The Sea Wolf (~ Sø-ulven) ' Filminin Konusu : The Sea Wolf is a movie starring Hobart Bosworth, Herbert Rawlinson, and Viola Barry. The cruel captain of a schooner dominates the shipwreck victims he picks up.
The Sea Wolf(1941)(7,5-2806)
The Sea Wolf(1930)(7,4-14)
Sea Wolf(2009)(6,4-809)
The Sea Wolf(1993)(6,3-719)
Wolf Larsen(1958)(6,1-51)
Der Seewolf(2008)(5,1-178)
The Sea Wolf(1997)(3,9-29)
başka bir pencereden bakıldığında karakterin, düşüncelerin, dünya görüşlerinin oluşmasında-şekillenmesinde çevresel faktörlerin ne kadar etkili olduğunu da gösteren, okunası bir jack london eseridir. bir de, sadece bana mı öyle geliyor bilmiyorum, kurt larsen'deki bu kazanma, daha doğrusu kaybetmeme hırsı(hastalanmasına rağmen yenilgiyi kabul edemeyip yaptıklar vs.), bana martin eden'in aç kalma pahasına yazar olmak için çabalamasını hatırlattı.
(angerisagift - 24 Mart 2012 02:28)
--- agir spoiler ---kurt larsen'in hastaligi ve olumu tam kendine yakisir bir sekilde oldu. yavas yavas duyularini kaybetti, once kor oldu, kulaklari gitti, felc gecirdi, sonra his duygusu da gitti ama yasiyordu. ayni sulara gomulen gemideki insanlarin yukarda kalanlarla iletisim kuramayip belki bir muddet daha yasamasi gibi... ayrica bu derece siradisi guclu bir karakterde o bas agrisi olmazsa olmazdi, o karakterin, icindeki o rahatsizligin sebebi de buydu zaten.--- agir spoiler ---
(felixis - 3 Nisan 2012 01:17)
bir jack london klasiğidir. akışkan,anlaşılır macerası bol, okuduğunuz, zaman hayatın içinden bir çok kesit bulabileceğiniz, insanın her koşula ve duruma mecbur kaldığında nasıl evrildiğini anlatan efsane kitaptır. diğer yazarlara ve kitaplara bir çok gönderimde bulunmuştur jack london. en sevdiğim bölüm ise kurt larsen karakterinin john miltonın paradise lost kitabındaki lucifer karakterini yorumladığı kısımdır."yitik bir amaç güdüyordu ve tanrı'nın şimşeklerinden korkmuyordu, diyordu kurt larsen.cehenneme atılmıştı, ama yenik düşmemişti. tanri'nın meleklerinin üçte birini ardındasürüklemiş ve hemen insanoğlunu tanri'ya karşı başkaldırmaya kışkırtmıştı. kendisi vecehennem için, insanlığın büyük bölümünü ayırmıştı böylece. neden cennetten kovulmuştu?tanri'dan daha az cesur olduğu için mi? daha az gururlu olduğu için mi? daha amaçsız olduğuiçin mi? hayır! binlerce kez hayır! tanrı çok daha fazla güçlüydü, onun deyişiyle; şimşeklerindaha güçlü kıldığı biriydi. ama lucifer özgür ruhluydu. kulluk etmek, boğulmak demekti. rahatbir kulluğun bütün mutluluğundansa, özgürlük içinde acı çekmeyi tercih etti. tanri'ya kulluketmeyi önemsemedi. hiçbir şeye kulluk etmeyi umursamadı. bir kukla değildi. kendi ayaklariüzerinde duruyordu. o bir bireydi."
(marjinal bir nick olsun - 13 Aralık 2013 00:24)
kendini egiten bir kaptan,ustun insana gondermeler.jack london basyapiti.(bkz: friedrich nietzsche)
(hirondelle - 11 Mart 2004 23:41)
jack london'ın kaleminden, materyalizmin yenilmediği; idealizmin kazandığı bir başucu eseri. wolf larsen'in son nefesine kadar mücadelesi; jack london'ın aslında idealizminin ete kemiğe de bürünmüş hali. sanırım bize idealizme ulaşmak için materyalist kök ve bakışımızı sıkısıkıya kavramamız gerektiğini söylemek istiyor. idealizm ve materyalizmi zahiri bir savaş zeminine oturtmuş ama halbuki ikisinin nasıl harmanlaşabileceğini; harmanlaşması gerektiğini bizlere göstermeye çalışmış. ayrıca konu da deniz; yani jack london hem hayatından bir pasaj sunup binlerce denizlik terimini, piçliğini, kavgasını, bokunu püsürünü ve hikayesini önümüze boca etmiş; hem de zihninin derinliklerini bizlere cömertçe satranç oynarcasına sunmuş. bu esere yapılacak tek şey saygı duymak.(bkz: ve beden denize atılacaktır)
(achtundsiebzug - 23 Nisan 2015 02:52)
jack london'ın nietzche'nin üstüninsan kuramını işlediği romanı. burada üstüninsan olarak kurt larsen kötü ve bencil bir karakter profilidir. değer yargıları yoktur yasalardan etkilenmez. --- spoiler ---- peki dedim, sizce hayat nedir?- hayat, diye söze başladı kurt larsen, - heyecanlıydı konuşması- hayatın iğrenç bir şey olduğunu düşünmüşümdür hep. köpüren, kaynayan bir mayadır derim ben. bakarsın bir saat, bir gün, sırasında bir yıl dayanır, yüzyıl boyu köpürüp kaynadığı da olur. ama durur sonunda.ve bu kaynama sürüp gittiği kadar, büyük beslenmek için küçüğü yer.güçlü olan gücünü korumak uğruna zayıfı yutar. şanslı olanlar ötekilere göre büyük olanlardır, uzun yaşarlar. nokta. ne dersin buna?insanoğlu, dedi bir gün; doğuştan kumarbazdır. ve ortaya sürebileceği en iyi koz hayatı değil de nedir? işin sonunda kaybetmek de var ama, kaybetme korkusunun verdiği heyecan ne dersin? kendimi leach'i çılgınlığa itelemek zevkinden neden yoksun bırakayım?daha iyi ya. dürüst biri ise, açıkca göstermeli bana bunu. çünkü duygu karşılıklıdır. leach bugüne dek böylesine yoğun br heyecana kapılmış olamaz. bir amaç verdim ona, canının dişine takarak ulaşmak istediği bu amaç beni öldürmek! bu umutla yaşıyor, başını döndüren işte bu; ve biliyor musun, onu öfkesinin doruğunda gördüğüm zaman, bayağı imreniyorum leach'e.--- spoiler ---london'ın üstüninsanı incelediği diğer romanları: burning daylight, martin eden.
(kesyapistirmikelanj - 6 Temmuz 2015 02:47)
ustanın martin eden'den sonraki en büyük eseridir.
(mysticwarrior - 5 Aralık 2015 17:27)
romanda kisaca "sertleşen" bir yazar anlatilir... güzeldir çok... (bkz: martin eden) (bkz: günişiği)
(portakal - 23 Eylül 2001 02:20)
son zamanlarda okuduğum en iyi roman kesinlikle. jack london'ın yarattığı wolf larsen karakteri en sevilen kötü adam olabilir kesinlikle. bunu jack london'ın müthiş anlatımına borçluyuz tabi.
(bazen susarsin - 23 Aralık 2017 10:34)
jack london'un karanlık bir romanının adı. insan doğasına farklı bir bakış. çıtkırıldım bir salon beyefendisinin, bir başkasının zoru ile de olsa, yılanın deri değiştirmesi gibi kendisini yeniden yaratmasının hikayesi. bir daha asla eskisi gibi olamayacaktır... birkaç yılda bir aniden insanın aklına düşüp kendini yeniden okutan, ihtiyaç duyulan romanlardan. aklıma düştüğüne göre demek ki zamanı gelmiş...
(bilgece - 16 Ekim 2005 22:37)
Yorum Kaynak Link : the sea wolf