• "yaşama sevinci ve gücü veren his."
  • ""sonsuz aşk bitmiş olandır." *"
  • "herkesin inanmak istemese de inandığı, inanmayı istese de bir türlü inanamadığı tılsım. noel baba gibi. kadının zaafı, erkeklerin tuzağı."
  • "ateşli bir sevişme seansı sonunda zerrin egeliler'in bülent kayabaş'a "allah var mıdır?" diye sorduğu film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    insan doğasına bakarsak aşk insanın yaşadığı en büyük streslerden biridir. her stres anı için de beyin dengelen komutunu vermektedir. gerçekleşen aşk yani bir süre sonra dengelenen ruh hali ve bünye artık eskisi kadar yüklü bir stres hissetmediğinden aşk daha dengeli bir hissiyat olan sevgiye dönüşür.
    gerçekleşmeyen ve münasip biryerimizde patlayan aşk hissiyatı ise sürekli stres oluşturduğundan sonsuzdur, ölümsüzdür. ancak fazla stres adam öldürür dikkat ediniz.


    (big bad mama - 12 Kasım 2007 01:57)

  • comment image

    herkesin inanmak istemese de inandığı, inanmayı istese de bir türlü inanamadığı tılsım. noel baba gibi. kadının zaafı, erkeklerin tuzağı.


    (staring girl - 2 Mart 2009 06:14)

  • comment image

    beşik kertmesi isimli dizide meltem cumbul ve olgun şimşek'in birlikte söyledikleri şarkı. sözleri aşağıdaki gibidir.

    -olgun şimşek-
    yaz geçti, güz geçti, günlerim zor geçti.
    toprağa tohum düştü, canıma can düştü.
    bir sevda boy verdi, gurbete yol düştü.
    gönlüme yarim, gül düştü.

    -meltem cumbul-
    kalbimde bir sızı, bilmem ki n'oluyor?
    göğsümde bişey var, tarifsiz çarpıyor.
    bir duygu alsa da, sarsa da kalbimi.
    bilmem ki bana n'oluyor?

    aşk, sonsuz aşk.
    aşk, sonsuz aşk.
    ah aşkı arıyor kalbim,
    ah aşkı arıyor,
    aşk sonsuza kadar.

    kalbimde bir sızı, bilmem ki n'oluyor?
    kaf dağı ardında olsan da tek gülüm.

    bir duygu alsa da, sarsa da kalbimi.
    yar seni arar, bulurum.

    aşk, sonsuz aşk.
    aşk, sonsuz aşk.
    ah aşkı arıyor kalbim,
    ah aşkı arıyor,
    aşk sonsuza kadar.
    aşk sonsuza kadar.
    aşk..


    (dennis bergkamp - 16 Şubat 2011 03:35)

  • comment image

    "...
    uzanmış birbirimize şirinlik yapıyoruz.
    "hiç kimse için tam öyle biri yoktur ki" dedi.
    "oturup imal etmek lazım onu. sen yapabilir misin?"
    başını göğsümden kaldırıp gözlerini gözlerime dikti.
    "yapabilsem senden yapardım bi tane daha" dedim. "bu burundan, bu dudaklardan, zor ama, şu gözlerden."
    utanıp başını indirdi, yine göğsümde kayboldu.
    iyi de, başlarken söylüyo işte insan bu laflardan, nolucak ki... aynı zihniyet, başka final cümleleri de benzer incelikte kuruveriyor.
    kafasını kaldırmadan konuşuyor şimdi:
    "ben seni kaç tane seviyorum biliyor musun? üç tane, beş tane filan değil, sekiz tane... ama yatık sekiz."
    doğruldu.
    "biliyorsun di mi yatık sekizi?"
    parmağıyla havaya sonsuzluk işareti çiziyor.
    "yatık sekiz... yani sonsuzluk demek."
    demesin ama böyle...

    - deme ama böyle. bu çok ciddi ve bağlayıcı bi laf şimdi. böyle olmadığını biliyoruz.
    - niye ki? şu an ben böyle hissediyorum.
    - ama şu an.
    - aslında saatler hep yatık sekizi gösterir.
    - nasıl yani? neyse konuşmayalım. öyle olsun... ne güzelsin şimdik sen.
    - hıı öyleyim, biliyorum ben...
    - ehehe... çok da alçak gönüllüsün.
    - bi saniye çekelim elimizi. bilimsel bişey konuşuyoruz şurda. her zaman dilimi ve şu an sonsuzdur. kantor'un* iç içe aralıklar dizisini biliyoruz...
    - nerden biliyoruz?
    - e, çok da kültürlüyüm bi taraftan. kantor dizisinde her bir aralık sonsuz küçük parçalara bölünebilir. dolayısıyla sonsuza ıraksar.
    - bizim zamanımızda şairlerden filan alıntı yapılıyordu, matematikçilerden değil.
    - bak hala bizim "bizim zamanımız" diyo yaa. yok ööle bişeyy, yatık sekis diyom ben sana.

    evet yatık sekiz... değil ama öyle olsun. şu an için olsun peki. bitip kaybolmak isteyinceye kadar. oturup günümüzün dolmasını bekleyelim. hem belki o "şu an"lardan birinde takılır kalırız. olamaz mı? şu an için o bile olucakmış gibi gözüküyo.
    "üç değil, beş değil, sekiz tane... ama yatık sekiz."
    ben de tekrarladım. kendimi çok zorladım, biteceği zamana dair aklıma bir şey gelmedi. yine çok mu acı çekerdik... varsın olsundu. hem, şimdi böyle sarılıp uzanmışken, o "artiz"in dediği gibi...
    ne kadar güzeliz... ne kadar güzeliz."

    atilla atalay


    (suyunrengi - 15 Ekim 2011 11:54)

  • comment image

    bir rahmi çeçen şiiri.

    sonsuz aşk
    sona çok uzak
    öylesine sevmek
    romanların ve şiirlerin düşlerle kesiştiği
    çok uzak bir ülkede kaldı
    gençtik bilmiyorduk her şey
    hele sevmek çok kolaydı

    ne sonu bilinmedik yollar korkuturdu bizi
    ne de karanlıklar
    olmaz yabancıydı bize
    gerekince seller gibi gözyaşı akıtırdık
    ümitsizlikten uzak
    ve faydası varmış gibi denize

    biten bir sevda ile ölebilir
    hiç gerçekleşmeyecek bir aşk için
    doğabilirdik yeniden
    gülü severdik de
    bülbülle diken arasındaki ilişki
    olabildiğince uzaktı bizden

    gizin güze dönüşmesi uzun sürmedi
    ve gülün dikene
    doğar öğrenir ve ölür insanlar
    bir tek yaşamamışlık kalır geriye


    (m0ruzak - 29 Nisan 2005 00:40)

Yorum Kaynak Link : sonsuz aşk