• "geçen yıl çıkardığı e.p. sonrası 2007'de ilk albümü from here we go sublime'ı yayınlamış kompakt harikası. 2007 baharı bununla çok daha rahat geçecek."
  • "yeni albümü yesterday and today'de, everybody's gotta learn sometime'ı öyle bir coverlamıştır ki, ruhunuzu teslim edesiniz gelir..."




Facebook Yorumları
  • comment image

    geçen yıl çıkardığı e.p. sonrası 2007'de ilk albümü from here we go sublime'ı yayınlamış kompakt harikası. 2007 baharı bununla çok daha rahat geçecek.


    (gelberi - 28 Mart 2007 01:11)

  • comment image

    isvec stockholm den axel willner' in eseri the field
    kesinlikle 2007 yilinin en iyi albumunu (from here we go sublime) yapti
    ozellikle over the ice, a paw in my face ve everyday inanilmaz parcalar
    eger minimal ve tech house seviyorsaniz mutlaka dinlenmesi gereken album


    (mirwais - 14 Kasım 2007 16:25)

  • comment image

    1990 yapımı jim sheridan filmi. 1989 yılında my left foot filmiyle büyük bir başarı yakalayan sheridan'ın bu filmi bana göre hak ettiği değeri görmemiştir. sözlükte bile 2011 yılında girilen sadece bir entry vardır ki böyle büyük bir yönetmenin filmi hakkında kimsenin konuşmaması enteresandır. irlanda sinemasının klasikleri arasında yer alan filmin altyazısı ise (ingilizce dahi) yok.

    filmi izlemeye başladığımda filmin az ilgi çekmesinin nedeninin konusunun çok yerel olması diye düşündüm ancak film ilerledikçe bu fikrimden vazgeçtim. belki bir tiyatro oyunundan uyarlama olduğu için filme ön yargıyla yaklaşanlar da olmuştur. filmin baş rolünde richard harris oynuyor. harris'in canlandırdığı bull mccabe rolü için düşünülen diğer iki isim ise marlon brando ve sean connery'dir. filmin kadrosu büyük ölçüde ingiliz ve irlanda sinemasında önemli eserlerde oynamış oyunculardan oluşuyor.** ancak bunun tek istisnası amerikalı oyuncu tom berenger'dir. ayrıca, filmde "anne" rolünde oynayan brenda ficker'ı ise sol ayağım filminde daniel day-lewis'in canlandırdığı christy brown karakterin de annesi olarak izlemiştik.

    --- spoiler ---

    gelenekselcilikle modernite arasındaki çatışmayı yansıtan filmde mülkiyet, kilise (sadece kurum olarak değil) ve egemenlik konuları sorgulanıyor.

    filmde tom berenger'in canlandırdığı the american diye anılan karakter atalarının topraklarına geri dönüp buradan bir arazi almak istiyor. bull mccabe ve ailesinin yaşadığı bu arazi irlanda'yı terk etmek isteyen kentli bir dul kadının elinde bulunuyor. açık arttırmayla evi satmaya karar veren bu dul kadının belirlediği 100 sterlinlik taban fiyatını bull mccabe güç bela karşılıyor (ancak amerikan'da paranın sınırı yok). mccabe ailesinin nesiller boyu yaşadığı bu toprakları kaybetmeme çabası karşısında the american karakteri geri adım atmıyor. açık arttırmaya katılmakta ısrar eden amerikalı'ya karşı bull mccabe şiddet kullanmaktan başka bir çare bulamıyor.

    türkiye'den de anımsayacağımız klasik kırsal insanın şiddeti ve merhametsizliği film boyunca karşımıza çıkıyor. büyük şehirden gelen ve moderniteye uyum sağlayan amerikalı kesinlikle bu şiddet ve merhametsizliği ön göremiyor. amerikalı'yı öldürmesinin ardından mccabe'in de kafayı yeme süreci başlıyor ve film bu sürecin bir çıktısı olarak sona eriyor.

    kilisenin papazı bu cinayeti aydınlatmaya çalışıyor. papazın baskılarına dayanamayan mccabe sonunda bütün hayvanlarını önüne katıp uçuruma sürüyor. bu sırada sean bean'in canlandırdığı tadgh mccabe (bull'un oğlu) karşısına çıkıyor ve babasını durdurmaya çalışıyor. ancak sürü tadgh'ı da önüne katıyor ve hepsi uçurumdan aşağı yuvarlanıyor.

    atlantik'in kenarında oğlunun cansız bedenine koşan bull son çaresizliğini de yaşıyor. filmin kapanış sahnesinde bull mccabe dalgalara karşı amaçsız bir savaş veriyor. dalgaları kıyıdan uzaklaştırmaya çalışan mccabe irlanda'nın atlantik'in öbür yakasına karşı verdiği savaşı da sembolize ediyor.

    ---
    spoiler ---


    (sabirtasi yazar - 29 Aralık 2015 12:45)

  • comment image

    uğultu yok edici.
    kısık yüksek fark etmeden leş ortam müziklerini, genci yaşlısı yapılan her tür dedikoduyu, kariyer goygoylarını, kahkahaları, cazgırdamaları, ağlaşmaları, tamtakır kuru bakır bakışmalardan çıkan uğultuyu bile, hatta kafanızdaki dertlerin, tilkilerin, paranoyaların gürültüsünü dahi anında yakıp kül etme kudretine sahip klas müzisyen.


    (nostos - 24 Ocak 2019 16:32)

Yorum Kaynak Link : the field