serge reggiani ile ünlenmiş; aradaki yaş farkını ve bu farkın getireceklerini^* gerçekçilik ve hüzünle kabullenip genç sevgiliye anlatan adamın şarkısı.

il suffirait de presque rien
peut-être dix années de moins
pour que je te dise "je t'aime"
que je te prenne par la main
pour t'emmener à saint-germain
t'offrir un autre café-crème

mais pourquoi faire du cinéma
fillette allons regarde-moi
et vois les rides qui nous séparent
a quoi bon jouer la comédie
du vieil amant qui rajeunit
toi même ferais semblant d'y croire

vraiment de quoi aurions-nous l'air
j'entends déjà les commentaires
"elle est jolie, comment peut-il encore lui plaire
elle au printemps, lui en hiver"

il suffirait de presque rien
pourtant personne tu le sais bien
ne repasse par sa jeunesse
ne sois pas stupide et comprends
si j'avais comme toi vingt ans
je te couvrirais de promesses

allons bon voilà ton sourire
qui tourne à l'eau et qui chavire
je ne veux pas que tu sois triste
imagine ta vie demain
tout à côté d'un clown en train
de faire son dernier tour de piste

vraiment de quoi aurais-tu l'air
j'entends déjà les commentaires
"elle est jolie, comment peut-il encore lui plaire
elle au printemps, lui en hiver"

c'est un autre que moi demain
qui t'emmènera à st-germain
prendre le premier café crème
il suffisait de presque rien
peut-être dix années de moins
pour que je te dise "je t'aime"

(optimum level - 11 Ağustos 2007 14:49)

türkçesi şöyle olabilecek serge reggiani şarkısı:

hiçbir şey gerekmezdi
bir on sene genç olsam belki
söylemek için seni sevdiğimi
ve seni elinden tutup
saint-germain'de oturup
bir café-crème daha söylememi

ne gerek var rol yapmaya
yüzüme bak kızım, bak bana
ve gör bizi ayıran çizgileri
oynamaya ne gerek var
inanır gibi yaptığın komedisini
aşkla gençleşen yaşlı sevgilinin

acaba neye benzerdik gerçekten
duyuyorum yorumları şimdiden
"kız çok güzel, adam nasıl mutlu eder onu?
baharında bu taze, adamsa güzün sonu"

hiçbir şey gerekmezdi
sen de biliyorsun gerçi
giden gençlik geri gelmez
aptal olma anla beni
genç olsaydım senin gibi
vaatlere boğardım seni

ah işte o gülüşün
suya dönüp çağıldayan
üzülmene dayanamam
yarınını bir düşün
bir palyaçonun yanında
son demlerini oynayan

acaba neye benzerdik gerçekten
duyuyorum yorumları şimdiden
"kız çok güzel, adam nasıl mutlu eder onu?
baharında bu taze, adamsa güzün sonu"

yarın benden başka biri
saint-germain'e götürecek seni
ısmarlamaya ilk café-crème'i
hiçbir şey gerekmezdi
bir on sene genç olsam belki
söylemek için seni sevdiğimi

(optimum level - 27 Eylül 2007 01:27)