"stop by, grab a sandwich, fall in love" sloganıyla yola cıkmış olan 2007 yapımı sadece londrada ve amerikada bir kac yerde gösterilmiş bağımsız film, bir sandwichde çalışan gençlerin yaşadıkları üzerine.
elisabeth harnois, clea duvall, sean patrick flanery, jensen ackles ve danneel harris rol alıyorlar ve yanında da pek eğlendiriyorlar.

(jisatsu - 22 Mart 2009 22:38)

ismi çok alakasız seçilmiş, kendini oldukça keyifle izleten film. biraz gay ama gene de güzel film.

(justhink - 2 Şubat 2010 06:05)

izlediğim en hoş romantik komedidir. türü romantik komedi midir onu da bilmiyorum o ayrı.

--- spoiler ---

ama tüm film boyunca, priestly'nin ^* giydiği t-shirtler ^** beni bitirdi. en sonunda tish ^*için saçları düzeltip, adam gibi giyinmesi ise beni *awwww* moduna sokmaya yetti de arttı. piper'ın^*, julia'nın annesi çıkmaması, priestly'nin, jen^* için fuzzzy_22 ile muhabbet ayarlaması falan beni bitirdi.

ayrıca o market sahnesi ve onu müteakiben, priestly'i örnek alan gençlerin dramı nasıl bir şeydir yahu? jensen döktürmüş.

kilte ve saçlarının rengine de bittim kendisinin.
--- spoiler ---

(draculina - 8 Şubat 2011 23:34)

keşfedilmemiş bir film bu.

aslında tam bir festival filmi. sakin, basit diyaloglar, ucuz bir prodüksiyon ve yalın anlatım. müthiş bir bağımsız film. tam olmuş, evet. karakterlerin kısa hikayeleri bir bütünün içine öyle güzel yedirilmiş ki bu da filmin yönetmeninin ve oyuncularının başarısını gösterir bu da.

sakin, sıcak, basit, yalın ve huzurlu! ne gözü, ne kafyı yoruyor, ama kesinlikle bir popcorn filmi de değil. seyre doyulmuyor.

(yuzbinbaloncuklu - 2 Ekim 2011 18:57)

mutluluk veren, çok temiz, çok sade işlenmiş, bir çırpıda insanı içine çeken hoş bir film. böyle pazar günü filmi. filmde yaşanan olayların haricinde diyalogları ile de yüzde bir gülümsemeyle izleniyor.

(awlmi - 26 Aralık 2011 00:14)

canım sıkıldıkca acıp acıp izledigim filmlerden biri, keske dizisi falan olsaymıs da piper'ın, priestly'nin julia'nın hikayelerinden daha cok sey ogrenebilseydim

(maggie the cat - 8 Kasım 2012 00:40)

her izlediğimde gülümsememe sebep olan film. iyi hissettiren filmler arşivinin vazgeçilmez parçalarından biri. imdb link.

jensen ackles'ı o punk hallerde görmek yeter de artar aslında. danneel harris (hatta şu an danneel ackles) ile karşılıklı oynamalarını izlemek çok keyifli. bayılıyorum onlara.

film boyunca priestly'nin her şeyi muhteşem, saçının rengi, şekilleri, tişörtlerindeki yazılar falan. dikkatle takip edin derim.

--- spoiler ---

patricia ve boaz. isimlere bak allah'ım. sonra tish ve priestly ben de olurdum yani.

jen'in kendini çirkin bulmasını izlerken saçmalık olarak buldum, doğru. ama o ruh halini anlayabiliyorum. sonunda mutlu sonuna (fuzzy22) kavuştuğu için pek sevindim.

piper'ın hikayesi baştan saçma geldi, ne yalan söyleyeyim. insan bir şekil bir araştırır, sorar gerçekten benim çocuğum mu acaba bu diye. onun resim yaptığı kısımlar güzeldi.

tadd'i oynayan elemanı ise tebrik etmek lazım, insan bu kadar güzel piç rolü yapar. resmen nefret ettim adamdan.

--- spoiler ---

(brooke - 8 Ağustos 2013 00:23)

--- spoiler ---

bir filmin sonunda bütün karakterler mi mutlu olur arkadaş. bu filmde öyle. tadd bile mutlu olmuştur. o olaydan sonra çocuk kendisine gay oldugunu itiraf etmiştir, ailesine açılmıştır, brad'le olan kanka ayaklarını bitirip ciddi bir ilişkiye başlamışlardır. bildiğin feel good movie olmuş. çok güzel film.

--- spoiler ---

jensen ackles ne zaman danneel ackles'le evlendi bilmiyorum ama şu filmin yüzde yüz etkisi olmuştur. o nasıl vücut öyle. filmdeki hallerinden sonra ben olsam ben de isterdim öyle bir kadınla evlenmeyi. müthiş.

(tgs - 20 Temmuz 2014 17:12)

derler ki jensen ackles'in hayatının kadınına^*aşık olduğu filmdir.

mutlulukları daim, aşkları her daim filmlerdeki gibi olsun efendim.

(crysisanthem - 20 Ağustos 2014 23:04)

jensen ackles hayrani olarak daha yeni izledim bunu. sira anca geldi. cok eglenceli film. yani, gercekten öyle, "bir film izleyeyim hayatim degissin" film degil, ama her bos vaktinde bin kere izleyebilecegin bir film. ve hicbirinde sikilmazsin. jensen ackles'i, askimi, cirkin göstermeye calismislar ama degil o saclar agzini yüzünü boyasani yine tipsiz yapamazsiniz o herifi. filmdeki tish, yani jensen ackles'in gercekteki esini ben acikcasi hicbir zaman jensen ackles'in yanina yakistiramazdim. kiskanclik degiil. jensen ackles asiri yakisikli bir adam, danneel ackles ise cok siradan bir tip. ama bu filmi izleyince ve asklarinin o filmde basladigini düsününce cok tatli bir cift olduklarini düsünmeye basladim. o zamanlar hem fizik baya iyiymis, simdi tabi coluga cocuga karistilar, hem de farkettim ki o filmdeki kaslari daha iyi yüzüne yakismis. simdi bana cirkin gelen suanki kaslariymis meger. umarim o filmdeki gibi aldirir kaslarini tekrar. filmle alakasi yok ama izlerken hep bunu düsündüm manyak gibi.

o degil de koskoca deani iki yumrukla yerle bir edildigini görmek icimi sizlatti sözlük.

(blasphemous - 31 Ağustos 2014 22:16)

bu gece şehirlerarası otobüs yolculuğunda ne izlesem acaba diye düşünürken karşılaştığım, bir saat kırk dakikanın nasıl geçtiğini anlamayarak izlediğim güzel film. abartısız karakterleri, yalın anlatımıyla izlediğine pişman etmeyecek bir bağımsız film örneği... ve bu yüzdendir ki beklentiyi yüksek tutup, aksiyon, ağır dram, sulu aşk vs sahneleri beklemeden izlemek gerekiyor.

(firefairy - 3 Ekim 2014 00:37)