amanda palmer'ın 15 ekim 2008'de çıkan ilk solo albümü who killed amanda palmer'ın son şarkısı;

sözlerini de yazayım da tam olsun;

i tried to fall in it again
my friends took bets and disappeared
they mime their sighing violins
i think i’ll wait another year

i want my chest pressed to your chest
my nervous systems interfere
ten or eleven months at best
i think i’ll wait another year

this weather turns my tricks to rust
i am a lousy engineer
the winter makes things hard enough
i think i’ll wait another year

plus, i’m only 26 years old
my grandma died at 83
that’s lots of time if i don’t smoke
i think i’ll wait another year

i’m not as callous as you think
i barely breathe when you are near
it’s not as bad when i don’t drink
i think i’ll wait another year

i have my new bill hicks cd
i have my friends and my career
i’m getting smaller by degrees
you said you’d help me disappear
but that could take forever
i think i’ll wait another year
it’ll be the best year ever
i think i’ll wait another...

can’t we just wait together?
you bring the smokes, i’ll bring the beer

...i think i’ll wait another year

(sister blister - 21 Aralık 2008 16:12)

bu yıl vizyona girmesi beklenen mike leigh filmi.

(doc dr stein - 19 Mart 2010 21:13)

en iyi orijinal senaryo dalında oscar adayları arasında yer alan mike leigh filmi.

(isikokunem - 25 Ocak 2011 17:06)

almanya'da, "sıcacık bir aile filmi" filan gibi bi promosyon çalışmasıyla gösterime girdi.
neymiş dedik, gittik, sinirlerim bozuldu, kalbim buz kesti.

spoiler olabilir

konu sırf şu: yaşlı bir çift var, arkadaşları filan geliyor evlerine, yemekler pişiriliyor, sohbetler ediliyor.
karakterleri tanıyoruz uzun muhabbetler sonucu. sonra da hiçbişey olmuyor. herkes bi aşırı antipatik. bi tanecik sevimli insan yok. başkarakterler olan yaşlı çift sanırım dünyadaki en sıkıcı ve gereksiz iki insandı. diğer başkahraman olan sakar-hafiften manyak-yaşlanma kompleksine girmiş hanımteyze, zaten ağır loser, sevgisizlikten-ilgisizlikten gebermek üzere. sarhoş olup olup saçmalıyor, sonra istenmiyor haliyle. zavallılığı mide bulandırıyor.
yaşlı çiftin çirkin tombiksi oğulları var, göçmenlerle ilgili bi iş yaptığı sahne vardı.. hintli midir artık neyse, karşısındaki insanlara davranışı tiksindirdi beni. buna rağmen kompleks hanımteyze küçükbeye aşık yıllardır böle bi. ama küçükbey sonradan mal bi karıyı getiriyo sevgilim diye. samimiyetsizliğinden ölücek genç kızımız, ekiki mekiki yapıyo sevgilisinin ailesinin yanında. ayçokşirin.
hayatta yapayalnız olmak, hep alkole kaçmak, istenmemek, sevgisizlik-sekssizlik, durmaksızın kaybetmek, insanın acımasız tarafı-muhtaç tarafı...
çok keyifsiz şeyler düşündürdü, neşemi kaçırdı film resmen. "sımsıcak dostluklar üzerine-mutluluk çiçek böcek filmi", azcık moralim düzelir diye aylar sonra para bayılıp sinemaya gidiyorum ve travma yaşıyorum amına koyim böyle işin.

spoiler bitti

(keine ahnung - 22 Şubat 2011 17:37)

cok agir bir ingiliz dramasi. senaryo bir durum hikayesi tarzinda islenmis ve filimde genel anlamda olan bir olay yok. gercek anlamda trajik durumlar var. caniniz zaten sikkin ise kesinlikle bu filme gitmeyin. butun karekterler gayet iyi canlandirilmis ve senaryo cok basarili bir sekilde islenmis ama bu kadar trajedi ve karamsarlik bence filmi bayagilastirmis.

(disciple - 7 Mart 2011 07:15)

mike leigh'in yaşlandıkça efkarlandığını gösteren film. all or nothing'de o kadar kasvete rağmen sonunu tatlıya bağlamıştı, bunda o da yok.

--- spoiler ---

tarihin en ezik film karakteri mary bu filmde çıbanbaşı, nerdeyse bütün erkeklere niyetlendi (ken hariç), nezaketen sorulan her şeye olur çekti, bir mevsim daha geçse tom basacaktı tekmeyi. katie denen kız vıcık vıcık samimiyetsiz, dayaklık. son olarak habire lovely diyip duran anne, sana diyecek lafım yok.

--- spoiler ---

(lavvar - 7 Mart 2011 22:20)

muhteşemin de ötesine geçmiş fevkaledeni fevkinde bir film.

bir durum hikayesi olmasına ve film başlayalı 1 saat olduğunda dahi "noluya lan bu filmde, napıyonuz lan siz kimsiniz lan" diye sormanıza rağmen, harika kurgu ve senaryo, akıcı ve gerçekçi diyaloglar sizi adeta filme kitliyor. filmi durdurup biri sorsa konusu ne diye belki kitlenir cevap bile veremezsiniz.

ama işte film tam anlamıyla hayatın kendisi. ne eksiği var ne fazlası. sanırım sinema sanatının ulaşmak istediği o duruluğa, saflığa dokunabilmiş bu filmde mike leigh. sanatın ve sinemanın amacı insanı tanımak, içini kurcalamaksa tam da bunu yapıyor film..

--- spoiler ---

evet, filmin son sahnesinden bahsetmesek olmaz. durarak insanı böyle düşündüren başka bir sahne olamazdı herhalde. arkada gençler paris diyalogları yaparken, mary'nin buruk gülümsemesinde, etrafa tedirgince bakan hüzünlü gözlerinde saniyeler boyunca birsürü şey yaşamış gibi oluyorsunuz. dahası o dakika mary'nin yerine geçip onun gözlerinden etrafa bakma ihtiyacı hissediyorsunuz. filmde insana sık sık sinir bozucu gelen mary'i belki de en iyi o sırada anlıyorsunuz. o kadar durağan bir şekilde böyle bir etki yaratabilmesi de filmin güzelliği.

--- spoiler ---

(number 1 zero - 9 Mart 2011 20:36)

küçük iyi bir hikaye. mükemmel oyunculuklar. üstüne de mike leigh'in alameti farikası olan ironik bir anlatım. ben çok beğendim.

spoiler

mike leigh seyrederken ısınacağınız karakterlere çok dikkat etmeniz gerekir. mesela, mutluluk yuvasının sahibi tom ve gerry'nin (evet, o isimler de neydi öyle, değil mi? ironi derken bunu demeye getirmiştim aslında) oğulları joe ve onun tahammül ötesi zevzek sevgilisi kathy aslında düpedüz iticiydiler. ancak, bütün hikaye çok iyi kurgulandığı ve bu karakterler de ince detaylarla örüldüğü için bunu kolayca göz ardı edebilir insan.

ama mike leigh etmiyor işte. kolaycı biri değil çünkü.

spoiler bitti rahatlayın.

(cekirge - 15 Mart 2011 12:33)

k's choice'un güzel bi şarkisi efem... almost happy isimli albümde bulunur... hadta size sözlerini de vereyim, bütün olsun...

i wish you could adore
the way you did before
now you're living through another year
oh, the light you were
will soon become a blur
as you're living through another year
oh, what a waste of time it is
to indulge inside of bliss
getting ready for another year like this
another year to lie
another year goes by
you're not sick, so you can't heal
but i wonder do you feel
the need to cry: 'i'm out of here'
oh, your goal is safe
but is it all you crave
as you're living through another year
oh, what a waste of time it is
to indulge inside of bliss
getting ready for another year like this
another year to lie
another year goes by
is it me who cannot see
the face of mediocrity
i try to smile you see
your lightness darkens me
filter all of your emotions.
fake you're never low
or face the one you fear
you're living through another year
another year to lie
another year goes by

(portakal - 5 Ağustos 2004 11:08)

şimdi böyle bakinca, bir parça olsun cure'un cut'ını andırmaktadır...

(portakal - 5 Ağustos 2004 11:08)