Süre                : 1 Saat 33 dakika
Çıkış Tarihi     : 01 Ocak 2016 Cuma, Yapım Yılı : 2016
Türü                : Drama
Ülke                : Kosovo,Almanya
Yapımcı          :  Magus Films , Asha
Yönetmen       : Dren Zherka (IMDB)
Senarist          : Dren Zherka (IMDB)
Oyuncular      : Klara Höfels (IMDB), Selman Jusufi (IMDB)

Echo (~ Eho - Echo) ' Filminin Konusu :
Echo is a movie starring Klara Höfels and Selman Jusufi. Loss and loneliness linger on a thread that connects two ageing parents far away from each other through a fatal accident. A woman in Germany starts a journey to explore the...


  • "tarsus american lisesinin nesilden nesile devrettiği rock grubudur.en iyileri echo83'tür.oda mavi sakaldır."
  • "satriani'nin surfing with the alien albumundeki en guzel parcalardan biri.."
  • "bir de efsanesi vardir, narcissos'a asik bir su perisidir echo. neyse ya siktiret."
  • "(bkz: php)'de html'e text bastirma komutu.. bi de (bkz: print) vardir.."
  • "huzurun şarkıya dönüşmüş halidir. * *"
  • "herhangi bir ses envelopunun kısa zaman aralıkları ile , volumunu ivmeli olarak azalan tekrarlanması ile oluşur ... ses dinamiğine yansıma yüzeyine ve hacme göre değişen etkiler oluşur"
  • "en harika incubus parçası. yatakta debelenirken yüzüne vuran güneşin bıraktığı tad gibi bir tadı var. hani insan yarı uykulu halde bilinçli rüyalara dalar ya. onu düşünür, onun hayaline sarılır."




Facebook Yorumları
  • comment image

    incubus parçasi. morning view albumunden, 9. parça:

    there's something about the look in your eyes
    something i noticed when the light was just right
    it reminded me twice that i was alive
    and it reminded me that you're so worth the fight
    my biggest fear will be the rescue of me
    strange how it turns out that way
    could you show me dear...something i've not seen?
    something infinitely interesting
    there's something about the way you move
    i see your mouth in slow motion when you sing
    more subtle than something, someone contrives
    your movements echo that i have seen the real thing
    your biggest fear will be the rescue of you
    strange how it turns out that way
    could you show me dear...something i've not seen?
    something infinitely interesting


    (spleen - 17 Mart 2002 03:58)

  • comment image

    tarsus american lisesinin nesilden nesile devrettiği rock grubudur.en iyileri echo83'tür.oda mavi sakaldır.


    (nimrod - 27 Kasım 2002 18:29)

  • comment image

    tarsus american college de, her donem tarafindan ayri ayri olusturulan muzik grubu. sonuna doneminin suffix ini alir. misal; '99 da mezun olacak 120 kusur enerjik genc arasindan bir grup olusuyor, ismi echo'99 oluyor. sonra bunlar en son sinifta, kucuk donemlerden bir grup olusturulmasina vesile oluyorlar. boylece gelenek devam ediyor. echo'95 en basarililarindandir, elveda adli sarki radyolarda calinir, napsterda gorulur. sonucta bir lise grubuna gore inanilmaz basarili...


    (anonim - 8 Mayıs 2001 23:20)

  • comment image

    pan* küçük bir vadiden geçerken bir nenfin* şarkı söylediğini işitir. yalnızlığı seven, muse*'lerden flüt ve şarkı öğrenen bu genç kız echo, insan topluluğundan ve tanrılardan kaçar, evlenmek istemezdi. onun ahenkli ve berrak sesini duyan pan, ona karşı vahşi bir sevgi duydu. onun yeteneğini kıskanan ve onun güzelliğinden istifade edemeyen bu keçi sakallı mabut, etraftaki bütün çobanların yollarını şaşırttı. bu şaşkınlıkla bir gün nenfe hücum ettiler, onu öldürdüler ve vücudunun parçalarını dağıttılar. o günden beri, her tarafa dağılmış olan echo'nun kendine özel bir yeri yoktur. gürültüyü duyduğu her yerdedir. ölümden sonra da müzik hafızasını kaybetmemiştir. kulağına çarpan sesleri tekrarlar.
    diğer bir masala göre de echo'nun felaketine sebep olan pan değildir. zeus arza inerek bazı nenfleri ziyaret etmişti. kıskanç karısı hera onu yakalamak istediği zaman echo onun dikkatini başka tarafa çeker ve uzun tutarak nenflerin saklanmaları için vakit kazandırdı. fakat hera bu hileyi anlamıştı. sözleriyle kendisini aldatmış olduğundan, ona ceza olarak söz söylemesini kısıtlayacağını bildirdi. hera'nın emri yerine geldi. o zamandan beri echo, hiçbir zaman ilk defa söze başlayamaz. ve ona söz söylendiği zaman susamaz. ancak durmadan işittiği seslerin son kısmını tekrar eder.
    diğer bir masala göre de (ki bu bence en güzelidir), echo, geyikleri kovalıyan bir avcı gördü. adı narcisse** olan bu genç avcıdan daha yakışıklı bir delikanlı az bulunurdu. onu görür görmez echo şiddetli bir aşka tutuldu. gizlice onu takip ediyor, günden güne aşkı alevleniyordu. derdini açığa vuramıyordu. delikanlı da ormanlara kaçarak gizleniyordu.
    ümitsizliğe kapılan echo başarısızlığını saklamak için derin bir mağaraya kapandı. artık dağlarda görünmez olmuştu. beslediği aşk onu günden güne eritti. bütün vücudu tükendi, kanı çekildi. onun yalnız kemikleriyle sesi kaldı. kemikleri kaya şeklini aldılar, sesi de her tarafta dolaşarak seslenenlere cevap verir.
    diğer taraftan narcisse'nin gururu tanrıları kızdırmıştı. onun bu anlamsız gururunu ve katı kalbini cezalandırmak için, ona garip bir heves verdiler. bir gün av ve yaz sıcağının yorgunluğu ile sakin ve şeffaf bir pınarın başına geldi. su ayna gibi parlaktı. narcisse su içmek için eğildi ve berrak suya yansıyan yüzünü gördü. bu aksi görüp büyülenen narcisse hareketsiz kalmıştı. adeta aşkla aksine bakıyordu, hiçbir kuvvet onu ordan ayıramıyordu. yavaş yavaş, güneşin altındaki buz gibi, renginin solduğunu ve eridiğini gördü. güneş onu yakarak bitirdiği zaman kızkardeşleri olan naide' ler onun için ağladılar ve mezarının üstüne koymak için saçlarını kestiler. cesedi götürmek için hazırlandıkları vakit, onun yerinde sarı ve beyaz bir çiçek buldular ki hala onun adını taşımaktadır*.


    (passiflora - 10 Şubat 2005 13:37)

  • comment image

    herhangi bir ses envelopunun kısa zaman aralıkları ile , volumunu ivmeli olarak azalan tekrarlanması ile oluşur ... ses dinamiğine yansıma yüzeyine ve hacme göre değişen etkiler oluşur


    (badfish - 21 Aralık 1999 01:36)

  • comment image

    en harika incubus parçası. yatakta debelenirken yüzüne vuran güneşin bıraktığı tad gibi bir tadı var. hani insan yarı uykulu halde bilinçli rüyalara dalar ya. onu düşünür, onun hayaline sarılır.


    (yonur - 29 Mart 2006 11:57)

Yorum Kaynak Link : echo