan mı vardı acep??)drafttan trey burke’ü 9. sıradan almak için 14. ve 21. sıraları verdiler. gerçi o da parmağını kırdı ve uzun süre oynamayacak tabi bunun suçunu da yöneticilere yıkacak değilim ;)diğer draft seçimleri rudy gobert ise hem fiziksel hem de mental anlamda üzerinde çok çalışılması gereken bir uzun. iyi senaryoda çok çok iyi bir savunmacı uzun olabilir, ki o da en az 5-6 sene sürer. kötü senaryoda ise bir hasheem thabeet olur.sonuç olarak şu an ellerinde trey burke - gordon hayward - alec burks - derrick favors - enes kanter gibi çok potansiyelli görünen ancak şu an için daha hâlâ çok ham olan bir beş olmakla beraber, muhtemelen çok üst sıralardan seçim yapacakları zengin 2014 draftı (andrew wiggins??) ve önümüzdeki yaz için yine ciddi cap boşlukları var. hoş tabi bu ciddi cap boşluğunun bir kısmı şimdiden favors ve hayward için rezerve edilmiş durumda ve bir sene sonrası için enes de düşünülünce utah'ın niyeti dışarıdan free agentları kovalayıp cap'i iyice doldurmaktan ziyade kendi altyapısından gelen gençleri takımda tutmak olacaktır. (oklahoma'nın harden - ibaka - para üçgeni gibi)sonuç olarak;başarı: (kısa vadede) beklemeyelimumut: fakirin ekmeğipg: trey burke, john lucas iii, scott machado, lester hudson (jamaal tinsley)sg: gordon hayward, brandon rush, ian clark, justin holidaysf: alec burks, marvin williams, jeremy evans, richard jefferson, mike harrispf: derrick favors, dominic mcguire, brian cookc: enes kanter, rudy gobert, andris biedrins(bkz: nba 2013-2014 sezonu/@juvares)
(juvares - 25 Ekim 2013 23:08)
sosyal sorumluluk projesi kapsamında 5 yaşında lösemi hastası bir çocuk ile sözleşme imzalayarak müthiş bir iş yapmış takım.
(kumulatifvergimatrahi - 7 Ekim 2014 15:27)
zeki insanlar tarafından onyıllardır başarıyla yönetilen, bu sayede küçük market takımı olmasına ve hiçbir oyuncunun gelip oynayamayacak bir coğrafya ve şehirde yer almasına karşın nba'in galibiyet yüzdesi en yüksek beşinci ekibidir. hiç şampiyon olamamaları talihsizliktir, örneğin mj dönemi bulls'a denk gelmeleri.sadık ve heyecanlı bir taraftar topluluğuna sahip muhteşem bir takımdır.şu anda dennis lindsey adlı dahi bir gm ve quin snyder adlı süper bir coacha sahiptirler.mevcut kadroda en deneyimli oyuncuları 25 yaşındaki gordon hayward'tır. müthis bir genç yetenek grubuna sahip. bunlar patlarsa ileride büyük işler başarabilirler. bu sene dahi en kritik oyuncuların toplam 100'e yakın maç kaçırdığı sezon ortasında .500 'e geldiler ki mucize kabilinden bir başarı.
(knox carson - 6 Şubat 2016 13:13)
geçtiğimiz sezon ulaştığı 51-31'lik dereceyle beklentileri fazlasıyla aşan bir takımdı jazz. takımda yıldız olarak tanımlanabilecek bir tek hayward vardı fakat oynadıkları takım oyunu hem koç quin snyder'a olan saygıyı artırdı hem de taraftarların kulübe olan ilgisini. gerçi jazz taraftarı da takımlarına sadık gruplardan.bu sene ise hayward ve george hill ikilisinin takımdan ayrılması sonrası yeni bir yapılanmaya giden utah, rubio-donovan mitchell duosuna kısa rotasyonu emanet etti. buna ek olarak 13.sıra draft picki için (donovan mitchell'ı draft ettiler) takımdaki gelecek vaat eden trey lyles ve 2017 ilk tur pickini denver'a yolladılar. sezon öncesinde koç snyder'ın hayward'un gidişinin oluşturduğu boşluğu nasıl dolduracağı bilinmiyordu zira yaz döneminde herhangi bir yıldızla anlaşma sağlanmadı. ancak donovan mitchell'ın oynadığı ekstra basketbol sayesinde takımın aradığı sorumluluk alabilecek oyuncu eksiği bir nebze kapanmış oldu. her ne kadar jazz önceki sezon başarılı bir takım olsa da bu sene işler onlar için pek de parlak gitmiyor.bu noktada, jazz'ın şu anda konferans 10.luğuna kadar düşmesinde birkaç faktör var. bunlardan ilki ve en önemlisi tabii ki rudy gobert'in yaşadığı sakatlıklar. gobert bu sezon yaklaşık 2 aya yakın bir sürede sakat kaldı ve her iki sakatlığı da sol dizinden yaşadı. set oyunu üzerinden oynayan ve rubio gibi pick n roll hücumu üzerinden verim alınabilecek bir guarda sahip takımda haliyle gobert'in yokluğu binadaki dinamitleri patlattı. nitekim, gobert yüzde 60 civarında bir saha içi isabet oranına sahip olmakla birlikte, savunmada oluşturduğu blok tehdidi sebebiyle rakip takımların oyun planını oldukça bozan bir isim. bu bağlamda, gobert'in olmayışı hem rubio gibi bir guarda sahip olması sebebiyle jazz'ın hücumunu ve savunmadaki sertliğini oldukça zedeleyen bir faktör.ikinci sorun ise biraz önce dolaylı olarak bahsettiğim rubio'nun performans düşüklüğü. bundan 10 yıl öncesinde rubio avrupa'da efsanevi maçlar oynarken bile tamamen pick n roll üzerinden oynayan, çok iyi bir saha görüşü ve basketbol iq'su bulunan bir guarddı. zaman geçtikçe de rubio bu özelliklerini geliştirdi ve atletik ya da şutör bir 1 numara değil tam aksine istikrarlı bir şutu olmayan ancak takım arkadaşlarını çok iyi yönlendiren bir guard haline geldi. gobert gibi bir ismin olmamasından dolayı en çok etkilenen oyuncu da rubio oldu zira bildiği oyun tarzını oynamasına en çok yardımcı olan oyuncu 30 maç civarı maç kaçırmış durumda. bu bağlamda, rubio'nun savruk oyunu da jazz'in şu an yaşadığı düşüşte bir diğer nokta.son olarak ise takip edenlerin hayranlık duyduğu çaylak donovan mitchell'a değinmek istiyorum. donovan mitchell, kesinlikle çaylak sezonunda beklentileri fazlasıyla aştı ve adının yılın çaylağı ödülünde anılması bile onun için büyük bir başarı. nitekim, ben simmons geçen sene sakat olması sebebiyle bu sene ödüle aday olmayacak olsaydı yılın çaylağı da markkanen veya mitchell olacaktı. ancak beni rahatsız eden durum, jazz gibi hedefi batı konferansında playoff olan bir takımın bir çaylağa maç başı ortalama 20 top kullanma özgürlüğünü tanıması. burada önemli olan organizasyon başarısı ise bir çaylağın bu kadar top kullanması sizi -o çaylak jordan veya lebron olmadığı sürece- başarıya taşımaz. istatistiksel konuşmadan ziyade, herhangi bir jazz maçında clutch anlara baktığınızda bütün takımın, geçen sene batı konferansını 5.bitirmiş bir oyuncu grubu olduğundan habersizmiş gibi bir çaylağın eline bakması gerçekten rahatsız edici bir durum. evet hayward ve hill'in gidişiyle oluşan boşluğu mutlaka birisinin doldurması gerekiyor ve kesinlikle mitchell oynadığı basketbol ile bir noktaya kadar bu boşluğu doldurmalı. ancak bir çaylağa neredeyse okc'deki westbrook'un sahip olduğu özgürlüğü vermek bence çok büyük bir hata. bu noktada, özellikle rubio ve ingles'ın yaşadığı istikrarsız form grafiğini mitchell'ın bu kadar top kullanmasıyla da alakalı buluyorum. zira rubio ve ingles bile kendi rollerinin ve ne oynamalarının gerektiğinin tam olarak farkında olmadığından bazı maçlar düşüş yaşayabiliyorlar. bu arada, chicago ve utah arasında olası mirotic-favors takasının gerçekleşmesi halinde takıma ciddi ölçüde faydası olacağını düşünüyorum. zira bahsettiğim üzere jazz şu anda top kullanacak oyuncu eksikliği yaşıyor ve bu eksikliğin sadece mitchell tarafından doldurulması takımın genel performansını düşürdüğü gibi rakipler için jazz'ı tahmin edilebilir hale getiriyor. bu noktada, post oyunu üzerine oyununu kurmuş bir favors yerine daha hareketli ve şutör olan mirotic'in gelmesi utah için kesinlikle daha faydalı olacaktır.
(belair - 12 Ocak 2018 03:38)
son 23 maçın 21'ini kazanarak büyük bir ihtimalle kendisini playofflara atan takım. başarılarındaki en büyük pay ekpe udoh'un. şaka şaka en büyük pay koçlarının. sezon başında yeniden yapılanmaya giden takımı harika yönetiyor. oyuncularından maksimum verim elde ediyor. sezon ilerledikçe utah'ın tanking yapacağı konuşuluyordu ama onlar aslanlar gibi oynayarak batıda 5.liğe yükseldiler. koçları gerçekten çok iyi. donavan mitchell başka bir takımda başlasa kaybolup gidebilirdi ama burada hem kendini geliştiriyor hem de sorumluluk alıyor. ayrıca sakatlıklarla boğuşan süper star adayı dante exum da ( 2014 draftında seçilmişti, benim hala umudum var yaşı 22) tekrar parkelere döndü. crowder boston günlerindeki gibi oynuyor. gobert iyice büyüdü, rubio desen ara ara 30 attığı maçlar bile oluyor.velhasıl çok tatlı ve mütevazi bir takım utah. başarıları daim olsun.
(redddadmiral - 20 Mart 2018 13:16)
dennis lindsey ve quin snyder’in ilmek gibi işleyerek var ettikleri süper sempatik sistem takımı. bu sezon oynadıkları her maçı, 3 sezondur oynadıkları maçların en az yüzde seksenini izlemişimdir. jazz nba in oyuncular tarafından en tercih edilmeyecek organisyonu. iyi bir takım kurmamın en zor olduğu şehir diyebiliriz hatta utah için. buna rağmen yıllardır doğruları yaparak ilerliyorlar. bu yetenek havuzu ile gerçek bir contender olabilmek için hala en az bir offansive minded stara ihtiyaçları var ama maçlarını izlemek benim için bir zevk. ilk önce bu takım nasıl kuruldu onu anlamak lazım. jazz gm ‘i dennis lindsey çok akıllı bir adam deron williams, boozer ve mehmet okur’lu kadro dağıldıktan sonra alınan pickleri iyi değerlendirdi. draftta bir gm için en iyi asseti bulmak çok önemli nba ‘in şu anki sisteminde. uzun yıllar draftta boş atarsan takımın yıllar içinde çöküşe geçmesi kaçınılmazdır aynı şu anda memphis’in yaşadığı gibi. gelin draftlata bakalım.2010 draftı gordon hayward: çok yönlü bir stara dönüştü. sonunda utah’ı terk etti tabi ki ama geçen yıl takımı batı ikinci turuna taşıdı. mitchell ve gobert ile bu takımda oynasa belki utahın rockets ve warriors’a karşı şansını konuşuyor olacaktık.2011 draftı enes kanter ve alec burks: enes utah’a baya çektirdi. kolejde bir yıl oynayamaması onu berbat etkiledi takım kimyasına da çok zarar verdi en sonunda takasını isteyip gitti. alec burks sakatlıklardan başını kaldıramadı ve oyunu tamamen köreldi.2012 draftı: boş2013 nba dratı rudy gobert ve trey burke: gobert bu takımın lideri ve dünyanın muhtemelen en iyi pota koruyucusu hatta daha ileri gidip savunmada oyunu bu kadar değiştiren başka bir oyuncu olmadığını söyleyeceğim. ve lindsey bu adamı ilk turun sonundan çıkardı. trey burke bencil ve potansiyeli çok yukarda olmayan bir oyuncuydu.2014 nba draftı rodney hood ve dante exum: rodney hood iyi bir oyuncuydu ama ana bir skorer olabilecek potansiyele sahip değildi. ayrıca çok istikrarsızdı. ama birinci turun sonundan iyi bir seçim. dante exum’un çok büyük bir potansiyeli vardı ama ilk sezonu dışında sahada kalamadı sakatlıklardan dolayı. hala ondan umutlarını kesmiş değiller çünkü hâlâ 22 yaşında.2015 nba draftı: trey lyles: iyi oyuncu kesinlikle ama koç snyder ile anlaşamadılar. belki de iyi oldu çünkü bunun yanına bir ikinci tur hakkı verip donovan mitchell’ı aldılar.2016 nba draftı: boş2017 nba draftı: 13. sıradan seçilen mitchell’ı takas ettiler draft günü ve adam sınıfının en iyi oyuncusu şu anda. bunun yanında joe ingles’ı yoktan var ettiler, jae crowder’ı hood karşılığında aldılar ona kontrat vermemek için, royce oneeal’ı avrupadan bulup getirdiler ki adam üç yıl karın tokluğuna oynuyor.ve en önemlisi de koç quin snyder’i takımın başına getirdiler 2014 yılında, ki verilmiş en doğru karar olduğunu düşünüyorum şahsen. elindeki malzeme, nispeten düşük tempoda oynayan iyi bir savunma takımı malzemesiydi ki adam en iyisini çıkardı bu malzemeden. mola dönüşü oyunlarda etkisini inanılmaz hissettiriyor hatta bu alanda brad stevens’tan sonra gördüğüm en iyisi diyebilirim. oyuncularla iletişimi iyi, nba in en disiplinli adamlarında biri koç olarak. mesela çekişmeli geçen bir maçta çok iyi oynayan favors yerine maçın son bir kaç dakikası gobert’i almak istemedi ve takımın yıldızı olan bu adama gidip seni oyuna sokmuyorum da demedi. bu senin kararın istersen gir istersen maç sonunu favors’a bırak dedi. gobert gibi takım lideri bir oyuncu da oyuna girmemeyi kabul etti. belki o an favors kalsın sen otur dese yıldız oyuncusuyla iletişimi bozulacak. orda kontrolü ona verdi ama dünkü lakers maçındaki staples center da (bu aralar baya sessiz) hakeme ağlayan gobert’e şikayet etmeyi bırak oyununu oyna diye öyle bir bağırdı ki yayıncılar bile şaşırdı.sözün özü bu takımı izleyin izlettirin yaptıkları savunma insana basketbolu sevdiriyor. kimyaları çok iyi belli oluyor. daha yazacaktımaslında ama yoruldum belki bir ikinci yazı yazılabilir kendileri hakkında.
(raul - 10 Nisan 2018 02:10)
Yorum Kaynak Link : utah jazz