türkiyede kıyamet adıyla kendine yer bulmuş robert merle kitabı...enteresan bir hayatta kalma öyküsünü anlatıyor...yazar, olayları anlatırken sanki günlük yazıyormuş izlenimi veriyor biraz , ve asıl olaya giriş bir hayli uzun sürüyor ... ama yine de bir solukta okunabilecek bir eser...bir hayat hikayesi...

(alpocusto - 29 Haziran 2003 22:56)

bir ortaçağ şatosu. malevil. patlayan bir atom bombası. bir anda yok olan dünya ve canlılar... emmanuel ve arkadaşları bu şato sayesinde yok olmaktan kurtuluyorlar ve kendilerini bugünün dünyasından uzaklaşmış, kutsal kitaplarda anlatılan kaosun içinde ve ortaçağ'ın karanlığında buluyorlar. yeryüzünde yeniden bir hayat başlatmak için lavil'de acımasız şartlarda ve "başka yerlerde hayatta kalmış olanlarla" savaşacaklar. var olmaları buna bağlı... bu yeni dünyada, tıpkı önceden olduğu gibi hırslar, yalanlar, acımasızlık ve bencillik var. ama, modern dünyanın unutturduğu sıcak ve yakın dostluklar, vefa, içtenlik ve sevgi de var; paylaşma ve yetinme de... daha önce yayınlanan madrapur ile türk okurunun tanıdığı robert merle, türkeçe'deki ikinci romanı kıyamet ile insanı ve inançlarını anlama/anlamlandırma, geleceğe ilişkin kaygılarını dile getirme çabalarını sürdürüyor. kıyamet, konusu ve akışıyla ne bir bilim kurgu romanı ne de fantastik roman. tamamiyle gerçek unsurlara dayalı bir kurguya sahip...(bkz: arka kapak yazıları) (bkz: copy paste)

(alpocusto - 29 Haziran 2003 22:57)

atom felaketi akabinde hayatta kalan ve en buyuk problemleri kim kimi becerecek olan insanlari anlatan kurgu eser.

(phobios - 29 Haziran 2003 22:59)

kolay okunurluğunun altında zekice kullanılmış bir üslup yatan,emmanuelin sivri zekasının kimi yerlerde fazla kaçtığı,-ki bu kitabın pek bi güncemsi havasına zarar veriyo- evelyne nin ölümünün içler acısı olduğu kurgumsu bir robert merle kitabı.

(coldfeet - 4 Ağustos 2003 23:13)

fransizca kötü anlamina gelen mal + ingilizce kötü demek olan evil = kel behzat

(portakal - 4 Ağustos 2003 23:23)

arka kapak yazılarını yazanların bazen yazıyı kafadan uydurabildiklerinin göstergesi olan kitap. kapak arkasında yazan atom bombası patlaması aslında kitapta yoktur. evet kitapta büyük kıyam yaratan bir felaket senaryosu var ama bu atom bombasıyla olmuyor. kitapta "lityum bombası" olarak adlandırılan, belki de daha henüz icat edilmemiş büyük yıkıcı gücü olan bir bombanın termik ışınlarının yakıcı etkisiyle yok oluyordu hersey.

bunu kitabın içerisindeki konuşmalardan anlıyoruz. ayrıca kahramanlar bombanın yıkıcı etkisi geçip mahzenden çıkarken en büyük korkuları radyoaktivite idi. her nasılsa şatoda bulunan geiger sayacı vasıtasıyla hemen radyoaktiviteyi ölçüp bunun bir atom bombası patlaması olmadığını anlayıp rahatlıyorlardı. hayır olayın fonunda bir dünya savaşı, bir bomba olayı elbet var ama bu bomba atom bombası değil.

bunun nedeninin, yazarın kitabın kurgusunu bombayı atlatıp yaşamda kalanların hayatta kalma savaşını anlatmak üzere oluşturmasından kaynaklandığı açık. yani atom veya hidrojen bombası olsa zaten oluşacak radyoaktif serpintilerden flora ve fauna zarar göreceği için bir hayatta kalma mücadelesi olamayacağından kitap da orada tıkanacaktı ister istemez. yani kitabın arkasına yazı yazanın bu önemli ayrıntıyı es geçip kafadan atom bombası patlaması yazması da ayrı bir hoşluk. kitabı okumadan mı yazıyorsunuz o yazıları yahu...

ayrıca yazarın bu kitabı filmi çekilsin diye yazmış olduğunu düşünüyorum. çünkü kurgusu o kadar senaryolaştırılmaya müsait bir şekilde oluşturulmuş ki, kitabı okurken filmini de seyreder gibi oldum. flashback ler, olay ayrıntıları, konu akışı tam filmatik. sanki bir yönetmene "al da çek bunu birader" der gibi yazmış yazar kitabı. aslında filmi çekilse de seyretsek iyi olur, orası da ayrı mesele. aslında dünya savaşı sonrası hayatta kalma mücadelesi gibi standart ve klişe bir konuyu işlediği için çok farklı ve özgün bir kitap değil. ama demokrasi, faşizm, insani değerlerin gerilim karşısındaki durumları gibi kavramları hoş bir şekilde ele almış. belki yanına bile yaklaşamaz ama sineklerin tanrısı vari bir tad da almak mümkün bu kitaptan. kısacası okuması keyifli ve sıkılmayacağınız bir kitap bu.

(karmikpalamut - 28 Mayıs 2004 12:51)

uzun bir zaman geçince adını unuttuğum, bu akşam kendi çabalarımla tekrardan bulduğum harika roman. dünya'nın sonu temalı okuduğum en güzel romanlardan biri. romanı okurken adeta yaşıyorsunuz ve her mekan gözünüzün önünde gerçekçi bir şekilde canlanıyor. zaten ilk yüz sayfası hatırladığım kadarıyla mekanın ve kahramanların tasviriydi. heyecanla filmini arayıp bulmuştum ama maalesef alt yazısı olmadan izlemeye kalkınca yarıda bıraktım. zaten kitaba çok uygun çekememişler.

(longwalk - 30 Ocak 2019 22:45)