• "filmin tema müziği:jo boyer & eddie barclay - bob le flambeuredit: güncelleme"




Facebook Yorumları
  • comment image

    misal aynı yıl çekilen the killing gibi dikkat çekici bir kurgusu yoktur ama anlatımı melville'in kendine has tarzının ipuçlarını kolayca ele verir. her ne kadar bir soygun filmi olsa da daha çok karakter draması şeklinde ilerler; filmin ilk dakikaları bob'un nasıl sevilen, saygı duyulan, prensip sahibi biri olduğunu öğreniriz. sonra bob'un yüz ifadesi de oldukça karakteristiktir; daha sonra clint eastwood'la ünlenen ifadesiz bakışlar, bir poker suratı...

    çeşitli kaynaklarda yeni dalganın başlangıç filmi olarak da geçiyor, kaldı ki öyle olmasa bile ocean's eleven, hard eight gibi filmler kumarbaz bob'a çok şey borçlu. hadi onu geçelim jean pierre melville'in adı yeter.


    (shocktheworld - 4 Şubat 2009 17:28)

  • comment image

    yönetmenin son dönem filmlerinin aksine, daha sıcak, daha içselleştirilebilir ve daha konuşkan bir baş karakter var. rahat yaşayan, vakti zamanında dünyalıgını yapmış bu bey amca kumar tutkusu sebebiyle dara düşüyor ve işte klasik son vurgun olayına giriyor, gerisi pek klasik degil. soygun filmi olmasına ragmen soygun oldukca arka planda. daha cok bob le flambeur un nası taşaklı bi adam oldugunu görüyor ve onaylıyoruz. eğlenceli diyaloglar da tuz biber. yeme, yanında yat.


    (dwight - 12 Aralık 2009 16:49)

  • comment image

    soygun filmi diye geçiyor ama tam olarak soygun filmi denemez. zira soygunun bahsi film başladıktan ancak 30-40 dakika sonra geçiyor. ondan sonrası plan-program ama gene de soygun filmlerindeki gerilimi (soyabilecekler mi, yakalanacaklar mı, bob'a ne olacak?) tam olarak içinde barındırdığı söylenemez. daha çok karakter draması ve kumar tutkusu. bob'un kumar aşkı, soygundan daha fazla önplanda. haliyle bence stanley kubrick'in the killing'i veya rififi kadar iyi bir soygun filmi olduğunu düşünmüyorum. şüphesiz dört dörtlük bir film soygun filmi olarak ele almazsak. roger duchesne'in bob rolündeki performansı ise çok iyi. filmin ondan sonra en dikkat çeken ismi femme fatale'e hayat veren isabelle corey. güzelliği ile büyülüyor corey. keza yattığı hiçbir erkeği önemsemeyen anne karakterindeki performansı da iyiydi. neticede jean-pierre melville'in en iyi filmlerinden bir tanesi bob le flambeur.

    spoiler

    (başarılı olamayan soygundan sonra (devrim gibi yolda kalmıştır soygun) bob ve hayatta kalan arkadaşı tutuklanırlar. araca bindirilirler. bob'un polis arkadaşı bob'a tavsiyelerde bulunur.)

    dedektif: suça niyet ve teşebbüsün cezası beş yıldan başlar. ama iyi bir avukatla bu süreyi üçe indirebilirsin.
    bob'un arkadaşı: daha da iyi bir avukatla suça niyetin olmadığını ispatlayarak beraat kararı da aldırabilirsin.
    bob: hatta belki en iyi avukatlardan birini tutarak verilen rahatsızlık için ben dava açarım.

    spoiler


    (sherlock holmes 90 - 8 Mayıs 2014 14:31)

  • comment image

    önümüzdeki salı akşamı; işimden ayrıldığım günün akşamı izlemeyi planlıyorum. bir de ağaca tüneyen baron'u aldım. yeni taktiğim iki alakasız kültürü birbirine karıştırarak yeni bi duygu bulmak. çünkü arıyorum. şöyle yapacağım yani. bob le flambeur'u tekrar tekrar izleyeceğim. günlerce. bu sırada, aralarda ağaca tüneyen baron'u okuyacağım. sonra birbirlerine birşeyler yansıtacağım. belki duyguyu güçlendirmek için bir şarkı arayıp beğeneceğim. anlatırım.


    (thingsweneverdid - 29 Kasım 2015 16:47)

  • comment image

    bob amcanin karizmanin kitabini yazdigi 1956 yapimi fransiz filmi.

    --- spoiler ---

    son 20 dakikasi inanilmaz sikiciydi, kumar sahnesi gereginden fazla uzatilmisti.

    ıc mekan tasarimlarinda orjinal 1950'leri gorebilmek cok keyifliydi.

    benim icin filmin en "ulan, ne guzel dusunmussunuz" dedigim yeri bob'un evinin kapisindan girer girmez dolapta gizli 3'lu meyve tutturmali kumar makinesinde hemen bi el oynamasiydi. adamin ne denli kumar bagimlisi oldugunu guzel islemisler.

    ---
    spoiler ---


    (kalinixta agapi mou - 26 Ağustos 2016 11:10)

  • comment image

    filmi o dönem için bile sıkıcı bulduğumu söylemeliyim. yeni dalga öncüsü olmasına da bakmam. zaten fransızlar her şeyin öncüsü ama en sıkıcı olanını yapmakla ünlüler.
    filmin sonundaki meşhur diyalog için tam bir spoyler veriyorum.

    --- spoiler ---

    eski suçlu ağır abi gangster, soyacağı kumarhanenin tüm parasını kumarda kazanmıştır. kendinden öyle geçmiştir ki soygun saatini unutmuştur. arkadaşlarına soyguna gerek kalmadığını söylemeye yetişememiş ve arkadaşlarının ölümüne sebep olmuştur.
    soyguna teşebbüsten yakalanan abimiz ile polisler arasında şöyle bir diyalog geçer.
    konser: suça niyet ve teşebbüsün cezası beş yıldan başlar. ama iyi bir avukatla bu süreyi üçe indirebilirsin.
    yardımcı: daha da iyi bir avukatla suça niyetin olmadığını ispatlayarak beraat kararı da aldırabilirsin.
    abimiz: hatta belki en iyi avukatlardan birini tutarak verilen rahatsızlık için ben dava açarım.
    ölen ölmüş herşey unutulmuş ve paranın gücü ile konuşan üç insan kalmıştır sonda. tıpkı filmin başında abimizi karizmatik yapan para sonda tek karizma olmuştur.
    ---
    spoiler ---

    yani eti paraya dönüştüren nobel kimya ödüllü film anlayacağınız.


    (ikipirekareboluyedi - 9 Ekim 2016 10:54)

  • comment image

    noir filmin kapağıdır bu film. bunu izle, arkasından jean luc godard' ın herhangi bir filmini izle ne demek istediğimi anlayacaksın. melville ve bresson'u sinema tarihinde ayri bir yere yazarım. alphaville ve au hasard balthazar izlemeyen insanın kült film bilgisinden ve zevkinden şüphe duyarım zaten. konu çok dağıldı. filme dair diyaloglari iyi takip edin. bob amca çok fena mottolar uçuruyor.


    (seritatil - 12 Mart 2018 01:25)

  • comment image

    üstad jean-pierre melville'in sonradan inci gibi dizeceği başyapıtlarının habercisidir bob le flambeur. bir yandan fransız yeni dalgasının gelişini muştularken, diğer yandan bir ustanın doğuşunu haber verir. melville'in üçüncü uzun metrajıdır ve ilk karakteristik filmidir belki de.

    kahramanımız bob, hapisten çıkalı uzun zaman olmuş, tatlı tatlı yaşıyor, barbutunu atıyor, kazanıyor kaybediyor, aynasız dostlarının da uyarılarını dikkate alarak beladan itinayla uzak duruyor. lakin büyük vurgun şansı kucağına geldiğinde, kaçırmak istemiyor, doğası gereği...

    roger duchesne'in bob'daki janti performansının üzerine, isabelle corey'in güzelliğini ekle, film zaten şahane çekilmiş; al işte sana bildiğin başyapıt.

    neil jordan da boş herif deil tabi, yeniden çevrim işine giriyorsa vardır bir bildiği...


    (neen - 5 Şubat 2006 12:32)

Yorum Kaynak Link : bob le flambeur