ingiliz temelli eczane zinciri. ilactan baska bilumum sey de satiyorlar gerci...

(unsaid - 13 Şubat 2002 16:20)

insanlar aldıkları fuzuli şeylerle evlerine döndüklerinde pişman olmasınlar diye içlerine ekstralarını koyarak ' ama bak içinde de bu var ne güzel di mi?' bahanelerini üretmelerini ve içlerini rahatlatmalarını sağlayan ne olduğunu anlayamağım mağaza. içinde ilaçlar, hediyelikler, parfümler, yemekler, makyaj malzemeleri, gerekli gereksiz herşeyi bulabiliyorsunuz...

(tensor muscle - 9 Ocak 2010 03:30)

turklerin telaffuzunu bir turlu beceremedigi, ingiltere merkezli eczaneviparfumeri dukkani. ingiliz aksanini bilen ne dedigimi anlar. amerikanca konusanlarin ne dedigimi anlamasini beklemiyorum.

(i dont give a fuck about the world - 12 Mart 2010 16:12)

tadımlık the killers şarkısı. sözleri;

no more trouble,
in this town.
silent night, for a change.

brand new year,
coming up ahead.
you know its been so long,
since i rang one in?

i close my eyes,
think about the path i took.
just when i think these times,
have gotten the best of me.

i can see my mother in the kitchen.
my father on the floor,
watching television.
it's a wonderful life.

cinnamon candles burning.
snowball fights outside.
smile below each nose and above each chin.

stomp my boots before i go back in.

i wasted my wishes,
on saturday nights.
boy what i would give,
for just one more.

i soften my heart,

shocked the world.
do you hear my voice?
do you know my name?
light my way,
lift my head.
light my way,

i can see my mother in the kitchen.
my father on the floor,
watching television.
it's a wonderful life.

cinnamon candles burning.
snowball fights outside.
smile below each nose and above each chin.

family all together.
presents piled high.
frost on all the windows,
what a wonderful night.

cinnamon candles burning.
snowball fights outside.
smile below each nose and above each chin.

so happy they found me,
love was all around me.
stomp my boots before i go back in.

(mitch - 31 Mayıs 2011 10:24)

brightonda kaldığım dönemde bir rahatsızlık sonucunda pharmacy kısmına gitmiştim ama rahatsızlığımı ingilizce nasıl anlatacağımı bilmediğimden kadıncağıza ağzımı açıp aha bu işte demek zorunda kalmıştım. ve kadıncağız da gülerek bana gerekli ilaçları vermişti.
özetle, beni iyileştiren eczane zinciri.
(bkz: i love england)

(rossgaller - 17 Mayıs 2003 18:25)

her ilac satin alan mu$terisine ''dukkandan cikip intihar edebilir'' gozuyle bakan $irket. formalite de bi yere kadar.

- aspirin please...
- aspirin?
- yes
- why?
- nasil why?
- why do you want the medicine?
- severe headache. ok?
- yes ok. so when did it start?
- today
- ok. emm are you, or have been recently involved in any form of psychological treatment?
- no?!
- what will you do with the medication?
- eeeeh
- ok. could i ask you to..
- sus sokarim aspirine de sana da $imdi aa
- next please...
- sus.

(mervan - 24 Eylül 2003 07:39)

400 mg'lik taş gibi ibuprofen satandır. advilin yokluğunda rahatlatandır.

(uche okechukwu - 8 Mayıs 2015 08:47)

ingiliz saglik sisteminin bosluklarini dolduran ilac marketi zinciri. tamam, ingiltere'de saglik hizmetleri ucretsizdir, ama herhangi bir rahatsizlik durumunda en kisa zamanda en iyi tedaviyi almak cogu zaman mumkun olmaz. hasta oldugunuzda "her ayin 3. carsambasi ogleden sonralari tatiliz" gibi abuk bir sebeple doktorunuza ulasamayabilirsiniz. ya da "sehrimizde 3 hastane var ama hicbirinin acil servisi yok" da bir bahane olabilir. ama boots hep oradadir. turkiye'de receteyle satilan bir takim ilaclardan tutun da evde kendiniz hazirlayip disinize uygulayabileceginiz gecici dolguya kadar genis bir yelpazeye sahip boots belki de ingiliz saglik sisteminin yetersizligi sayesinde ayakta duruyor ve gunden gune buyuyor.

(sisyphus - 8 Temmuz 2005 02:03)

an itibari ile bazi urunlerinde yuzde elli indirim olan kozmetikci dukkani.

(satine - 21 Ağustos 2005 11:31)

artık türkiye'ye de gelecek, hayatımız değişecek.

(invincible defeat - 28 Mayıs 2006 18:51)