hoş bir seyirliğin ötesine geçemeyen vasat bir amerikan filmi. bağımsız sıfatını sadece düşük bütçesinden ötürü alıyor çünkü kadrosunda bir sürü yıldız var. onlar da filmin merak edilmesini ve daha önemlisi yüz kusur dakika eğlenerek vakit geçirlilmesini sağlıyorlar. onun ötesinde pek bir numara yok filmde.

filmin escinsellige bakisi ise oldukca tarafsiz. bir yanda koik, grotesk hatta karikatur escinseller var ve resmen asagilayici bir bakis acisi ile cizilmisler. obur yanda ise filmin de ana karakterlerinden biri olan duzenli, derli toplu, kendine guveni tam, toplumda kendi yerini kendisi oturtmus olgun escinsel.. bu da olumlu yani.. ikisine de esit olcude yaklasabilmesi ise filmin erdemi. baslardaki yeknesak temposunu finale dogru toparliyor ama biraz da gec kalmis oluyor. yine de izleyen psman olmaz deyip sozumuzu bitirelim...

(fastlove - 15 Aralık 2006 10:15)

(bkz: xes/5)

(streetrider - 15 Aralık 2006 10:23)

http://www.imdb.com/title/tt0120777/

(johnny depp mania - 12 Şubat 2007 19:35)

izlense de olur, izlenmese de olur diyebileceğimiz türden bir film. filmde öne çıkan martin donovan ve christina ricci'nin oyunculukları. onun dışında antihomofobik etiketlemesini de yapabilriz.

(fictionel - 23 Nisan 2010 00:18)

ing. sex eyleminin tam tersi
(bkz: aseksüel)

(shirakahn - 28 Kasım 2002 19:26)

1998 yapımı, don roos'un yönettiği, christina ricci, martin donovan, lisa kudrow ve lyle lovett'ın oynadığı bağımsız filmin ismi

(pumpkin - 31 Aralık 2002 17:32)

hoş seyirlik bir film, christina ricci'e sarı saçlar yakışmamış, filmdeki abisinin sevgilisi de gayet tatlı.

(padiantum - 11 Ocak 2003 22:13)

"eğer yüzünü göremediğiniz birinin sürekli konuşup hikayedeki boşlukları doldurduğu filmleri sevmeyenlerdenseniz, şansınız yok"

seyrederken yer yer voice over'lara maruz kalacağımızın sinyalini veren christina ricci'nin böylece açtığı bir film, the opposite of sex. vardır böyle bir uyarı yapmasının sebebi. "voice over denen şeyi kullanırken dikkat etmek gerekir" der atalarımız. didaktik ve bayık olma ihtimali, yabancılaştırması ve, evet,- gözden kaçan boşlukları doldurmaya çalıştıkları için saçmasapan olma ihtimalleri yüksektir. kimi zaman zaten görülen şeyleri anlattıklarından, hisleri ve düşünceleri yansıttıklarında kolaya kaçtıklarından, sinemayı bir hikaye kitabı haline getirebileceklerinden, iyi kullanılmazlarsa manasız olma ihtimalleri yüksektir. ama bu filmde değil.

the opposite of sex'teki voice over kullanımı, kanımca sinema tarihinin en eli yüzü düzgünlerinden. belki fazla ukala, kendinden emin ve aşağılayıcı ama filmin içine sokmayı çok güzel beceriyor. muhtemelen bunun nedeni, sesin sahibi olan dedee'nin (ricci) aynen böyle bir karakter olması: ukala, kendinden emin ve aşağılık. aynı zamanda eğlenceli ve sevilebilir de olmasa çekilmezdi nitekim.

dedee, cinselliğinin farkına oldukça erken varmış, 16 yaşında hamile kalan bir kızımız. evden kaçıp abisi bill'in (martin donovan) yanına geliyor, geldiği gibi adamın hayatını zehir ediyor. önce bill'in şaşkın erkek arkadaşı matt'i (ivan sergei) baştan çıkarıyor, sonra da birlikte 10.000 dolarını çalıp kaçıyorlar. bill yerinde durmuyor ve aids'ten ölen önceki sevgilisinin ablası lucia (lisa kudrow) ile birlikte kaçakların peşine düşüyor.

bir anlamda bir kötülük tohumu, dedee. "bir anlamda", çünkü aslında içerde bir yerlerde bir 'kalbi' var ama gösterme fırsatını pek bulamıyor. cinselliği silah olarak kullanmalar, riyakarlıklar, çevrilecek dolaplar; hepsi özenle yer bulmuş kişiliğinde. bağlılığın, güvenin ne olduğunu görememiş ki kızcağız. bunun içindir ki istediği şey, seksin karşıtı. çünkü kendi sözleriyle: "seks, ya çocuklar ya hastalık ya da ilişki ile sonuçlanıyor."

sonuçta istediğinin tersine kavuşuyor mu, görmek lazım. karakterlerin "alttan alta" cinselliklerini "şöyle bir" gözden geçirdiklerini söylemek yetebilir. bu konuda, lisa kudrow'un harikalar yarattığı, katı lucia'ya dikkat.

the opposite of sex, 90'ların en başarılı bağımsız yapımlarından biri. klişe seks komedisi numaralarının altından gerçekten iyi bir film çıkıyor. görsel olarak çoğu zaman önemli bir özelliğinin olmaması kimilerine göre eksi bir puan olabilir. kendini çoğunlukla senaryosuna ve oyunculukların gücüne dayamış. martin donovan'ın verdiği nüanslarla renklenen bill dışındaki erkeklerin biraz karikatürleştirilmiş olmaları önemsenmezse (kadın karakterler çok daha düzgün işlenmiş), türü ve dönemi içerisinde değerlendirildiğinde, senaryosu neredeyse tavana vurmuş. eğlenceli, zekice işlenmiş ve sürükleyici. diyaloglar her seyredişte taze.

aynen christina ricci'nin başlangıçtaki voice over'u gibi: "altın bir kalbim yok ve filmin sonunda da olmuyor, anlaştık mı? ama rahatlayın. çok daha iyi insanlarla tanışacaksınız az sonra.. biz onlara kaybedenler diyoruz."

(amphibian - 25 Kasım 2004 02:39)