99 Cahaya di Langit Eropa ' Filminin Konusu : 99 Cahaya di Langit Eropa is a movie starring Acha Septriasa, Abimana Aryasatya, and Raline Shah. The story of a Indonesian students in Europe. How they adapt, to meet with various friends until finally lead them to the secrets of...
Surga Yang Tak Dirindukan(2015)(8,8-1998)
Laskar Pelangi(2008)(7,9-1751)
Ada Apa dengan Cinta?(2002)(7,8-2119)
Habibie & Ainun(2012)(7,6-1542)
Surga Yang Tak Dirindukan 2(2017)(7,4-266)
Ada Apa dengan Cinta? 2(2016)(7,4-1397)
5 cm(2012)(7,2-1449)
Ayat-Ayat Cinta(2008)(7,1-857)
Warkop DKI Reborn: Jangkrik Boss Part 1(2016)(6,6-940)
Bulan Terbelah di Langit Amerika(2015)(5,9-185)
Bulan Terbelah di Langit Amerika 2(2016)(4,2-130)
Hanum & Rangga: Faith & The City(2018)(1,2-3456)
üç kuruş paraya çalıştırıldıkları için hiç de dışardan göründüğü gibi eğlenceli bir mesleğe sahip olmayan insanlar. cnbc-e çevirmenlerini bilemem, ama genelde ajanslardan freelance çeviri alan kişiler (genelde de öğrenci olur bunlar) çok komik paralara çalıştırılırlar. bir de iki satır dil biliyorum ben de çeviri yaparım uyanıkları vardır ama bilmezler ki dil bilmekle çeviri yapmak arasında dağlar kadar fark var..
(lonestar - 10 Mayıs 2007 12:39)
mevzubahis iki tane altyazı cevirmeni vardır.1. korsan dvd-cdlerin cevirmenleri. bunlar sattıkları şeyin korsan olduğunun farkında olarak, yeri geldiğinde bol sallamalı garip cevirilere imza atarlar. bunlarla ilgili turkce altyazi bombalari başlığında birçok örnek göze carpar.2. benim asıl anlatmak istediğim kitle ise, birçok internet sitesi forumlarında bir araya gelmiş, kendi aralarında bir görev paylaşımı yapmış (hangi diziyi, hangi bölümü kim çevirecek'e kadar), zaman zaman grup halinde çeviri aktivitileri yaparak hem zamandan hem yeni insanları altyazıya ısındırmak için çabalar sarfeden insanlar. bu insanların her insan gibi bir egosu olmakla birlikte dizinin bir köşesine imza atmalarının nedeni sadece, küfür yemek değildir, eğer dizi çevirisinde bir hata varsa, bir yanlış çeviri varsa, bir öneri/sikayet varsa geri dönebileceğiniz bir imza bırakmıs olmalarıdır. ha ego yok mudur vardır anasını satayım. ben tek tek oturup kareleri bile bölerek altyazı hazırlayanları, aksam eve geç gelmesine rağmen ingilizce bilmediği için dizi izleyemeyenler insanlara sadece iyilik olsun diye fedakarlık yaparak çeviri yapanları biliyorum. sadece ingilizceden değil, japoncadan, ispanyolcadan, fransızcadan hoşuna giden filmleri arkadaşlarıyla paylaşabilmek adına çeviri yapanları biliyorum. bu konudaki insanların toplandığı bir siteye örnek vermek gerekirse divxplanet.com bu anlamda takip edilmesi gereken sitedir. cevirmen'nin niki dışında başka bir iletişim bilgisi, dalga vs göremezsiniz. çünkü altyazılar kontrol edilerek kitleye sunulmaktadır. buradan tüm fedakar çevirmenlere bir alkış...
(daha - 10 Mayıs 2007 13:37)
altyazıları çevirmek için saatlerini bırakın günlerini, aylarini harcayarak emek veren kimse. bu kişiler bu kadar uğraştan sonra bu çevirilerini hiçbir beklenti içine girmeden paylasirlar. aylarini harcadiklari altyazilarinda 5 saniyecik bile olsa isimlerini yazan, bunun icin bile tesekkur yerine gereksiz tepki görür bu güzel insanlar. 5 saniye görünen isimlerinden rahatsız olanlar gelip 10 dakika uğraşıp kötüleyici entry yazar, ama yılmazlar yine çevirirler, yine paylaşırlar o kadar güzeldirler, o kadar biriciktirler.
(strada di sogno - 6 Haziran 2007 22:25)
bu adamları en basitinden ingilizce'den türkçe'ye çeviri yapmakta ne var diye küçümseyenlerin ellerine bir film alıp çevirmelerini isterdim şahsen. hatta en diyalog fakiri filmden bile başlayabilirler. eğer 40-50 satırdan sonra hala karşılıksız iş yapan altyazı çevirmenlerine bok atabiliyorsanız helal olsun derim. ama bu işin 2000 satıra ulaşanı, elde orijinal metin olmadığı için kulaktan çeviri yapanı, anadili ingilizce olan bir adamın bile anlamakta zorlandığı ağdalı ingilizce'yi türkçe'ye çevireni, scripti olmayan belgesellere bile el atanı var. daha var oğlu var gerçi de bunlar yeterli sanırım. bu işi yapanların büyük kısmı bunu hobi olarak görüyor. bu yüzden insanlar genelde kendi beğendikleri filmleri çevirirler ama sırf birilerinin işi görülsün diye hayatta oturup izlemeyeceği filmleri bile çevirenler var ki bu çeviri sırasında konuya vakıf olabilmek için internette filmle ilgili araştırma yapanlardan söz etmeme gerek var mı bilmiyorum. bunca emekten sonra bırakın da altyazının başına sonuna nicklerini, isimlerini, maillerini yazsınlar. bu mail olayı da karı kız düşürmek için değil, milletin altyazılarda gördüğü hataları kendilerine iletmesi için koyulur genelde. ayrıca madem bu kadar alerji yapıyor açarsın altyazı dosyasını text editörle silersin iki satır. zor bir şey değil yani.
(ntldr - 9 Eylül 2007 12:34)
bu sozlukte her turlu kisiye, olguya cok acaip ve bir o kadar da anlasilmaz tepkiler gordum daha da gorecegim ama hazretlerinin actigi basligin altinda okuduklarimdan sonra tabuta son civi de cakilmistir. agri dagi gibi egoya haiz insanlar addedilen bu adamlarin, cevirdikleri filmlerin sonunda email-nick vesaire eklemelerinin sebebi muhattabini bilmen icindir sevgili kardesim! dahi anlamindaki de yi ayri yazamiyorlar diye o yuksek zevkinin icine mi edildi? havaya kufur edecegine bakarsin kim cevirmis, atarsin mail ; " lan hayvan senin cevirecegin filmi skiim" dersin, o arkadas da"cok biliyosan sen cevir" der, alirsin cevabini oturur dusunursun, nereye ne kusayim diye. bir daha da divxplanet.com dan ceviri falan indirmez, oturur kendin yazar kendin eglenirsin.ister elinde text olsun ister oturup kendi cevirsin, senin su entryi yazdiginin 10 misli 100 misli vakit harciyor. ister bu isten para kazanir ( kazaniyorsa helali hos olsun), ister zevkine yapar, ntldr nin belirttigi gibi varsa hatasi eksigi, isteyen kendisine ulassin diye mail adresini de cevirinin sonuna ekleme cureti degil cesaretini gosteriyor bu adamlar. izledigin filmin/dizinin cevirisini begenmedin mi? o nickli adamin cevirilerini bir daha indirmezsin, ne izledigini bilirsin.ben baska bir cografyadan ornek vereyim, altyazidan daha mesakatli ve zor bir isi ruslar yapiyor mesela. rusyada altyazili film izlemek bir luks, sinemada ozel salon bulman lazim orjinal dilde seyretmek icin, hemen her yabanci yapim rusca dublajla gelir ekrana, dvdye. birkac yil once bir kac gencten olusan bir ekip yabanci dizilerin divxlerini kurduklari siteden ucretsiz downloada acti, acmakla kalmayip hepsine de ellerinden geldigince duzgun dublaj yapmaya basladilar. oole sikik sokuk kufurlu gladiator dublajlari degil, gayet amatorce ama eli yuzu duzgun dublajlar. bir kac kisi basladiklari bu hobiye ekibi daha da buyuterek devam ettiler. kendilerine superbit adini veren bu grup, onceleri tum karakterleri 3-4 kisi seslendirken su an her karaktere ayri birini assign ederek, alttan gelen orjinal sesi tamamen izole etmeyi basarip, antin kuntin tum sesleri bile ( radyo mesaji,tv spikeri sesi vb ) cevirerek, bu isi profesyonel yapanlardan kat kat basarili isler cikariyorlar. superbit etiketli dvdler kapis kapis giden, aranilan sorulan urunler haline geldi, siteleri abardikca abardi, tum dunyada izlenen ne kadar televizyon dizisi varsa guncel bi sekilde sitelerinden downloada sunuldu. o kadar basarililar ki, prison break karakterlerini youtube da orjinal sesleriyle izledigim zaman bunu daha iyi anladim. bir t-bag, bir bellick ve ozellikle mr kim i rusca dublajli izleyen her insan evladi dili anlamasa bile uygun gorulen ses renklerinin bu karakterleri ne kadar yukselttigini, icini doldurugunu farkedecektir. ( link sormayin soylemem, bi defa o sitenin linkini verme hatasinda bulundum serverlari coktu )rusyada bulundugum su bir bucuk senede akil sagligimi kaybetmediysem bir bu cocuklarin sitesine bir de divxplanet in cevirmenlerine duaciyim. isterse sulalesinin seceresini yazsin, tesekkuru borc bilirim. egolarini yiyim sana bisey olmasin guzel kardesim...
(sanborn - 10 Eylül 2007 13:31)
son zamanlarda hayata ve insanlığa dair bana umut veren tek şeydir bu insanlar.üşenmeyip koca filmi çeviriyorlar üstelik para da almıyorlar. kah filmin başına kah sonuna bir not koyup bizi gülümsetiyorlar, kah eserlerini sevdiceklerine adıyorlar. üstelik para da almıyorlar. bazen parantez açıp bir küfürü ya da o dile has bir deyimi bizlere açıklıyorlar. üstelik para da almıyorlar. onlar uğraşıyor didiniyor, biz hop diye indiriveriyoruz altyazıları, üstelik para da vermiyoruz. sizi seviyorum altyazi cevirmenleri. selam olsun size.not: bazen çok tırt çeviriyorlar yalnız.
(ruprect - 26 Aralık 2008 22:41)
bazen izlenilenin hem sonunda hem de başında ismi / nicki geçebilir.şöyle ki; diziport isimli süper siteden izlidiğim house dizisinin altyazı çevirmeni bölümler boyunca sacit'ti. sonra bir bölümde birden başka biri oluverdi. neyse canım bana ne izledim bitti, iyi de çevirmiş eleman sağolsun da, bitince ekranda şöyle yazdı: - çevirmen : hedehödö / hayırlı teskereler sacit. meğer sen bizim sacit askere git. arkadaşı devral çevirmenliği. sonra zannediyorum sacit'in acemilik bitti tekrar buna geçti çevirmenlik işi fakat bu seferde; çevirmen: sacit / kars falan gibi şeyler yazmaya başladı. adamın bütün askerliğini takip ettim yahu. sacit ya adamım, yakınlık duyuyorum artık kendisine. hayat ne garip diziler, çevirmenler falan.edittosmikkos: meğer sacit acaip meşhurmuş... bu entryden sonra arka arkaya 3 mesaj aldım ki birinde açıklama da vardı; benim gibi meraklı melahatler için yazıyorum; sacit tabib asteğmen olarak yapmış askerliği. demek doktormuş da, e tabi nası anlıycak da çeviricek dimi?
(nothing personal - 13 Şubat 2009 01:49)
modern çağın süper kahramanları. onlar, "internetten dizi-film izleme kültürü"nün yerleşmesini sağlayan mükemmel insanlar. sayfalarca övgü yazabilirim onlara.kimisi var ki; dizi bizim saatimizle gece 3'te yayınlanıyor mesela. sabah 11'de bi kalkıyorum, altyazısı hazır, yayınlanmış. ne ara izledin, ne ara çevirdin, ne ara kontrol izlemesini yaptın de mi? yapıyorlar işte, gece/gündüz demeden her saatlerini çeviriyle harcıyorlar.peki ne için? divxplanet gibi büyük sitelerde belki 3-5 kuruş reklam geliri alıyorlardır. ama kaç kişi var orada, kaç çevirmen var, neye göre bölüp kazanacaklar değil mi? ki bir kaç çevirmenin röportajını okuyunca bir çoğunun hiç bir şey kazanmadan bunu yaptığını görüyoruz. bir tek dizimag çevirmenleri para alıyorlar.bu insanlar kadar iyi niyetli değilim sanırım ben, çünkü mantığım almıyor, çeviri yapacak kadar iyi ingilizcesi olduğuna göre, uğraşmadan izleyip kapatır. ama aynı bölümü tekrar tekrar izleyip, sırf başkaları da mahrum kalmasın diye altyazı hazırlamak, senkronunu ayarlamak... üstelik sadece manevi karşılığı var. o da eleştirileri göz ardı edebilirlerse. bazen o kadar rahatsız edici yorumlar yapılıyor ki, onlar adına ben üzülüyorum. sanki çeviri onların zorunlu göreviymiş gibi "şu saat oldu çeviri yok" yada "bir sürü kelime hatası vardı, x'in çevirileri bok gibi" diye yorumlar yapmak. oturduğun yerden dünyayı kurtarmak, milleti eleştirmek kolay. kalk sen yap, 20 dakikalık dizinin bile ilk 5 dakkasından sonra canından beziyor musun bezmiyor musun?özellikle fringe gibi, house m.d gibi, the big bang theory gibi dizilerin çevirisini yapmak çok zor. bir ton bilinmeyen terim, yada genel olarak bambaşka bir kültüre ait bir deyimi, kalıbı, olayı biliyorlar. kore filmi izliyorsun mesela, adam araştırmış altyazıda not düşüyor "korelilerin böyle bir geleneği vardır" vs. diye.bu çeviri yapanlar, hani gecesi gündüzü belli değil dedim ya, öyle işsiz güçsüz insanlar da değil. zaten iyi bir ingilizce eğitimlerinin olması gerekir çeviriler için. ki mesela house m.d'nin çevirilerini yapan sacit, doktormuş. nazo82, mona rıza, emre bekman hep iş-güç sahibi insanlar. yoğun insanlar. yine de bizim için uğraşıyorlar.izlediğim bütün dizilerin, bütün filmlerin çevirmenlerine tek tek teşekkür etmek isterdim. sözlüğü takip edenleri varsa bu vesileyle edeyim, siz bütün divxplanet ve diğer onlarca çeviri sitesinde emek verenler. sizler süper insanlarsınız! iyi ki varsınız!
(aquatic - 18 Mart 2012 14:59)
kıskanılandır.benim kıskandığım nokta; o çeviri yapıyor da ben niye yapamıyorum diye değil. bende yok zaten o kadar ingilizce. ama insanın 23 yıllık hayatında o kadar ingilizceye sahip bir arkadaşı da mı olmaz? bak görüyorum millette ne arkadaşlar var; yok tiyatrocu, yok müzisyen, yok ingiliz, yok alman.. bendekilerin hepsi mi amele olur? hepsi amele. işçi pazarına git orda bekleyenlerin yüzde yetmişi benim arkadaşlar işte. nereden buldum, nereden bulmadım? ya da onlar beni nereden bulduysa artık?neyse, ingilizce bilmeyen biri olarak altyazılı film çok izlerim. öyle güzel ki başında ve sonunda çıkan çevirmen isimleri. ama ben onları da kıskanmıyorum. kıskandığım nokta; çeviri yapan kişinin filmin sonunda ya da başında bunu birine ithaf etmesi. ben geçen gün bunu gördüm. çevirmiş, bu da yetmemiş, bu çeviri senin için geliyor der gibi "for pam :)" yazmış. bak yaban çakalına bak. sanırım pam de çeviri yapıyor, böyle nick'ler üzerinden birbirlerine film armağan ediyorlar. vay arkadaş. lanet olsun şöyle bir arkadaşımız, sevgilimiz olmadı. ingilizce öğrenirsem ilk iş çeviri yapıp ilk bölümü ve devamındaki on iki bölümü kendim için çevireceğim, sonuna da for zahist yazacağım. not: bunun başka bir anlamı var da ben bilmiyorsam. bu entry'nin silinmesi bir mesaja bakar.
(zahist - 23 Mart 2013 21:59)
scene ve p2p rip gruplarıyla birlikte underground film piyasasındaki döngüyü besleyen en önemli yapıtaşı olmasına, üzerlerinden bir sürü alakasız adam ve organizasyonun repütasyon ve para kazanmasına rağmen hakkı en çok yenen insanlardır. örneğin divxplanet'a kötü bir altyazı geldiğinde çevirmeni eleştiren 50-60 tane yorum görürsünüz rahat rahat ama iyi bir altyazıda 3-4 teşekkür yorumu bulmak bile zordur. yine misal onca emek verilerek yapılmış çeviriler internetteki film izleme sitelerinde kullanılır. bu tip yerlerde kimi zaman çevirmenin ismi bile altyazıdan kaldırılır hatta oraya kendi ismini yazan orospu çocukları da yok değil. filmlerin altındaki yorumlardaysa o siteye, filmi yükleyen admine teşekkür için millet sıraya girerken o filmi anlayabilmelerinin bir numaralı sebebi olan çevirmenden bahseden bir tane adam çıkmaz. download forumları ve torrent sitelerinde de durum farklı değildir. altyazı yokken altyazı niye çıkmadı ya diye kıçını yırtanlar altyazı çıktıktan sonra tek kelime etmez. filmi kendi bile riplememiş ve tek yaptığı başka bir kaynaktan filmi alıp paylaşıma açmak olan adama repler, teşekkürler gırla giderken altyazı çevirmeni gene saksı muamelesi görür.işin en trajik yanıysa yasadışı kabul edilen bu çevirilerin dvd, tv yayını gibi filmin legal kopyalarında kullanılması olsa gerek. burada da çevirmene herhangi bir kredi, teşekkür, takdir bir şey verilmez. yani öyle bir piyasadalar ki kendilerinden başka herkes maddi manevi bir şeyler kazanıyorken işin en çetrefilli kısmını yapıp en az takdir gören bu gönüllü çevirmenler oluyor. halbuki çevirmenler yaptıkları işi durdurdukları anda yukarıda saydığım tüm bu ekosistemi felce uğratacak kadar önemliler. ortada ne online film izleme sitesi kalır ne de o torrentleri indirecek indirse de izleyebilecek bu kadar adam. hepsini buradan saygıyla selamlıyorum.
(ntldr - 1 Eylül 2013 01:42)
Yorum Kaynak Link : altyazı çevirmeni