will & grace dizisinin yaratıcıları tarafından oluşturulan ve prömiyeri 24 eylül'de yapılacak olan yeni bir cbs dizisi. dizinin başrollerini michael urie, david krumholtz, sophia bush ve brandon routh paylaşıyor.

çocukluktan beri en yakın arkadaş olan louis (urie) ve joe (krumholtz), aynı mimarlık şirketinde ortak olarak çalışmaya başlarlar. louis erkek arkadaşı wyatt (routh) ile yaşarken, joe'nun kız arkadaşı ali (bush) ile olan ilişkisi de ciddi bir yola doğru ilerlemektedir. her daim içgüdülerine göre hareket eden louis, kontrolcü dostu joe'ya özel hayatı konusunda kimi öğütlerde bulununca iş ortaklıkları da bundan doğrudan etkilenir...

yayınlanan fragmanına göre dizi; oyuncuları sayesinde eğlenceli olabilecekken, diyalogları yüzünden klişe olma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. diziyi -benim açımdan- olumsuz etkileyebilecek bir başka unsur da, canlı izleyici önünde çekilmesi. (canlı izleyici, ölü izleyici hoho, evet. ama başka ne diyelim ki live audience için?) o sinir bozucu gülme efektleri de beraberinde geliyor yani.

(tim burton - 17 Eylül 2012 21:39)

ilk bölümü hoş. louis bariz öne çıkıyor, süper sempatik bir karakter. diğer karakterlere fazla ısınamadım. joe rolünde başka bir oyuncu seçilseymiş keşke. wyatt'ı canlandıran routh da bölüm oyuncusu havası verdi, ana karakterden ziyade. bakalım, sonraki bölümlerde daha iyi olur belki.

(cezzar dede - 25 Eylül 2012 04:04)

ilk bölümü tahmin ettiğimden çok daha az kötü çıkmış cbs dizisi.

(protospher - 26 Eylül 2012 20:52)

will and grace dizisinin yaratıcılarının kendi arkadaşlıklarından yola çıkarak yarattıkları yeni cbs dizisi.

"serenity"nin mr. universe'i olarak gönlümde ayrı bir yere sahip david krumholtz ve neyse ki "ugly betty"dekinden ton olarak daha gerçekçi bir eşcinseli canlandıran michael urie başarılı bir ikili olmuşlar. "will and grace"in jack'inden de daha katlanılabilir bir eşcinsel bu dizideki, ancak "happy endings" cesaretini gösterip "öteki"ni normal göstermeye yanaşmadıkları çok belli.

yan karakterlerde ise çok daha tanınmış oyuncular var. tanınmış olmaları iyi olduklarını göstermiyor elbette. sophia bush'un güzelliğine laf edecek olmasam da sesi çıkmayan (artık hasta mı bilemem, ama savaş ay yolunda ilerliyor gibi) bir "oyuncu"dan tonlamalarla şaka satmasını beklemek çok gerçekçi değil tabii. hollywood'da size bel bağlanılan film çok fena batarsa kariyeriniz bitebilir. brandon routh hala kariyeri bitmeyenlerden. şaşıyorum. bu kadar kötü bir oyuncu olup, o kadar önemli bir rolü kapmasını dünyanın en büyük şanslarından birine bağlamıştım zamanında ama ya şimdi? bu dizide ne işi olduğunu epey sorguladım. sevgilisinin adının louis olmasından başka (sanıyorum ki pun intended) başka bir güzellik yok varlığı hakkında. üzülüyor insan.

geçen sezonun kötü başlayıp şahane toparlayan dizisi "whitney" ve haklı olarak yayından kalkan "are you there chelsea" gibi doksanların derinliklerinden çıkıp gelmiş havası yok, eski sit-com formüllerini kullansa da. sit-com'un altın yıllarının güzel özelliklerini benimsemiş gibi. özellikle dizinin temposu çok başarılı. 18 dakikalık pilot bölümünde bir an olsun boş bırakmıyor, hep eğlendirecek bir mizansen yaratıyor. ancak iki önemli hatası var. birincisi, biz charlie ve louis'in onca yıl sonra hala bu kadar yakın arkadaş olabiliyor olmalarına anlam veremiyoruz. aralarındaki ilişkinin basit flashback'lerden ziyade adam gibi diyaloglarla kuvvetlendirilmeye ihtiyacı var. elbette ki bölümler ilerledikçe bu dört kişilik üç çiftli grup arasındaki bağlar kafamıza yatacaktır. bir de hiç gerek olmayan bel altı esprileri var ki bir chuck lorre dizisi ya da son yılların en yaramaz network dizisi "2 broke girls" kadar olmasa da rahatsız ediyor. hele ki dizinin bütünü çok daha iyi şakalarla kotarılmışken. "guys can't drive a stick. ironic, right?" ve "heart on- hard on" kelime oyunları gereksiz.

jeneriğinde ve bölüm içinde florence and the machine'in muhteşem şarkısı "dog days are over" (florence televizyon camiasına ne katkılarda bulundu şu son birkaç ayda, "revenge" finali de sayesinde on kat güzelleşmişti hatırlayınız) kullanması da artı puan. ancak bir kavak yelleri-pinhani bağlantısı yakalayıp beni bu şarkıdan bıktırırlarsa yıllar yılı kötü anarım, seinfeld lanetinden beter ederim şimdiden söyleyeyim.

dediğim gibi, geçen seneki multi kamera sit-com'lardan çok daha ümit verici bir şekilde başladı. takip edilip biraz müddet verilebilir. çok gerilemediği sürece düzgün bir yolda gidecek gibi duruyor. kanalında yerini bulacaktır.

(under rug swept - 28 Eylül 2012 19:35)

2. bolumu itibariyle takip edecegim diziler arasinda yerini alan yapim. umarim pazartesi aksamlarinin vazgecilmezlerinden olur

(ketcap mayonez - 9 Ekim 2012 02:21)

cbs'in kötü reyting'ine 6 bölüm dayanabildiği kötü komedi dizisi. iptal edildi kısacası.

http://tvbythenumbers.zap2it.com/…ed-by-cbs/158045/

(zeddicus zu l zorander - 16 Kasım 2012 21:23)

(bkz: google partners)

(pasadede - 5 Mart 2014 22:38)

kelsey grammer ve martin lawrence gibi iki lokomotif barındıran komedi dizisidir.
(bkz: fx)

(xavier naidoo - 14 Ağustos 2014 04:04)

her ne kadar gönül kelsey grammer ı boss ta görmek istese de, hiç yoktan iyidir diyerek takip edeceğimiz dizidir. üşüyoruz kelsey reyizzz...

(the tallest architect in the world - 14 Ağustos 2014 09:52)

barbra streisand'ın yeni düetler albümü.

stevie wonder, michael bublé ve babyface gibi isimlerin yanı sıra elvis presley ve streisand'ın oğlu jason gould ile de düetler var. caz albümü love is the answer'a bayılan ve içinde bir adet 60'lık teyze yaşatan biri olarak adult contemporary'nin divası barbra'nın yaptığı her işi severek tâkip ediyorum doğrusu.

albüm amerika'da 1 numaradan giriş yaparak love is the answer'ın kırdığı rekoru bir adım ilerletti ve kendisini 6 on senenin her birinde 1 numara albüm çıkartan tek sanatçı yaptı. helâl.

edit: sony müzik türkiye'nin hediyesi olarak albüm bugün elime geçti. babyface ve walter afanasieff hâmiliğinde gerçekten nefis bir iş çıkmış ortaya. hele de böyle bir kış gecesinde bir güzel gidiyor ki battaniye altında oof...

(turuncan53 - 2 Kasım 2014 14:44)