Miracolo a Milano(1951)(7,7-5264)
Berlin: Die Sinfonie der Grosstadt(1927)(7,7-3457)
À propos de Nice(1930)(7,5-3326)
Man of Aran(1934)(7,4-1679)
Regen(1929)(7,3-1331)
Nieuwe gronden(1933)(7,2-197)
Philips-Radio(1983)(7,1-214)
Manhatta(2013)(6,6-1184)
(bkz: köprü)hollandalı gazeteci-yazar geert mak'ın istanbul'daki galata köprüsü'ne gelip, köprünün ve onun üzerinde yaşayan insanları ve yaşanmış tarihi olayları okuyucuyu sıkmadan, bir sohbet havasında ve güzel bir anlatım tarzı ile yazdığı kitabının adı.kitap gerçekçiliğini her sayfada bir insanla konuşup onlardan duyduğu şeyleri yazması ile kazanıyor.90 sayfalık kitap boyunca yazarın sözleri köprüde yaptığı röportajlara karışıp çok güzel bir harman oluşturuyor.kitap holladada kitap haftasında yılın kitabı seçilerek çok büyük bir popülarite kazanıyor.orhan pamuk'un istanbul isimli kitabının ardından bu kitabın da türkiye'nin imajına ve istanbul turizmine olan katkısı ise çok önemli.zira sadece bu kitabı okuyup istanbul'a gelen hollandalı sayısız turistle karşılaştım.ben bir durakta bu kitabı okurken yanıma gelip bu kitabı okuyup istanbul'a sadece bu köprüyü görmek için geldiğini söyleyen hollandalılarla karşılaştım.buna rağmen kitabın türkiye'de hiç bilinmemesi de bir ironi.geert mak'ın bu küçük ve güzel kitabını okuduktran sonra galata köprüsü'ne bakışı çok değişiyor okuyucunun.köprüden geçerken kitabın içindeki insanları her gördüğünüzde heyecanlanıp seviniyorsunuz.galata cafe'nin önünden geçerken pencerelerine asılı geert mak posterlerini ve ondan gelen mektupları görüp gülümsüyorsunuz.ve ben de evimdeki de brug kitabının arasında geert mak'ın bana gönderdiği kartpostalı görünce gülümsüyorum.geert mak ve köprü birbirine şimdi o kadar bağlı ki...ve bundan sadece köprünün insanları ve kitabı okumuş olanlar haberdar.geert mak çoğumuzun hergün gördüğü bu köprüde hiç farketmediğimiz o kadar hikaye çıkarmış ki,kitabı okumayı bitirdiğinizde bunları neden daha önce hiç düşünmediğiniz için kendinize kızıyorsunuz.ve de brug kitabının türkçesi sanırım şu an sadece hollanda'da var ve türkiye'de temin edilemiyor.fakat kitabın en yakın zamanda türkiye'ye de geleceğini tahmin ve ümit ediyorum.
(ik ben een ster - 19 Kasım 2007 01:36)
-başrollerini insanlardan çok makinelerin,çarkların, dişlilerin, büyük makinelerin aldığı joris ivens belgeselidir. dönemin teknolojisinin tavan yaptığı bir köprüden ilk önce trenin geçişi gösterilir.ardından oldukça etkileyici bir şekilde köprünün mekanizmalarının işleyişi ayrı ayrı gösterilir. bunun sonucunda köprü açılmış ve bu sayede artık gemiler dahi geçebiliyordur. köprü yeniden kapanır ve trenin geçişi ile film son bulur.-belgeselin yılına bakılırsa (1928) kameranın tripoddan çıkarılıp elde çekim yapılması ve hatta bir sahnede sanki bir gopro'muşçasına tren rayına sabitlenmesi dönemi itibari ile oldukça dikkat çekicidir.-sonlarına doğru trenin çıkardığı buhar ile yapılan kesme bile tek başına filmin öncü yönünü gösterebilir.-yapıldığı dönemde bu kadar ilgi görmüş olduğunu öğrenmem beni şaşırttı açıkcası.ayrıntılı bilgi için şu kitap önerilir >> tehlikeli yaşamak (hayal et kitap)
(threea - 26 Mayıs 2015 23:51)
1928 yapımı bir joris ivens belgeseli. ingilizce adı the bridge. söz konusu köprü rotterdam sınırlarında, maas nehri üzerinde. altından gemilerin geçmesi için köprünün orta kısmı, mekanik bir düzenek sayesinde yukarı kaldırılıyor. sonra bu platform tekrar yere indiriliyor ki üzerinden tren geçebilsin. gemi ve tren buharları birbirine karışıyor. köprüye gelince, indir kaldır yalama olur bi süre sonra diye düşünüyorum. ivens'in bu ilk filmine bir ingiliz eleştirmen görsel senfoni demiş, inanın bilemiyorum.
(damon - 23 Ekim 2005 16:46)
Yorum Kaynak Link : de brug