açık konuşalım, kahkaha beklentisi ile gitmeyin, oyunculuk beklentisi ile gidin. zira ata demirer de, nihal yalçın da döktürüyor. çok çalışıldığı belli. tebrik ediyorum.

(yargin - 29 Ocak 2012 02:19)

içinde daha çok berlin olacağını ummuş olduğum film.

ayhan kaplan çok iyi durmuş ata demirer'in üzerinde; ortalama eğlence vaadeden filme çok güleceğim, beklentisiyle gidilmemesi kafi olacaktır sanıyorum... zira şok güzel değil ama fena da değil.

--- spoiler ---
filmin ilk yarısının yarısına gelmeden ayhan kaplan türkiye yolcusu oluyor. ne anladım ben bu berlin kaplanlığından? berlin'i de zaten öyle bir görüyoruz bir görmüyoruz. her kare adeta fast motion. üzüldüm biraz o yüzden.

p.s.: ayhan kaplan'ın gezdirdiği köpeklerin sahibi alman kadının öylesine halktan biri olduğunu düşünüyorum; "bir alman'a kalp krizi geçirtmek istiyorsan sürpriz program yap" bu kadar iyi oynanır çünkü; kadın dehşete kapıldı gerçekten.^*
--- spoiler ---

(kronikduzelmez - 29 Ocak 2012 11:22)

burada çoğunlukla beğenilmediğine göre kesinlikle güzel olan filmdir..

(31 - 29 Ocak 2012 11:36)

gurbetçiler, gurbetçi yakınları olanlar ve tüm çocuklar için güzel bir film.

gülmeye gidenleri eğer bu saydığım kesimden değilse asla tatmin edemez.

ata'nın insanlığı filmdeki gibiyse ve berlin kaplanı'nı para için değil de sanatına devam için yaptıysa param da helal hoş olsun kendisine.

(deer therapist - 30 Ocak 2012 14:52)

sebepsiz yere de eleştiri yapabilenleri görmemizi sağlayan filmdir.

herkes adamdan eyvah eyvah tadında bir film bekliyor. zaten başrol oyuncuları komedyen olan filmlerin makus talihi de budur. aynısını cem yılmaz için de yaptılar. adamlar güzel vakit geçirmen için eğlencelik film yapıyorlar, oscar almak gibi bi niyetleri yok. ama sen gidiyorsun filmine, para veriyosun izliyosun ve filmden çıkışta "çok kötü aabi yea" diyerek kötülüyosun. tamam buna hakkın var tabi, eleştirmek herkesin hakkı ama arkasından şu cümleyi ekliyosun "eyvah eyvah daha iyiydi" ya da "ben öyle çok gülmedim abi"

sen istiyosun ki stand-up tadında bi film olsun, cem yılmaz ya da ata demirer filmde seni altına sıçırtana kadar güldürsün. gülmeyince de film çok kötü oluyor haliyle. adamları başka bir rolde görmeye tahammülün yok.

deniz çakır'ı yolda görünce "allah cezanı verecek ferhunde" diyen bi milletiz malesef, daha ne olacağıdı.

(tereyagli karides - 30 Ocak 2012 22:32)

nurettin karakteriyle necati bilgiç'i tekrar beyaz perdeye taşıması takdirimi kazanmış olan, bu iğrenç kış günlerinde basit beklentilerle gidilip hoşca vakit geçirilebilen, güneyin keyfini kısa da olsa hatırlatan yerli sinema filmi. komedi tarafı var, hafif dram öğeleri var. dayı yeğen teması da hoş olmuş. bu ilişkiyi yaşayan daha iyi bilir. buna rağmen daha film çıkışı otoparktayken %75'ini unuttum. ama güzel bir akşam geçirdim.

ne yani ata demirer'in boks temalı bir filmine gidip aydınlanmayı falan mı beklemek lazım, bu eleştiriler hafif acımasız kaçmış geldi bana.

(araxes - 3 Şubat 2012 23:33)

bu filmin senaryosuyla ilgili çalıntı iddialarını şimdi de ferdi tayfur dile getirmiş benim senaryomu çaldı,okuması için gönderdim o kendisi kullandı demiş.bu tip iddiaları daha önce de yavuz seçkin dile getirmişti yanılmıyorsam.

aklıma takılan bir iki şey var;
1- bu kadar kötü bir film nasıl çalıntı olabilir ? yani insan senaryo çalacak olsa ne bileyim daha matah bir şey çalmaz mı?
2- farzedelim ki çalıntı ferdi tayfur nasıl boksör olabilir ?
3-ferdi tayfur'un çalıntı iddiasındaki detaylardan birisi şu, boks maçını orhan ayhan anlatacak diye not düşmüştüm bunu bile kullanmış ata,türkiye'de orhan ayhan'dan popüler hatta başka boks spikeri mi var ?
4-yavuz seçkinin çalıntı iddialarına gelince de abicim bi almancı karakter yarattın diye gördüğümüz her almancıyı kendinden bilme korkuyorum fatih akın bi film çekecek de yarattığı alman karakter benim borak'ım diyeceksin diye.

kaynağa gelince : http://magazin.milliyet.com.tr/…1497895/default.htm

(bkz: eyorllamam bu kadar hadi hayırlı işler)

(iste hepsi bu - 4 Şubat 2012 03:42)

mükemmel olmayan film. ama fena da olmayan film. 2 saatimi sıkılmadan geçirmeyi başardım en azından film sayesinde. ama bir sorum var:

--- sorulu spoiler ---
şimdi bu son sahnelerde bütün aile taksiyle arenaya gidiyor ya, taksi şöförünün de boynunda boyunluk var ve "bütün deliler bizi buluyor" tarzı bir şeyler söylüyor orada. kesilen bir sahne sebebiyle mi öyle bir şey oldu o yoksa eyyvah eyvah'daki taksici falan mı bu?

edit: cevap geldi, oymuş.

--- sorulu spoiler ---

(essist - 4 Şubat 2012 07:16)

--- spoiler ---

filmin sonuna doğru rövanş maçına yetişmeye çalışan ailenin bindiği taksi, eyyvah eyvah'ta felç geçiren taksi şöförünün aracı. kendisi de boyunluğuyla beraber aynen işine devam ediyordu. böyle de bir gönderme olmuş. güzeldi.

--- spoiler ---

(killer - 12 Şubat 2012 00:48)

gitmeyecektim bu filme. öyle kötülendi ki hem verdiğim paraya hem de harcadığım vakte üzüleceğimi düşünmüştüm. ama fragmanı her izleyişimde "kim ne derse desin gitçem lan." deyip aynı akşam yine vazgeçiyodum gitmekten . lisedeyken psikoloji öğretmenim, "her şeyi ilk elden öğrenin, başkalarının fikirlerinden fikir sahibi olmayın." derdi. onu dinledim, bugün gittim, filmi izledim.

ata demirer'i severim. enstrüman çalma özelliğiyle, sesinin güzelliğiyle, sanat müziği okumayı becerebilmesiyle, kendini sürekli geliştirmeye çalışmasıyla, "büklüm büklüm" yorumuyla, her şeyiyle severim. bu adam boş durmuyor, çalışıyor, üretiyor. canı sıkılıyor, "makara" diye albüm yapıyor, stand-up yapıyor, film yapıyor, hepsi de tutuyor. benim için sanatçı, üreten insandır. bu açıdan kendisini çok başarılı bi sanatçı olarak görüyorum.

daha önce eyyvah eyvah serilerini de izledim. ikisini de beğendim (ilkini daha çok), bu filmi o serilerle kıyaslamak yanlış olur çünkü burada ata demirer çok yalnız kalmış, diğer filmlerdeki gibi ikinci, üçüncü "çok iyi" oyuncularla desteklenmiyor. mevcut oyunculardan yeterince faydalanılamamış, mesela nihal yalçın'ın oynadığı karakter, çok sıradan. kadının cevherini ortaya çıkarabilecek bi karakter değil. aynı şekilde, enişte ve abla rolleri de (özellikle abla) çok yetersiz kalmış ki çok zengin bir karakterdi.

anlam veremediğim bazı sahneler vardı,

-ayhan'ın (ata demirer) "karayip korsanları" muhabbetinden sonra kafası iyiyken başına korsan şapkası geçirip, ahtapottan sakal yapması çok gereksiz bir sahneydi. ata demirer bunu bazen yapıyor, eminim o sahne, setteyken aklına gelmiştir ve o an çok hoşuna gittiği için yönetmenden de rica ederek koymuştur, ama olmamış, çok sırıtmış. araya parça atmak gibi olmuş, gerek yoktu.

-bir diğeri de ayhan'ın ablasının azgınlığı. sanırım filmin bu konuyla ilgili başka sahneleri montajda kesilmiş ve bu "azgınlık" çok havada, çok anlamsız kalmış. filmle ilgili kusur bulacaksak montajda mutlaka bulabiliriz.

konu güzel, fakat iyi yararlanılamamış, ata demirer'in oyunculuğu diğer oyuncular tarafından desteklenememiş, komedi dozu yetersiz kalmış, fakat kötü film olduğunu söylemek de haksızlık olur.

bu arada eyyvah eyvah (ilk filmden) hatırlayacağımız taksici sahnesine bir gönderme yapılmış. aynı taksici (fatmagül'ün suçu ne dizisindeki fatmagül'ün ağabeyi rolünü oynayan bülent seyran) boynunda boyunlukla (önceki filmde hüseyin badem ve şarkıcı firüzan tarafından hastanelik edilmişti) yine taksici rolündeydi.

finaldeki boks sahnelerinde orhan ayhan'ın anlatımı tatlı bir detaydı, müzik güzeldi. ata demirer'in alamancı aksanı ve türkçe yanlışlıkları hoştu.

kısacası daha iyi olabilecekken, acele edilip pişmeden fırından çıkarılmış, biraz çiğ kalmış biftek gibi bir film.

tadı güzel, ama ben çok pişmiş severim.

(kirlikedi - 16 Şubat 2012 18:27)