Süre                : 1 Saat 42 dakika
Çıkış Tarihi     : 29 Ekim 1970 Perşembe, Yapım Yılı : 1970
Türü                : Drama
Taglar             : Cinsel fantezi,Şaplak atmak
Ülke                : İspanya
Yapımcı          :  Delta Films , Elías Querejeta Producciones Cinematográficas S.L.
Yönetmen       : Carlos Saura (IMDB)
Senarist          : Rafael Azcona (IMDB)(ekşi),Geraldine Chaplin (IMDB)(ekşi),Carlos Saura (IMDB),Carlos Saura (IMDB)
Oyuncular      : Geraldine Chaplin (IMDB)(ekşi), Per Oscarsson (IMDB)(ekşi), Teresa del Río (IMDB), Julia Peña (IMDB), Emiliano Redondo (IMDB), María Elena Flores (IMDB), Jesús Nieto (IMDB), Gloria Berrocal (IMDB)

La madriguera (~ A Colmeia) ' Filminin Konusu :
La madriguera is a movie starring Geraldine Chaplin, Per Oscarsson, and Teresa del Río. Teresa is like a child. She is frustrated with her childless existence and suspects her husband of being unfaithful. She and her husband play...


  • "istanbul'da, tabii ki kadıköy'de özleyeceğim birkaç özel mekandan biri. ismiyle müsemma, biricik sığınağım."
  • "bir şeyden koşarak kaçarken durup saklandığın, soluklandığın, ferahladığın yer.mesela aile, can, canan ya da dost.hiçbiri yoksa maalesef duvarların."
  • "deprem ve nükleer savaş dışında, yazı yazmak için kullanılabilen mekan."
  • "savasta, depremde, selde, afette, felakette:siginilmasi icin onceden her sey normalken hazirlanmis, bir kisim insani, bir sure idare edicek malzemeleri hazir edilmis mekan.."




Facebook Yorumları
  • comment image

    saros mecidiye taraflarında pansiyon olarak kurulmuş ancak bana göre hızla pahalı bir butik otel haline gelmiş mekan. ilk kurulduğu yıllarda fiyatları gayet makuldu. ancak her sene fiyatları gittikçe artmaya başladı. keseye verdiği ciddi zarar nedeniyle herşeyi - ortamı, yemekleri, köpeği - çok hoş olsa da tadı çıkarılamaz bir yer haline geldi maalesef. neden güzel ve ucuz yerler bir süre sonra ya çok fena bozuluyor ya da pahalanıyor? bir orta yol mümkün değil mi? bir yer hem güzel hem keyifli hem ucuz olamaz mı?


    (ilda - 22 Temmuz 2007 21:26)

  • comment image

    ahmet oktay $iiri.

    "kaçıp sana saklanıyorum akşam oldu mu
    sana dokununca mı denizleniyor masa
    senin avcıların mı çok hayvanları kovalayan
    sıkıntımın ormanında?

    üç beş günümüz var şuracığında
    nice oyuncağımızı kırdılar
    biz de güzel çocuklardık bahçelerde
    sularda alabalık

    azla avunmaya alıştık
    ne yapalım paramız yoksa
    şarabımız bitince yağmura çıkarız
    kim güzelleşmiyor öpüşünce."


    (pathetique - 16 Ağustos 2002 00:38)

  • comment image

    3 4 yıl öncesinde yüksel caddesinin sonunda yer alan bir müzik stüdyosunun adı. bir zamanlar sabahtan akşama kadar zaferle* mortal combat oynayıp, akşamları da kiremitte kuşbaşı yediğimiz, boş olduğu zamanlarda kah bateri-gitar kah bas vokal fantastik denemelerde bulunduğumuz, network kurup gecelerce oyun oynama fantazilerine ev sahipliği de yapmış güzel mekan. malesef yeterince iş yapmadı ve uzun süre önce kapandı. sahibi olan zafer'in ve oradaki 125 cclik cross motorunun ise onlarca anısı vardır. hele ki batıkent'deki sözde parkurda mahsur kaldığımız, motorun çalışmadığı gün çıkan quotelar asla unutulmaz.

    1 saat boyunca metal canavarın orası burası kurcalanır, sökülür ama nafiledir, çalışmayacaktır...

    rygard- olum napıcaz, ankara'ya kadar elde motor yürüyemeyiz farkındaysan?
    zafer- bilmiyorum abi, bırakmamız lazım aleti bir yere..
    r*- ya dağın başındayız, nereye bırakacağız.. hasta mısın?
    z- (düşünmektedir)..
    r*- nedir?
    z- gülme ama..
    r*- sölesene lan??!
    z- gömelim!
    r*- ne! nası la! (kahkahasını bastırır..)
    z- gömelim işte...

    motorun dağ başında gömülüp gömülemeyeceğine dair yarım saat tartışılır, ardından da yakınlardaki bir eve emanet edilip minibüsle dönülür..


    (rygard - 26 Haziran 2003 03:58)

  • comment image

    kendimi bildim bileli kadikoydeyim, kadikoyde yasiyorum girmedigim, in, cin, delik kalmadi, lakin bu siginak denen yeri bulamadim, goremedim hala icimde uktedir (araniza acik adresini bilen varsa bana bildirirse cok sevinecegim). tabela koymuyoruz, bilmeyen gelemiyor, diye diye beni dort donendiren, mekanin gozumde eldorado kimligina burunmesini saglayan isletmecilerini takdir etmekle kalmiyor, bir de trivia bilgi naklediyorum.

    turkiyede tunceli de dahil olmak uzere ismi, cismi bilinmeyen her turlu minik cafe, cay ocagi tadinda ortama siginak adi konagelmistir. hangi sehre gittiysem bir tane siginak cafe oldugunu gordum. bu siginak cafeler gizliden gizliye rabitali mi, birbirini mi kolluyor, ajan provakator mu yetistiriyor bilmiyorum, hadiseye erturk yondem in mudahale etmesinden yanadir dilegim, umidim.


    (otisabi - 20 Nisan 2004 20:06)

  • comment image

    evimize taşındığımızda altında kocaman sığınaklar vardı. kendimizi çok güvende hissettiğimiz için olacak kale dahi almamıştık (13 senesi filan var mevzunun). sonra onlar apartmandakilerin isteği ile küçük odacıklar haline getirildi ve herkes kendi payına düşen yeni bir kilere sahip oldu. şimdi düşünüyorum da acaba yanlış mı yaptık?

    tanım: hiç ihtiyaç duymayacağımızı temenni ettiğim soğuk yer.

    edit:imla


    (kuzah kuzah - 18 Şubat 2016 00:45)

  • comment image

    8 yıldır devamlı gittiğim;hala sıkılmadığım ancak sık sık sapıtıp saatlerce geyik yapmam dolayısı ile bir gün levent tarafından 5. kattan aşağıya atılacağım cafe.adam ne dese çıkıyo neredeyse ee kahveninde 5milyon olması normal bir yerde.bu arada artık bir klimaları var yani kışın üşümeye,yazın terlemeye son!!karşı taraftada küçücük bir oda açtıklarından daha fazla insanın güzel atmosferinden yararlanabilir hale geldiği mekan.


    (lusifer - 16 Şubat 2005 10:52)

  • comment image

    savasta, depremde, selde, afette, felakette:
    siginilmasi icin onceden her sey normalken hazirlanmis, bir kisim insani, bir sure idare edicek malzemeleri hazir edilmis mekan..


    (yok - 1 Şubat 2000 17:27)

Yorum Kaynak Link : sığınak