• "türkce kaynaklarda cilgin yillar olarak gecmektedir."
  • "1939 yapımıdır."




Facebook Yorumları
  • comment image

    1920'li yılları, alkol yasağının yaşandığı jazz age amerikası ve burada alkol yasağıyla beraber gelişen mafya piyasasını en iyi anlatan film olsa gerek. çok çok iyi, alıntılanacak kadar iyi diyalogları var. filmi raoul walsh çekmiş, eli yüzü düzgün çekmiş ama kuşkusuz esas damgayı basan, unutulmaz kılan, özel kılan james cagney. bana göre dönemin en enerjik, başarılı oyuncusu cagney'dir. bu filmde ise özellikle performansının doruğuna varıyor. kendisini, hiç izlememiş olanlar için, joe pesci'nin goodfellas'daki halinin şopar olmayanı, hakkaten karizma olanı diyebiliriz. her an üstünüze saldıracak veya sizi kucaklayacak gibi duruyor, vahşi bir hayvan gibi bir enerji yayıyor. bu filmde de zaten, ya saldırıyor, ya kucaklıyor.


    (bir takim dis mihraklar - 11 Kasım 2008 00:57)

  • comment image

    raoul walsh'in yönetmenligini yaptigi, basrollerini frank mchugh ve james cagney'in paylastigi en güzel hollywood gangster filmlerinden biri... "kükreyen yirmiler" diyerek amerika'nin the great depression'dan önceki halini tasvir eder...

    amerika'da 20'li yillar pek civcivli geçmistir...

    bu dönem jazz age diye de anilir.. jazz'in önemli isimleri louis armstrong ve saz arkadaslari, ella fitzgerald gibi isimler bu dönemde parlamislardir...

    öte yandan bu dönem, edith wharton'un twilight sleep adli kitabinda anlattigi gibi kadinlar için özgürlük dönemi olmustur.;. saçlarini garçonne modeli kestirmisler, charity galalarindan, davetlerinden eksik olmamakla, ilk defa klasik kaliplari yarip bu dönemde sivil hayatin kapilarini aralamislardir...

    ayni zamanda alkol yasagi yani prohibition'un uygulamada oldugu, ve mafyanin raoul walsh'in filminde anlattildigi gibi bilumum alkolü gizlice üretmek için binbir yolu denedigi bir dönemdi 20'li yillar...

    the great gatsby filmi misali çilgin davetlerin verildigi, paranin su gibi harcandigi ve borsanin spekülatif balonla sistigi bu dönemin hemen ardindan the great depression gelmis ve dönemin bir diger adini "depression era" yapmistir...


    (sarapis - 14 Nisan 2004 21:57)

  • comment image

    bogart' tan da öte james cagney muhteşem oynuyor. 20' li yılların amerika' sını ve mafyanın içki yasağı üzerinden yükselişini çok iyi anlatıyor film. jazz age bol eğlenceli geçiyor. ardından ise great depression ve çöküş...

    raoul walsh 20 yıllık dönemi çok iyi etüd etmiş ve ayağı yere basan gerçek karakterler yaratmış. mafyanın yükselişini ve oluşumunu son derece güzel anlatmış. daha sonra bunu daha da öteye taşıyacak olan genç coppola ise the godfather ı ve ıı ile klasik sinemanın zirvesine çıkacak. ardından bir kez daha gene efsane bir yönetmen scorsese de eşi benzeri zor bulunur ve inanılmaz ayrıntılı bir anlatım ile goodfellas' ı çekecek ve türün zirvesinde bir filme imza atmış olacak. bütün bu filmlerde verilmek istenen mesaj aslında aynı olmakla beraber mafyanın bir türlü bitmeyişi de manidar. hemen hemen hepsinde müthiş bir yaşam ve tükenmeyen bir hırs var.

    goodfellas' da ray liotta yükseliş dönemlerini ve yaşadığı hayatı anlatırken "it was a glorious time." diyordu. inanılmaz derecede özeniyordu o hayata ve sonu gene hüsran oldu. bu filmde de aynı. baba serisinde de aynıydı. al pacino, marlon brando hep pişmanlık ve yaşlılık içinde öldüler...

    belki de tüm zamanların en iyi gangster repliğinin bu filmden seçilmesi de bu saydığım sebepler yüzündendir.

    "he used to be a big shot."


    (xcays - 26 Haziran 2014 01:13)

  • comment image

    --- spoiler ---
    raoul walsh’ın büyük bunalım’ın (great depression) yarattığı işsizliği, içki yasağını, yeraltı organize suç örgütlerinin kaçak içki trafiğini epizodik bir anlatımla perdeye aktardığı the roaring twenties, 1. dünya savaşı’ndan henüz dönen başkarakteri eddie bartlett’in (james cagney), "hep hızlı yükselmeye çalışanlar olacak, ben de aralarındayım." sözleriyle özetlenebilecek kısmen derinlikli bir ekonomik-sınıfsal içeriğe sahiptir.

    işsiz bir çapulcuyken yasa dışı içki trafiğinin başına geçerek sınıf değiştiren eddie bartlett, "bu para aktıkça, çeşmenin altında testimle bekliyor olacağım." diyerek kapitalist öznenin sermayeye bakış açısını özetler. burada zeitgeist’in sosyolojik arka planı evrensel ölçüde geçerlidir. wall street’in çöküşü, zenginlerin başladığı noktaya geri dönüşü, marx’ın kapital’de ortaya koyduğu gibi kapitalizmin iççelişkilerinin sürekliliğini vurgulamaktadır. filmin sonunda anlatıcı mark hellenger’ın vurguladığı gibi "her şeyin yeniden başlamaması için hiçbir neden yok"(tur). hellenger aynı zamanda filmin de yapımcısıdır.

    o dönemde hays kodları sıkı işlediği için bu filme de ahlaki bir ton egemendir. tahmin edilebileceği gibi filmin sonunda kötüler cezalandırılır.
    ---
    spoiler ---


    (hanging rock - 18 Eylül 2014 18:56)

Yorum Kaynak Link : the roaring twenties