- sizden aldığım scanner'ın driverı eksik çıktı gelsem verebilir misiniz?
- elimizde kalmadı malesef. yeni bitti. gelir ama bir iki güne.
- driver mı bitti? nasıl ya?
- oyun olarak mı?
- ...

edit: açıklama koymayı unutmuşum da, yukarıdaki diyalog beşiktaştaki güzide bir bilgisayarcı ile geçmişti.

(mortifera - 7 Mayıs 2007 13:48)

oyun psygnosis'e ait; zalimleri, kötüleri ve şerefsizleri ortaya çıkarmak için bir çeteye giren sivil polisi yönetiyoruz... kendimizi kanıtlamamız için, türlü işler weriliyor, bunlar arasında, pastaneler basmak, banka soygunu yapan çete elemanlarını kaçırmak, bi mekana uyuşturucu teslimatı yapmak gibi nadide bölümler war, hikayesi ve dizaynıyla mükemmel, farklı bir oyun... san fıransisko'da geçiyor, midtown madness tam olaraq bunun taklidi.

3d demoları ve özellikle 70'lerin funk gitarlı, çarşaf ritmli, eşsiz taddaki rock müzikleri için bile alınır oyun, ben bu nedenle aldım zaten. ayrıca müzikleri cd track olarak kaydedilmiş.

(cyrano - 25 Şubat 2000 22:35)

(bkz: driver 2)
ilk defa istanbulu bir otomobil simulasyonunda içeren oyun için: (bkz: driver 3)

(calibra - 7 Temmuz 2002 01:48)

1998'de piyasaya sürülmüş, o zamana kadar çıkan en güzel oyunlardandır. o yıl için çok başarılı grafiklere sahiptir. training bölümü diğer oyunlara nazaran çok zevkli. kapalı otopark içindeki kolonların arasından slalom, drift gibi bazı kademeleri atlamak gerekiyor. her antremanı başarıyla yaptığınızda kağıdın üzerinde yazılan görevlerin üstüne çizik atıyordu elemanımız. gece veya gündüz sürme seçenekleri vardır. gündüz sürmeniz tavsiye olunur.
oyundaki en güzel şehir olan san francisco yokuşlarından uçmanın heyecanını yaşamak istiyorsanız bir yerden bulup indirin derim ben. araba yarışlarının milatıdır.

(fink ployd - 2 Ağustos 2011 23:14)

leziz polis takipleri yaşanan bir oyun. polis araçları ne rahat rahat geçebileceğiniz kadar yavaş ne de sizi kolayca yakalayabilecek kadar hızlı. ayrıca polislerin yapay zekası da gayet başarılı.

(nevermind - 2 Nisan 2003 00:46)

gelmiş geçmiş en iyi araba oyunuydu bence. şimdilerin alayı yalan. hiçbir oyunda bu oyunda tattığım gerçeklik duygusunu yakalayamadım. arabanın motor sesi bile kulaklarımda halen. 13 yıl evvel be. dile kolay. baya da zordu bu arada arabanın kontrolü. bunu oynadıktan sonra midtown madness bana acayip kek gelmişti.

(beeyore - 19 Aralık 2011 20:15)

1999 yapımı zamanına göre oldukça keyifli bir oyundu.
bana hatırlattığı en şaşırtıcı şeylerden biri jant kapağı fırlamasıydı.
(bkz: o zamanlar yoktu)

(p inkiller - 19 Şubat 2012 22:00)

bir zamanlar gözümde en güzel ve zevkli bilgisayar oyunuydu...

ama bizde bilgisayar ne gezer? ilkokul arkadaşım ahmetlerin evinde vardı bilgisayar... bazı günler okul çıkışı onlara giderdik, yürü yürü bitmezdi yol. evleri de zaten bir bayır gibi bir şeyin oradaydı ve babam memur maaşıyla borç harç aldığı ilk arabası renö brodway'i o bayırdan çıkarırken hep şikayet ederdi sanırım... öyle kalmış aklımda.

onca yolu tepip ahmetgillere giderdim çünkü orada oyun oynar, film izlerdik. favori filmimiz mumya'ydı; imhotep'in hastasıydık, yakışıklı birer mumya olurduk, heh!

sonra bilgehan vardı; ahmet'in ağabeyi... ahmet'ten ve benden yaşça hayli büyük olmasına rağmen hayatım boyunca hiç "abi" demedim ona... "abi" dememe konusunda ahmet'in de kesin tavrı vardı, tartışma çıkardı. ayrıca o hep eve geç gelirdi!

eve gelince de bilgisayarı açar oyun oynardı, red alert oynardı hep... ben anlamazdım. bir şeyler bir şeyler olurdu; savaş, gürültü, patlamalar, konuşmalar... saatlerce izlerdim anlamadan. ben kötü sandalyelerde otururdum, yataklarına oturmamıza izin vermezlerdi.
hayatımda ilk defa o evde 'soslu mısır' denilen çerezden yedim, annemlere o yediğim şeyi tarif ederken duyduğum heyecanım aklımdadır...

ve eğer şanslıysak bilgehan 'driver' oynardı.

bir de driver oynamak öyle kolay değildir... o sıkılınca sırayla biz de oynardık araba bozulana kadar! oyunda polisler takip ederdi arabamızı, arabanın hasar barı vardı ve polisler vura vura o barı doldururlardı, bar dolunca araba bozulur 'busted' olurdun... polisten kaçmaya çabalardık; 'en uzun süre kim kaçabilir' diye yarışırdık kendi aramızda.
sonra en büyük zevkimiz köprülerden atlamaktı arabayla, uçardık resmen. sonra garip garip kazalar yapardık polisler nedeniyle. kazaları geri sarıp tekrar tekrar izlerdik...

grafikler şahaneydi o zaman...
kutu gibi evler vardı, 2 boyutlu ağaçlar sonra hiçbir zaman ezemediğimiz yayalar... ne zaman üzerine sürsek hep kaçarlardı son anda.

dünyanın en güzel ve zevkli oyunuydu.

benim bilgisayarım nereden olsun... sıra bana nadir gelir, hep onlar oynar ben de izlerdim.

az önce bir yerlerden yeniden buldum, oynadım biraz... çocukken her şey daha güzelmiş!

(gominist redar - 21 Şubat 2012 23:56)

1999 yapımı, 2014'e giriyoruz yani tam 15 senelik oyun ama hala bunun kadar güzel araba kullanma hissi veren bir oyun görmedim ben.
http://www.youtube.com/watch?v=ybyt6zixux8

(xenophobe - 28 Aralık 2013 02:12)

zamanında^* deli gibi oynadığım pc oyunu. motor sesi, grafikler ve arabanın yoldaki manevralara tepkisi mükemmeldi. çok güzel detaylar da vardı, yokuştan zıplayınca jant kapağı fırlıyordu mesela. bazen sadece cd'den oyunun intro videosunu açar izlerdim. yanlış hatırlamıyorsam video dosyasının adı render07 idi. player'a atıp defalarca izlerken artık ne kadar iç geçirdiysem 10 sene sonra hem los angeles'ta yaşamak hem de 67 mustang'e binmek nasip olmuştu.

driver intro: https://www.youtube.com/watch?v=pux8zybpcbq

bu da hd driver intro: https://www.youtube.com/watch?v=qnld4wqzioc

edit: çok güzel bi detay daha var şimdi videoyu tekrar izleyince hatırladım. mustang'in ikinci marşta çalışması! evet bu meret ilk marşta naz yapıyor. sanırım nedeni benzin otomatiği 5litre 8 silindir motora ilk marşta yeteri kadar benzin pompalayamıyor!

(antisosyalpsikopatgorunumludonjuan - 22 Ekim 2014 23:08)