sexgilinin ingilizcesi.

(everythingbutthegirl - 9 Mart 2002 01:22)

bir kısım insanın sevgilisi sandığı kişilerin gerçek ismi.

(6 45 - 9 Mart 2002 03:14)

bu işi yaparken duygularınızı alıp bir kenara asacaksınız kardeşim

ha ben yaptım mı? neyim ki ben, kimim ki ben? fuck ı bulduk da buddy si kaldı, ya da tam tersi. ama işte bir kız arkadaşım vardı brezilyadan, mirc de başlayan muhabbetimiz icq ve msn de devam etmişti, hem de tam 10 yıl. çocukluk arkadaşı gibi bir şey olduk yani. tabi bir gun bu birisiyle tanıştı, beraber oldular falan, internete fazla girmemeye başladı. ben de bu yüzden hep uyuz oldum o çocuğa.

sonra çocuğun resimlerini de gördum, böyle yakışıklı boylu poslu, çiçek abbastaki şener şen in duvarındaki resimde oldugu gibi "sikersem feci sikerim" şeklinde bakmış ipne. neyse araya baya bir zaman girdi ve ben konuşamadım arkadaşımla, konuştuğumuz zaman da cinsel hayatının nasıl süper olduğunu falan dinliyordum yada evlilik planlarını, e koyuyordu tabi adama

bir gün bu yine geldi, cinsel hayatımızı iyice renklendirmek için birisini daha araya katacağız diye. bir saliseliğine "yoksa ben mi" diye düşündükten sonra bunun imkansızlığının kekremsi tadını tattım tabi. hem ben o sıralarda cinsel hayatımı renklendirmek için sağ elimin uzerine oturuyordum, boylece uyuşan el kendi tenime değdiğinde sanki başkası dokunuyormuş gibi bir his veriyordu. kızım dedim manyak mısın, yapma böyle bişey, insan sevdiği insanı hiç paylaşır mı, nasıl oluyor da sevgilin buna izin veriyor, ne biçim şeysiniz ulan siz derken, araya alınacak partnerin de dişi olduğunu ögreniyorum

yeni partnerin resmini gönderiyor, taş gibi kız. böyle kafam allak bullak oluyor, flashbackler, garip garip gif formatında kareler beynimde dolanmaya başlıyor. herifi zaten sevmiyordum iyice nefret etmeye başladım, bu kadar bal olur mu ya, hem brezilyada doğuyorsun, super kız buluyorsun, sonra o süper kız başka bir süper kız getiriyor yatağına. benim bunu idrak etmem ismail türüt ün izafiyet teorisini idrak etmesi gibi bir şey

aradan zaman geçiyor...ses soluk yok, bir gün geliyor msn e yine arkadaşım. diyor hordabastı cuvali (ismimi sikiyim) artık dayanamıyorum, zevk için başlayan bu ilişki beni çok yaralamaya başladı, onları beraber görmeye dayanamıyorum, içimden bir şeyler kopuyor sanki... hee diyorum, anladın sonunda, insan sevdigi insanı paylaşabilir mi be güzelim, allah allah, gel buraya gel ağlama derken, aslında kızın erkek arkadaşını değil, diğer hatunu kıskandığını öğrenerek dumurlara uğruyorum. diyor ki "erkek arkadaşım o kızın saçlarına dokununca içim acaip oluyor, oysa o kıza sadece ben dokunmalıyım, sadece ben öpmeliyim onu, başka hiçkimse, erkek arkadaşım bile yapamamalı bunu"

sonra webcami açıyor bakıyorum, kızın gözleri kaymış ağlamaktan. diğer hatuna feci halde tutulmuş bu. normalde acayip despot olan, sevgilisiyle ilişkisinde burnundan kıl aldırmayan kız gitmiş, içi kıskançlıkla, paranoyayla, kaybetme korkusuyla dolmuş birisi gelmiş. hoşuma gitmedi desem yalan soylerim, hayatı kızlardan parisienne moonlight şarkısının sözlerini duyarak geçmiş birisi için bir kızın başka bir kız tarafından bu şekillere sokulması ben de derin bir empati,sempati ne ararsan yarattı valla.

empati yarattı da, kız alışmış ilişkilerinde kötü bir şey olduğunda benimle konuşmaya, benden destek görmeye. neden benden? çünkü benim ülkemde murathan mungan var! ve onlar bunu bilmiyorlar!! herhangi bir sorunlarında bastırıyorum murathan mungandan, tabi ingilizcesini:

"bir kadının aradığı o bir tek
erkek, her zaman icin hayali bir varlıktır. hiç olmamıştır.... her
erkekte, aradığın erkeğin yalnızca bir parçasını bulursun.
gerçek bir kadın için, gerçek bir erkek, allah gibidir, her yerdedir ve hiçbir
yerdedir. aşk da budur zaten! başka bir şey değil. aramaktan
vazgeç demiyorum, bulmaktan vazgeç"

ingilizcesi bu kadar etkili olmuyor tabi, yalnız bu durumda ben nasıl yardım edebilirim? hayatta gördüğüm 3lü ilişkiler ya porno filmlerinden çıkıyor (ki düşünmeme fırsat kalmıyor) yada mahallenin köpeklerinin orgy ziyafetlerini seyrettiğimde... en sonunda anlaşıyoruz onunla o kızdan kurtulmaya karar veriyor (yok öldürmeyecek) bana söz veriyor ve gidiyor. sonra ancak aylar sonra görüyorum bir daha msn de onu, kızı çekip atmışlar hayatlarından, erkek arkadaşıyla ilişkileri çok iyi gidiyormuş ama çok sancılı çok kötü günler geçirmis kıza duyduğu tutku yüzünden. bana da bir resim gönderdi, doğumgününde vücudunun 12 yerine yıldız dövmesi yaptırmış, her biri hayatındaki önemli birisini temsil ediyormuş, ben de boynundaki yıldızmışım, çok sevindim tabi. hepsini saydı ve gitti

gittiğinde tekrar okudum, saydım, meğer sadece 11 inin ismini saymıs, ve sanırım o 12. si kim biliyorum

sonra diyorum, allahım insanları nasıl problemlerin icine sokuyorsun, bardaktaki bozukluklarımı sayıyorum, ertesi gun ya beşli kaymaklı bisküvi alacağım yada iğrenc domatesli krakerlerden alacagım, ve benim payıma düşen problem de bu.

(hordabasticuvali - 28 Ekim 2008 00:59)

bi ara 700 civarı vardı bende bunlardan. baktım; bakımıydı, yemiydi, yağıydı, suyuydu masraflı geliyor, bi kısmını çıkardım elden. 300 adet var şimdi. ama güzel bi olay tabi.

(yeni gineli ozan - 21 Şubat 2012 10:03)

ing. kahrolası badi.

(sakalli tavernaci - 21 Şubat 2012 11:38)

turkiye'de "biz niye hep evde bulusuyoruz" adiyla anilan iliski turu

(hayri potter - 27 Mart 2012 01:31)

fuck buddy hakkında kafamda bir tanım yok ama verebileceğim adeta ibretlik bir öykü var.
efendim, önceki entrylere bir göz gezdirdim. yok efendim kızlarla fuck buddy olunmazmış, yok hepsi illa ki ilişki istermiş, cinselliği özgürce yaşamak türk kızına göre değilmiş falan filan bir sürü şey yazılmış, çok kırıldım gerçekten.
bundan 2 sene önce, arada buluşup birlikte olduğumuz bir adam vardı. muhabbet falan da ediyorduk yani iki tarafın da yaklaşımı öküz gibi değildi olaya karşı. (fakbadi de insandır) neyse, biz takılıyoruz, muhabbet ediyoruz. gidişat gayet iyi. ilişkilerden bahsediyoruz ama ikimizin bir ilişkiye başlama durumu söz konusu kesinlikle değil. coğrafi sebeplerden ötürü görüşememeye başladık daha sonra, arada internetten konuşuyorduk, telefonlaşıyorduk naber nasılsın diye. o kadar. onlar da zamanla bitti.
olayın ibretlik kısmı da bundan 3 ay öncesinde yaşanıyor. bu arkadaş bana çok sık ve çok büyük ihtimalle ben yanlış anlamayayım(!) diye söylediği "evlenmicem yeaa" lafını yemiş, evlenmeye karar vermiş. bana da evleneceğini haber verdi. tamam insanlar fikir değiştirebilirler, normal. asla dediğin şeyleri gün gelir yaparsın ama bunu bana söylerken kullandığı kelimeler bomba etkisi yarattı. kendisi evlendiği kızın bakire olmasından çok etkilendiğini, şimdiye kadar beraber olduğu kadınların aksine çok saf çok iyi olduğunu, bu saflığın onu çok tahrik ettiğini onu daha çok istediğini söyledi.
burda üzüldüğüm noktanın "benle niye evlenmeyi düşünmedi :((" olmadığı anlaşılmıştır sanırım. zamanında iyi vakit geçirdiğin, seviştiğin, muhabbet ettiğin kadınlar kötü oldu birden bire. cinselliklerini özgürce yaşayan kadınlar "iyi" olamadı.
bu yaşadığımdan aldığım ibret "daha da kimseye vermem ühühühü" değil tabi ki. lakin fuck buddy olayının erkek tarafından tehlikesi, kadının ilişki beklentisiyse, kadın tarafından tehlikesi de böyle yarak kafalılar tarafından aşağılanmaktır. al işte, aşağılamaya doyamadığınız türk kızı normlarının dışına çıktık, bak ne oldu şimdi?
diyeceğim odur ki, fuck buddy seçerken dikkatli olmak lazım. kadın-erkek farketmez, biz bu müesseseye hazır değiliz henüz. hazır olmuşunu da bulmak zor. yabancı ithalatına karşı değilim ama anadilde sevişmek varken, du bist meine lokomotive andreas diye sevişmek de çok çekici değil açıkçası.

(union of disjoint intervals - 27 Mart 2012 17:02)

oluyor bu. tükiye'deyim, kadınım ve oluyor. ha ama nasıl oluyor bi bakalım:

*** duygusal olarak marşmelov olmadığım bi zaman dilimine denk gelmesi lazım. yoksa adamın üstüne sümüklerimi akıtarak "ben aslında sevgilim olsun istiyorüeeeeeem" diye ağlama potansiyelim söz konusu. kezbanın tillahı olurum; adamı seksten soğuturum; o derece..

yani koşul 1- kalben, takozluğun kitabını yazdığınız bi zaman dilimi seçiniz.

*** veyahut, karşınızdaki insana hiç bi şey hissetmediğinizden emin olunuz.

koşul 1, genel takozluğu kapsarken, koşul 2, kişiye özel takozluğa işaret etmektedir.

yani ben sevgili istiyorken ve aşk böceği modundayken bile, şuayip'e bi şey hissetmiyosam hissetmiyorumdur.

ha ama bu noktada oksitosin denen orospu çocuğu hormona iki çift lafım var: "kafamı bulandırma, sikerim!"

adamla yattınız diye kendinizi aşka düştüm falan sanabilirsiniz; hormonların emri. fakat hemen toparlanıp, "saçmalama kuzen, bu tamamen fizyolojik bir yanılsama" demeniz ve duygusal yükünüzü adamın ensesinden derhal çekmeniz gerekmekte.

bu noktada, risk analizi yapmak çok önemli. özetle:

koşul 2-duygusal olarak etkilenmediğiniz ve etkilenmeyeceğiniz bir adam seçin. fakbadi yapacak kafalara geldiyseniz, bu ayrımı yapabileceğinizi varsayıyorum. yoksa yol yakınken dönün.

***"seni seviyorum", "evlenelim mi", "aşık oldum" gibi laflar dönüyorsa, arkanıza bakmadan uzaklaşın. o adam, aklınca size iyilik yaptığını sanıyor fakat sizi duygusal pohpohlarla kıvama getirmeye çalışırken, beklenti yaratıyor. bulşit! yaptığı şey, kötülüğün ve şerefsizliğin daniskasıdır.

dürüstlük esastır. fakbadi "gözlerin ne güzelmiş" demez; "götünün loblarına hastayım der". farkı bilin, birbirinizi ve kendinizi katiyen kandırmayın.

"aaa ama olur mu canım öyle şey. ne o öyle göt möt" diyorsanız, fakbadi işine bulaşmayın. üzüntüden amı götü dağıtırsınız

koşul 3-size dürüst davranacak birini bulun ve kendinizi asla kandırmayın.

***"valla çok kişiyle olmadım". "dürttüğüm kızları tanısan çok seversin" gibi söylemler, fakbadilik müessesesinde dangalaklığın arapçasıdır. karşınızdaki insanla "takılmaktasınız". meali: en azından bir taraf için bu, muhtemelen, ilk fakbadi tecrübesi olmayacak. dolayısı ile..

koşul 4-korunun

***eğer adama hesap sorasınız; "neden beni aramadın" diyesiniz geliyorsa ve onu kaybetmemek için susuyorsanız: kırmızı alarm. derhal karşınızdaki kişiye durumu bildirin ve bu anlaşmayı tek taraflı olarak feshedin. o noktadan sonra "fuck" eylemi, cinsel organlardan kalbinize yönelecektir.

koşul 5-işin içine duygular,kıskançlık vs sızdıysa, anlaşma bozulmuştur. karşınızdaki insanı derhal haberdar ederek ilgili düzeneği sonlandırın

*** "çok istiyorum ama hayvan mıyız biz ya? ne fakbadisi yani?" diyorsanız kendi kendinize.. evet, ara sıra hayvanız. kadınların duygusal olduğu, manasız seks yapamadığı gibi fantastik doneler; aile kurumunu pek seven kapitalizmin ve devletin dayattığı şeylerdir. hormonlar ayarımızı bozmaktadır ama eğer sınırlar belliyse, hiç bi şeycik olmaz. ha ama erkekler daha dayanıklı mıdır bu konuda? evet.

koşul 6-kadınlar duygusaldır gibi klişelere takılmayın. sadece kendinizi ve kalbinizin, bedeninizin sesini dinleyin. "yürü beee" diyorsa, gittiği yere kadar götürün. "aslında tam bilemiyorum, emin değilim ya" diyorsanız, bok yemeyin evinizde uslu uslu oturun

---

gelelim kişisel deneyim ve yorumlara:

"dostum bu fakbadilik harika bi şey yaaa!" gibi gerzekçe bi şey söyleyemem.

şu anki duygusal durumumda bu tip bir şeyi kaldırabileceğimi de sanmıyorum. fakat uzuuuun süren bir ilişkinin ardından, kalbime kilit vurmuşken ve sevgiye aşka falan inancımı yitirmişken, hayatımda kimseyi istemediğimden eminken; bu tip ilişkiler yaşadım. karşımdaki insanlar, aşık olabileceğim kişiler değildi. sadece cinsel çekim vardı aramızda. benim de seksle gelen özgüvene ihtiyacım vardı. karşılıklı ego cilası yaptık. işteş fiil olarak "elin şeyiyle mastürbasyon" da denebilir. alan memnun, veren memnun.

duygusal kalıntısı oldu mu derseniz.. hayır.

adamlarla ne muhallebiciye gitme ihtiyacı duydum ne de günlük dertlerimi anlatma isteğim oldu. dostlarım hep yanımdaydı. sosyal destek ihtiyacıyla böyle bi şeye kalkışmayın; zırvalarsınız.

yalnızlıktan da yapmayın, elinizde patlar. (her anlamda :p)

bence burda alkışlanacak bi durum yok. "çok fakbadilerim oldu benim" demenin, "uu beybi çok havalıyım" tarzı bi etkisi de yok.

peki ne işe yarar?

kadınlığı biraz aşağılar gibi bi tablo çizse de kadınsı ve seksi hissetmeyi sağlar. insanın seksüel gelişimine yardım eder. zira ortada kalp kırma riski olmadığından, iki taraf da isteklerini rahatça dile getirebilir. alınmaca gücenmece yapmadan pek çok şey keşfedebilir. "sevgilim benim kutsalımdır; onla ayıp şeyler yapamam" tribine giren kimse olmadığından, rahatça her şey yaşanır.

erkeklerle empati kurma seviyesi 40 kaplan gücüne yükselir.

kafa yapısı değişir. seksle sevişme adlı kavramlar ayrılır ve ikisine ayrı ayrı değer biçilir. biri cici öbürü kaka değildir. sadece farklıdır.

vasat biçimde sevişirken iyi seks yapmayı, vasat biçimde seks yaparken de iyi bi sevişmeyi özlemek mümkündür

--

bu arada..

yazdığım pek çok şey yüzünden, olta atıyor gibi gözüktüğümü biliyorum. napalım, bu da gülün dikeni olsun. kız tarafını anlatmak istiyorum sadece.

"hey bibeyim, benimki 20 cm" tarzı mesajlara "sen beni ne zannettin hııı" tarzı agresif cevaplar vermemekteyim. zira zahmet edip cevap vermemekteyim. ama kadın-erkek, mantık çerçevesinde konuşacaksak, sabaha kadar sohbet edebiliriz.

--

gelelim komplikasyonlara:

bu krizi çok yaşamadım ama bazen "napıyorum yahu?" "kalp kırıkları spermle yapışmıyo biliyosun di mi dkt'cim?" diyerek, kendime dalmışlığım var.

eğlenceli olduğu sürece devam ettim. incinir gibi olduğumda derhal kestim.

çünkü kırılganım. çünkü tek derdimin seks olduğu bir hayat düşünemiyorum. böyle dönemlerim oldu/olabilir.

şimdi ise, çok ama çok sevmek; sevdiğim insanın mis kokusunu özlemek istediğim zamandayım. mümkünse onunla hayvan gibi sevişmek de isterim.

aslolan içine kulak vermek; kendini dinlemek.

laf olsun diye böyle bir şeye kalkışmayın. macera yaşayacağım derken, kendinizi, özsaygınız sıfırlanmış halde bulmayın.

pişman mıyım? hayır.

o ara sevgililik bana uygun değildi. sevmeye ve sevilmeye muktedir değildim. tövbe etmiyorum zira orospu tövbesi gibi bi şey olur ^*

sadece ihtiyaçlarıma kulak veriyorum. kalbimi, bedenimi dinliyorum.

kadınlar bu işi kotarabilir. fakat sakın kendinize yalan söyleyerek yapmayın. "acımadı kii acımadı kii" diyerek ömür geçmez.

adamdan hoşlanıyorsanız, hoşlanıyorsunuzdur. sırf ağzınıza bir parmak bal çalınıyor diye bu civarda bekleme yapmayın. karşınızdaki kişiyle beklentileriniz aynı değilse, zarar göreceğiniz açıktır; mutlak gol pozisyonudur. tekrar ediyorum: kendinizi kandırmayın; yanlış sularda oyalanmayın.

tek derdiniz seks ise, buyrun. güzelce tadını çıkartın.

ama siz aşık oldunuz; adam da size sus ve yalamaya devam et dedi diye adama kızmayın. ^{* *}

kimse sizi kandırmıyor. kimse sizi bir şeye zorlamıyor.

sonuç olarak, bu tip bir ilişki istiyorsanız; çift taraflı olarak kurallara uyun.

yok istemiyorsanız da "bana gelmez hacı" diyerek, en baştan çekip gidin.

o güzel kalbinizi, zöttiri şeylerle, incitmeyin.

(demesi kolay tabii - 14 Nisan 2013 04:29)

la oğlum fuck buddy'niz varmış gibi konuşmayın şurda ya, osbirci pezolar

(pterygoid - 2 Ağustos 2015 17:12)

fuck boddy olarak başlar, evlilikle devam eder ve beginner seviyede ingilizce kursuyla sonuçlanır. aman diyim.

aman tanrım edit'i: debe'ye fuck boddy ile girmek de varmış hayatta. bu kıvanç hepimizin dostlar!

(pizza life - 27 Temmuz 2016 14:10)