• "(bkz: mr. deeds)masumiyetin çöküşü... winona ryder..."o parlak parmaklarını nelere soktun yine sen sevgilim?" *"




Facebook Yorumları
  • comment image

    sözlüğe yazacak bir şey kalmaması diye feryad edenleri kınadığım film. frank capra gibi bir yönetmenin en önemli üç beş filminden biri sayılan mr deeds goes to town bundan 70 sene önce 1936'da çekilmiş, hadi 63 senesinden sorumlu değilsiniz 7 yıldır tık çıkmamış, gerçekten söz bulamıyorum...

    ama söyleyecek sözü size bulamıyorum, film için iki çift laf edeyim. capra'nın yıl aşırı oskar aldığı dönemin ortancası mr deeds ama başyapıtları içinde bile hep aynı şeyden bahseden capra'nın yine aynı şeyden bahsettiği gary cooper'ın dal gibi, jean arthur'un bildik, şahsiyeti sosyal konumundan zerre etkilenmeyen dirayetli kadını oynadığı bir film. capra hep aynı şeyden bahsediyor diyorduk neydi o? büyük bunalımdan çıkmış amerika'da kapitalistin dizginlendiği, taşra değerlerinin ve sıradan amerikan halkının pohpohlandığı, capra'dan söz edilirken hep kullanılan amerikan rüyası'nın muhafazakarlıkla hizaya girdiği bir dönemde bazen fabrikatörle bazen bankerle karşı karşıya gelen sıradan amerikalının, halkın da desteğiyle sonunda onu ıslah edip sermayeyi halk için kullanıma sokma hikayesi özetle. mr smith goes to washington bir iki farkla böyledir, you can't take it with you böyledir. ama capra'nın bu muhafazakar, popülist tavrı tam kıvamını bulup iyi sinemayı bağrından çıkardığı 30'lar ve 40'lar boyunca çok az sakilleşip rahatsızlık verir, belli bir düzeyi korur.


    (grapes of butcher - 16 Eylül 2006 02:55)

  • comment image

    filmi izlerken ben bu mevzuyu bir yerlerden hatırlıyorum dedim, sonradan hatırladım ki kemal sunal'ın çarıklı milyoner'i bir yeniden çevrimmiş meğer, bakın arak demiyorum yeniden çevrim. mr. deed goes to town (tr edition) gibi bir şey.
    yorum olaraksa capra'nın daha iyi filmleri var, hikaye bildik.


    (turgut ozben - 6 Ağustos 2008 08:37)

Yorum Kaynak Link : mr. deeds goes to town