Entre tinieblas (~ Dark Habits) ' Filminin Konusu : Entre tinieblas is a movie starring Cristina Sánchez Pascual, Will More, and Laura Cepeda. A nightclub singer seeks refuge with gay nuns on dope in a Madrid convent.
Mujeres al borde de un ataque de "nervios"(1988)(7,6-30983)
Carne trémula(1997)(7,4-25592)
La ley del deseo(1987)(7,2-9383)
¿Qué he hecho yo para merecer esto?(1984)(7,2-7524)
Tacones lejanos(1991)(7,1-11990)
¡Átame!(1990)(7,0-21233)
Matador(1986)(7,0-9515)
La flor de mi secreto(1995)(7,0-9913)
Kika(1993)(6,5-10933)
Laberinto de pasiones(1982)(6,4-3341)
inanmasi guc ama sister actin esinlendigi film.
(quaid - 11 Eylül 2008 10:25)
1983 yapımı pedro almodovar filmi. her biri ayrı komedi olan rahibelerin olduğu bir manastırda geçmektedir film. biri kokain bağımlısıdır, biri gizlice popüler kitap yazar, biri bahçede kaplan yetiştirir, diğeri kendisini cezalandırmak için çivili yatakta yatmaktadır.almodovar'ın garip mizah anlayışına tanık olunan film, oldukça ağır temposuyla yer yer sıksa da, farklı bir film izlemek isteyenler için denenebilir.
(1in11incikuvveti - 23 Eylül 2013 21:39)
1983 yapimi pedro almodovar filmi. orijinal ismiyle entre tinieblas.
(saskia - 9 Ağustos 2004 00:18)
kötü alişkanliklarentre tinieblas ispanya, renkli, 35mm, 1983, 115’ yönetmen: pedro almodóvar senaryo: pedro almodóvar görüntü yönetmeni: ángel luis fernández kurgu: josé salcedo müzik: morris albert, curel alonso, carlos arturo eritz, cam españa, cheo feliciano oyuncular: marisa paredes, carmen maura, cecilia roth, pedro almodóvar, cristina sánchez pascual, will more, laura cepeda, miguel zúñiga, julieta serranodil: ispanyolca ve türkçe altyazılı “kötü alışkanlıklar, izleyici düşünülerek yapılmış bir film, biraz da para ve şöhret kaygısı var tabii. bu yüzden senaryosu çok iyi. filmde yüreğimi açtım ve cesur bir tavırla tutkunun acılı yollarında bir yolculuğa çıktım. ama modern insanlar filmin bu kadar çok duygu içermesinden rahatsızlık duydular. insanın var oluşundan bu yana temalar aynıdır: haz, acı, gerçek, özgürlük, aşk, ölüm... önemli olan bu temalara farklı yaklaşabilmek. film özellikle dramatik ve duygusaldır ve bu temaların hepsini içerir. yoğun din eğitiminden geçtikten sonra bile rahibelerden bu kadar sevimli karakterler olabilmesi mümkün. ama papazlarla deneyimlerim korkunçtu ve kendimi onlardan etkilenmiş de hissetmiyorum. rahipler üstüne kilise karşıtı olmayan bir film yapmak iyi bir fikir olabilir ama günah işlemeyi yaygın hale getirmiş rahibeler üstüne bir film yapmak daha cezbedici. beni tatmin eden tek şey, yapmak istediğim şeyi yapmış olmamdı.” - pedro almodóvar bir gece kulübunde şarkı söyleyen yolanda bell, cesur ve hırslı bir kızdır. bir gün erkek arkadaşının yüksek doz eroinden ölümüne tanık olur ve suçlanmaktan korktuğu için de kaçar. kimsenin kendisini bulamayacağı bir manastıra sığınır. manastır ise yıllardır genç kızları, gece ve sokak hayatından korumaya çalışmaktadır. ne yazık ki, son zamanlarda manastır da krize girmeye başlamıştır, işler oldukça kesattır. para desteği veren bir hayırsever de elini çekince bütün rahibeler çıkış yolu aramaya başlarlar. üstelik genç kızların çok azı günahlarından arınmak için manastıra başvurmaktadır. böyle bir durumda, yolanda rahibeler tarafından çok iyi karşılanır. günaha fazlasıyla tutkun olan başrahibe onu da diğer kızlar gibi suçlarına alet eder. kaynak: http://www.aksfest.com/
(iyikemik - 1 Ekim 2004 14:14)
almodovar'in ankara'da film+ film festivali dahilinde gosterilen muthis yapiti. izlemeyen ankarali hemsehrilerime gecmis olsun diyorum.
(henryleyden - 1 Ekim 2004 16:57)
içinde öpücük ile ilgili bugüne kadar duyduğum en güzel cümleler toplamını barındıran film. alın, burun, yanak, dudak, boyun; değdiği yere göre sırasıyla anlamı değişiyor. onun dışında her şeyiyle klasik almodovar filmi.
(fasist ve kapitalist - 24 Ekim 2017 22:31)
almodovar'ın az melankolik, ağlamayan ve ağlatma esasına dayalı olmayan filmlerinin kanımca en güzel özelliği, birinin size anlattığında, delirmediğiniz sürece asla gülmeyeceğiniz şeylere gülmenizi sağlaması. güldüğüm ilk ve tek tecavüz sahnesinden sonra (bkz: kika), bir cam şişeyi kırıp üzerinde yürüyerek kendini cezalandıran rahibede de kahkaha attırmayı başardı. sanırım, bu; yüksek gerilimli sahnelerin beklenmedik bir ritmde, hızla olup bitmesinden, komik bir sahnenin geleceğinin tahmin edilemezliğinden ve almodovar'ın şaşırtmak becerisinden ileri geliyor.film, almodovar'ın, sıyırmış bir zat olarak köşesine çekilmeyip bir şeyler çekmesinin hoş olduğunu düşündürdü.filme dair diğer anahtar sözcükler: aşk kazığı, kardeş kazığı, uyuşturucu kazığı, tanıdık kazığı.bununla birlikte, yan kahramanların neredeyse hepsi iyi işlenmiş ve kendilerine dair filmle bütünleşen hikayeleri var. erotik kitaplar yazan, manastır'a gelmiş kaplan bakışlı şarkıcıya aşık olan, peder'le platonik aşk yürüten ve sonunda bir kaplan evlat edinen rahibeler filme yedirilmiş bir şekilde, yabancılık çektirmeden yaşayıp gidiyorlar. en sempatik bulduğum karakter, asid tribinden mazoşist olmuş, eski katil ve günahlarının bedelini acıyla ödemeye takıntılanmış, yanağına küçük kazık sokarak şov yapıp kapanmak üzere olan rahibeler grubuna para toparlamaya çalışan, bunun yetmediği noktada kendini "hepimizin günahları adına" kampanyasıyla pazar ayininde çarmıha germeyi düşünen rahibe oldu. sanırım film en yoğun özdeşimi de onunla kurmamıza yol açıyor, bazı çekimlerde onun gözünden gördüğümüz bariz bir şekilde gösteriliyor... tabaklar, çanaklar xışını görüntüsündeymiş gibi. fakat sempatimin sebebinin bu olduğunu sanmıyorum."harikulade bir almodovar filmi" beklentisiyle seyretseydim, herhalde kazıklanmış hissederdim. bu da filmin etkisini arttırır mıydı bilemeyeceğim. kanımca muhteşem bir film hiç değil. hastalıklı espri anlayışıyla ve olayların hayalî vurgusuyla orijinalliğini koruyan ve koruyacak olan bir film. ve, "madem yaşıyoruz ve herşey bu kadar absurd, öyleyse izleyeyim." denilebilecek bir sinema filmi.
(lacivert kadife ve kirmizi visne - 19 Aralık 2005 21:03)
lezbiyen ve eroin kullanan bir başrahibe, temizlik hastası ve bahçede kaplan besleyen bir rahibe, gizli gizli kitap yazan ve bunları takma isimle bastıran bir rahibe, arınmak için acı çekmeye çalışan ve bunun için çivilerin üzerinde uyuyan, cam kırıkları üzerinde yürüyen bir başka rahibe, pedere aşık ve moda elbiseler diken, kendi çapında kreasyonlar yaratan başka bir rahibe... bütün bu absürdlüklerin birleştiği eğlenceli film. pek güzel replikleri de var. hele gizli yazar olan rahibe, diğerlerine öpücük çeşitleri ile ilgili bir şeyler okuyordu ki, hey maşallah.
(topuklu - 23 Mayıs 2006 00:40)
Yorum Kaynak Link : entre tinieblas