Süre                : 1 Saat 32 dakika
Çıkış Tarihi     : 10 Ekim 2003 Cuma, Yapım Yılı : 2003
Türü                : Komedi,Fantazi,Korku,Gizemli,Western
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Silver Sphere Corporation
Yönetmen       : Don Coscarelli (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Joe R. Lansdale (IMDB)(ekşi),Don Coscarelli (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Bruce Campbell (IMDB)(ekşi), Ossie Davis (IMDB)(ekşi), Ella Joyce (IMDB)(ekşi), Heidi Marnhout (IMDB), Larry Pennell (IMDB), Reggie Bannister (IMDB)(ekşi), Daniel Roebuck (IMDB)(ekşi), Daniel Schweiger (IMDB), Cean Okada (IMDB), Chuck Williams (IMDB), Timothy E. Goodwin (IMDB), Gigi Fast Elk Porter (IMDB), Nadia Angelini (IMDB), André Sogliuzzo (IMDB)

Bubba Ho-Tep (~ Bubba Ho-tep) ' Filminin Konusu :
BUBBA HO-TEP, kült yazar Joe R. Lansdale’nin Bram Stoker Ödülü’ne aday olmuş olan kısa hikayesinden uyarlanmıştır ve Elvis Presley’e gerçekte ne olduğunun hikayesini anlatmaktadır. Elvis’i (Bruce Campbell) Doğu Teksas’ta bir huzur evinde buluruz ölümünden yıllar önce bir başkasıyla kimlik değiştirdiğini ve bir daha gerçek kimliğine kavuşma şansı yakalayamadığını keşfederiz. Elvis kendinin aslında Başkan John F. Kennedy olduğunu düşünen bir başka huzur evi sakiniyle birlik olur ve bu iki yaşlı kurt, mutlu huzur evini kendine yeni av alanı olarak seçmiş olan iblis bir Mısır mumyasına karşı savaşırlar.


  • "sadece yedi baskısı yapılmış bir film olduğundan amerikada bile uzun süre gösterim şansı bulamamıştır.eat the dog dick of anubis, you asswipe"
  • "elvis: uh, mr. president... you're on the floor. jfk: no shit ? ! #"
  • "en yakın zamanda izleyip yorumlarımı paylaşacağım film.not: bu saçma entry flmin adını unutmamak için yazılmıştır."
  • ""oldukça dar alanlardan süper kahramanlar çıkaran sımsıcak, eğlenceli bir film"erdoğan sevgin, günaydın."elvis'i ben oynasam anca bu kadar olurdu"erol büyükburç, tvde yedi gong"
  • "serbest çağrışım alakalısı olarak (bkz: baphometh)."
  • ""bubba nosferatu" adında devamı çekilecek olan film."
  • "imdb de türü komedi/korku denilse de esasında konusu fantastik/gerilim/komedi olmalıydı. gayet uçuk bir hikaye güzel sayılabilecek müziklerle izleyiciye sunulmuş, hiçbir şey beklenmeyesi bir film."
  • "(bkz: cleopatra does nasty)"
  • "sadece $1,250,000 kotarılan bu bağımsız film ile bruce campbell u.s. comedy arts festivalinden kariyerinin ilk oyunculuk ödülünüde evine götürmüştür."
  • "nedendir bilinmez wes anderson filmlerinden aldığım zevkin aynısını yaşatan don coscarelli filmi..çok güzel müziklerle zenginleştirilmiş komik,dramatik,bir acayip bağımsız film örneği.."
  • "(bkz: imhotep)"
  • "(bkz: masters of horror)"
  • "bir joe lansdale eseridir."




Facebook Yorumları
  • comment image

    ingilizce olmasa da, bugün tv8'de izleme sanşına eriştim.
    zamanında sinemada yayınlanmıştı sanırım ama yakalayamamıştım.
    korku filmi mi, komedi filmi mi, fantastik macera filmi mi? o iş biraz karışık, zaten tv8 de "aksiyon" filmi demiş (digiturk'te öyle yazıyordu).
    ancak bana göre bu bir dram filmidir. tımarhane gibi bir huzur evinde gerilim hikayesi anlatırken, aslında asıl değinmek istediği nokta yaşlılık olmuş.
    yaşlılık, ölüm, anılar. bizlere bunu düşündürmek istemiş.
    zenci jfk, elvis olmadığı iddia edilen elvis, dünyaya saplanıp kalmış bir mumya... bu üçlü aslında korku öğesinden ziyade seyirciyi düşündürmek için konulmuş.
    elvis'in kendi kafasından geçenleri dinlerken,
    gençlik (veya ortayaşlılık) peşinde koşarken hayatımızı nasıl çöpe attığımızı,
    yaşlılıkta sürekli düşünmek yerine aklımızı yitirmemizin daha iyi olabileceğini,
    hiçbir zaman birşeyler yapmak için geç olmadığını,
    dostluğun sıcak duygusunu,
    ve hayatın yıldızlarla ne kadar alakalı olduğunu
    anlatmaya çalışıyor.

    belki, zamanında matrix üçlemesinin ıncığını cıncığını çıkartmış olan kişileri alıp bu filme koysak, çok ilginç detaylar keşfedip listeleyebilirler.

    korku için değil, aksiyon için de değil, komedi için de değil,
    oturup karşısında düşünüp hayal kurmak için izlenmesi gerekli.


    (bonecrusher - 3 Haziran 2007 01:42)

  • comment image

    filmin senaristinden-yönetmenine (yönetmeni aynı zamanda filmin 2. senaristi) ve tabiî ki filmin baş rol oyuncusu o efsane adam, bruce campbell. b sınıfı sinema sever insanların kalplerinde bruce campbell için duydukları sevgilerini monarşik kontejanından, kalplerine vip yer ayırttıkları bruce campbell.

    bazen tıkanıp, yutkunup kalırız ya, ıkınıp ıkınıp katatonikler gibi kös kös otururuz ya: işte bu gibi durumlarımızda bize yolumuzu gösteren pusulalarımız vardır. işte bu filmde bu pusulalardan biri ve bu filmde artık bundan sonraki hayatımın pusulalarından biri olacak. bir gün böyle bir film yapsam herhalde dünyanın en mutlu insanı olurdum.

    bu filmin sihiri bahsedersem: filmin melankolisi insanı düşündürtmeye sevk ediyor. ben de bubba ho-tep'i izlerken film mi izledim, müzik mi dinledim hayal mi kurdum halay mı çektim ne yaptım tam kestiremedim. filmin bu psikolojik etkisi, insanı altıncı hissinden yakalayıp ufuk çizgisine fırlatıp savuruyor...

    filmle ilgili kendi sentez'imi söylersem andy warhol'un dediği gibi 20. yüzyılda herkes birkaç dakikalığına şöhret olacak demişti ya aslında yaşamımızın tüm zamanında hepimiz şöhretiz, kahramanız, kralız! bir baba çocuklarının kahramanı, birisi birinin platonik aşkı ve kendini kral zanneden şizofreniler... karakterlerimizi var eden yaşama sevinci var olduğu sürece hepimiz şöhretiz! işte bu filmde biraz, insanın kendi halini yaşamasını bir rock'n roll ilahı üzerinden anlatıyor. bu rock'n roll ikonunun bu filmde ki fotoğrafı da aslen insanın egotik kimyasını canlandırıyor ama filmde işlenen tema da şudur ki: sen kendine ne diyorsan -sen o'sun!- böylelikle de bu filmi izlerken insan kendi hayatının düşleriyle nasıl da yakın yaşadığını anımsıyor.

    evet bu film de bitti ama sen daha yeni başladığını bir defa daha hatırlıyorsun. şimdi fona bir güzel müzik dahil oluyor, artık bu filmi izleyen sen, düşsel isteğine bağlı olarak üstü açık bir araba ile ya da dört nala koşan asil bir at ile kırmızı güneş ufukta yüzüne yansırken yol alıyorsun hayatının öznesine yani düşlerine..


    (personal reflection - 7 Kasım 2007 00:50)

  • comment image

    çok enteresan bir fantastik komedi. film bittiğinde insan, '' ulan bir buçuk saatim boşu boşuna gitti be.'' diye hayıflanabilir. lakin son derece kült bir seneryoya sahiptir.

    --- spoiler ---

    elvis: jack wait. marilyn... come on, marilyn monroe? how was she in the sack?
    jfk: that is classified information! top secret! but between you and me... wow!

    ---
    spoiler ---


    (geriyekaldi19karakter - 17 Haziran 2010 00:37)

  • comment image

    doksandan sonra film izlememe tribine tutulduğum şu sıralar öylesine izlemiş bulunduğum film.imdb watch list'ime altı puan vermeyi düşünerek bitirdim filmi.gelin görün ki günün kimi enstantanelerinde karşıma çıkıyor lan bu film.diyaloglar olsun karakterler olsun rüyalarıma giriyor.tutanhkamon ya da mumya duyduğumda elvis aklıma geliyor.hagaden kült filmmiş.derhal imdb puanımı dokuza aldım.


    (zigo - 1 Aralık 2011 18:59)

  • comment image

    sadece yedi baskısı yapılmış bir film olduğundan amerikada bile uzun süre gösterim şansı bulamamıştır.
    eat the dog dick of anubis, you asswipe


    (saruman - 15 Şubat 2004 00:25)

  • comment image

    bir kısa hikayeden yola çıkılarak çekilmiş film... ancak geyiğine ya da başka bir şekilde yazılmış olan hikayeyi filme çekebilen hem de olaya bruce campbellı da dahil eden yönetmenin ellerinden öpmek isterim... nasıl bir ikna kabiliyetiyse artık, huzur evinde komple yaşlılar arasında geçen, elvis ve john kennedy'nin zenci olmuşunun teksaslı bir mumyaya karşı savaşını anlatan film çekmek istemiş ve bunu da başarmış... hatta beklediğim kadar sulu komedi de değildi, ama tam anlamıyla kült bir film olmuş takdir ettim...


    (madcan - 5 Nisan 2004 23:46)

  • comment image

    en yakın zamanda izleyip yorumlarımı paylaşacağım film.

    not: bu saçma entry flmin adını unutmamak için yazılmıştır.


    (kidonya - 3 Ağustos 2014 23:38)

  • comment image

    imdb de türü komedi/korku denilse de esasında konusu fantastik/gerilim/komedi olmalıydı. gayet uçuk bir hikaye güzel sayılabilecek müziklerle izleyiciye sunulmuş, hiçbir şey beklenmeyesi bir film.


    (azeroth - 30 Ekim 2004 23:58)

  • comment image

    nedendir bilinmez wes anderson filmlerinden aldığım zevkin aynısını yaşatan don coscarelli filmi..
    çok güzel müziklerle zenginleştirilmiş komik,dramatik,bir acayip bağımsız film örneği..


    (cost of opportunity - 29 Mart 2005 14:19)

  • comment image

    filmin ismi mumyanın ortalıklarda kovboy kıyafetiyle dolaşması sonucu elvisin şaşkınlıkla "ne bu şimdi bubba ho tep mi" demesinden gelir. (ho tep: mısır firavun soyundan gelen, bubba: içkiden, balılçılıktan hoşlanan güneyli (amerika için) erkek)


    (loucaufield - 17 Aralık 2005 22:14)

  • comment image

    has sinema duygusunu alabileceginiz, gayet samimi bir film.. tam da ismi gibi, firavun ve guney amerikali bir erkegin birlesimi ne kadar olursa -ki bu birlesim cok absurd oluyor- bu film de o kadar oluyor.. hakki yenmis bir film oldu..


    (whatdreamsmaycome - 24 Ağustos 2006 01:25)

Yorum Kaynak Link : bubba ho-tep