Soldier (~ Asker) ' Filminin Konusu : Gelecekte, insanların doğumlarından itibaren ne iş yapacağına karar verilmektedir. Bazıları asker olarak yetiştirilmekteyken sonuçta duygusuz, sadece öldürmeye programlanmış insan robotlar olup çıkarlar. Bunlardan en yaşlısı ve deneyimlisi, yeni askerler tarafından saldırıya uğrar ve vücudunu terk edilmiş bir koloni gezegenine bırakırlar. Asker, burada hayatta savaşmaktan değişik şeyler olduğunu öğrenir. Ancak, bir gün bu benimsediği ve sevdiği gezegeni yeni askerlere karşı savunmak zorunda kalır.
Stargate(1994)(7,1-166516)
Breakdown(1997)(6,9-43748)
Executive Decision(1996)(6,4-46495)
Escape from L.A.(1996)(5,7-62966)
colin powell'ın karen deyoung tarafından yazılmış olan biyografisi....
(tktk - 30 Ekim 2007 10:27)
eminem'in the eminem show isimli albümünde yer alan parçası* (bkz: explicit lyrics) i'm a soldieri'm a soldierda da da da da dadai'm a soldieri'm a soldieryo [verse #1]never was a thug, just infatuated with gunsnever was a gangster, until i graduated into oneand got the rep of a villian, for weapon consealin'took the image of a thug kept shit appealingwill it stick out my neck with respect if it meant life or deathnever lived to regret what i saidwhen your me, people just wanna see if its trueif it's you, what your saying in your raps what you doso they feel, it's part of ya obligation of forefillif they see you on the streets face to face are you for real?the compitation ain't no compisation if you feelyour in violation, any hesitation? it'll get you killedif you feel it, kill it, you can conceal it, reveal itbeing reasonable will leave you full of bullets pull it, squeeze it, 'til its empty, tempt me, push me, pussiesi need a good reason to give this trigger a good squeeze [chorus]i'm a soldierthese shoulders hold up so muchthey wont budge, i'll never fall or fold upi'm a soldier even if my collar bones crush or crumblei will never slip or stumblei'm a soldierthese shoulders hold up so muchthey wont budge, i'll never fall or fold upi'm a soldier even if my collar bones crush or crumblei will never stumble [verse #2]i love pissing you off, it get's me offlike my lawyers, when the fucking judge lets me offall you motherfuckers gotta do is set me offi'll violate, and all the motherfucking bet's be offi'm a lit fuse, anything i do just gets newspistol whipping mother fucker bouncer 6'2"who needs bullets? as soon as i pull ityou sweat bullets and excellent that method to get rid of the next bullyit's actually better, cause instead of you murderingyou can heard of me come back, and again i kick dirt in themmr. pooring salt in your wounds, assault and get sued,you can smuggle lawsuits as soon as i walks in the roomeverybody's hearts just stops, they call the copsall you see is bitches coming out their halter topsrunning and ducking up at hot rock's parking lotyou'll all get shot, whether its your fault or not [chorus][verse #3]i spit it slow so these kids know that i'm talking to emgive it back to these damn critics and sock it to emi'm like a thug, with a little bit of 'pac influencei spew it, and look how i got you bitches rocking to ityou mother fuckers can never do it like i can do itdon't even try, you'll look stupid, do not pursue itdon't ever run your life trying to knock the trusei spit the illest shit ever, could drive me to itso tic and toc, listen as the sound ticks on the clocklisten to the sound of kim as she licks on the cocklisten to the sound of me spilling my heart through this penmother fuckers know that i'll never be marshall againfull of controversy, until i retire my jearsey'til the fire inside dies and expires at 30and lord have mercy on anymore of these rappers that verse meand put a curse on authorities, in the face of diversity [chorus]go left, go left, go left right leftgo left, go left, go left right leftgo left, go left, go left right leftgo left, go left, go left right left
(contagius - 11 Haziran 2002 14:15)
biraz yava$ hareket etse bile kodumu oturtan team fortress ünitesi. hem dayanıklı, hem de bazukalarıyla vazgeçilmez sava$çılardır.
(uco - 7 Ağustos 2002 23:32)
aslında bir neil young şarkısı. journey through the past hali makbuldür...soldier, your eyes,they shine like the suni wonder why.soldier, your eyesshine like the suni wonder why.jesus, i saw youwalkin' on the riveri don't believe you.you can't deliver right awayi wonder why.jesus, your eyesshine like the suni wonder why.
(saksak turizmin yavsak yolcusu - 18 Şubat 2009 09:37)
tf2'de oynanabilen karakterlerden biri.
(streetrider - 18 Şubat 2009 10:01)
might and magic vi'da bir monster.(bkz: veteran)
(crepuscule with nellie - 14 Nisan 2009 05:07)
abomination'in tragedy strikes albumunden bir parca.sozleri:we think we're men of steelwe're angry and we're fueledcommanding, they retreatprisoners of the warcaptured fallen peacewill they find the dooron your knees soldierdie for peace soldieraggrassiveupperhandmarching through the sandwill they take commandcountless causualtiesblood and gore to seecensored for the weekdumping oil at seanew victims of the wardying gracefullyrecessions marches nearthe checks have all been voidthe classes are all clearwe think we're men of steelwe're angry and we're fueledcommanding, they retreatprisoners of the warcaptured fallen peacewill they find the door
(amorphis - 6 Aralık 2002 20:04)
her ne kadar filmi izleyince pek anlaşılmasa da blade runner* evreninde geçmektedir bu film.
(the best is yet to come - 1 Kasım 2010 23:39)
sinemadan sonra atv den televizyon alemine giren etkileyici film. kurt russell bu filmde kendini a$mı$tır...
(ned flanders - 12 Ocak 2003 23:36)
bir deep purple parçası.*
(darknum - 30 Ocak 2003 19:20)
team fortress 2'nin saldırı üçlüsünden biri. her şeyin başında saldırı rolü çok daha ön plandayken o da diğer sınıflar gibi zamanla daha farklı oyun stillerini destekler hale gelmiştir, ama ne olursa olsun kendisi halen birçok oyuncu tarafından tf2'nin en renkli siması olarak kabul edilir.arıza adamlarla dolu bir takımdaki diğer herkesi aklıselim kişilermiş gibi gösterecek kadar arıza bir adamdır soldier. omzuna bazuka almış, vatan sevgisiyle yanıp tutuşan ağır bir şizofrenden de daha azını beklemek saçma olur zaten. geçmişine dair çok şey bilinmez, ama ikinci dünya savaşında kendisi amerikan ordusunun neredeyse her birimine başvurmuş, ama muhtemelen mental stabilitesinin yeterli olmayışından ötürü ısrarla reddedilmiştir. fakat bu onun kendi imkanlarıyla avrupa'ya, savaşa gitmesine engel olamamıştır. uzun çabalar sonucu bir şekilde polonya'yı bulup, kendini ateşli silahlar konusunda eğitmesiyle de nazi katliamına başlamıştır. ancak 1949'da savaşın çoktan bittiğini öğrenmesiyle yurduna dönmüş ve bizzat kendi tarafından tasarlanıp imal edilen madalyalarla ödüllendirilmiştir. ve yıllar sonra savaşa hasret kalmanın sonucu olarak avustralya kökenli bir ailenin kanlı bıçaklı iki oğlunun arasında yaşanan hararetli savaşta bazı askerlerle beraber taraflara hizmetini kiralamaya başlamıştır. jane doe takma adını kullanır.meet the soldier
(fragman - 28 Mart 2011 17:32)
(bkz: tannhauser gate)(bkz: blade runner)(bkz: david webb peoples)
(milistroke - 5 Haziran 2011 04:30)
fragmanıyla aynı olmayan ve militarist güzel film.
(dirk pitt - 23 Mart 2003 10:55)
ing. asker
(trenchkot - 31 Ocak 2001 23:22)
paul anderson'ın yönettiği,kurt russell'ın başrolde bulunduğu az bilim çok kurgu film.bi proje kapsamında todd sıfır yaşından itibaren bir asker olarak yetiştirilir ve şuursuz enfes bi asker olur.ama o da nedir yeni bir projeye göre artık askerlerin eğitimi negatif yaşlarda başlamaktadır.todd'un dahil olduğu projenin askerleri ile yeni projenin askerleri birbirlerine pek ısınamazlar,olaylar gelisir
(trenchkot - 31 Ocak 2001 23:25)
angus and julia stone'un güzel şarkılarından bir tanesi. julia söylüyor bu şarkıyı. yine çok iyi. http://www.youtube.com/watch?v=okclvja2nyuı met him down by the bay,he said life is a strangerthat wont go away.he took me by surprise,and ı felt for the first time,what its like to be aliveı’m a soldier,but ı don’t know how to fight.ı’m your best friendbut ı’m scared to see you tonight.ı’m the darkness, but ı want to be the light,oh how ı want to be,oh how ı want to be.ı met him down by the sea, said ı look like someone he knew.ı said ı don’t know anyone,so how could ı possibly know you.he touched my hand ,finally ı understandwhat it means to be here with you.ı’m a soldier,but ı don’t know how to fight.ı’m your best friendbut ı’m scared to see you tonight.ı’m the darkness, but ı want to be the light,oh how ı want to be,oh how ı want to be.
(melll - 25 Ekim 2013 02:29)
zamanında henüz batıda bu kavram yokken, askerler için militia ya da military man ismi kullanılmaktaydı. gel zaman git zaman türkler kavimler göçüyle birlikte evropaya akınlar düzenlemeye başlar ve ortalığın tozunu attırırlar.oklar yaydan, kılıçlar kınından çıkmıştır bir kere. ünlü roma kumandanlarından fabius cornelius maximus coriolanus bu durumu görünce ordusunu toplayıp türklerin karşısına çıkmaya karar verir. tabi bunun için önce imparator junius julyus agustus septembus octobus novembus'tan izin alması gerekmekteydi. imparatorun karşısına çıkarak:"abi adamlar kapımıza kadar geldi, ne yapalım" dedi. "topla bir ordu ve o türkleri yok et! huahaha! muhahahha!" diye karşılık verdi zalım imparator.bunun üzerine tam 7.000 kişilik bir ordu hazırlandı ve roma ordusu yola çıktı. roma ordusu savaşın yapılacağı meydana geldi. fakat o da ne? türkler savaş meydanına gelmemiş, geç kalmışlardı. bunun üzerine çok sinirlenen general "bu türklere iyi bir ders vermenin zamanı geldi. tarih şanlı ordumuzu bu barbarlar karşısında aldığı zaferlerle hatırlasın inşallah!" dedi. ikinci komutan pompeus "abi inşallah ne demek" diyince "ben öyle bir şey demedim, tercüman öyle çevirmiş. tabi aslında biz de aynı allah'a inanıyoruz orası ayrı fakat tarzımız farklı. bizim incil bozuldu biraz geçerliliğini yitirdi yenisi çıkacakmış diyorlar" diyerek durumu geçiştirdi. tarih bilgisi oldukça iyi olan ikinci komutan ise "komutanım! şunu iyi biliniz ki biz daha hıristyanlık dinine bile geçmedik. roma'da, pompei'de ve diğer şehirlerde helak olmak için her türlü rezillik, ibnelik var bizde şu anda; pompanın, zevk-ü sefanın, ahlaksızlığın bin bir çeşidi mevcut, süper devirde yaşıyoruz aslında fakat yine de helak olmayaydık iyiydi bakalım"diye karşılık verdi. general bunun üzerine "sen bana laf yetiştireceğine git bir bak bakalım pompeus, türk ordusu gelmiş mi" diye söylendi.askerlerine "her yere baktınız mı? gelmişler mi?" diye emirler yağdıran ikinci komutan gelen olumuz cevaplar üzerine "şu tepenin ardına da baktınız mı?" diye sordu. herkesin başını önüne eğmesi üzerine durumu çakozlayan pompeus oraya da iki adam gönderdi ve rapor etmelerini istedi. hemen tepenin ardına gidip bakan askerler geri döndüler ve "komutanım burdalarmış" dediler. "kaç kişiler" sorusu üzerine de "2.000 ya da en maximum 3.000" dediler. durumu gidip generale rapor ettiler ve general hemen türk hakanına bir elçi gönderdiler. elçinin içeri girmesiyle türk hakanı metilla han arasında şu diyalog geçti:- ben buraya roma imparatoru junius julyus agustus septembus octobus novembus ve ordunun komutanı fabius cornelius maximus... eeee.... maximuuuuuus... bi dakka hatırlayacam.... hah! maximus coriolanus'u temsilen geldim. sizlerden talebimiz bellidir. alın ordunuzu ve topraklarımızdan defolun. böylece kimsenin canına zarar gelmeyecektir. savaşa geç kalmanızı da affedeceğiz.- bre elçi, sen destursuz buraya girersin, ve bizlere ne yapmamız gerektiğini söylersin. önce edebiyle girmesini bil. söyle o komutanına ve imparatoruna, kendileri bizim egemenliğimizi tanıyacak. topraklarının güzel yerlerinden bağ bahçe falan verecek. buralarını biz yurt belleyeceğiz. çadır kuracağız. dirlik düzen sağlanacak.- sen ne diyorsun türk! çık git diyoruz bak yoksa elimizden bir savaş çıkacak!- gitmezsek nolacak? -bunu siz istediniz. bu bir savaş ilanıdır. yalnız biz aşağıdaki tepenin oradayız. sizin ordunuz en maximus 3.000 kişi, bizimki ise tam 7.000 gerçek asker. o yüzden siz gelin bizim oraya daha kolay olur. ayrıca geç geldiniz.son sözü söyleyip beklemeden çıkan elçi savaşın başladığını haber vermek üzere generalin yanına koyulur. lafı uzatmadan sadede gelelim. türkler tepenin ardında görünür ve hakanın okçulara komut vermesiyle atlı okçular oklarını bir güzel atarlar. biraz romalının düşmesinden sonra hakanın "saldır!" komutuyla atlılar yürürler. zaten savaş dışında bolca yiyip içip semirmiş ve zevkün sefanın rahatlığından dolayı sert koşulların yetiştirmediği roma askerleri kalkanı kaldıracam mızrağı tutacam diyene kadar türkler romalıları dağıtırlar. bunun üzerine savaş meydanından kaçarken generalin askerlerine son söylediği söz şu olur:-ben sizin gibi ordunun taa aq. siz askerseniz bunlar ne? bunlar askerse siz nesiniz. bizler military man (bazı kaynaklara göre militia) diyorduk askerlere. bundan sonra askerin adı militia değil, türk hakanının onlara dediği gibi "saldır" olmalıdır. işte bu olay üzerine aslında emir kipinde bir fiil olan saldır kelimesini salak batılılar isim zannedip, saldır kelimesini asker için kullanmaya başlamış, zaman içinde bu kelime ingiliz dili ve edebiyatı içerisinde "soldier" olarak yer almıştır.kaynak: eycof
(cokciddi - 3 Nisan 2015 22:43)
kökeninin salt (tuz) kelimesinden geldiği rivayet edilen, asker anlamına gelen ingilizce kelime. eskiden askerlere bir zamanlar çok değerli olan ve hemen bulunmayan tuz ile ödeme yapılırmış. saltier kelimesi de evrimleşerek soldier haline gelmiş.miş miş, muş muş....
(bosch kalfa - 5 Mart 2005 12:21)
boss turizm sayesinde izlediğim herhalde bir otobüste gösterilmiş en iyi film.
(beni birak saraba bak dayi - 13 Haziran 2005 05:23)
rambonun uzayda geçeni.
(superjesus - 2 Eylül 2006 02:21)
Yorum Kaynak Link : soldier