Mammoth (~ Mamut) ' Filminin Konusu : Daima Lilya ve Yüreğimde Bir Delik adlı çalışmalarıyla İsveç sinemasının dünyada adını en çok duyuran yönetmeni Lukas Moodysson, yüksek bütçeli, yıldız isimlerin rol aldığı, uluslararası bir yapımla beyazperdeye geri dönüyor. Yönetmenin bu ilk İngilizce filmi, New York'ta varlıklı bir yaşam süren Ellen ve Leo çifti ile kızları Jackie ve Filipinli bakıcısı Gloria'nın hayatını izliyor. Tom, Tayland'a yaptığı bir iş gezisi sırasında hayatında bir değişiklik yapmak istediğinin farkına varır. Aldığı kararın tetiklediği olaylar zinciri ve sonuçları evdeki herkesi etkiler. Üç farklı kıtada, üç yıla yakın bir sürede çekilen Mamut, bugüne kadar çekilmiş en büyük çaplı İsveç filmlerinden sayılıyor.
Lilja 4-ever(2002)(7,9-39370)
Fucking Åmål(1998)(7,6-47134)
Tillsammans(2000)(7,4-19929)
Vi är bäst!(2013)(7,2-9178)
Wendy and Lucy(2009)(7,1-14524)
Take This Waltz(2012)(6,6-25547)
Terrorister - En film om dom dömda(2003)(6,5-429)
Incendiary(2008)(5,8-8361)
Container(2006)(5,2-789)
Ett hål i mitt hjärta(2004)(4,6-4507)
interpol'den gelsin. paul banks'in "ooh, right on" dedigi yerde genc kizlar ucer beser bayiliyorlarmis, ben bilmem. stella da kanalizasyona dusmus zaten.spare me the suspensespare me the suspensei got the current suit, but i’m heaven sentso spare me the suspensejust spare me the suspensehey lady, waiti so hope you tryyou’re late, baby froze in the nightbelow that, you said byeso call in the kid nightalone, you can’t make amendsnow won’t let you sit byso call in the kidsnow we should dance like two fucking twinsjust spare me the suspensethere are seven ancient pawn shops along the roadand the seven aging daddies you may want to knowooooh, right onlady rainoh baby, i can’t denyi gotta taste, a taste, a taste and it’s timebut i won't let you sit byso call in the kidsnow i’m alone, you can’t make amendsnow i won't let you sit bybut so call in the kidsnow that’s enough with this fucking incensejust spare me the suspensethere are seven ancient pawn shops along the roadi know seven aching daddies you may want to knowwhen you’ve played your heart outit paid eternal routeooooh, right onwait, baby froze in the nightlay, there’s a hole in the skyno haste, no lesson to liegotta taste that i can’t denyand you wait 'til you know that it’s timeyou wait ‘til you know that it’s timeyou wait 'til you know that it’s timeyou wait ‘til you know that it’s timeyou say that you said black lies, do you know?you say that you said black lies
(dementia - 25 Ağustos 2007 12:07)
345 mil uzunlugunda dunyanin en uzun magarasi
(farmi - 1 Nisan 2002 02:14)
"daima lilya ve yüreğimde bir delik adlı çalışmalarıyla isveç sinemasının dünyada adını en çok duyuran yönetmeni lukas moodysson, yüksek bütçeli, yıldız isimlerin rol aldığı, uluslararası bir yapımla beyazperdeye geri dönüyor. yönetmenin bu ilk ingilizce filmi, new york'ta varlıklı bir yaşam süren ellen ve leo çifti ile kızları jackie ve filipinli bakıcısı gloria'nın hayatını izliyor. tom, tayland'a yaptığı bir iş gezisi sırasında hayatında bir değişiklik yapmak istediğinin farkına varır. aldığı kararın tetiklediği olaylar zinciri ve sonuçları evdeki herkesi etkiler. üç farklı kıtada, üç yıla yakın bir sürede çekilen mamut, bugüne kadar çekilmiş en büyük çaplı isveç filmlerinden sayılıyor."
(leaves dancing in the breeze - 30 Mart 2009 13:37)
bünyede 21 grams ile babel tadı bırakmış film.yani farklı yer/konumda birçok insanın ortakyazgısı...doktor, fahişe ya da bakıcı da olsan; aynı eşiklerden, benzer acılardan geçiyorsun.annelik içgüdüsü. yetersizlik hissi.
(kacin kurbagasi - 9 Nisan 2009 11:45)
lukas moodysson'ın, lilja 4-ever'dan sonra kendisine yakışan, tarzının sağlamasını yapan, bir filmde iki saat içinde verilebilecek azami ahlakî mesajı veren, kurgusuyla, oyuncularıyla, müzikleriyle gayet doyurucu filmi.
(kaktus - 12 Nisan 2009 10:45)
--- spoiler ---lukas moodysson artık yavaş yavaş bağımsız sinemadan hollywood sinemasına geçiş yaptığına sahit olduğumuz yeni filmi. kısmen rol ayırmadan, sosyal içerikli filmlerde de oynayan, başrolden ziyade daha çok yardımcı kadın oyuncu olarak karşımıza çıkan michelle williams* fena iş çıkarmamış, gael garcía bernal artık ispanyolca konuşan sinemadan hollywood'a bağımsız sinema aracılıyla geçişte başarılı bir performans sergilemiş.moodysson her zamanki gibi politik içeriğini yedirdiği bu filminde paralel giden öyküleri biraz uzun süreye yaysa da fena bağlamıyor. moodysson herkesin kendi çocuğu dışında başka çocuklarla ilgilenip yarın için bugünü feda ettiği dünyada az da olsa çocuk suistimallerine, küçük yaşta çocukların fuhuşa zorlanmasına, para kavramını incelikle bir hollywood filmi subteksti altında başarılı bir şekilde elliyor. filmin müzikleri de soundtrack albümü çıkartacak kadar başarılı olmuş. velhasıl gene lukas moodyyson filmi olmuş ama sanki biraz hollywood biraz da ticari olmuş.tabi bu filmin seyredilesi olduğunu,oldukça keyifli olduğunu ve özellikle başlardaki çekimler ve konunun ilk kurgusunun başarılı olduğu gerçeğini değiştirmiyor. seyredilesi güzel bir film olmuş.--- spoiler ---
(ride - 15 Nisan 2009 17:02)
bu film önce gael garcia bernal in varlığından ötürü mü babel i çağrıştırdı bana diye düşünürken baktım ki aynı ögelerin çoğu bu filmde de mevcut. velhasılıkelam fena film değil. çoğunlukla diken üstünde oturma pozisyonunda kötü bir şeyler olacağı beklendiğinden, "zevkle izlenebilecek bir film" denilemez yoksa film de müzikleri de gayet başarılı kanaatimce.--- spoiler ---"birlikte uyuyorlar sadece."*ah be anneanne... ah be kadın... hemen öncesinde ettiğin onca adamakıllı sözden sonra bu oldu mu şimdi... bir sinema salonu dolusu insan anladı akabinde neler olacağını... ah be...--- spoiler ---
(charlie decker - 16 Nisan 2009 19:34)
(bkz: ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar)
(dis macununu ortadan sikmam ki - 20 Nisan 2009 00:52)
bu film üç başlık altında değerlendirileiblir.öncelikle; moodysson'ın hollywood'a kaydığı yönündeki görüşler bu film için geçerli değildir. zira yapımcılar avrupa hatta isveç vatandaşıdır. ayrıca amerika senaryo gereği kullanılmıştır. amaca hizmet amaçlı.ikinci olarak, moddyson'un sinemasının olgunlaşması. ses, görüntü kalitesinin artışı ve prodüksiyonun nispeten büyüklük açısından hollywood kalitesindedir. ama önemli olan olgunlaşmasıdır. asiliğini bir kenara bırakıp "herkesin" anlayacağı dilden çekmeye karar vermiştir filmini. ama belirtmek gerekir ki fucking amal, together, lilja 4 ever, a hole in my heart ya da conteiner değildir bu film. tokat gibi çarpmıyor. ani değil. sert değil. ama sindire sindire anlatıyor. size iyi gelir mi bilmem. ama bu filme "carrier killer" diyenlerin a hole in my hearta "carrier killer" diyenlerden az olduğuna eminim. tüm filmlerini izlediğim bu adamın bu kadar çabuk durulmasını beklemiyordum yine de.üçüncü olarak; arriaga, innarutu benzerliği aşikar bir hikaye var karşımızda. nesli tükenmek üzere olan insan nesline bir çağrı niteliğinde film. diyor ki : herkes kendi evinde. herkes kendisine ait olanların yanında iyidir. bu öyle olmalıdır. başkasına anne olmamalısın, başkasının kollarında sıkıntını gidermemelisin. ama amerikalıysan problem yok. nasılsa herşey sonunda düzeliyor. ispanik ya da filipinliysen telaş et. ben fazlasıyla sevdim filmi ama moddyson'un bakışının değiştiği aşikar. ama bu beni rahatsız etmedi.
(porco rosso - 25 Kasım 2009 14:24)
--- spoiler ---uzun bir aradan sonra bana gael garcia bernal'ı hem de yanında michelle'le* izletip sevindiren film olmuştur. müzikleri harikadır. sophie nyweide nasıl tatlı bir kızdır, bana tip itibariyle suri cruise'u hatırlatmıştır ve aynen öyle bir kız doğurma isteği uyandırmıştır.filme gelince en başından itibaren bir gerginlik oluştu nedense izlerken, baştaki mutlu aile, bir şeyler olacağı belliydi.. ama ortalara doğru filmin akışına alışmışken bir anda her taraftan vurmasını beklemiyordum. bir de hepsini geçtim çocuk olmak ne kadar acayip, ne kadar hassas, hele bir de çocuğunun olması, o sorumluluk duygusu daha da acayip.. filmdeki çocuklara üzülmekten ne olduğumu şaşırdım. arada açıp izlemek lazım bu filmi, sonra şöyle bir silkelenip yeniden hayata dönmek lazım. gerçekleri daha iyi görebilmek adına, belki görüp daha iyi kararlar alabilmek adına..--- spoiler ---
(clementine the tangerine - 13 Mayıs 2010 15:09)
michelle williams'a oyunculuğunu dibine kadar gösterebilmesi için şahane bir alan açmış ortalama film. maalesef williams bu şansı değerlendirememiştir. film genel olarak oldukça sıkıcı, ya da bana artık fenalık geldi bu küresel dramlardan. filmin ana mesajlarından biri paris, je t'aime'in, loin du 16e segmentinde 5 dakikada filan verilmiştir.
(shea body butter - 23 Ocak 2011 18:51)
ve 2011 beardfish albumu. basariya alistiranlar vardir ya, beardfish de o siniftan gozumde. o yuzden de rahatca ve yalnizca bir kez -ustun koru- dinleyebilmis olmakla birlikte; bu deluanlilarin yine en az sleeping in traffic (x2) ve destined solitaire zipkinliginda, fissekliginde bir is cikardigindan zerre suphem yok. sarkilar su sekilde:01 the platform - 8:0602 and the stone said: if i could speak - 15:0703 tightrope - 4:3304 green waves - 8:5305 outside / inside - 1:4306 akakabotu - 5:4107 without saying anything (feat. ventriloquist) - 8:10
(utokorn - 10 Nisan 2011 00:35)
film guzel. oyuncular da guzel. soundtrack cok guzel. cat power'dan tutun da radiohead'e kadar her telden caliyor.
(helldoradotcom - 6 Mayıs 2011 00:05)
van halen'ın van halen ismini almadan önceki adı.
(delarue - 3 Temmuz 2003 18:13)
adını şarkının başında cıyak bir şekilde gelen mammoth mammoth maaa mammoth seslerinden alan dimitri vegas & like mike şarkısı. tomorrowland 2012'nin en çok dikkat çeken ve en gaz şarkıları arasında yer almaktadır. zaten internet üzerinde tomorrowland'de çalınan kaydı dışında başka bir versiyonu da yoktur. özellikle "that's? right tomorrowland.. you are young, you are beautiful and you deserve all the fasc around this festival." sözlerinden sonra şarkının girişi efsanedir.insanı delirten canlı videosu:http://www.youtube.com/watch?v=ey0vgxyxwzkextend versiyonu:http://www.youtube.com/watch?v=xqflwjgj9xq
(elishafanz - 3 Aralık 2012 10:00)
kentucky deki 566 km de, yeryuzundeki en uzun magara sisteminin adi.
(anshar - 11 Ocak 2004 10:44)
hapçıyım diyen adamın arşivinde mutlaka olması gereken house şarkı.
(nuxxor - 5 Kasım 2013 00:43)
çok hüzünlü bir dimitri vegas şarkısı.
(whateverlolawantslolagets - 18 Kasım 2013 17:51)
california'nin en populer kayak dağı. 150 ye yakın kayak pisti vardir. haritasiz cikmak yapilabilicek en buyuk hatadir.kaymak icin en uygun ay marttır. kar mis gibi olsa da t-shirtle kayabilecek kadar sicak olur. 25 yas alti insanlarda kayak yapan yoktur hepsi snowboard kayar. dagda bombelli, engelli 3 tane pist vardir bunlarin tadindan doyum olmaz. dagin yamaclarinda cok ucuza bulunabilcek jakuzili kondolar bulmak mumkundur.dagin maskotu da adindan anlasilabilecegi gibi bir mamut filidir. etrafta kayaklariyla dolasip herkese sarilir.
(bisky - 30 Ekim 2005 00:52)
(bkz: ne diyem mahmut mu diyem)
(cosmicstring - 27 Temmuz 2006 09:36)
Yorum Kaynak Link : mammoth