william wyler yönettiği ve başrolünde greer garson'un oynadığı jan struther'ın romanından uyarlanmış 1942 yapımı film.
bu film greer garson en iyi kadın oyuncu,
teresa wright en iyi yardımcı kadın oyuncu
william wyler en iyi yönetmen
joseph ruttenberg en iyi sinematografi olmak üzere toplam 6 oscar kazanmıştır.

(du levande - 8 Ocak 2008 14:03)

william wyler'a oscar getiren film. kendisi oscar töreni sırasında orduya katılmıştır ve savaş sonrasında kendi filmi için, savaşı çok yumuşak anlatan bir film oysa savaş çok daha kötüymüş diye bahsetmiştir.

(trollhammaren - 15 Ocak 2009 21:54)

alınan oscarların yanında, henry travers en iyi yardımcı erkek oyuncu, dame may whitty en iyi yardımcı kadın oyuncu ve walter pidgeon en iyi erkek oyuncu dallarında oscar'a aday gösterilmişler ancak ödülü kazanamamışlardır. filmin müzikleri herbert stothart tarafından yapılmıştır.

(petersachs - 16 Nisan 2009 01:04)

1942'de en iyi film dalında oscar odulunu alan film.

(tequila boom boom - 31 Mayıs 2003 11:40)

oscarlar'dan bahsedilmiş ama konusundan ve kendisinden bahsedilmemiş. dendiği gibi bir savaş dramasıdır. 2 saat 13 dakika uzunluğundadır, ki william wyler'ın çoğu filmi uzun süreli olduğundan şaşırtmamalıdır uzun süreli oluşu. wyler bu filminde orta-üst sınıf arasında yerlerini almış bir aile üzerinden 2.dünya savaşı'nın acımasız yüzünü gösterir(?). savaş draması dedik filme ama filmde savaş sekansları yoktur. ve wyler'ın dediği gibi savaş sert bir şekilde perdeye taşınmamıştır. oldukça başarılı bir filmdir. diğer savaş filmleri gibi askerleri önplana almaz. filmde sadece bir asker görünür ve o da kötü nazi askeridir (birden ortaya çıkar bu asker. miniver'ın bahçesinde yaralı bir şekilde yatmaktadır. nasıl gelmiştir teee buraya kadar? cevap yok. ardından miniver'ı rehin alır, evine girer, yemek yer. kabadır. iğrençtir. masadayken "burayı bombalayacağız. binlerce kişiyi öldüreceğiz. nihahahaha" der. bunu neden söyler? cevap yok. belli ki wyler'ın zihnindeki nazi askeri böyledir. evet, çoğu şerefsizdi ama aralarında iyiler de vardı. tek bir karakterle düşmanı genelleştirmiş oluyordu wyler). wyler bu filminde geride kalanlara odaklar kamerasını. yani iki küçük çocuğa ve anne miniver'a.

wyler sağcı bir yönetmendi. dolayısıyla amerika'nın savaşa girmesine hiç mi hiç itiraz etmemişti. hatta bazı yerlerde okuduğum kadarıyla (yanlış olabilir de, tam araştırmadım) kendisi de savaşmış zamanında. gene bazı yerlerde okuduğum kadarıyla filmin ilk gösteriminden sonra the end yazısı ile beraber "amerika'ya destek verin, hisse satın alın" gibi cümleler de yazmış. böylelikle savaş karşıtı filmi mrs. miniver ile wyler arasındaki tutarsızlıklar ortaya çıkmış. peki o halde wyler neden savaşı kutsayan bir film çekmedi? bunu merak ediyorum. yapabilirdi bunu. wyler savaş karşıtı değil ama savaş karşıtı bir film çekmeye yeltenmiş. şüphesiz sağlam bir film ama wyler'ın gerçek düşüncelerini öğrenince mrs. miniver'dan anında soğumak mümkün.

wyler bu filmden sonra çektiği ikinci savaş dramasında da benzer bir hataya imzasını atmıştı. the best years of our lives filminde wyler savaş karşıtı bir tutum takınır. savaştan dönen üç askerin dramını izlettirir bizlere. her birinin hikayesi dokunaklıdır. amerika'yı bu gazilere iş bulmadığı için de gizliden eleştirir wyler. ama daha çok bu gazilerin travmalarına odaklanır. savaşın askerler üstündeki etkisini bir yere kadar başarıyla yansıtır. filmin bir yerinde hikayede önemsiz olan bir karakter elindeki gazeteyi göstererek filmin esas karakterlerinden ikisine "bizleri kandırıyorlar. bu savaşa girmemeliydik. kandırıldık. boşuna öldü askerlerimiz" der. tabi bunu duyan gazilerden birisi bu adama yumruğu basar, kanına dokunmuştur bu söz ama doğrudur, amerika hala vatandaşlarını gözünü kırpmadan harcamaktadır. vatanını korumak için de değil. dolayısıyla wyler'ın haklı bir sitemde bulunan bu karaktere yumruğu basması ile bu filmden bir anda soğumak mümkün hale geliyor.

gene de wyler'ın bu filmleri izlenmelidir. sinemanın en etkileyici ve başarılı yönetmenlerindendir kendisi. ortaya koyduğu bu iki filmde "savaşa karşıyım, savaş kötüdür" dese de adamın gerçek düşüncelerini biliyoruz ve bu durum bu iki filme mesafeli yaklaşmamıza neden oluyor ama gene de etkiliyorlar filmleri.

sanıyorum wyler'ın dört kez aday gösterildiği halde kazanamadığı oscar'a ulaşmasının nedeni savaş propagandası yapmasıydı. tabi ki film çok kaliteli ve oscar'ı hak ediyor ama akademi'yi biliyoruz. "amerikan hissesi satın alın" diye yazan bir filmi ödüllendirmeyecek de kimi ödüllendirecek.

(sherlock holmes 90 - 8 Temmuz 2012 00:20)

savaşın yıkımları duygu sömürüsü yapmadan gösterilememiştir bu filmde. her sahne uzatılarak bol bol duygu sömürüsü yapılır. savaş hali durumu tekrar edip durur farklı bir vukuat gerçekleşmez.
oğlu savaşa giden anne-kocası savaşa giden kadın-sevgilisi/nişanlısı savaşa giden kadın-erkeksiz evde kadın ve çocukları-hasarlanan evler-sık sık uçak ve bomba sesleri-bodruma sığınma-kadın ve çocukların masumluğu-yakınlarını kaybetme-kiliseye/dine güven-düşmanın daimi sebepsiz kötülüğü-savaşın anlamsızlığı, her zaman süreceği vs...
almanın mrs. miniverla karşılaştıktan sonraki mutfak sahnesi farklı gelebilecek yerdir. bir de gül yarışmasını ekleyebiliriz. ve oxforddan gelen oğlanın nişanlanacağı kızla ve annesiyle yapılan sınıf muhabbeti. -gül yarışmasında da vardır aynı konu- en etkili dramı da bodrumda çocuklar uyur, savaş uçakları şehri bombalarken alice harikalar diyarında muhabbeti geçmesiyle yapar kanımca.
4 yıl sonra kat kat daha güzel bir film; the best years of our lives ile birçok konuya değinecektir william wyler ama bu filmle pek de bir şey katmaz. salt dram yapmaktan öteye geçememesine rağmen ödüle boğulmuştur güzel oyunculuklarıyla.

(ayidan post lannisterlardan dost olmaz - 25 Ağustos 2013 05:29)