istanbul film festivalinde gösterilen brezilya yapımı, bir sürü hikayenin çakışıp insanları karmaşaya yönlendirdiği, kitlesel salon boşaltmaya giden bir film.

gerçek bir hayatın kesintisi olduğu söylenen, eşcinsel janeiro'nun hayatı.... zor koşullar, para kazanma gayesi, pazarlanan hayatlar...

(encre - 23 Nisan 2003 02:45)

30lu yillarin baslarinda gecen bir hikayeye sahip, cok guzel goruntuleri ve de muzikleri olan bir film. ama birseyler eksik yine de...

(tramell - 23 Nisan 2003 18:55)

seyredenlere "jamacy dans ettikçe hayat daha güzel değil mi?" diye sorulursa hemen hemen herkesin aynı cevabı vereceği karim ainouz filmi.

(cornflakegirl - 25 Nisan 2003 12:43)

erkeklerin delice yiyişme sahnelerine dayanabilenler için bir görsel ve işitsel şölen oluşturmuş bir müzikalimsi film.

(hergele - 27 Haziran 2004 02:38)

joao francisco dos santos'un yaşam hikayesini, hakkındaki efsane ve söylentileri konu eden, 1930'ların rio de janeiro'sunda geçen film. köle bir anne ve babanın oğlu olan joao, lapa denilen rio'nun bohem ve suç merkezi semtinde yaşamakta. suç ortağı ve arkadaşı taboo, bekar hayat kadını laurita ve onun küçük kızı ile beraber bir aile gibi geçinip gitmektedirler. joa ayriyetten geceleri bir kabarenin kulisinde çalışıp ordaki soliste yardımcı olmaktadır. filmin bu kısımlarında joao'nun aslında sahne ve gösteri sanatına yoğun bir ilgi duyduğunu, replikleri ezberleyişinden ve coşkulu dans etme deneyimlerinden anlayabiliriz. sahnedeki bu naif ruhunun tam tersine sokakta tam bir magandadır joao tabiri caiz ise, capoeira'daki ustalığı ve sinirli yapısıyla başı beladan bir türlü kurtulamamaktadır. film joao'nın sahneyle nasıl tanıştığını, hapishaneye giriş çıkışını, topluma kendini kabul ettirmek adına yaşadığı zorlukları anlatıyor yer yer. lakin 30'ların rio'sunun bohem semtlerindeki rengarenk hayata tanık olmak, o dönemde yoğun bir şekilde baskıya maruz kalan eşcinsellerin sorunlarının bir kısmı ile aşina olmak her ne kadar film adına bir başarı olsa da, yönetmen joao'nın , yani madame sata'nın karakterini ve kişiliğini tam olarak seyirciye tanıtamıyor gibime geldi. kahramanımızın niçin bu kadar öfkeli olduğu, hayatının erken dönemlerinde başına neler geldiği hakkında neredeyse hiç bir şey öğrenemiyoruz film boyunca. velhasıl yönetmen bir biyografi filmi yapmakta yetersiz kalmış ama ilginç ve renkli bir senaryoyla durumu kurtarmayı başarmış diyelim.

(pilushkin - 3 Şubat 2015 00:43)

2002'nin chicago film festivali'nde 'en iyi film' seçilmiş yapıttır. yönetmeni karim ainouz.

22. uluslararası istanbul film festivali'nde aynı adla gösterilmişti.

(uzunada1969 - 21 Ekim 2015 19:01)