87'de "farewell tour" düzenleyip sahnelerden 15 seneliğine çekilmiş müzik grubu.sonrasında grubu tekrar toparlayıp minik bi caponya turunun ardından tek seferiğline bir kere de londra'da çalmışlardır.fekat gelin görün ki bu beraberlik annie haslam'ın kalıcı bir beraberlik olmadığını belirtmesiyle sevenler de buruk bi mutluluk bırakmıştır.
bu arada maggie reilly ve annie haslam'ın sesini mükayese etmek için mike oldfield'ın moonlight shadow şarkısını her ikisi de yorumlamıştır.

(delarue - 6 Ekim 2006 14:09)

renaissance ilk başta farklı görüntüleri ve siyah beyaz bir çizgi olmasıyla izlense de, filmdeki konu firmamız avolon’un adının, avon’dan geldiği düşünülerek: günümüzde güzelleşme, bakım, gençleşme vb. vaatler sunan, pazarda büyük paylara sahip, kozmetik firmalarına eleştirel bir bakış açısı getirmektedir. tüm bunların yanında 2053 yılında tasvir edilen paris sokakları, metrosu ve fantastik mimariler insanı gelecek üzerine siyah beyaz hayaller kurmaya itiyor.

(cornavin - 21 Şubat 2007 14:40)

2007 ifistanbulda yogun istek uzerine tekrar gosterilecek olan film. acaba neden ki diye dusunenler buyursun spoiler e

--- spoiler ---
renaissance i izlerken bu film klise mi degil mi diye cok gittik geldik. en basta avrupa sinemasinda en nefret ettigim; avrupali insanlarin film boyunca salt ingilizce konusmalari hususunun, seslendirmelerin sonradan fransizca ve ingilizce olarak ayri ayri yapilandirildigini ogrenmemle vuku bulmamasi onyargisiz bir sekilde filmi izlememe buyuk yardimi oldu. film baslangicinda sonuna kadar anlam veremedigimiz bir nevi hapishane sahnesinden kurtulma sekansi ile baslayip, esas hikayeye giris yapilir.
avalon’un en basarili genc arastirmacilarindan biri olan ilona kacirilinca, sonsuz genclik ve guzellik sattigini vaat eden avalon sirketi onu bulmak icin parisli polis memuru barthelemy karas’i tutar. karas ise oyle bilinen klasik polislerden gorunmesine ragmen gencliginde cok haltlar yemis hatta kardesi baska turlu buyuk adamlardan olmustur. karas'in ilona'yi bulmak icin casusluk, organize suc, genetik arastirmalar arasinda adim adim mekik dokumasi gerekecektir. iste filmin ilk yarim saatinden sonra filmin gercek aksiyon sahnelerinden sonra 3-d animasyon ve siyah beyaza donusturulerek cizgi roman havasina sokulmasindan baska turlu aksiyonu olmadigini dusunmemek icin hic bir neden kalmamisti: iyi polis, yaninda asik olabilecegi(ki adimiz gibi biliyoruz aralarinda birsey gelisecegini)ilona nin ablasi bislane, suclunun pesinden kovalanip aslinda gercek tehlikenin buyuk adamlar oldugu gercegi, sevgili kahraman polisimizin amirinin emirlerini dinlememesi ustune ustluk birde sahneler arasindaki gecislerin ve bazi sahnelerin tamamiyla animatrixten bir farki olmadigini gorunce filmin yarisina gelmeden filmi tam bir hollywood klasigine gark eylemisti. iste bu noktada senaristler alexandre de la patelliere ve matthieu delaporte araya oyle guzel soslar eklemisler ki film yeniden ozgunlugune kavustu. kahramanimiz karas'in kardesi farfella'nin(kotu adam ama iyi kalpli mafya babasi) arap kokenli oldugunu selamun aleykumlu diyaloglardan (ee dolayisiyla kahramanimizda) ogrenmemizle himm demek adam olmak irkla olmuyormus mesajini aldik.
film ilerledikce kacirilan ilona'nin aslinda hicte masum olmadigini pek guzel akisinda veren yonetmen christian volckman ee her filmin bir felsefesi olmaliyi da bu gercek iyi ve kotunun ogrenilmesi sirasinda verince(life is meaningless without death) tadindan yenmez bir ikinci yari oldu. helede filmin basindan sonuna kadar kotu adam olarak gordugumuz ilona'nin asistani oldugu doktor muller'in iyi oldugu gercegi ve sozleri isiginda olumsuzluk sirrinin avalon sirketine gecmemesi icin ilona'nun karas tarafindan vurulmasi bir arti puan daha katti.
--- spoiler ---

2006 annecy en iyi film,toronto,helsinki,stockholm de odul almayi basaran renaissance, bir defa cok farkli teknigiyle ayrica klasik gibi gorunen ama detaylarla ozgunlugunu koruyabilmis bir film.

(specialist - 23 Şubat 2007 01:46)

2007 if istanbul filmlerinde simdiye kadar izledigim en basarili yapimdir kendileri. bir miktar hollywoodvari bir olay akisi vardir ancak konu bu degildir. konu yasli bir cocugun siyah beyaz ne kadar guzel cizilebilecegi bu cizilenin son derece estetik anime edilecegidir.ayrica sizlere filmdeki renkli syelerin ne oldugunu sormak isterim. ben sadece sonuncusunu farkedebildim, o kadar doldurmus yani iki renk digerlerinin yerini.

(arundati - 25 Şubat 2007 01:21)

30 nisan da ülkemiz^* sinemalarında gösterime girecek, cyberpunk estetiği barındarın animasyon ba$yapıtı.

(ziverbey - 9 Nisan 2007 21:05)

şu ana kadar izledim tüm çizgi filmleri çöpe atacak kadar kaliteli bir film.. usta ne yaptın sen be.. iki renk ile çizgi film mi yapılır, ha yaptın bu kadar aşmış nasıl yaptın.....

(baterist - 21 Eylül 2007 14:07)

şuana kadar izlediğim en başarılı animasyon filmdir. insanın o kadar detayın cizim olduğuna inanası gelmiyor..

http://imdb.com/title/tt0386741/

(gunes yanigi olan penguen - 21 Eylül 2007 14:13)

v for vendetta'dan beri böylesine gaza getiren bir yapımla karşılaşmamıştım. ama argümanı açısından düşünürsek onu fersah fersah aşıyor:
- önce basit bir modernite eleştirisi olduğunu sanıyorsunuz, sonra ciddi bir kapitalizm eleştirisine dönüşüyor, sonra öyle bir felsefi argüman sunuyor ki, ağzınız beş karış açık çıkıyorsunuz filmden.

çok güzide bir eser. sanat yaşıyor diyorsunuz; hem de belki ikinci rönesans'ını yaşıyor.

(el fikir - 7 Ocak 2008 15:11)

(bkz: naissance)

(antropolog - 7 Ocak 2008 15:26)

diyebilirim ki hayatımda izlediğim en iyi animasyondur. grisi bile olmayan^*, sadece siyah ve beyazın anlattığı siyah ve beyaz arasında geçen bir hikaye. gelecek kurgusu, teknoloji ve mimari oldukça yaratıcı ve inandırıcı. izleyici çoğu zaman bir anime izlediğini unutabiliyor ki bu da hikaye anlatımının ve karakterlerin inandırıcılığı ile paralel olarak gerçekleşiyor. pek çok stereotype'a haiz^* günümüz dünyasındaki karakter ve olay örgüsü başta akıllara acaba hikaye bir klişeye mi sürükleniyor sorusunu getire yazsa da aslında zaman aktıkça kurgunun hiç de o şekilde yönlenmediği keyifle anlaşılıyor. başta türü sevenlere, daha sonra da sinema severlere şiddetle tavsiye edilir.

fearofthedark - casbah

(fearofthedark - 10 Ocak 2008 16:48)

fransizca yeniden dogus demek, (bkz: ronesans) baharda doganin canlanmasi icin de kullanilir.

(encre - 22 Mayıs 2000 21:47)

(bkz: prologue) (bkz: ashes are burning) (bkz: turn of the cards)

(robin - 2 Aralık 2002 10:53)

blackmores night'in shadow of the moon albumundeki ocean gypsy ve renaissance faire bu gruba aittir.

(kusmuk - 2 Kasım 2000 17:13)

her gece odamda ağırlamak istediğim grup. annie haslam başucumda otursun, john tout sütümü getirsin, michael dunford üstümü örtsün, sonra bu şarkılarla, bu hikayelerle uyutsunlar beni.
(bkz: scheherazade and other stories)

(magicflute - 24 Nisan 2003 05:00)

butun albumleri guzel olan, super kalite, akillara zarar senfinik rock grubu. ingilizlerin su anda taptiklari brit-pop sarkicilariyla ayni topraklarda yetismis, ayni milliyetten insanlar olmalari beni cok sasirtiyor (aslinda tabi bitmiyo bu ingilizlerle ilgili saskinliklarim: michael caine ile holligan'lar da ayni yurdun evladi). neyse ne, nerde kalmistik -> klasik muzik motifleriyle rock tinisi boyle mi guzel birlestirilir be canim. o scheherazade olayi nedir ya, senfoni mi yaziyosun beethoven misin ey dunford: baslangic melodisine periyodik geri donmeler; tansiyonun devamli degismesi; kullanilan enstrumanlarin ve partisyonlarinin lezizligi; mutluluktan cildirtan, kiskancliktan catlatan, inim inim inleten bir vokal...

en son albumleri 2000 yilinda cikardiklari "tuscany". guzel album...

(boyle buyurdu berdus - 4 Haziran 2004 17:33)

hiç bıkmadan dinlenebilecek büyülü bir müzik yapan grup.

(warrior queen - 5 Ekim 2001 15:48)

2006 ayinda fransa'da vizyona girecek, frank miller'in sin city'sini animsatan animasyon filmi. 1999 yilinda kisa animasyon dalinda oscar adayligi olan yonetmen christian volckman'ın cektigi filmin maliyeti 15 milyon$ olarak aciklanmis.

filmin resmi internet sayfasinda (http://www.renaissance-lefilm.com/accueil.htm) kisa bir fragman da mevcut..

(bigbros - 21 Aralık 2005 22:42)

2054 yilinda paris'te gecen siyah beyaz animasyon filmi.
ratp'nin filme ana sponsor olmasiyla filmin cesitli yerlerinde gelecegin paris metrosunun tasvir edilecegi ongorulebilir.

(philosophisticated - 17 Mart 2006 20:31)

akustik gitar, klavye ve bayan vokal kombinasyonu uzerine duygulu, sakin ve yogun muzik. yava$ yava$ ba$layan bir parcanin kari$ik jazz ritmleriyle superle$tirilebildiginin kaniti.

(kusmuk - 25 Ocak 2002 12:49)

kadrosunda daniel craig, catherine mccormack, romola garai, ian holm ve jonathan pryce'i barindiran bir film. renaissance: paris 2054 adiyla da bilinmekte. sponsorlari arasinda citroen bulunmakta ki bu filme ozel otomobiller tasarlami$ amcalar.
http://www.renaissance-lefilm.com/

(agamemnon - 3 Ağustos 2006 21:33)