• "walken'in suç örgütü lideri, caruso ve snipes'in onu yakalamakla görevli iki polisi canlandırdığı kara film. final unutulmaz. ama burada da anlatılmaz."
  • "christopher walken nin gulup ciddile$mesi triplerine hasta oldugum filmdir ayrica."
  • "(bkz: a king in new york)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    walken'in suç örgütü lideri, caruso ve snipes'in onu yakalamakla görevli iki polisi canlandırdığı kara film. final unutulmaz. ama burada da anlatılmaz.


    (usak - 6 Aralık 2002 10:18)

  • comment image

    “ i spent half my life in prison. i never got away with anything, and ı never killed anybody that didnt...that didnt deserve it”
    frank white ( christopher walken ) dan bishop’a ( victor argo)

    king of new york’un alt metni; kokain imparatorluğundan kazandığı parayla bir çocuk hastanesi açma hayali kuran bir modern zaman gangsterinin portre artıkları. artık olan, böyle bir karakterin görsel yaratımındaki rönesans varı dışsal etkiler ve onların mükemmele yakın sunumu. oysa hikayenin klasik zamanı, zihnin fiziksel döngüden sıyrılıp kendi dışsallığını soyutladığı anlar. böyle anların ekrana yansıması kamera tekniklerinin fersah ötesinde duran bir sistem çağrısı olarak özümsenmeli. karakterin düşünsel zamanı, kadrajın bulandırdığı zamansal gidişatın çizgisel iz düşümünden kopuk, dairesel harekete bel bağlamadan dikey vuruşlarla farklı bir metinde yeniden biçimleniyor. bu duraksamalar, mesela filimin girişinden itibaren sesiz sinema dönemine denk düşen kurgusal bekleyiş ki, bu; sunumdan daha saydam bir yeni dünya yaratımı, yapıyı klasik biçemden yabancılaştırarak hikayeyi bir martin scorsese şablonundan, hedef şaşırtma yoluyla uzaklaştırıyor. burada istenen bir modern vampir mitosunun godard tarafından sahnelendiği tek perdeli tiyatro gösterisi etkisi. ta ki şehir obsesyonu keskin hatlarını yumuşatıp, gölgelerin mavi ve sarı ile dans eden fazla alımlı yanını warhol etkisiyle sonuçlandırmak. bu görsel yaratım sonuçta mutlak sinemasal yaratımları ikinci plana atıp filimi edebi etkileşimlerle sonuçlandırmak istiyor. bu istek filimin çevresini saran dogmatik şartları kendi lehine çeviren bir kazanç kapısı. yapıt ait olduğu yerden havalanıp popüler sanattan nihilizmin soluk kararlılığına geçiş yapıyor.
    . $ 8 milyon
    .tüm bütçe italya.
    .tüm kadro amerika.
    sonuçta yaratılan dünya milletler ötesi, algının derinliğine inen bir sezgi hali. söz ettiğim sezgi filimi bütünlüğe ulaştıran dinsel ikonografinin, yaşamın devamını sağlayan enerji birikimiyle çarpışma anının ötesindeki kopuşlar. süreklilik. bunun kesikleri sondaki ölümü bekleme anındaki darlıkla yoğruluyor. ölüm farklı bir kanaldan akarken yaşam daima bir sorgu odasında. bütün düşünsel çaba, tüm bir olarak, belki refleks daima kendi zamanını gerisinde kalıp arananı bir önceki planda sabitliyor. kırmızının keskinliği ve siren sesinin filimin ses bandındaki öncelik arayışına rağmen zamanın kaybolmayıp durduğu ender anlardan. zaman kendini koruyor geri çekilen duygusal iletiler. zihnin panaromik açılımı üzerine bir kavuşma metni, böylece film, en sonda ilk on beş dakikasını ziyaret ediyor. sessizliğin bütüne kavuştuğu an alt metni bölüp filimi kendi safından ayırdığı an ayrıca. bu çifte kopuş tek bir duruşun kendini yeni anlamlarla çevrelemesi için yeni bir fırsat zamanı. fakat zaman, zamanı durduranın üzerinden görüntü titremesi yapmadan geçemiyor, böylece kırmızı daha kırmızı, baskın yiyen taban yüzündende sirenler kulağa daha keskin geliyor.


    (bad astronaut - 5 Mayıs 2003 14:29)

Yorum Kaynak Link : king of new york