Süre                : 1 Saat 59 dakika
Çıkış Tarihi     : 28 Ağustos 1921 Pazar, Yapım Yılı : 1921
Türü                : Aksiyon,Macera,Romantik
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Douglas Fairbanks Pictures
Yönetmen       : Fred Niblo (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Alexandre Dumas père (IMDB)(ekşi),Edward Knoblock (IMDB)(ekşi),Lotta Woods (IMDB)(ekşi),Douglas Fairbanks (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Adolphe Menjou (IMDB)(ekşi), Mary MacLaren (IMDB), Nigel De Brulier (IMDB)(ekşi), Thomas Holding (IMDB), Marguerite De La Motte (IMDB), Willis Robards (IMDB), Boyd Irwin (IMDB), Barbara La Marr (IMDB), Lon Poff (IMDB), Walt Whitman (IMDB), Sidney Franklin (IMDB), Charles Belcher (IMDB), Charles Stevens (IMDB), Léon Bary (IMDB), George Siegmann (IMDB), Eugene Pallette (IMDB), Douglas Fairbanks (IMDB), Granville Redmond (IMDB), Janet Chandler (IMDB), Jean de Limur (IMDB), Dorothy Dorr (IMDB), Douglas Fairbanks Jr. (IMDB)

The Three Musketeers (~ Os Três Mosqueteiros) ' Filminin Konusu :
The Three Musketeers is a movie starring Adolphe Menjou, Mary MacLaren, and Nigel De Brulier. The young Gascon D'Artagnan arrives in Paris, his heart set on joining the king's Musketeers. He is taken under the wings of three of the...


  • "canimiz cigerimiz ray stevenson, nami diger 13. lejyon'un titus pullo'su porthos'u canlandiracakmis bu filmde. kafadan arti."
  • "güzel vakit geçirmek için birebir bir film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    canimiz cigerimiz ray stevenson, nami diger 13. lejyon'un titus pullo'su porthos'u canlandiracakmis bu filmde. kafadan arti.


    (silvio - 3 Temmuz 2011 15:10)

  • comment image

    2011 versiyonu pek komik olmayan karayip korsanlari tadinda gecen fantastik film. bir kitap uyarlamasini ucuk kacik seyler ekleyerek fantastik hale getirmeyi basarmislar. mads mikkelsen'i gorunce aklima ari gold geldi. " you did one indie movie, now do the aquaman for the studio" bu da iyi aktorlerin para icin yaptiklari bir film olmus. devami da gelecek sekilde bitirmisler.

    --- spoiler ---

    ucan gemi, ucan geminin guvertesinde sakin sakin takilan elemanlar, ucan gemide ne ise yaradigi belli olmayan bir dumen, dumenin basinda kimse durmamasina ragmen rotasi degisen ucan gemi, ucan gemiyi yere capa atarak durdurmak, ucan gemileri havada durdurup guverteler arasi muhabbet etmek, havada kopru kurup rehine degisimi. bu kadar fantastik olay yanilmiyorsam 17. yuzyilda oluyor. bas roldeki veleti de hic ama hic sevmedim. gayet itici bir tip olmus. milla jovovich guzel allah icin.

    ---
    spoiler ---


    (schicksal - 4 Ekim 2011 09:45)

  • comment image

    eğlenceli, aksiyon dolu ve - bence - bir an için bile sıkmayan bir film. çok fazla klişe var bu nedenle hikayede sürpriz beklemek yersiz. ancak hikayeyi her açıdan keyif verici bir biçimde sunduğundan sorun olmuyor. genel olarak karayip korsanları havası ağırlıkta olsa da nispeten özgün bir atmosfer de yaratılmış. üç boyut kullanımı konusunda da gayet başarılı olduğunu söyleyebilirim.

    velhasıl, sinemada izlemeye değecek bir film olduğunu düşünüyorum.


    (redwolf - 15 Ekim 2011 14:40)

  • comment image

    17. yüzyılda geçen süperkahraman filmi. klişelerle dolu olsa da ne izlemek üzere olduğunu bilenlerin sinemadan mutlu ayrılmasına yetecek bir film olmuş. milla jovovich milady olarak ve orlando bloom buckingham olarak çok iyi. uçan gemi olayına hiç girmiyorum, yorum bile yapmamak gerek bu konuda. kralice anne olarak juno temple ve 13. louis olarak freddie foxu ayrıca başarılı buldum.


    (elijah snow - 16 Ekim 2011 00:15)

  • comment image

    mecburi olarak gittikten sonra, insana neden 3d filmlerine gitmemek gerektiğini tekrardan hatırlatıyor.

    sadece 3d seçeneği olan, ama 2-3 dakika dışında tüm filmi gözlüksüz izleyebildiğiniz, izleyiciden daha fazla para koparmak için göstermelik 3d ibaresi eklenen bir film.

    --- spoiler ---

    rome dizisinde kafasına göre, fevri davranan bir karakteri oynayan ray stevenson'a, filmdeki porthos karakteri çok yakışmış.

    düşünmeyip, sadece kaba güç kullanan karakterler bu herife feci yakışıyor arkadaş.

    bir nevi erol taş'ın üstüne kötü karakterin yapışması gibi bir durum söz konusu. normalde oyuncunun kariyeri açısından bunu hoş karşılamamak gerekir, ama bu adamın yeri ayrı. bu adam hep bu tarz rollerde oynamalı. resmen zevkle izledim herifi yahu. yoksa filmin o kadar elde tutulur bir yanı yok.

    ---
    spoiler ---


    (souffles - 17 Ekim 2011 03:18)

  • comment image

    fransa'da herkes niye ingilizce konuşuyor sorusunu sormadığınız sürece epey eğlenceli film. gerçi alexander dumas'da eğer kitabı fransızca değil ingilizce yazdıysa bu üç silahşörlerin aslında dört silahşör olması karışıklığını çözüyor, adamın ingilizcesi pek iyi değilmiş zahar.

    ne? komikti bence.


    (bugun saat 6 gibi sarki soyluyodum - 17 Ekim 2011 03:46)

  • comment image

    izlerken bol bol karayip korsanlari'ni andiginiz bir film olmus, tam o havada. kendini ciddiye almiyor, sizi de almaya zorlamiyor. o yuzden super kafa bosaltici... rahatlatici... oyle super yakisikli adamlar da koymamislar, o da degisik olmus... halbuse bu tur filmlerin en temel yapi tasi bol miktarda yakisikla adam koymaktir, adamlarin hemen hepsi orta yasini asmis, hatta bi tanesi son derece ciddi gorunumlu, ve bu filme super bir sekilde geri donmus, en azindan bu yonu epey takdir edilesi...

    --- cok mu onemli ---

    notre dame'a zeplin oturtan bir film bu neticede...

    --- degil ama olsun ---


    (mdocy - 21 Ekim 2011 15:58)

  • comment image

    film gerçekten kötü olmuş. kendi içerisindeki mantık hataları mı dersiniz, efsaneye ayıp edilmesi mi dersiniz, çok kızdırdı beni. yalnız gabriella wilde denen şey bir insanlık suçu. ya da biz insanlık suçuyuz. varoluşumu sorgulattı.


    (rahmetli de kotulerdi - 25 Şubat 2012 00:06)

  • comment image

    yarısında çıktığım film. zaman içinde bu jargonu yerden yerden vurdum, cümleye sinek muamelesi yaptım. şimdiyse bunun öznesi oldum iyi mi?

    ilk başta film güzeldi, aksiyon iyiydi. milla jovovich sayesinde filme bağlanacağımı tahmin ettim. olmadı. bir türlü gelmeyen golü beklerken maçtan sıkılan seyirciye dönüşmeye başladım. gözlerimi ekrandan kaçırırken sözlüğe girmek aklıma geldi. filmi küçük ekrana alıp filme yönelik yazılanlara bakmak istedim. filme vereceğim dikkati, yazılanlara verdikçe film patates oldu. genç, çömez ve koca şehirde 3 silahşörlerle muhatap olma yazgısıma sahip süt oğlan d'artanyan'ı gördüğümde ise film giyotinlere geldi benim için.

    ileri sara sara bir iki dakika daha izledim. gene eve tıkıldığım ve halimden asla şikayet etmediğim bir cumartesi akşamını kurtarmak adına başka film izlemeye karar verdim. karar alma mekanizmalarım çalışırken, filmi de gutmann metodu ile sabit diskimden sildiğimi belirteyim. nedir gutmann dayının metodu? sevilmeyen zımbırtıların sabit diskten 35 kere silinmesi. filmin bırak dijital halinin, silüetinin ve ruhunun bile disk üzerinde kalmaması.

    şimdiyse bundan iki yıl önce ayıla bayıla izlediğim star trek'i 720p'de tekrar izleyeceğim. ait olduğum yere, gemiye ve uzaya dair hayaller kuracağım. 3 ve +1 kontejanından gelen ve adlarının yıllardır neden 4 silahşörler olmadığına kafa patlattığım kılıçdar adamlar sarmadı beni.


    (batu - 25 Şubat 2012 22:56)

Yorum Kaynak Link : the three musketeers