Süre                : 1 Saat 36 dakika
Çıkış Tarihi     : 24 Ekim 2008 Cuma, Yapım Yılı : 2008
Türü                : Drama,Romantik,Heyecanlı
Taglar             : Futbol oyunu,bir kapıdan konuşurken,televizyon izlemek,suç,Keder
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  Aramid Entertainment Fund , Archer Street Productions , Capitol Films
Yönetmen       : Sharon Maguire (IMDB)
Senarist          : Chris Cleave (IMDB)(ekşi),Sharon Maguire (IMDB)
Oyuncular      : Michelle Williams (IMDB), Ewan McGregor (IMDB), Matthew Macfadyen (IMDB)(ekşi), Nicholas Gleaves (IMDB), Sidney Johnston (IMDB)(ekşi), Usman Khokhar (IMDB), Sasha Behar (IMDB), Ed Hughes (IMDB)(ekşi), Alibe Parsons (IMDB), Stewart Wright (IMDB), Al Ashton (IMDB), Benjamin Wilkin (IMDB), Robin Berry (IMDB), Mercy Ojelade (IMDB), Joe Marshall (IMDB), Nicholas Courtney (IMDB), Jonathan Andrews (IMDB), Monty Fromant (IMDB), Victoria Alcock (IMDB), Toby Hales (IMDB), Emil Elhaji (IMDB), Alan Parry (IMDB), Jeremy Thompson (IMDB), Kay Burley (IMDB), Ehti Aslam (IMDB), Greg Bennett (IMDB), Paul Blackwell (IMDB), Gavin Brocker (IMDB), Chris Ellis (IMDB), Chris Mansfield (IMDB), Ricci McLeod (IMDB), Terry McShane (IMDB), Mial Pagan (IMDB), Enzo Squillino Jr. (IMDB), Satu Suominen (IMDB), Michael Thompson (IMDB), Tola (IMDB), Chris Wilson (IMDB), Simon Wilson (IMDB), Simon John Wilson (IMDB)

Incendiary (~ Kundakçı) ' Filminin Konusu :
Bir intihar bombacısının bombayı patlatmak için seçtiği bir futbol maçı ve stadyum... Bundan habersiz oğlunu alıp maça götüren bir baba... Kocası ve oğlunu maçta patlayan bomba yüzünden kaybeden bir kadın ve parçalanan hayatlar...


  • "crysisde bir mühimmat tipi. gayretliyseniz helikopter falan indirebiliyorsunuz bununla."
  • "filmdeki camasir makinasi beko markadir.*"
  • "michelle williams'ın soyunduğu bir filmdir aryeten. film biraz kopuk kopuk işlemektedir fakat imdb'deki 7.4 puan hatrına izlenebilir."
  • "chris cleave in romanıdır."
  • "londra metro saldırılarından sonra sanki halka moral vermek için devlet zoruyla çekilmiş gibi duran film.kötü senaryo, kötü diyaloglar vs."
  • "fallout new vegas'ta bir mermi türü. hedefini bir süreliğine yakar."




Facebook Yorumları
  • comment image

    2001 yılında beğeni toplayan bridget jones's diary'yi yönettikten sonra yeniden yönetmen koltuğuna geçen sharon maguire'ın büyük çıkış yaptığı film. chris cleave'in aynı adlı romanının senaryolaştırıldığı filmin (bizzat yönetmeni senaryolaştırmış filmi) başrol oyuncuları arasında michelle williams ve ewan mcgregor mevcut. sessiz sedasız bir şekilde sundance, cannes ve londra gibi önemli film festivallerinde gösterilmiş, mart 2009 itibayle de dvd raflarına çıkmış. yine öylece, sessiz sedasız... belki en şaşırtıcı olan şey de bu film için. böylesine özenilmiş bir filmin, böylesine sessiz bir biçimde dvd raflarına düşmesi... onca abuk subuk film kafamızı şişirirken üstelik!

    filmin konusu nereden anlatılsa spoiler verecek cinsten. hayatı bir anda paramparça olan bir genç kadının olayları anlamlandırmaya çalışma süreci denilebilir en üstü kapalı haliyle. konusu ile paralel giden karşı konulmaz bir atmosferi var incendiary'nin. izleyicisini içine çekmeyi öylesine dokunaklı bir şekilde başarıyor ki... birebir yaşatıyor insana hikayeyi. başkarakterlerin girdikleri ruh hallerini birebir tattırıyor. ne uzun süren diyaloglarla başarıyor bunu, ne de aşırı dramatize edilmiş planlarla. sahneler öylesine sade, öylesine alçakgönüllülükle biraraya getirilmiş ki... incendiary bittiğinde insanın yüreğinde kolay kolay silinmeyecek bir yankı bırakıyor. bir de müthiş bir duygu birliği. dünyada olup bitenle, yaşadıklarımız ve yaşamakta olduklarımızla ilgili ürkütücü bir duygu birliği. izlenilmeli bu film. mutlaka izlenilmeli.


    (earinna - 15 Mart 2009 19:23)

  • comment image

    ingiltere'de yaşanan bir bombolama olayında oğlunu ve eşini kaybeden bir kadının yaşadıkları ve suçluluk duygusu üzerine yoğunlaşmış bir film. michelle williams'ın güzelliği kadar performansıyla da göz doldurduğu mutlaka izlenmesi gereken bir film.


    (macabrex - 26 Mart 2009 01:27)

  • comment image

    --- spoiler ---
    filmde michelle williams, çocuğunu kaybetmiş bir kadını canlandırıyor. gerçekteyse çocuğunun babasını kaybetmiş bir kadını. bu bana ironik geldi ve film boyunca durmaksızın ağladım. hatırladıkça sinirlerim bozuldu, sinirlerim bozuldukça da hep ağladım.

    halbuki filmlerde kendimi o kadar kaptırmam ben. ya da tam kaptıracakken olm bunların hepsi düzmece; inanmana gerek yok şeklinde uyarırım ki korku filmiyse çok korkmamayı, damardan bi filmse kafayı fazla sıyırmamayı öğretmişimdir bu şekilde kendime.

    ama incendiary allak bullak etti beni. ufaklığı gördükçe matilda'yı hatırladım hep. bir daha babasını göremeyecek olan o tatlı melek, filmdeki veletle bir olup ağzıma sıçtılar.

    ilahi güçlerim olsaydı diye düşündüm. hiçbir çocuğun hastalanmasına, ölmesine, acı/yokluk çekmesine ve anne babasız kalmasına müsaade etmezdim. hadi biz büyükler her boku yaşamışız görmüş geçirmişiz,
    çocuklardan ne istersin bre!?

    ---
    spoiler ---


    (charmofsmyrna - 16 Nisan 2009 23:10)

  • comment image

    --- spoiler ---
    fark edilmemiş güzelliklerden birisi. 2008 yılında türkiye'de gösterime girdi mi bilmiyorum ama girmediyse eğer, söyleyeceğim şey: "keşke girseymiş" olacaktır. aslen çok basit ve sıradan bir film. yani senaryosu çok komplike değil, efekt mefekt aramamak lazım, oyuncular da muhteşem bir oyunculuk sergileme arayışında değiller. ama, içerdiği tüm o propagandanın can sıkıcılığına rağmen, olmuş bu film be sözlük. yani, içine çekiyor seni, orada oluyorsun çoğu zaman. hatta anti terör birimini, anne-babalarını kaybeden çocukları, çocuklarını kaybeden anne ve babaları anlamak kolaylaşıyor. herkesin yaşadıklarını hissetmek kolaylaşıyor. üstelik bunu standart amerikan filmi klişelerine çok takılmadan hissettiriyor film. gereksiz repliklerle yüzyüze kalmadan, sadece ilkel düzeyde bir duygu yoğunluğu yaşatıyor. ve filmden sonra insan bir soru sormadan edemiyor: tavuğun esirgenip esirgenmeyeceği konusunda kararı verdirecek olan kaz boyutu nedir? izleyin... her şeyi geçtim, ben michelle williams'ı hep çok sevdim. dawson's creek'te bile...
    ---
    spoiler ---


    (spinapubica - 13 Mayıs 2009 16:21)

  • comment image

    denicek birşeyler varken aslında herşeyin spoilera gireceğini düşündürten bir film. konunun bile ne olduğundan haberiniz olmadan izlerseniz tahminim film size daha ilginç gelecektir (ben öyle yaptım). filmde herşey o kadar sade o kadar sakin ki yoran hiçbir şey olmuyor sizi. her sahne olması gereken uzunlukta, her dialog olması gereken anlamlarda. şahane olarak nitelendirilemeyecek ama belki de şahane diyenitelendirilebilecek filmleri izleyemeyecek kadar yorgunsanız yerini tutabileceğini düşündüğüm bir film.


    (vanity - 3 Haziran 2009 05:03)

  • comment image

    ruhumu söküp yeniden ince ince i$ledi. michelle'i cok seviyordum, mumkun olmaz zannederdim ama daha da cok sevdim.
    ewan zaten apayri.

    konusu nasil ozetlenir ki bilemedim. hayat cok cok cok ama cok karma$ik diyebilirim. ve insan her sabah kalkip imkansizi nasil yapar, her gun tanri olup ak$am uyur, biraz anladim belki.

    iyi seyirler.


    (willow is still blessed - 5 Şubat 2011 00:10)

  • comment image

    michelle williams adlı harikulade bayan ile ewan mcgregor gibi bir karizma abidesini bünyesinde barındırması bile kendini izletmeye yetecekken, bir de sade ve akıcı konusuyla kendine hayran bırakan film. kocasını aldattığı adamla sevişirken, açık olan televizyonda oğlunun ve kocasının ölümüne sebep olan bombalı saldırıya canlı canlı şahit olan bir kadının yaşadığı bunalımı konu alıyor film. güzel filmlerin çoğunda olduğu gibi filmin sonu seyirciye bırakılmış.


    (the city limit - 9 Mart 2011 15:55)

  • comment image

    chris cleave in türkiye'de yeni çıkan veya benim yeni gördüğüm muhteşem eseri.. kitapta bombalı saldırıda eşini ve çocuğunu kaybetmiş bir kadının hayata tutunma mücadelesi anlatılıyor.. nasıl okuduğunuzu anlamıyorsunuz çoğu yerlerinde.. üzülüyorsunuz, ağlıyorsunuz, kızıyorsunuz.. sonra iki günün sonunda derin bir boşluk hissiyle kapatıyorsunuz kitabı..
    kesinlikle kaçırılmaması gereken bir kitap..


    (the pharmacist - 7 Nisan 2011 22:27)

  • comment image

    kundakçı adı ile türkçe'ye çevrilmiş chris cleave romanıdır.
    hayatımda okuyamadığım üçüncü kitap olarak listeme dahil olmayı başarmıştır. en son oğlumu öpüp, boğazımdaki yumruyu hafifletmeye çalışarak, kitabı bıraktım. 70 sayfa sonunda, kendime işkence yaptığıma ancak kanaat getirebilmişim. ama içi sızlamadan okumayı başaranlar için, benim okuyabildiğim kadarı ile gayet güzeldir. yalın, acıklı, mümkün....


    (agartha - 12 Mayıs 2011 15:19)

  • comment image

    öncelikle (bkz: #22939376)

    kitabı okumuş ve filmi de izlemiş biri olarak filmini kitabı kadar etkileyici bulmadığım eserdir.. anne rolünü oynayan michelle williams dram sahnelerinde çok başarılı olsa da, tabi ki filmde duygusal betimlemeler kitaptaki kadar yoğun olamadığı için kitaptaki kadar çok etkilenmedim.. ha bu arada, ufak bir uyarı daha kitabı okuyanlar için, film kitaba birebir bağlı kalınarak çekilmemiş.. bu ilk fark ettiğinizde hayalkırıklığı yaratsa da, filmin devamındaki olay örgüsünü iyi kurmuşlar..


    (the pharmacist - 6 Temmuz 2011 22:46)

  • comment image

    henüz filmini izleme şansım olmadı, ancak kitabını yeni bitirdim, söyleyebilirim ki bir çok noktada gerçekliği ile içimi acıtmıştır..
    --- spoiler ---
    sadece dikkatimi çeken bir şey var o da yazarın erkek olması sebebi ile belki, kitabın baş karakterinin bir kadın olmasına rağmen birçok noktada bir kadının yapmayacağını düşündüğüm şeyleri yapıyor olması idi..
    ---
    spoiler ---


    (islakkedicorbasi - 15 Şubat 2012 10:41)

  • comment image

    basit bir dili ama ilginç bir konusu olan kitap.

    “sevgili usame”

    kitap böyle başlıyor. usame bin ladin’e hitaben yazılmış.

    londra’da dev derbi maçın oynandığı sırada stadyuma bir bomba atılır. sonrasını tahmin etmek zor değil. parçalanmış cesetler, yitip giden insanlar, dağılan aileler.

    işte bu patlamada kocasını ve çocuğunu kaybeden bir kadın, usame bin ladin’e yaşadıklarını anlatan bir mektup yazıyor. o mektup bu kitap.

    --- spoiler ---

    kadın kusursuz bir anne değil. kusursuz bir eş hiç değil. kocasını, üstelik kocası ve oğlu tam da patlamanın olduğu stadta maç izlemeye gittiklerinde aldatıyor. aldatma esnasında da televizyondan maçı izliyor. patlamayı da zaten o esnada görüyor. e tabi sonrası şok. o sırada birlikte olduğu jasper black ile bir daha ne zaman karşılaşsa zihninde hep aynı görüntü canlanıyor haliyle.

    o andan sonra kadında da ülkede de hiçbir şey eskisi gibi olmuyor. jasper black kokain bağımlısı olup gül gibi gazeteciliğinden oluyor. kız arkadaşı petra ise, zavallı kadına sarıyor, “jasper’ı baştan çıkardın” deyü.

    kadıncağız kendisine yeni bir hayat kurmak için bir karakolda çay kahve yapma ve dosyalama işine giriyor. burada tanıştığı polisle de birlikte oluyor ve fakat bu polisten dehşetengiz bir şey öğreniyor. meğersem stadyumda bu patlamanın olacağını devlet yetkilileri biliyorlarmış. biliyorlarmış ama istihbarat ağları bozulmasın diye söylememiş ve önlememişler. bu patlamayı önlemeye kalkarlarsa terör örgütünün bundan sonra ne yapacağını bilemezlermiş, daha kötü olurmuş.

    zaten kadıncağızın kafa yarı gidikti, bunu öğrenince “biliyorlardır biliyorlardı” diye diye iyice balataları sıyırıyor. gazeteciler diye, gazetede yayınlasın diye jasper ve petra’ya da anlatıyor bu durumu ama bir kazık da oradan geliyor. petra bu bilgiyi gazetede yazmayıp, susmak karşılığı kalemini hükümete satıyor.

    bunun üzerine iyice dellenen kadıncağız, çaktırmadan petra’nın ofisine gidip bir bidon benzini bocalıyor onun üzerine. tam çakmağı çakacakken insafa geliyor. “allah’ından bul deyyus” deyip dönüyor arkasını gidiyor.

    ---
    spoiler ---

    usame bin ladin bunu okumuş mudur bilmem. okuyunca insafa gelsin, bomba atmayı bıraksın isteğiyle yazılmış. canım. hemen bırakır o da şimdi.

    sevgili usame,

    kitabı okumadıysan filmi de var. filmini izle.

    http://birazkitap.blogspot.com/…12/08/kundakci.html


    (muhabirkedi - 24 Ağustos 2012 09:27)

  • comment image

    londra metro saldırılarından sonra sanki halka moral vermek için devlet zoruyla çekilmiş gibi duran film.
    kötü senaryo, kötü diyaloglar vs.


    (aspryn - 30 Ağustos 2012 13:59)

Yorum Kaynak Link : incendiary