Süre                : 1 Saat 40 dakika
Çıkış Tarihi     : 09 Mart 2006 Perşembe, Yapım Yılı : 2006
Türü                : Komedi,Fantazi,Romantik
Taglar             : fabrika,Tayland,tren,Sürrealizm,dağ
Ülke                : Thailand
Yapımcı          :  Five Star Production Co. Ltd. , Five Stars Production Company , THA Film Factory
Yönetmen       : Wisit Sasanatieng (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Koynuch (IMDB),Wisit Sasanatieng (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Mahasamut Boonyaruk (IMDB), Saengthong Gate-Uthong (IMDB), Sawatwong Palakawong Na Autthaya (IMDB), Nattha Wattanapaiboon (IMDB), Raenkum Saninn (IMDB), Pakapat Bunsomtom (IMDB), Pattareeya Sanitwate (IMDB), Phasin Maloyaphan (IMDB), Chuck Stephens (IMDB), Akranee Inyotha (IMDB), Butsara Ong-art (IMDB), Sukhon Khanjaroen (IMDB), Manoon Thaiyanan (IMDB), Thatsanai Chaisap (IMDB), Gerard Fouquet (IMDB), Pen-Ek Ratanaruang (IMDB), Yehosuha Shlafrok (IMDB)

Mah nakorn (~ Citizen Dog) ' Filminin Konusu :
Mah nakorn is a movie starring Mahasamut Boonyaruk, Saengthong Gate-Uthong, and Sawatwong Palakawong Na Autthaya. Pod is a man without a dream. He's a country bumpkin who comes to work at a tinned sardine factory in Bangkok. One...


  • "komik olmamasina ragmen absurt bir mizah barindiran film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    yeni nesil amelie ozentisi holywood-disi filmler serisinin bir baska uyesi diyebilirim. filmin gidisatindaki bir onun, bir bunun hiyakesine atlama; sevimli gosterilmeye calisan ama yapay kalan abartilar ve bunun gibi bazi detaylar benim gibi takintili insanlar icin sinir bozucu olmustur tahminimce. cekimin goz kamastirici kalitesini ise dijital-hd kameralara borcluyuz. renkli, yer yer eglenceli fakat yenilik getirmeyen bir film.


    (helpless - 17 Şubat 2006 01:56)

  • comment image

    bir tayland filmi diyerek bir tanım girmenin mutluluğuyla filme geçelim; filmin konusunu ilginç ve güzel bulmama karşın müzikal kurgunun filmi kötü bir hint filmi kopyasına dönüştürmesi ile ilgili kaygılarım vardı. film fantastik bir aşk hikayesi, olaylar yalın ama bir o kadar da şiirsel bir anlatımla bize sunulmuş.

    filmin özellikle ilk kısmı tempolu yer yer eski filmlere göndermeler görüyoruz; örneğin pod'un fabrikada sardalya kesme sahnesinde bant boyunca yuruyen sardalya kutuları ve bant hızının yukarıdaki bir görevli tarafından kontrol edilmesi chaplin'in kapitalist duzen eleştirisi olan modern zamanlar filmiyle büyük benzerlik içinde aynı şekilde işçilerin klasik zombi yürüyüşleri ve motorsiklet taksi surucusunun zombiye donusmesinden sonraki halinin komedi unsuru olarak kullanılması bana bir zombi komedisi olan gectiğimiz yıllarda gosterilen shaun of the dead'i hatırlattı. ayrıca kesilen parmağın içinde olması umuduyla açılan konserve kutuları da bana nedensizce chungking express'i hatırlattı.

    filmin genel teması "eğer bir şeyi sürekli ararsan onu bulamazsın, onu aramayı bıraktığın zaman o seni bulacaktır" sözü üzerine kurulu. pod'un anneannesinin reenkarnasyonu, pod'un parmağını kesmesi ve parmağın ona dönüş şekli, bangkok'un sıkışık otobuslerinde başlayan aşk, jin'in elinden duşurmediği anlamaya çalıştığı ve tek umudu olduğunu sandığı beyaz kaplı kitabı, bangkok'un orta yerinde bir dağ oluşturan pet şişeler gibi ilginç hikayeler barındıran filmi şahsen ben izlerken çok zevk aldım;
    ancak filmin tamamının tempolu ve akıcı bir biçimde gittiğini söylemek zor. buna rağmen film hayran bırakan görselliği ile fantastik bir aşk komedisi izlemek isteyenler için ideal. iyi ki gitmişim, iyi ki izlemişim. beklentilerimden açıkça çok daha iyiydi.


    (drip nick i zaten kullanilmakta - 17 Şubat 2006 02:43)

  • comment image

    hayatta hiçbir hayali olmayan ve bütün seçimleri yanlış olan pod ve gökten düşen italyanca bi romanın içinde ne yazdığını öğrenebilmek için şehre gelen obsesif jin'in süper şirin hikayesi, renklerin ve müziğin çok güzel kullanıldığı, detayların insanı gülümsettiği mutluluk hissi veren nefis bi film, 98 dakikalık masal. tayland usülü amelie çevirmişler ve ortaya uzakdoğu sinemasına asla ısınamamış insanların bile zamanın nasıl geçtiğini anlamayacakları kadar güzel bi sonuç çıkmış. wisit sasanatieng'in karısının yazdığı bi romandan uyarlanmış yanılmıyorsam. ayrıca filmin tüm müzikleri gibi main song da çok güzel.

    --- spoiler ---

    film pod ve jing dışında pod'un sardalya fabrikasında parmaklarının karışması sonucu tanıştığı finger buddysi jod, gökten yağan motosiklet kaskı yağmuru sonucu ölen ve motortaksisini çok sevdiği için geri dönen zombie kong, filmin sonunda oyuncak ayısıyla evlenen atari, sigara ve gürültü bağımlısı 8 yaşındaki baby mam, önüne gelen herşeyi yalama saplantısı olan tik, çin imparatorunun kızı olduğunu düşünen deniz akkaya tipli garson muay, eylemci peter ve sürekli reenkarne olan babaanne gibi karakterler etrafında gelişiyor. jod ve muay'ın otobüs biletlerini toplamakla geçen ilişkisi, jin'in sürekli okuduğu fotoromandaki karakterler ve plastik şişelerden oluşan dağ çok keyifli detaylar.

    ---
    spoiler ---

    --- spoiler ---

    ve en sonunda bangkok'ta kuyruğu olmayan kimse kalmıyor.

    ---
    spoiler ---


    (holden caulfield - 18 Şubat 2006 22:23)

  • comment image

    acayip keyifli bir tayland filmi. izlediğim en kendine özgü filmlerden biri bu. pod ve jin’in aşkı etrafında dönen ama yan karakterlerin de (büyükanne, motorsikletli kong ve yod) son derece renkli olduğu bir masal. daha ilk sahneden itibaren renkleriyle insanı büyülüyor, sanki her renk olduğundan daha parlak görünüyor.

    --- spoiler ---

    film amelie’yi andırıyor tabii. onun gibi ufak ayrıntılara takılan, nevi şahsına münhasır tipler var burada da. ama bu filmin amelie’den daha fantastik ve gerçeküstü olduğu kesin. ben izlemeye başladığımda “ne kadar uçabilirler ki kardeşim” diye düşünürken pod’un kesilen parmağını bulup yerine takmasıyla birlikte “aha da budur” dedim içimden. havadan jin’in önüne düşen kitap (sonra kanatlanıp uçuyor da zaten) ve plastik dağ baya fantastik ayrıntılardı. pod inanılmaz şirin bir karakter. hayal kurmayan, rüzgar onun nereye götürüyorsa giden, sonunda aşık olduğunda da darmaduman olan bir eleman. jin’in ise obsesifliğine, hayalperestliğine ve hayatın anlamını bulmaya yönelik çabalarına bayıldım. önce beyaz kitap, oradaki hüsrandan * sonra girişilen çevreci hareket ve kendini dünyayı kurtarmaya adaması süperdi. yönetmen, jin karakteri ile dünyayı kurtarmaya çalışan cengaverlere de inceden dokundurmuş sanki.

    pod’un herkesi jin’in mavi elbisesi içinde gördüğü sahne benim favorimdi. hem komik hem de aşkın insanı ne hallere düşürebileceğini göstermesi açısından ibret vericiydi(!).

    ---
    spoiler ---

    sinemada değişik (bu biraz hafif kaldı, uçuk kaçık demek daha doğru) şeyler izlemekten hoşlanıyorsanız gidin derim. aksi takdirde büyük bir ihtimalle filmi saçmapasan bulacaksınız ve iki saat boyunca sizi basan afakanlarla uğraşıyor olacaksınız.


    (empas kumpas - 21 Şubat 2006 13:40)

  • comment image

    amelie severlerin sevebilecegi bir film, bunun disinda kalan insanlar icinse olan biten gercek ustu ne varsa oyuncularin yuzunde oyle bir ifade var ki sanki hersey cok normal ve olan biten hayatin gercegi gibi bir his uyaniyor.


    (kudra - 31 Mart 2006 00:30)

Yorum Kaynak Link : mah nakorn