• "o kadar anlamlı, o kadar net bir konuşma yapmıştır ki. helal olsun. kim olduğunu özgürce haykırmayı alkışlanacak bir şey haline getiren heteronormatif toplumlara da yazıklar olsun."




Facebook Yorumları
  • comment image

    kanada'nin havasinin suyunun masallahi oldugunu gosteren yeni nesil aktrislerimizden. bir de ankara'nin suyu var; ordan da cika cika melih cikmis.

    gece gece darlandim yine. adaletini sey ediyim e mi dunya?


    (please dont die - 12 Ağustos 2008 08:46)

  • comment image

    simdi bu kadin lezbiyen degilse artik kim lezbiyendir bilemiyorum (bkz: bu da mi gol degil) jodie foster icin falan da yillarca "yok caniiiim, ne alakasi var" dediler, sonradan cikti meydane.

    yarin birgun 45'ine gelip, artik kupunu doldurunca, kolunda citir bi hatunla ortaya ciktiginda demisti dersiniz.


    (14 - 22 Ağustos 2010 18:41)

  • comment image

    gaydarımın beni yanıltmadığını bir kez daha anlamamı sağlayan sevimli oyuncu. cesaretliymiş de açılıvermiş hemen, yerler.

    edit: videoyu yeni izledim, ya sen nasıl bu kadar baskı hissettin sana kıyamam allahsız. sesinin titremesine içim titredi. bu kızı niye üzdünüz lan toplum baskısıcıları? neyse açıldı rahatladı allahtan. sevdiceğiyle mutlu mesut yaşasınlar artık.


    (dontmesswithme - 15 Şubat 2014 11:01)

  • comment image

    o kadar anlamlı, o kadar net bir konuşma yapmıştır ki. helal olsun. kim olduğunu özgürce haykırmayı alkışlanacak bir şey haline getiren heteronormatif toplumlara da yazıklar olsun.


    (zortmodern - 15 Şubat 2014 18:29)

  • comment image

    sonunda özgürlüğüne kavuşmuş dünyalar tatlısı oyuncu. birine açılırken insanın karnına nasıl ağrılar girdiğini bilen birisi olarak onca insan karşısında bütün dünyaya açılmasını takdir ettim. gençlere örnek olmayı seçmiş ve açılarak son derece güçlü bir davranış sergilemiştir.


    (infinity guitars - 16 Şubat 2014 00:32)

  • comment image

    sözlükte ve memlekette ne kadar dar görüşlü, homofobik ve ilginç insanın olduğunu bir kere daha görmeme sebep olan oyuncu. entryleri okuyorum da lezbiyen olduğunu açıkladığından beri girilen, yani oldukça gülmekle birlikte hayretler içinde kalıyorum. birisi demiş, ön sevişme ile kalacak. birisi demiş, neden o adamla birlikteydi o zaman. birisi demiş, kariyerini baltalıyor. bunları sorgulayan ve bir de buraya yazan insanların başka bir gezegende yaşadıklarını düşünmeye başladım ya da benim yaşadığım gezegen farklı.

    bütün işimizi gücümüzü bırakıp milletin sex hayatını irdelemeye bayılırız zaten. sex hayatı misyoner pozisyondan ileri gitmeyenlerin lezbiyenliği sadece ön sevişme olarak gördüklerini düşünmekten kendimi alamıyorum. evet, bu düz mantığa ben de düz mantıkla giderim. ayrıca "beard" denilen eşcinsellerin henüz açılmadıkları ortamlarda hetero ilişkileri olur. açıldıktan sonra daha bunu sorgulamazsın, "heeee beardıymış lan, demek ki adam da eşcinsel olabilir." der geçersin. olmaya da bilir bu arada.

    hele en bombası kariyer kısmı. yani kusura bakmayın da. bir insanın cinsel yönelimi nasıl oyunculuğunun etkileyiciliğinin ölçüsü olabilir? hetero bir oyuncunun eşcinsel bir karakteri canlandırmasını inandırıcı bulunmaması gerektiğini düşündürüyor insana bu tarz söylemler. sean penn o zaman milk ile oscar'ı boşuna almış ya da tom hanks philadelphia ile. ha bi de neil patrick harris'in eşcinsel olmasına rağmen barney stinson karakteri ile herkese kendisini sevdirmesi örneğini de vermeden edemedim.

    eşcinseller var sevgili dostlar. sözlükteler, apartmanınızdalar, okulunuzdalar, iş yerinizdeler, hollywood'dalar, broadway'deler, ailenizdeler, oturduğunuz kafedeler, gittiğiniz hastanedeler, her yerdeler. alışın. alışın ki bu kadar büyük şoklar sonucu bu kadar derin saçmalamalara girişmeyin. size de yazık.


    (asal sayi - 16 Şubat 2014 19:49)

  • comment image

    14 şubat 2014'te human rights campaign tarafından düzenlenen konferansta ziyadesiyle samimi ve cesur bir konuşma yapan hollywood yıldızıdır.

    bir çok eyaletinde eşcinsel evliliklerin yasal olduğu abd'de eşcinsel olduğunu açıklarken yaşadığı heyecan titreyen sesinde, kontrol etmekte zorlandığı beden dilinde, bakışlarında aşikardı. bu konuşmayı reklam amaçlı olarak yorumlayan insanlar, eşcinsel/biseksüel birinin açılmasını kolay sanıyor olacaklar ki böyle fütursuz yorumları düşüncesizce yapabiliyorlar.

    henüz kendine ve/veya yakın çevresine açılamamış eşcinsel biri için yakınlarında böyle insanların varlığını bilmek bile önemli ve cesaret vericiyken bir hollywood yıldızının böylesi güzel bir konuşmayla hem kendiyle barışması hem başkalarına umut ve destek olması oldukça önemli.

    ellen page'in konuşmasından bir alıntılana belki daha net anlatır açılmanın önemini:
    "bugün buradayım, çünkü eşcinselim ve çünkü diğerlerine daha kolay ve ümit dolu bir hayat yaratmak konusunda bir farklılık yaratabilirim. her şekilde açılmakta kişisel bir zorunluluk ve sosyal bir sorumluluk hissediyorum."

    keşke türkiye'de de böyle cesur sanatçılar, böyle güzel derneklere, oluşumlara destek olup benzeri açılmalarla desteklerini paylaşsalar, saklanmasalar, saklanmak zorunda bırakmasalar, her yıl öldürülen/şiddet gören, yok sayılan lgbt'lerin sayısı artarken artık topluca ayağa kalkıp buna dur deseler.


    (bizoyleduyduk - 17 Şubat 2014 00:22)

  • comment image

    kendisinin eşcinsel oluşunu açıklamasıyla ilgili hala "bu durum anormal ki açıklama ve reklam yapma gereği duyuyor" diyen gerizekalılar var.

    eşcinsel ya da heteroseksüel bireyleri ağlatabilecek o manifesto niteliğindeki konuşmasının türkçe metnini yazayım buraya. okuduktan sonra hala aynı şekilde düşürseniz ciddi problemleriniz var demektir.

    konuşmayı, human rights campaign'nin konferansında yapmıştır.

    "bu konferansın açılış konuşmasında bulunmak büyük bir onur ve aynı zamanda benim için biraz tuhaf. çalışmalarını çok takdir ettiğim bir kurum sayesinde burada, bu salondayım ve etrafım, hayatlarını başkalarının hayatlarını iyileştirmeye adamış insanlarla çevrili. bazılarınız genç insanları eğitiyor, bazılarınız onlara iyileşme ve kendi seslerini bulma yolunda yardım eli uzatıyor. bazılarınız dinliyor, bazılarınız harekete geçiyor. bazılarınız ise yine onlar gibi genç insanlarsınız ve bu benim gibi genç birinin sizlere konuşmasını daha da garip kılıyor.

    garip çünkü bugün burada bir oyuncu olarak, bazı açılardan hepimize yıkıcı normlar yükleyen bir sektörü temsilen bulunuyorum; sadece gençlere de değil, herkese. güzellik, iyi bir yaşam, başarı normları; itiraf etmekten nefret etsem de bunlar, beni de etkilemiş olan normlar.

    kafanızda; size nasıl davranmanız, nasıl giyinmeniz ve nasıl olmanız gerektiğini söyleyen ve sahip olduğunuzun bile farkında olmadığınız köklenmiş fikirler vardır. ben hep bir adım geriden bakmayı, hakikatli olmayı ve kalbimin sesini dinlemeyi denedim ama bu bazen çok zor olabiliyor. fakat işte tam da bu yüzden buradayım, bu salonda hepiniz, hepimiz bir arada, tek bir kişinin yapabileceğinden çok daha fazla şey yapabiliriz ve umarım bu his bana olduğu kadar size de cesaret veriyordur. umarım önümüzdeki günlerde katılacağınız atölyeler size güç katar çünkü tahmin ediyorum ki bazı günler, patronunuzun fark etmediği ya da umursamadığı kadar mesai yaparak, başarabileceğine inandığınız bir çocuğa yardım ediyorsunuz.

    kimi zaman tamamen yalnız, zayıf ve aciz hissedersiniz ve biliyorum ki bu salonda her gün okula gidip sebepsiz yere boktan davranışlara maruz kalan insanlar var. ya da eve gidip ailenize kendinizle ilgili tüm gerçeği söyleyemeyeceğinizi hissedersiniz ve kendinizi o ya da bu kalıba sokmaya çalışırken gelecekten, üniversite ya da iş hayatından ve hatta can güvenliğinizden bile endişe duyarsınız ve o halde hayatınıza yön vermeye çalışırsınız. gelecekte sizi nelerin beklediğini düşünürsünüz ve bu sizi her gün biraz daha boğar ve zehirler. acı verir ve en nihayetinde size yapılmış büyük bir haksızlıktır ve bu yüzden kimi zaman aslında önemsiz olan bir şey bile sizi çileden çıkartabilir.

    elimden geldiğinde dedikodu haberleri okumamaya çalışırım ama geçen gün bir web sitesi benim spora giderken eşofmanlı bir fotoğrafımı yayınlamış ve altına “neden bu minyon güzellik bir adam gibi giyinmekte bu kadar ısrarcı?” diye yazmış. çünkü rahat etmek hoşuma gidiyor!

    erkeklik ve kadınlığa dair içimize işlenmiş basmakalıp fikirler var ve hepimizin nasıl davranması, giyinmesi ve konuşması gerektiğini belirliyorlar ve bunun aslında kimseye bir faydası da yok. bu sözde normlara karşı gelen herkes ise iğneleyici sözlere maruz kalıyor ve lgbt bireyler bu durumu çok iyi biliyorlar. neyse ki her yanımızda cesaret var: futbol yıldızı michael sam, oyuncu laverne cox, müzisyen tegan and sara, ya da açılmaya karar veren çocuklarını destekleyen aileler.

    bu salonda olmak bana ilham veriyor çünkü hepiniz burada aynı nedenle bulunuyorsunuz. buradasınız çünkü birbirimize daha az korkunç davranmak için çabaladığımızda dünyanın daha iyi bir yer olacağı gerçeğini içinizde hissediyorsunuz. eğer birbirimizin farklılıklarına saldırmayı bırakıp birbirimizdeki güzellikleri görmeye ki bu zor değil, sadece beş dakika ayırırsak; çok daha kolay ve iyi bir yaşama sahip oluruz ve daha da önemlisi insanların hayatları kurtulur.

    ama biliyorum, bu bazen çok zor olabiliyor. çünkü birini sevmek önce kendinizi sevmek ve kendinizi kabul etmekle başlıyor ve çoğunuzun bununla ilgili sıkıntılar yaşadığını biliyorum. ama emin olun, ben sizin gücünüzü ve desteğinizi hiç bilemeyeceğiniz kadar çok hissettim.

    ben bugün buradayım çünkü eşcinselim.

    buradayım çünkü belki bir fark yaratabilirim. başkalarının daha kolay ve daha umut dolu bir hayat sürmesini, haddim olmayarak kişisel bir zorunluluk ve toplumsal bir görev olarak görüyorum.

    ayrıca biraz bencilliğimden de buradayım çünkü saklanmaktan ve sürekli üstü kapalı yalanlar söylemekten yoruldum. yıllarca açılmaktan korktum, acı çektim. ruhum, akıl sağlığım ve ilişkilerim zarar gördü ve bugün hepinizin karşısında, o acının diğer tarafında duruyorum.

    gencim, evet, ama öğrendim ki aşk ve onun güzelliği, mutluluğu ve hatta acısı bile; bir insanın diğerine verebileceği ve ondan alabileceği en büyük hediyedir. aşkı tümüyle, eşit olarak, utanç duymadan ve ödün vermeden yaşamayı hak ediyoruz.

    dışarıda zorba tavırlara, dışlanmalara ya da sadece kendileri oldukları için kötü davranışlara maruz kalan ve acı çeken çok fazla çocuk var. okullarını bırakan, taciz edilen, evsiz bırakılan ve intihar eden çocuklar var. bunu değiştirebilirsiniz ve değiştiriyorsunuz da. bunu benden duymaya hiçbir zaman ihtiyacınız olmadı ve işte durum bu yüzden biraz garip.

    son beş dakikadır lafı uzatıp getirmek istediğim yer şurası: teşekkür ederim. bana ilham verdiğiniz için teşekkür ederim. bana umut verdiğiniz için teşekkür ederim ve lütfen benim gibi insanlar için dünyayı değiştirmeye devam edin. sevgililer gününüz kutlu olsun. sizi seviyorum."

    bu konuşma size tamamen anlamsız da gelebilir, o zaman efe özyavuz'un kim olduğunu ve neden intihar ettiğini araştırın ve yeniden okuyun/dinleyin. konuşma burada: http://www.hoptirinaynay.com/…asi-turkce-altyazili/

    en sonunda fark edeceksiniz aslında konunun ne kadar basit olduğunu ve insanlar "yalnızca" kendi sevdikleri biriyle beraber olduklarında bile diğer insanların dünyayı onlar için cehenneme çevirdiklerini. taciz ettiklerini, öldürdüklerini, intihara zorladıklarını. bu kadar basit bir sebep yüzünden sadece. bu kadar basit bir sebep.

    ve son olarak: bir gün elbette ellen page'i seveceksiniz.


    (burasi ne garip bir yer - 8 Temmuz 2014 17:37)

Yorum Kaynak Link : ellen page