Süre                : 1 Saat 35 dakika
Çıkış Tarihi     : 14 Haziran 2016 Salı, Yapım Yılı : 2016
Türü                : Döküman,Biyografi,Spor
Taglar             : Şampiyon,tenis,kadın,Tenis oynamak,Tenis antrenörü
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Film 45 , FremantleMedia
Yönetmen       : Ryan White (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Novak Djokovic (IMDB), Aubrey Graham (IMDB)(ekşi), Chris Evert (IMDB), Roger Federer (IMDB), Mary Joe Fernandez (IMDB), Billie Jean King (IMDB), John McEnroe (IMDB), Patrick Mouratoglou (IMDB), Rafael Nadal (IMDB), Andy Roddick (IMDB), Pete Sampras (IMDB), Serena Williams (IMDB), Venus Williams (IMDB), Anna Wintour (IMDB)

Serena ' Filminin Konusu :
Serena is a movie starring Novak Djokovic, Drake, and Chris Evert. An intimate look into the life of tennis champion Serena Williams during her 2015-2016 season.


  • "mavi jeans'in en güzel jean modellerinden biri. her rengini almak istiyorum."
  • "jennifer ile bradley'nin beraber oynadıkları üçüncü filmleri."
  • "çağımızın en ne bokuma ünlü olduğunu anlayamadığım ikilisinin oynadığı bir diğer aşırı photoshoplu afişli film."
  • "ilk yarıda melek kıvamında insanlar olan film ahalisi, ikinci yarıda şeytana dönüşür. aşk, sevgi, tutku, kıskançlık, hırs, nefret, erotizm, ne ararsan var filmde.jennifer da bu role gitmemiş."




Facebook Yorumları
  • comment image

    ron rash’in 2008 tarihli romanı. konusu 1929 yılında, kuzey carolina’da geçmektedir. george pemberton adlı bir adam ve karısı serena’nın kereste üretimiyle ilgili büyük bir şirket kurmasını konu alıyor. serena, kocasını git gide daha vahşi davranışlara zorluyor.


    (tatar ramazan gormus bekir cavus - 17 Ocak 2011 14:56)

  • comment image

    arkabahcenin assagıdaki sozlere sahip hos sarkısı

    düşlerimde
    biz senine
    unutulmuş iki düşçüyüz
    ve bu sahilde
    yalnız bir hatıra değil
    sadece bak ve dön
    farkeden gözlerinle
    çıplak onarılmaz yaralar olsun
    düşerken sessizliğin içinde

    yıldızlar kadar uzak serena
    gözlerin kadar yakın serena
    döneceğim belki bir gün yanına
    zehrini aldım
    ilacı da

    toprağında sen bu dünyanın
    nasıl varsan öyle varsın işte
    uzak değil şimdi inancım
    baktığım her yerde
    sadece kalk ve dön
    farkeden gözlerinle
    çıplak onarılmaz yaralar olsun
    vazgeçip gittiğinde

    yıldızlar kadar uzak serena
    gözlerin kadar yakın serena
    döneceğim belki bir gün yanına
    zehrini aldım
    ilacı da


    (samaras8 - 16 Nisan 2011 14:03)

  • comment image

    hala dağıtımcısı olmayan filmdir. filmden yayınlanan tek kare ve uzaktan çekilmiş bir kaç set fotoğrafı dışında pek bir materyal yok filmle ilgili. fragman yok, diğer oyuncuların (rhys ifans, toby jones) filmden kareleri yok. dağıtımcısı neden hala yok? merak etmemek ve anlamdıramamak zor. filmi danimarka'nın başarılı yönetmenlerinden susanne bier yönetti. kadroda da oscarlı jennifer lawrence ile yükselişe geçen bradley cooper yer alıyor. buna rağmen hala bir şirket filmi almamış. çekimleri biteli bir sene olacak neredeyse. neyse bekleyelim bakalım ne zaman gösterime girecek.


    (sherlock holmes 90 - 28 Temmuz 2013 13:35)

  • comment image

    tamamen hikaye üzerine kurulu beleş bir oyun.

    --- spoiler ---

    sonunu anlamayanlar için kendi anlayış açımdan şöyle anlatayım:
    o dolaptaki ceset kadının değil, bizimdi. nasılını sondaki konuşmalara bakarak göstereceğim:
    e(erkek) k(kadın)
    erkeğin sesi yabancı bir ses, kadınınki ise serena'nın.
    e-"bu ne kadar aptalcaydı farkında mısın? bir planımız vardı, böyle bir şeyin gerçekleşmemesini garantiye almak için enine boyuna tartmıştım. ama yok, kendini tutamadın.. bunu şimdi başka bir yere taşıma riskini göze alamayız, buldozerler her an gelebilir."
    k-"ateş yeterli."
    e-"bu kadar zaman sonra bunu yerler mi? aylar oldu sen.."
    k-"endişelenme, her şeyin üstü örtülü. adam burada çok zaman geçirdi."
    e-"iyi, kerozeni ver."
    e-"hassiktir, senin şeyi unuttuk.. sikiyim, onu orada bırakmak salaklıktı.. neden bunu yaptın?"
    k-"sakin olur musun? onu takmaya(veya giymeye) daha fazla katlanamazdım. güvenli bir yerde, - küllerin arasından alırız."

    bu konuşmaya bakarak diyebiliriz ki, serena'nın başka bir yavuklusu varmış ve bizi öldürme planları yapıyorlarmış, veya başka benzer bir plan yapıyorlarmış. amma velakin serena ablamız dayanamayıp anlatıcıyı öldürmüş.

    sonra yangın başlıyor. ateş dikkatinizi çektiyse mavi renkte. aynı zamanda fotoğrafta da serena'nın giysisi kırmızıyken elemanınki de maviydi(ya da yeşildi ama tam hatırlamıyorum, o yüzden mavi diyelim). son sahnede hareket edebilmemiz için bize kısa bir süre veriyordu. o sürede şans eseri soldaki silüetin olduğu resme gittim ve resim yangın sırasında önceden olduğu gibi kırmızı değil maviydi. bu ne anlama geliyor bilmiyorum ama bence şöyle: oyun başlarda serena üzerine kuruluyken, o son olayla aslında anlatıcının üzerine kurulu olduğunu anlatıyor gibi, yani aslında kırmızı değil de maviyi anlatıyor..

    ayrıca, pencerenin önünde konuşmaları dinlemeden önce malum fotoğrafa baktığımızda kadını değil de kendimizi ceset olarak görüyoruz, bu başlı başına cesedin bize ait olduğunun kanıtıdır zaten.

    bir de necronomicon olayı var. yanlış hatırlamıyorsam oyunda bu kitap kayıptı. şöyle bir söz söylemişti çünkü: "necronomicon'umu ödünç vermedim değil mi? hayır, tabii ki de vermedim.." bu olayla bağ nasıl kurabilirim bilmiyorum çünkü lovecraft'a hiç ilgi duymadım, buna dair bir bilgi birikimim yok, ama anlatıcımızın o soyut halinin "ph'nglui mglw'nafh cthulhu r'lyeh wgah'nagl fhtagn" ile bir alakasının olabileceğini düşünüyorum. ya da belki de karakterimizin cesedi yok olmadan ruhu da huzura kavuşamıyordur ve yangın çıktığında ceset ya da ruhuyla özdeşleşmiş kulübe yanacağı için sorun kalmaz.. zaten yapımcı* tam bir lovecraftyan. çekmecelerden birinde "waiting for asylum" fotoğrafı vardı. orada pencerede bir ahtapot resmi vardı, hey hey, o başlı başına bir cthulhu simgesi..

    gereksiz bilgi: serena ablamızın real hali budur.

    ---
    spoiler ---

    edit = bu hede hödö genişleyebilir, öyle planlıyorum ama bakacağız..
    edit 2 = hiç planladığımı yapmadım, ayrı olay..

    edit 3(aşağıda)

    --- spoiler ---

    finaldeki mavi yangın olayına şöyle bir bakış getireceğim bir de:
    cthulhu mitosunda fthaggua diye mavi alevden bir küre var, cthugha denilen bir tanrının yardımcısı gibi bir şey bu. yani oyundaki mavi yangın fthaggua'yı simgeliyor. sonracıma, bu fthaggua'nın ateş vampirleri* var. bu ateş vampirleri zeki canlıların enerjisini emerek yaşıyor(zekiden kasıt çok zeki mi yoksa düşünebilen her canlı mı bilmiyoruz, ama iki türlü de anlatıcıya uygun bu zeki sıfatı). dolayısıyla bunlar bu emiş sürecinde hafızayı da emiyorlar(oyundaki hafıza sorununu gözden kaçıramayız herhalde). en sonunda ise gücü emilen canlı kendiliğinden yanma ile ölüyor(finaldeki yangını soyut açıdan değerlendirirsek benzerlik görülebilir).. en azından direkt olmasa da bir esinlenme, ve gönderme var gibi..

    ---
    spoiler ---


    (neroem9 - 15 Mayıs 2014 15:38)

  • comment image

    çağımızın en ne bokuma ünlü olduğunu anlayamadığım ikilisinin oynadığı bir diğer aşırı photoshoplu afişli film.


    (bren - 7 Kasım 2014 14:23)

  • comment image

    --- spoiler ---

    ilk yarıda melek kıvamında insanlar olan film ahalisi, ikinci yarıda şeytana dönüşür. aşk, sevgi, tutku, kıskançlık, hırs, nefret, erotizm, ne ararsan var filmde.
    jennifer da bu role gitmemiş.
    ---
    spoiler ---


    (pavurya53 - 16 Kasım 2014 08:20)

  • comment image

    serena diye bir sürü şey var, ben 2014 tarihli susanne bier filminden bahsediyorum:

    filmde işlerin rayından çıkışı pemberton'ın serena ile evlenmesi ile başladığı algısı oluşturuluyor. hatta imdb sitesindeki kısa tanıtımında bile böyle denilmiş. adam daha çok kar hırsı ile doğa katliamı yapmıyor/yapmamış, rüşvet, yolsuzluk, işçilerin ölmesine sebebiyet vermemiş gibi tüm meseleyi gelip serena'ya kitlemiş. bunu bir de bir kadın yönetmen yapmış. söylemek lazım kapitalizm şuursuzluktur. bunun için bir kadına gerek yok. filmde de alttan alta bunu görmek mümkün zaten.

    bunun dışında filmde hikayede oturmamış bir sürü şey var. acemilikleri saymıyorum bile. seyredilebilir ama dönem filmleri sevenler için tavsiye ediyorum.

    son not, jennifer lawrence iyi oyuncu, bu filmde de iyi oynamış ama kendini aşmamış ortalama bir performan(ıy)sla kapatmış. bradley cooper da fena sayılmaz. filmde en kötü olan yönetmen zaten.


    (parrhesiaturkiye - 25 Mart 2015 12:34)

Yorum Kaynak Link : serena