Süre                : 1 Saat 45 dakika
Çıkış Tarihi     : 09 Kasım 2018 Cuma, Yapım Yılı : 2018
Türü                : Drama
Ülke                : Fransa,Romanya,İsveç
Yapımcı          :  Chimney , Film i Väst , Les Films de l'Après-Midi
Yönetmen       : Radu Muntean (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Alexandru Baciu (IMDB),Radu Muntean (IMDB)(ekşi),Razvan Radulescu (IMDB)
Oyuncular      : Andra Guti (IMDB), Mihaela Sirbu (IMDB), Cristine Hambaseanu (IMDB), Ela Ionescu (IMDB), Bogdan Dumitrache (IMDB), Teodor Corban (IMDB), Alina Berzunteanu (IMDB), Serban Pavlu (IMDB), Maria Popistasu (IMDB), Alexandrina Halic (IMDB), Viorel Comanici (IMDB), Adrian Vancica (IMDB), Ana Radu (IMDB), Marian Olteanu (IMDB), Hritcu Florin (IMDB), Radu Muntean (IMDB), Octavian Strunila (IMDB), Marc Titieni (IMDB), Gabriel Rauta (IMDB), Antonia Micu (IMDB), Laurentiu Dragan (IMDB), Sophie Crudu (IMDB), Eugenia Maci (IMDB), Miruna Iova (IMDB), Eugen Ionescu (IMDB), Iosif Pastina (IMDB), Ana Maria Morosanu (IMDB), Flavia Dobre (IMDB), Andrei Amarfoaie (IMDB), Valentin Antofi (IMDB), Alexandru Baciu (IMDB), Laur Dragan (IMDB), Gabriel Mustea (IMDB)

Alice T. ' Filminin Konusu :
Mario ve Luisa'nın küçük kızları Alice bir gün kaybolur fakat aradan 193 gün geçmesine rağmen Mário (Nono Lopes), Alice'in kaybolduğu gün ne yaptıysa hergün aynı şeyleri yapıyor: Aynı saatte kalkıyor, aynı adımları atıyor, aynı trene binip, aynı dilenciye para veriyor. Hatta o gün temizlikçiye verdiği bir damatlığı, hergün aynı temizlikçiye tekrar götürüyor. Bu rutin sayesinde Alice'i bulabileceği ümidi o kadar güçlü ki, bu rutine ek olarak hergün sokağa karışıp kayıp ilanı dağıtıyor, onları mağaza camlarına yapıştırıyor. Ama en ilginç olanı ise, yaklaşık 600 bin nüfuslu Lizbon'un en işlek caddelerini tepeden gören çeşitli dairelere tam 11 el kamerası yerleştirmesi, onların tüm gün kaydettiği görüntülerin yer aldığı kasetleri toplayıp akşam izlemesi ve dikkatini çeken görüntülerin çıktısını alıp duvarına yapıştırması.. Bunları yaparken son derece sistematik ve dakik bir yöntem izleyen Mário, kayıp kızını aramak diye bir meslek edinmiş dersek doğru olur. Asıl mesleğinin aktörlük olduğunu anladığımız Mário ’nun oyunundan izlediğimiz kısa pasajlarda büründüğü diri ve neşeli kimlik ile acısını saklamayı da başarıyor. Ama Alice ’siz hayata geri döndüğünde tekrar soğukkanlı, içinde fırtınalar kopan ama rutinine sadık Mário haline geliyor. Bunun yanında depresyona giren karısı Luisa'yı da teselli etmeye çalışarak, bu hüzünlü olduğu kadar gizemli öykünün baş köşesine oturuyor.

Ödüller      :

Locarno International Film Festival:


  • "hürriyet'in kendileriyle ilgili haberin hemen altına koyduğu reklamla aslında hak verdiğini gösterdiği grunge topluluğu.link1link2"
  • "anlattıklarının bir kısmına katılmakla beraber koskoca istanbul hakkında yaza yaza bunları mı yazmışlar denilesi grup. hani kebap, rakı, boğaz, minareler falan. çok ayıp çoookk..."
  • "allahtan asansöre binmis.sabah benle birlikte tramvaya binseler demek ki havasizliktan havale gecirip down in a hole'u tersten soylicekler."
  • "sahte bunalımlarını insanlara pazarlayarak ceplerini dolduran müzisyen müsfettelerine en güzel cevaptır alice in chains."




Facebook Yorumları
  • comment image

    gayet normal bir elestiri gruptur. sen alismissin it gibi yasamaya, ter kokusuna, dedektörlere, paranoyalara, adamlar bunu yadirgayinca yaygara yapiyorsun. kapalicarsiya gidip sikilmedikleri de iyi olmus, en azindan bir kisminin. bok gibi kalabalik, rezil sehirciligi, berbat altyapisi, hijyenden haberi olmayan insanlarin yasadigi garip bir sehir istanbul. biz bunu görüp lan cok seviyorum istanbul u dedigimizde, bunlari görmezden geliyoruz, onlar diyince bok atiyor oluyor. facebook ta agizlarinin paylarini veriyorlarmis, yikanmislardir umarim daha önce.


    (corrosive - 17 Temmuz 2010 12:41)

  • comment image

    anlattıklarının bir kısmına katılmakla beraber koskoca istanbul hakkında yaza yaza bunları mı yazmışlar denilesi grup. hani kebap, rakı, boğaz, minareler falan. çok ayıp çoookk...


    (fisheye - 17 Temmuz 2010 12:49)

  • comment image

    otel asansöründe asılı kalan ter kokusunun hangi akla hizmet "pis türklere" mal edildiğini anlayamadığım sözler sarfeden grup. otel lan orası. arabı da var, ingilizi de var, almanı da var. blogda "türkler iğrençsiniz ibneler" gibi direk bişey söylenmese de, istanbula kadar gelip de dönünce tek sölicekleri lafın bunlar olması ilginç. o fotoğrafçı herif de böyle bişeyler yazdıydı bloguna. yazın lan yazın. bişey dediğimiz yok. oryantalizmle yeni tanışmıyoruz. ama gözünüzü seviyim söyledikleriniz o canım müziğinizin önüne geçmesin. konser iyiydi hoştu güzeldi veya konser çok kötüydü ses sistemi şöyleydi seyirci böyleydi diyin. ama gidip de böle arkamızdan konuşmayın lan. üzülüyoruz.


    (otuzbesdegilotuzbesbucuk - 17 Temmuz 2010 13:01)

  • comment image

    kusura bakmayında ben istanbula gelip asansördeki ter kokusundan bahseden adamın amına korum. lan istanbul lan. amına koyim bağcılarda mı kaldınız naaptınız.

    -asansör ter kokuyordu, deodorant çok fazlaydı türkiye çok iğrenç ööö.
    -aferin süper söylemiş adamlar harika aşmış süper. harika lan.

    evet türk insanı ter kokuyor doğrudur. ama konsere gelmişsin hem de gerçekten güzel bir şehire gelmişsin, sen bahsediyorsun asansör ter kokuyordu. siktir.

    edit: bunları geçtim ulan sanki, bağdatmış, gazzeymiş gibi bomba patlicak bomba patlicak. lan mal 11 eylülde ikiz kulelerin, pentagon'un ebesine atlamadılar mı? aynı mantıkla amerika'nın güvensiz, gazze gibi bağdat gibi bir yer olduğunu mu iddia edelim?

    konuştu bal kabağı.


    (isyanim var ulaan - 17 Temmuz 2010 13:48)

  • comment image

    sen gel türkiyeye otelden çıkma, asansördeki koku duydun diye bunu bütün ülkenin kültürüne mağlet. abi kokan biri var demek orda ondan kokuyo. ne yani. bu mu yani, "aiiyy çok fena kokuyolar ööggh" mü yapıcağın yorum ?
    tabi ki kokmadığımızı iddia etmiyorum hergün gebze-harem minibüsünde seyahat eden (seyahate bak ) biri olarak bu dertten en çok müzdarip olan benim .
    ama burda bu adama hak verip de "evet kokuyoruz yaa " diyene de sinirleniyorum arkadaşım. ben orda kokan insandan rahatsız oluyo olabilirim ama asgari ücretin bi ev kirası kadar bile olmadığı kodumun şehrinde adam deodoranta niye 2 lira para versin , geçen gün koltuğun altındaki bozuklukları toplayıp eve iki ekmek almıştı zaten. günde 12 saat çalışıyo, senin oturduğun evi inşaa ediyo, geçtiğin yolu yapıyo, o yüzden kokuyo.


    (cubuk makarna bakisli kiz - 17 Temmuz 2010 13:49)

  • comment image

    gençler türkiye'de dolmuşlara laf edeceğinize gidin bir greyhound'la yolculuk yapın bakalım amerika'da. sanırım bu blogu yazan abimizde götünü delta'nın business classından kaldırmaya teşrif edemeyip hiç greyhound'la yolculuk yapmamış yada bir temmuz günü central park'ta yürüyüşe çıkmamış olacak ki canım ülkesini gül bahçelerinden ibaret misk kokularıyla dolu sanıyor.


    (yesilcizgilikazak - 17 Temmuz 2010 15:40)

  • comment image

    ne "chains manyak grup hacı,yalamalıyım her türlü" yalakalığında ne de "kahrolsun aic,şarkıları zati bokum gibi" tarzı kolpa muhalifliğindeyim. grupla turlayan göt korkusu tavan yapmış elemanın yazdığı bir şey sanırım (çok da önemli değil kimin yazdığı) ancak ilk kez konser verilen bir ülkede seyirci/konser/müzik ekseni hakkında bir iki kelam birşeyler karalamak yerine puntoların büyüdüğü konu ve yapılan tespit son derece gereksiz ötesi geldi bana."yeaea adamlar doğru söylüyoo hacı,ter kokuyoz işte, vaay soo seriüüz" tarzı entry sahipleri de orta1terk sanırım.

    paris metrosu sidik kokuyor, o vakit neden fransızların sidikli olduğunu düşünmeyeyim ki?

    gibi...


    (7th son of a 7th son - 17 Temmuz 2010 16:00)

  • comment image

    allahtan asansöre binmis.
    sabah benle birlikte tramvaya binseler demek ki havasizliktan havale gecirip down in a hole'u tersten soylicekler.


    (la traviata - 17 Temmuz 2010 17:16)

  • comment image

    sahte bunalımlarını insanlara pazarlayarak ceplerini dolduran müzisyen müsfettelerine en güzel cevaptır alice in chains.


    (inferno - 21 Temmuz 2004 03:45)

Yorum Kaynak Link : alice in chains