Çıkış Tarihi     : 12 Mayıs 1996 Pazar, Yapım Yılı : 1996
Türü                : Western
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  De Passe Entertainment , Hallmark Entertainment , Larry Levinson Productions
Yönetmen       : Yves Simoneau (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Larry McMurtry (IMDB)(ekşi),Diana Ossana (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : F. Murray Abraham (IMDB)(ekşi), Keith Carradine (IMDB)(ekşi), Patricia Childress (IMDB), Edward James Olmos (IMDB)(ekşi), Eric Schweig (IMDB)(ekşi), Harry Dean Stanton (IMDB)(ekşi), David Arquette (IMDB)(ekşi), Ray McKinnon (IMDB), Tim Blake Nelson (IMDB), Brad Greenquist (IMDB), Jonathan Joss (IMDB), Hugo Urrutia (IMDB), Jared Rushton (IMDB), Matt Davison (IMDB), Molly McClure (IMDB), Jonny Lee Miller (IMDB), Kieran Mulroney (IMDB), Victor Aaron (IMDB), Rodger Boyce (IMDB), Manuel Calderon (IMDB), Eula Doonkeen (IMDB), Gary Fuentes (IMDB), Marc Miles (IMDB), Toby Metcalf (IMDB), Eugene Montes (IMDB), Gretchen Mol (IMDB), Clemente Navarette (IMDB), Kerry Wallum (IMDB), Robert Whipple (IMDB), Rutherford Cravens (IMDB), Grant James (IMDB), Bert Roberts (IMDB), Jimmie F. Skaggs (IMDB), Julius Tennon (IMDB), Jennifer Garner (IMDB), Joaquim de Almeida (IMDB), Brian Dennehy (IMDB), Chris Penn (IMDB), Alastair Duncan (IMDB), Haviland Morris (IMDB) >>devamı>>

Dead Man's Walk (~ Larry McMurtry's Dead Man's Walk) ' Dizisinin Konusu :
Dead Man's Walk is a TV mini-series starring F. Murray Abraham, Keith Carradine, and Patricia Childress. In this prequel to "Lonesome Dove", two young men join the Texas Rangers unit that's on a mission to annex Santa Fe.


  • "sefkat kelimesine bambaska bir anlam yukleyen film."
  • "meal: idamlık mahkumları tanımlamak için kullanılan deyim"
  • "enerjik bir smiley şarkısı. hafif bir hint müziği esintisi de var gibime geldi."
  • "sean penn'in oscar ödül töreninde resmen harcandığı filmdir..o sene ödülü alan nicolas cage'i performans olarak resmen ezmişken akademi dallamalığını göstermiş, abimizi oscar'dan mahrum etmiştir.."




Facebook Yorumları
  • comment image

    tim robbins'in yönettiği ve kendisine en iyi yönetmen dalında oscar adaylığı getiren, karısı susan sarandon'a en iyi bağyan oyuncu oscar'ını kazandıran, sean penn'e ise "kariyerindeki en farklı tip"i oynama imkânıyla birlikte, en iyi aktör oscar'ı adaylığı sunan, bir üzünç ve "hadi sen olsan ne yaparsın" türü filmdir.

    hakkında, küçük çocukları umarsızca donalttığına dair şayalar bulunan bir genç yakalanır, asılacaktır, bu arada bir rahibe bu imansızın aynı zamanda bakıcılığını üstlenirken, inançsız ölmesin diye ona "tanrı aşkı" aşılamaya çalışmaktadır; adamın suçlu olup olmadığı arasında, karşı koyulmaz fikirlerle direnen sewgi dolu rahibe, yaşlıdır, tecrübelidir ama birden çaresiz kalmıştır.

    bu pilot içinde, adamın idam'dan dönüp dönmeyeceğini, bu arada geçen süreyi "adetağ" yaşatan film, 28-39 yaş arası insanları ağlatabilir, ağlatmasa bile en azından ağlamayı düşündürtür.


    (cyrano - 28 Mayıs 2000 23:31)

  • comment image

    zeki elden çıkmış film. film boyunca "lan bu herif masum mu değil mi" diye düşündürtürken aslında şunu sorduruyor: demek ki bir kişinin suçlu olup olmadığı muallakta kalabiliyor. ama asarsan telafisi olmaz ki...?


    (ed gein jr - 21 Mayıs 2011 00:35)

  • comment image

    --- spoiler ---

    -sen tanrı'nın bir çocuğusun,matthew poncelet.
    -kimse bana daha önce tanrı'nın çocuğu demedi.bana defalarca falan filan- çocuğu dediler,hiç tanrı'nın çocuğu demediler.
    ölümümün, o anne- babalara biraz rahatlık vereceğini ümit ediyorum.belki de percylere ve delacroixlara verebileceğin en iyi şey, huzur duymaları yönünde bir arzudur.ben asla gerçek aşkı hissetmedim.hiçbir kadını ve kendim dışında kimseyi pek sevmedim.demek ki sevgiyi bulmam için ölmem gerekiyormuş.beni sevdiğin için teşekkür ederim.

    ---
    spoiler ---


    (a little boy must suffer - 9 Aralık 2011 21:48)

  • comment image

    suç, ceza, sevgi ve eksikliği konulu etkileyici film. insanı bayağı düşündürür, bi ters yüz eder, bi süre tanıdıklarını sevgi, ilgi, şefkat manyağı falan yapma isteği doğurabilir. oyunculuk muazzamdır (bunda sean penn ve susan sarandon'ın eski aşıklar olmalarının etkisi vardır belki), izledikten sonra ikisinin de hastası olunur çıkılır.
    filmin sonunda ağlamamak için en çok kasılan yerde bruce springsteen'in mükemmel sesiyle girerek insanda daha fazla güç bırakmayan şarkısıdır ayrıca. konuyu esas oğlanın ağzından özetleyip "i won't ask for forgiveness, my sins are all i have" cümleciğiyle filmi şahane bi biçimde tamamlar, mevzuya son noktayı koyar. birden kilitler adamı. içesini getirir.


    (cisterna - 12 Nisan 2003 01:14)

  • comment image

    pi$manlık, merhamet, hataları anlama ve bunları düzeltme isteği, toplum baskısı ve içine dü$ülen ikilemler sonucu ortaya çıkn ki$ilik çatı$maları ve bunalım hakkında etkileyici bir film.sean penn'nin umursamaz, serseri tavırlarının zaman içinde deği$mesi ve aslında ne kadar yardıma muhtaç olduğunun ortaya çıkması, susan sarandon'nun da bile bile sonucu belli olan bir mücadeleye giri$mesi ve sadece duygularını dinleyip yıllar yılı kafasına yerle$tirilmi$tüm dogmaları reddedip bu genç adama yönelmesi gerçekten de etkileyici yapıyor bu filmi.karakterler için acıdığınız ve de onlara kar$ı bir$eyler hissettiğiniz ender eserlerdn birisi ayrıca.


    (nasedo - 11 Ocak 2005 09:43)

Yorum Kaynak Link : dead man walking