engin altan'ın binbaşıyı canlandıracağı film. yahu üsteğmen desen anlarım kazara yüzbaşı desen yine kurtarır da o yaşta senin binbaşı olman normal mi arkadaş? gerçi sezerciğin üsteğmen olduğu türk sinemasında engincim binbaşı çok mu? niye içerlendiysem. hiç.

(patlak fermuar - 2 Ekim 2011 23:02)

öhh piss militarist ot bok diye eleştirmeden önce, türk hava kuvvetleri'nin 100. yılı anısına yapıldığını hatırlatmakta fayda var.

--- spoiler ---

bunun haricinde gayet güzel bir şekilde sıkılmadan,keyifle izlenen harika bir yapım.

tatbikat sırasında güzel bir it-dalaşı göreceğiz diye merakla bekledik ama ne yazık ki yok... uçuş sahneleri ise gerçekten anlatıldığı kadar güzel, ben niye pilot değilim diye resmen imrendiyor.

film müzikleri ise ozan doğulu imzalı, zaten kendini belli ediyor, on numara.

bir de filmin sonunda ediz hun kısa bir sahnede gözüktü... ya da bana öyle geldi^*

--- spoiler ---

ülkemizde yapılan bu tarzda ilk film olmasına rağmen beklediğimden çok çok daha başarılı. emeği geçenlerin ellerine sağlık.

f-16lar, f-4ler,hava kuvvetleri,solo türk, türk yıldızları... mutlaka gidin, görün izleyin.

(loctavius - 28 Ekim 2011 20:39)

bence uçuşla hiç alakası olmayan insanların uçmak tutkusunu anlaması açısından çok başarılı bir film olmuştur.filmin tek kötü oyuncu seçimi hande subaşı olmuştur.bir ruhsuzluk var o kızda .izleyen herkes de kız yerine ben daha iyi oynarım olmuştur.onun yerine tuba ünsal misal olarak bir tercih olabilirdi. onun dışında zaten özge özpirinçci ve engin altan 'ın birlikte izlemek güzel bir deneyimdi. çağatay ulusoy bence geleceğin kıvanç tatlıtuğ'dan sonra modellikten oyunculuğa hızla geçişini yapan en başarılı isimlerden biri olmuştur.insanı heyecanlandıran zaman zaman güldüren güzel bir film olmuştur.bence kesinlikle görülmesi gereken bir filmdir.

(joey82 - 29 Ekim 2011 13:14)

--- spoiler ---

''uslu bir çocuk olursanız hava hastanesinde türk yıldızlarını elde kask kırmızı tulum ve g-suitle kolda yürürken görebilirsiniz.''

--- spoiler ---

(simple present tense - 29 Ekim 2011 21:55)

henüz seyretmediğim ama başvuruda bulunmak için en az 1.63 cm boy ölçüsüne sahip olmanın gerektiği hava harp okuluna özge özpirinççi'nin 1.60 cm lik boyu ile nasıl başvurup pilot olduğunu çok merak ettiğim film.

kaynak 1: http://www.ikdm.hho.edu.tr/…#basvuru_kosul_ssorular

kaynak 2: http://www.unluboylari.com/…ge-özpirinççi-boyu.html

ha biri çıkıp derse ki: olm şirinlik kontenjanı diye bi şeyi var okulun ordan almışlardır. ona da laf etmem bak. allah için şirin kız.

(aerolaconic - 30 Ekim 2011 08:37)

filmde bizim vergilerle binbaşının mustang'i tamir edilmiştir. helal etmedim tabii.

(beitar jerusalem - 30 Ekim 2011 16:58)

gökyüzü çekimleri olsun, hava harp okulu'nda pilotların eğitim aşamalarının gösterilmesi olsun, kullanılan uçaklar ve helikopter olsun gayet seyredilebilir ve keyifli bir film ortaya çıkartmış..

ama tabi şu var her türlü aksilik üst üste mi gelir bir insanın başına kardeşim seyirciyi duygusal açıdan sarsmaya çalışmaya ve en kötü şartlarda bile bunları başardı dedirtmeye pek gerek yoktu sanki... senaryo çok daha farklı olabilseydi bir klasik haline bile gelebilirdi...

--- spoiler ---

hayatta ayrılık var, boşanma var, ölüm var.. bunların hepsi bir insanın başına da gelebilir.. ama bu kadar kısa zamanda üst üste devamlı bir adamın başına ölüm acısı, pilot olmaya çalıştığı eğitim süreçlerinde ayrı kalmaktan devamlı yakınan anlayışsız sevgili, yanlış anlaşılma, terk edilme, aldatılma, bunalıma girip eğitim süreçlerini aksatma, ölüm tehlikesi atlatma vs gelmesi çok zorlama olmuş...

bir de birkaç ayda o güzelim arabayı hiçbir insan evladı öyle hurdaya çıkartmayı başaramaz! hele ki o araba emanet olarak verilmişse ve sahibi bir gün geri alacaksa ona gözü gibi bakar insan kullanmaya kıyamaz!

--- spoiler ---

(paganini - 30 Ekim 2011 18:59)

tam beklediğim gibi çıkan filmdir. hiç şaşırmadım. zaten ölü zamanımı değerlendirmeye, gülmeye eğlenmeye girmiştim sinemaya. yakalayabildiklerimi sıralıyorum. beğenenler kusura bakmasın. şanlı türk ordusuna ben değil, filmin bu şekilde çekilmesine yol verenler ayıp etmiştir bence.

--- spoiler ---

*uçuştan elenen adam o marşı mırıldanmaz öyle gaza gelip.

*bütün uçakları çekelim diye karma bi şeyler yapılmış. artık eğitimin safhaları nasıl birbirine girdiyse; arkadaş ilk yalnıza f-5 ile çıktı.

*hangi askerin mustang'i var? babadan zengin desem değil, anlattı köylü çocuğu olduğunu.

*filme katmaya çalışılan romantik hava fazlasıyla tırt. avrupa'ya konser vermeye giden konservatuar öğrencisi de, çok afedersin senin "artık yerdeki hayatla götteki hayat bıdı bıdı" artisliğini çekmez.

*babanın ölümüne filmi çekmeye başladıktan sonra mı karar verdiler? kalp krizi olsa tamam derim, ani gelir. adam hastaneden aradı, iyiydi falan. hadi o öldü neyse. yalnıza çıkmış adama frekanstan babasının öldüğünü söylüyordu lan az daha. nasıl bi kafadasın komutanım?

*filmde sürekli bir "masal ile anlatma" artistliği var. sanıyorum izleyiciyi duygusal havadan çıkarmamak için.

*tanrım o nasıl bir emercensi?! kuş çarpıyor. yakıtı soruyor engin altan tono atan. cevap: "bitmek üzere"
ulan sen zaten emercensilikmişsin. kuş çarpmasa da bayağı sakat iş yapmışsın yani. hem öyle bile olsa doğru düzgün cevap ver. "bitmek üzere" ne lan? ne kaldıysa söyle yani.
adamdan atlaması isteniyor. yok diyor adam bırakmam. şehre doğru uçma bari öküz! gebertecen insanları, inip sümüklü sevgiline koşacan diye.
arama kurtarmacı da kendi malı gibi kafasına göre koşuyor ya helikoptere. bunun bir talimatı, prosedürü yok mu? sonra geldi bi de pervane durmadan çıktı aletten. nedir bu tezcanlılık ya?

*bu arada sevgilisinin uçuş hattında ne işi var? herif kalkacak, dip dibeler, f-16'nın içinden el sallıyor falan. afterburner'ı bi açacak, kömür olacaksınız sonra.

*bu arkadaş grubu tesadüfen sürekli aynı yerlerde görev yapıyor. o yüksek lisans yapan tip de peşlerinde sürekli. imkansız değil tabii ama. garip.

*türk yıldızlarından imza istedikleri sahnede koptum. filo komutanı seri bir şekilde azarlıyor zenciyi falan.
-sen! bir buçuk saniye geç kaldın! (akıllarınca çok iyiler demeye getiriyor ama 1,5 saniye bayağı fazla) ^{* * *}
-sen! o kadar kanat salladım, selektör yaptım, kornaya bastım. neden yaklaşmıyorsun?! (rencide olmasın diye frekanstan söylemiyor, kanat sallıyor)
-komutanım 2 metre biliyorum ben. (sopde yazıyor diyecek gibi oldu)
-bu kadar olacak diyorum! tam bu kadar!

*bunlar komutanlığa girerken yanımdakine demiştim: "söyleyin bakalım evlatlarım, ne istersiniz benden?"
öyle de oldu. 3üncü dünya savaşı bitmiş gibi "eee bundan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?" dedi ediz hun. arkadaş bu ne ya?
ne yapacak, işini yapacak tabii. muhtemelen zorunlu hizmetini bitirip line'a geçecek.

--- spoiler ---

alınganlık gösterecek bir durum yok. film kötü.

(bkz: engin altan loop atan)

(vevarli - 13 Kasım 2011 19:59)

--- spoiler ---
anka kuşu figürü, gökyüzünün yeryüzündeki toprak gibi sonsuzluk olduğunu, bir bekleyenin varsa uçuştan da savaştan da sağ dönüleceği tüyolarıyla birlikte uçuş, yeryüzü ve gökyüzü görsellikleriyle de izlenilirliği kuvvetlendirilmiş filmdir. asuman(gökyüzü) aşkı bir kere girmeye görsün bünyeye hep uçmak ister insan tey tey tey

--- spoiler ---

(giddy - 27 Kasım 2011 00:38)

yaklaşık 16 yıllık yaramı kanatmış bir filmdir.

ankara'da yapılacak olan askeri lise sınavına yol parası bulamadığımız için gidememek, akabinde girilen meslek lisesinin harp okuluna girişte engel teşkil etmesi vs. vs. gözlerim dolu dolu seyrettim, eşimin yanında ağlamamak için kendimi zor tuttum. filmin duygusallığından değil, yaram kanadıkça verdiği acıdan elbette.

siz siz olun gökyüzüne saldığınız uçurtmanın ipini sıkı sıkıya tutun.

(fenasi kertmen - 17 Şubat 2013 22:29)