Uchôten hoteru (~ Suite Dreams) ' Filminin Konusu : Uchôten hoteru is a movie starring Kôji Yakusho, Takako Matsu, and Kôichi Satô. New Year's Eve at a posh hotel and all should be shipshape. It is not. There is the traditional party, an official ceremony, entertainment and a special...
Rajio no jikan(1997)(7,9-1363)
Suwingu gâruzu(2004)(7,6-3042)
Wood Job!: Kamusari nânâ Nichijô(2014)(7,5-1889)
Kagi-dorobô no mesoddo(2012)(7,4-1538)
Kisaragi(2007)(7,4-868)
Za majikku awâ(2008)(7,3-963)
Hyakuen no koi(2014)(7,3-1221)
Waterboys(2001)(7,2-2266)
Terumae romae(2012)(6,4-1822)
tokyo'nun anagrami..
(preacher - 27 Mart 2003 22:28)
ikinci dünya savaşı'nda atom bombası yemekten ilginç bir şekilde kurtulan şehir.hedef komitesi tarafından ilk belirlenen şehirler kyoto, hiroşima, yokohama ve kokura'ydı. komite, silahın şok edici etkisinin tüm dünya tarafından görülmesini ve japon halkı üzerinde psikolojik olarak büyük bir etki bırakmasını istiyordu. bu açıdan kyoto, silahın önemini anlayabilecek bir halka sahip, ülkenin entelektüel merkezi konumundaydı. ancak dönemin savaş bakanı henry stimson, itirazlara rağmen kültürel öneminden dolayı kyoto'yu listeden çıkardı. edwin reischauer'e göre stimson, balayını orada geçirdiği için kyoto'yu seviyordu... sonuç olarak belirlenen dört hedef; hiroşima, kokura, niigata ve nagasaki olarak revize edildi.kaynak: tarihi değiştiren savaşlar; ali çimen, göknur göğebakan.ayrıca konuyla ilgili olarak reischauer'in wikipedia sayfasında da bilgiler var:ikinci dünya savaşı süresince abd'nin askeri istihbarat dairesi için japonya uzmanı olarak çalışan reischauer'in, kyoto'ya atılması planlanan atom bombasını engellediği gibi bir hikaye üretilmişti. bu iddiaya robert jungk tarafından şöyle bir açıklama getirildi: "atom bombası için oluşturulan listede hiroşima, kokura ve niigata'ya ilaveten japonya'nın mabetler şehri kyoto da vardı. reischauer bu kötü haberi duyduğunda, hızla kendi üstü olan alfred maccormack'in yanına gitti. yaşadığı şok, onun göz yaşlarına boğulmasına neden olmuştu. bunun üzerine, kültürlü ve merhametli bir new york hukukçusu olan maccormack, henry stimson'ı kyoto'yu listeden çıkarmaya ikna etti."ancak reischauer, otobiyografisinde yazdıklarıyla bu hikayeyi çürüttü:"eğer imkanım olsaydı, büyük ihtimal bunu yapardım. ancak söylenenlerin hiçbiri doğru değil. eğer kyoto'nun listeden çıkarılmasında ve yıkımdan kurtarılmasında övgüyü hak eden birisi varsa o da, dostum otis cary'nin de ispatladığı gibi henry stimson'dır. kendisi yıllar önce balayını orada geçirdiğinden beri kyoto'yu tanıyordu ve kyoto'ya hayrandı."
(noluyo lan iti - 20 Ekim 2011 17:51)
süper bir skrillex parçası. çok iyi beat, hatun vokal süper. yeni night out favorim.*http://youtu.be/86khmc6y1ye
(blastphemer - 19 Şubat 2012 23:54)
skrillex'in mantık dışı bir eseri. mantık dışı amına koyim ya, başka açıklaması yok...
(platinum revolver - 20 Şubat 2012 19:59)
geleneklerine adetlerine bagli japonlarin cogunlugunu olusturdugu halki, cesitli geleneksel japon sanati, sporu vesairesi ile ugrasan top of the top senseilerle dolu bir sehir. nedense bana hep ic karartici gelmistir ama diger gidenlere sordugumda herkes pek bir bayilip pek bir ayilmistir. izmir kadar bir sehirde 1000'den fazla tapinak, mezarlik park bahce olursa beni baymasi dogaldir ancak bu tip mekanlardan hoslananlar icin vazgecilmez bir sehir oldugunu belirtmek isterim. kyoto'da yapilacak bir gunluk bir geziden sonra kyoto sehrine bagli olan ancak yarim saat kadar uzaklikta olan arashiyama'ya gidilmesini siddetle tavsiye ederim. doga neymis, nasil korunur nasil bezenirmis gorun derim... gol kenarinda koto, shamisen, shakuhachi calan yasli amca teyzeleri dinleyip sakenizi ya da cayinizi demlenirken arkanizdaki bambu ormanindan esen serin ruzgar sizi bugune kadar dusunmediginiz bir cok konuyu dusunmeye sevk edecektir... birakin tapinakmis, mezarlikmis... sultanahmette de var onlardan...
(akira - 2 Mayıs 2004 13:31)
japonya'nın görülmeyi en çok hak eden şehirlerinden biri. eski merkez olmasını her haliyle yaşatır. sadece kyoto'nun kendisi değil, trenle ohara, otsu, nara paket halinde ziyaret edilmeliktir. nehir kenarında yemek ve yürüş keyfinden, eski tapınaklarından bahçelerine kadar turistik birçok imkan sunar ve şehri en iyi şekilde değerlendirebilmeniz için tren istasyonunda başarılı bir rehberlik hizmeti verilir. konaklama ve yemek ücreti japonya'nın diğer şehirlerinden çok farklı olmasa da, güzelim tarihi tapınakları göreyim derseniz o el o cebe gidecek ne diyim. bahçesini gezmek için ayrı ücret alınan tapınaklar bile mevcut. ki bu ücretler 1000 yen gibi türk parasıyla 20 liraya denk gelen ücretler, her müzeye girişte en az 20 tl verseniz, günlük 200tlden çıkamazsınız bu şehirde. gezmesi en keyifli sokakları gion ve kiyomizu bölgelerinde diyebilirim. ki gion bölgesi şu an japonya'da gerçek geyşa görebileceğiniz nadide bölgelerden biridir. kiyomizu'da ise, kiyomizu-dera'ya doğru küçük dükkan ve evlerin arasından keyifli bir yürüyüş yaparsanız kyoto'yu tepeden muhteşem bir manzara eşliğinde izleyebilirsiniz. kiraz mevsimi için, kuzeyinde yer alan 'filozof yolu' birebirdir. romantizm delisi japon çiftlere dikkat tabi. onları görmeden hayatı sorgulamak ve iç yolculuğa çıkmış bir adet 'feylezof'a dönüşmek istiyorsanız, fushimi bögesi, inari'ye binlerce turuncu kemerin olduğu yere gideceksiniz, dağ tepe turuncu kemerlerin altından saatlerce süren bir yürüyüş parkurundan bahsediyorum. ve en güzellerinden! dev bambuları görmek ve karadeniz'i aratmayacak bir doğa manzarasıyla karşılaşmak istiyorsanız doğru batıya, arashiyama bölgesine. sagano bambu ormanı gerçekten büyüleyici.
(yusufkaptan - 2 Ocak 2015 15:03)
-buraya gitmek icin ozel oalrak zaman ve para ayiracaksaniz kesinlikle temmuz-agustos doneminde gitmeyin. hava gezmek icin cok berbat. surekli yagmur yagiyor, asiri nemli ve sicaklik yuksek. mutemadiyen bir hamam ortami var disarida. o kadar yol gelip de havanin elverisizliginden dolayi gezemezseniz uzulursunuz. japonlarin dedigine gore bahar ve sonbaharda seker kaymak gibi olurmus hava o zamanlar gelip gezmek lazimmis. zaten diger entrylerde de bahsi gectigi uzere sehir mekezine yakin bazi tapinaklar disinda asil dogal harikalar gormeye deger guzellikler biraz sehir disinda kaliyor ve guzel havalarda gormek gerekiyor. hele ki bahar da sakura zamani oluyormus daha bir senlikliymis.- kyotoya tokyodan dogrudan gelen hizli tren var. hatta o hizli tren hirosimaya kadar devam ediyor. ancak duyduguma gore fiyatlar pahaliymis. gidis donus yaklasik 1000 tl'ye geliyor diye duydum ama ne kadar dogru emin degilim.- kyotoya trenle gelince avm kadar buyuk bir tren garina ulasiyorsunuz zaten avm givi yapmislar tren garini. ilk basta anormal buyuk ve karmasik gelmisti ama bir kac kere kaybolunca sahsen ne nerede hemencecik ogrendim.- tren gariniin icinde turist bilgilendirme merkezi var baya buyuk. kyoto hakkinda hic arastirma yapmadan geldiyseniz bile tonlarca ingilizce brosur dergi yayin var bedava temin edebilirsiniz. ustelik ingilizce bilen ve yardim etmeye hazir gorevliler de var.- turizm bilgilendirme merkezine yakin asma katta bir tane masaj salonuna gittik japon arkadasimla. body retreatment adi. meger bu masaj subeleri butun japonya da varmis ama kyotodaki daha bir meshurmus masaji daha bir iyiymis. sadece kadin calisanlar vardi ve masaj icin ayri odaya aliyorlardi. masaji yaopanlar genelde en fazla 20 yasindaki kyotolu genc kizlar. ama guzel masaj yapiyorlardi teknikleri iyiydi. gitmeden once japon arkadasim ikimiz icin randevu aldi yoksa cok kalabalik olur yer bulamayiz dedi. masaj sonrasinda kizlar zencefil cayi ikram etti. mekanda geleneksel japon muzikleri caliyor falan, tren garinin kalabaligindan uzaklasik 45 dakika kaslari gevsetmek icin cok ideal bir yer. yalniz erkekleri aliyorlar mi emin degilim. dedigim gibi tum calisanlar disi birey ve ben hic erkek gormedim. - masaj salonunun karisinda cok meshur bir yesil cay dukkani var. yesil cay haricinde yesil caydan yapilan tatli ve urunler de satiliyor ayni zamanda pastane gibi. millet sira oluyordu oraya girmek icin. yer bulamayacagimizi anlayinca japon arkadasim yine ayni istasyonda bir kilik kiyafet magazasinin en ust katinda baska bir yesil cayciya goturdu beni. orada matcha li dondurma yedim gercekten cok guzeldi. ama dondurma en basit tatli. yesil caydan abudik gubidik envai cesit tatli, parfe kup yapmislar ama onlari yiyesim gelmedi cunku icinde garip joleler ve serbetli fasulye vardi:/- istasyonu anlatmaya devam ediyorum.. istasyon nasil bir mimarisi varsa ucuna dogu gittikce yuryen merdivenlerle 9 kat cikiliyor ve bir terasa erisiliyo. sehri genel olarak gozlemlemek icin cok ideal.ama ben temmuz sicaginda ogle vakti gittigim icin tepemdeki gunesten bayilacak gibi oldum.- istasyonun icinde envai cesit yemek yeri var. ayrica istasyona yakin bir yer alti carsisi var sadece yemekyerlerinin oldugu. orada da geleneksel japon lokantalari var ve aparatif yemek satan yerler de var. yer alti carsinina yakin hediyelik esya satan bir pasaj var. pasajin ust katinda 100 yen shop var ivir zivir icin hediye aliancaksa uygun fiyatta bulunabilir. - yine istasyona yakin devasa bir avm var hemen hemen her markanin oldugu. sahsen oralara kadar gitmisken yapmak istedigim en son sey avm gezmekti o yuzden pek bulunmadim.- malesef kyotoda bulundugum sure icinde is yogunlugu sebebi ile asil gezmeye deger guzel yerlere gidemedim..sadece lokal bir tur sirketinin yarim gunluk tapinak turuna katildim o da saganak yagmur altinda..- kyotoda istasyona yakin orta sinif otellerde kaldim. fazla luks degil ama cok asiri temizdi..zaten japonyadaki otellerin hepsi anormal temiz..
(i did everything i could - 13 Temmuz 2016 06:17)
iki hafta once epey bir süre üstüne ziyaret ettim, günübirlik.söylemek, itiraf etmek durumundayim agzim acik kaldi 1 senedeki degisimesehir ari kovani halinde, her yer turist kayniyor ama urkutucu durumda.- kinkakuji icinde guvenlik peydah olmus, yollarda duraklama yapilmasin diye durmadan uyarida bulunuyor- yasaka jinja'dan kiyomizudera'ya cikan yolda taksiler, otobusler bir sira, yayalar bir baska sira... metrelerce kuyruk olusturmus. igne atsan yere dusmeyecek durumda.- tapinaklarda selfie stick ucubesinden dogru durust fotograf cekmek bir yana, hareket etmek bile dert. kafasina gozune geliyor milletin.- gion olmus kale arkasinda gol pozisyonu cekmek icin bekleyen foto muhabirleri kiraathanesi. zibilyon tane uzun lensli cakma fotografci maiko ciksa da ceksem yarisinda.- kawaramachi, karasuma, shijo taraflarinda restoranlar, hediyelik esyacilar, cinli cigirtkan tutmus, car car gurultu, patirti.kisaca o sakin, huzurlu kyoto olmus kapalicarsi.nevrim dondu len!
(zack - 30 Ağustos 2016 13:15)
arashiyama bölgesinde maymunlarla (evet evet maymunlarla) yan yana takılabileceğiniz, yeşilin dibine dibine vurabileceğiniz bir japon şehri
(yuxel - 17 Eylül 2016 14:47)
japonyada bir kent. aralık 1997'de 155 ülke'den 10 bin civarında bilim insanı, uzman, çevreci ve hükümet yetkilisinin katılımıyla iklim değişikliği anlaşmasının (kyoto protokolü) imzalandığı şehir. kyoto protokolü 1990'da karbondioksit üretiminin %55'inden sorumlu olan 55 ülkenin onaylamasıyla yürürlüğe girecekti. bu konferanstan 1 sene sonra yapılan buenos aires konferansı öncesinde abd tam bir çirkeflik örneği göstererek çin ve hindistanın gelişme hızlarına göre 2015 yılında sera gazı üretiminde kendisini geçeceğini öne sürüp yan çizdi , onun peşinden kanada , avustralya ve japonya da yan çizer . sonra japonya ikna edilir belli tavizler karşılıgında kyoto anlaşmasına dahil olur.28 mart 2001 de abd kyoto protokolunden resmen çekilir, serefsizligin dik alasidir bu ! kyoto boyle bir yermis demek ki
(nohut - 16 Ekim 2001 22:40)
Yorum Kaynak Link : kyoto