Süre                : 1 Saat 26 dakika
Çıkış Tarihi     : 31 Temmuz 1992 Cuma, Yapım Yılı : 1992
Türü                : Aksiyon,Komedi,Fantazi,Korku
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Twentieth Century Fox , Kuzui Enterprises , Sandollar
Yönetmen       : Fran Rubel Kuzui (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Joss Whedon (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Kristy Swanson (IMDB)(ekşi), Donald Sutherland (IMDB)(ekşi), Paul Reubens (IMDB)(ekşi), Rutger Hauer (IMDB)(ekşi), Luke Perry (IMDB)(ekşi), Hilary Swank (IMDB)(ekşi), David Arquette (IMDB)(ekşi), Randall Batinkoff (IMDB)(ekşi), Stephen Root (IMDB), Natasha Gregson Wagner (IMDB), Candy Clark (IMDB), Mark DeCarlo (IMDB), Thomas Jane (IMDB), James Paradise (IMDB), David Sherrill (IMDB), Liz Smith (IMDB), Paul M. Lane (IMDB), Toby Holguin (IMDB), Michael Kopelow (IMDB), Ricky Dean Logan (IMDB), Bobby Aldridge (IMDB), Amanda Anka (IMDB), Al Goto (IMDB), Kim Robert Koscki (IMDB), Clint Lilley (IMDB), Chi Muoi Lo (IMDB), Jimmy N. Roberts (IMDB), Ben Scott (IMDB), Ben Affleck (IMDB), Alexis Arquette (IMDB), Bryan Goeres (IMDB), Seth Green (IMDB), Ricki Lake (IMDB), Paul Pesco (IMDB)

Buffy the Vampire Slayer (~ Vampir avcisi Buffy) ' Filminin Konusu :
Buffy, görünüşte annesiyle birlikte Sunnydale'e taşınan ve burada yeni okulu Sunnydale High'a alışmaya çalışan sıradan bir genç kızdır. Buffy'nin kısa zamanda bu küçük kasabaya alışmasını kolaylaştıran şey, yöre halkının sıcak karşılamasından çok, Cehennem Ağzı'ndan fırlamış türlü iblis ve vampirlerdir. Buffy her nesilde, gecenin yaratıklarıyla mücadele etmeleri üzere seçilen Avcı'ların sonuncusudur ve buraya gelmesinin sebebi de önceki okulunu, vampirleri yok etmek için ateşe verip kül etmiş olmasıdır. Hiç de istemediği bu kaderi yaşamasını kolaylaştıran şey arkadaşları Willow, Xander ve gözetmeni Giles'ın varlığıdır. Ancak ruhu olan vampir Angel'ın devreye girişi işleri biraz karıştıracaktır.


  • "memleket sınırları dahilinde şunun bir remake'i şeyedilse neyi, prodüktör angel karakterini milli damat behlül'den başkasına vermezdi herhalde. ondan sonra seyreyle sen bafiyi allah canımı alsın."
  • "mantik hatalariyla dolu vampir dizisi... normalde bir vampir dizisinde mantik hatalari olmamalidir"
  • "bu dizi true blood' ın dedesi, angel' ın da babasıdır."
  • "çok emin olmamakla birlikte hikayesinin kurgu olduğunu düşündüğüm vampirli dizi."
  • "hiç unutmadığım bir diyalog da angel'la riley finn arasında ilk karşılaştıklarında yaşanmıştı.angel: riley finn.riley: i know you?angel: we have a friend in common.riley: angel."
  • "şu anki vampir dizilerinin hepsine beş basar. tartışmasız."
  • "dizi boyunca bir tane kafasi calisan, omurga sahibi karakter var gibi, ki o da omurgasini sonradan kazaniyor...adamimsin spike.."




Facebook Yorumları
  • comment image

    yurdum insanının karizmatik olmak adına küçümsemeyi alışkanlık edindiği, biraz bu huyundan vazgeçse erdemlerinin farkına varacağı super kahraman dizisi. hollywood'un en iyi senaristlerinden biri sayılan joss whedon'ın yarattığı ve yazdığı, hush isimli bölümü ile emmy ödülüne aday gösterilen, aynı bölümle bram stoker ödülünü kazanan, academy of science fiction, fantasy & horror films gibi dasakli bi kuruldan 3 yıl boyunca en iyi dizi ödülünü alan, yine international horror guild'den 99'da en iyi dizi ödülünü kapan, çizgi romanı ile çizgi roman dünyasında da itibar gören, her bölümü ciddi analizlere ve çözümlemelere maruz kalan, eski filmlere sağlam göndermelerle gönülleri fetheden, fantastik kurgu adına birçok ilki barındıran (bir televizyon dizisindeki en uzun sessizlik: 22 dakika ile, bir süper kahramanın sıradan bir insanı öldürmesi gibi...) ve senaryo olarak aşmış bir dizidir. hazır tekrar gösterime başlamışken önyargıyla bakanların bir kere daha bakması gereken televizyon başyapıtıdır.


    (yorb - 8 Temmuz 2002 10:21)

  • comment image

    --- çok az spoiler, hani yok denecek kadar ---

    bölümlerden bir tanesinde buffy giles'ın işlettiği magic shop'a girer. giles kafasına bir külah geçirmiş wizard edasıyla suratında acayip bi sırıtma, buffy'nin karşısında dikilmektedir. buffy ile giles bir süre sessizce bakışırlar. sonra giles -umduğu tepkiyi alamadığı için zannedersem- külahı falan çıkarır normal haline döner. sonra bu ikisi sanki hiç böyle bi şey olmamışcasına konuşmaya başlarlar. bana göre toplam 154 bölümdeki en iyi sahne bu sahnedir.

    --- çok az spoiler, hani yok denecek kadar ---


    (carar - 3 Şubat 2009 23:52)

  • comment image

    özellikle 5. sezonunun senaryosunu yüzüklerin efendisi ve ursula leguin fan'larının yazdığı hissine kapıldığım, kıvrak zeka ürünü, karakter zenginliği açısından takdire şayan, mizah anlayışı hiç de yabana atılır gibi olmayan dizi. karakterlerinin, buffy dahil, hepsinde dahil tonlarca defo vardır, tam da bu yüzden rengârenktir hepsi (iyisi de, kötüsü de). senaryo falso vermez, verse de bunu hiç çaktırmamıştır. bunun dışında, çıtı pıtı bir hatunun boyunu, gücünü kat be kat aşan vampirlerdir, türlü iblistir, envai çeşit canavardır haşat etmesi, bütün bunları da anti-xena (zeyna) bir halle, "süperim ben" edasıyla değil de sakin sakin yapması, zaaflarını kabullenerek gerçek kuvvetini keşfetmesi bir nevi tabu kırandır. hâsılı, kalbimdeki yeri ayrıdır, pek severim, tekrar tekrar izleyesim gelir, ki seferinde kaçırdığım ufak tefek şeyler olduğunu görüp onları da keşfetmek ayrı bir tat verir, keyif artar.


    (mayadeniz - 29 Nisan 2010 00:12)

  • comment image

    memleket sınırları dahilinde şunun bir remake'i şeyedilse neyi, prodüktör angel karakterini milli damat behlül'den başkasına vermezdi herhalde. ondan sonra seyreyle sen bafiyi allah canımı alsın.


    (frank castle - 24 Aralık 2010 19:34)

  • comment image

    en az 4 kere baştan sona izlediğimi fark ettiğim dizi.

    diziler hakkında sorular sorulan bir yarışma gördüm televizyonda geçen gün. izlemeye başladım. kadın aşk-ı memnu'yu 4 kere baştan sona izlediğini söyledi. verdiğim 'oha ehemehe algılayamadın mı' tepkim gözümün televizyon dolabının alt rafındaki buffy ve angel dvdlerine takılmasıyla son buldu.

    pişman değilim.
    izlemediyseniz mutlaka izlemenizi öneririm.

    edit: aşk-ı memnu çirkin ve şişman bi dizi. buffy dünya güzeli taaam mı


    (siyahkuzu - 22 Şubat 2011 15:16)

  • comment image

    son 2 3 yıldır çıkan vampir çılgını film ve dizilerden çok daha başarılı bir yapımdı. karakterleri ilginçti, konuşmalarda güzel göndermeler olurdu, konusu bu kadar yavan bir dizi için bölüm senaryoları oldukça başarılıydı. özellikle 5. sezondan itibaren olaylar çok iyi kurgulanmaya başlamıştı, karakterlerin zaman içinde değişimi çok iyi bir şekilde gösterilmişti, müziklerin, görsellerin kullanımı başarılıydı. buffy the musical, normal again, hush gibi bölümleri gerçekten etkisinden uzun süre çıkılamayacak kadar güzel bölümlerindendi. bunların dışında zamanında ben de hiç bitmesin istesem de tadında bırakmışlardı diziyi.

    böyle bir diziye yapılmak istenen, bu aralar internette söylentileri dolaşan remake projesinin sadece vampir teması bu aralar moda oldu diye yapılması, (hele hele asıl oyuncular ve senarist projeye dahil olmayacaklarını belirtmişken ısrarla yapılmaya çalışılması) en başta hayranlarına büyük haksızlık olacaktır. ayrıca bu demektir ki twilight seyirci kitlesi aynı zamanda buffy seyirci kitlesi olarak görülmekte birtakım yapımcılar tarafından. (bkz: seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım)


    (morinsahal - 9 Nisan 2011 23:05)

  • comment image

    son yıllarda peydah olan bilimum abuk subuk vampir dizisine/filmine teker teker uğrayıp, ordaki tüm vampirlerin ve bella ayarı kızların ağzını yüzünü dağıtmasını istediğim bir scooby gang'i barndıran dizi.

    bi de,
    çok özledim lan.


    (siyahkuzu - 19 Temmuz 2011 21:11)

  • comment image

    ilk yayın tarihinden nerdeyse 15 yıl sonra bile hakkında hiç bir önyargısı olmayan bir insanın severek izleyip bağımlısı olabileceği, sizi kendine çeken parıltısı zamandan bağımısız olan bir televizyon şaheseri.


    (flying gunslinger - 7 Ekim 2011 16:28)

  • comment image

    mantik hatalariyla dolu vampir dizisi... normalde bir vampir dizisinde mantik hatalari olmamalidir


    (estp - 8 Aralık 2011 11:34)

  • comment image

    kelimeleri bire bir hatırlamamakla birlikte, sanırım 6. sezonda şöyle bir diyalog yaşanmıştı. buffy'nin yavuklusu riley finn, buffy'nin avcı olduğunu öğrendikten sonra yanındaki kankasına (adı da forrest tı sanırım) şöyle demişti:

    r.f : slayer'ı duydun mu?

    f: tabi ki duydum. black sabbath özentisi, vasat bir thrash grubu.

    r.f: hayır "the slayer"'ı duydun mu?

    uzun lafı kısası forrest denen arkadaş ne içtiyse aynısından istiyorum ben de. slayer için black sabbath özentisi ve vasat demenin başka bir izahı olamaz sanıyorum.

    edit: orjinal repliği de buldum. benim hatırladığımdan biraz farklı olsa da anlam aşağı yukarı aynı:

    riley finn: what's a slayer?
    forrest gates: slayer? a thrash band. anvil-heavy guitar rock with delusions of black sabbath.


    (edward zuckmeier - 8 Aralık 2011 12:03)

  • comment image

    hiç unutmadığım bir diyalog da angel'la riley finn arasında ilk karşılaştıklarında yaşanmıştı.

    angel: riley finn.

    riley: i know you?

    angel: we have a friend in common.

    riley: angel.


    (edward zuckmeier - 10 Aralık 2011 10:47)

  • comment image

    henüz geçen sene baştan sona izlemiş olsam da küçükkene cnbc-e'de izlediğim bölük pörçük bölümlerin anısından mıdır, yoksa arkadaşlarımın hayvan gibi buffyverse aşığı olmalarından mıdır bilemedim ama geç kalmış bir şekilde izlesem de bu dizi benim sanki küçüklük arkadaşım.

    olum sırf bitmesin diye 7. sezonun yarısını izlememişim o derece. böyle hiç bitmesin benim için bu dizi. gerçi sonunda neler olacağını biliyorum, hatta 8. sezonunun çizgi romanlarını indirip okumama rağmen bir de üstüne satın aldım, ama dizisi beni bambaşka yerlere götürüyor ya.

    teker teker karakterleri sayarak neden sevdiğimi de anlatırdım şimdi ama hepsi hakkında sayfalarca yazabilirim. tabii ki çok favori olan karakterlerim yok değil. yani bir spike gerçeği var lan? spike gerçek olsa şu an düşünmem vampir eyle beni anam diye kollarına koşarım. sonra willow var, belki benim için motivasyon kaynağı olmadı ama bir arkadaşımın resmen idolü gibiydi. giles ya, ingiliz aksanını yediğim adam. xander'ı ve anya'yı da çok özleyebilirsiniz bir onlara alışırsanız. sonra faith. bence çok ilginç bir karakterdi ve hep kafamda angel'la aralarında bir şeyler olması gerektiği geçiyordu onunla ilgili. 3. sezonun fatihi direkt faith'tir mesela. angel da kendi çapında iyi karakter ama spike'la olan çatışmaları asla bitmeyeceğinden ve spike gözümde açık ara farkla bu kadar öndeyken angel demek imkansız. bir de arada riley gibi gereksiz karakterler var ki onlar anlatılmaz yaşanır yani.

    buffy'yi bu kadar sevmemin bir nedeni de joss wheedon'ın kesinlikle sosyal içerikli bir iş yapıyor olması. adamın feminist bir duruşu var o belli. buffy gibi minnacık bir kadının kocaman işler başarması mesela oldukça feminist bir yaklaşım. sonra en önemlisi de bu dizide ciddi ciddi bir lezbiyen ilişki görebilirsiniz. bir the l world kadar olmasa da içinde lezbiyenliğin olduğu kaç dizi var adam gibi allasen?

    bir de buffy apayrı bir evren ya. demonlarıyla olsun, karanlığıyla ya da aydınlığıyla olsun insanın o evrende yaşayası gelebiliyor. yani ben kesin ölürdüm orda ama ölmeden önce ne badireler atlatırdım lan? bir çekiciliği var bu evrenin.

    ayrıca buffy senaryo açısından, karakter zenginliği açısından kesinlikle kayda değer yani. senaryosu harbiden çok sağlam ve tematik bölüm konusunda aşmış durumda bence. müzikal bölümü olsun, sessiz bölümü olsun hatta filler bölümleri olsun karakterler hep gelişiyor, değişiyor ve konu çok akıcı devam ediyor. aşık olunası bu yüzden.

    angel spin-off'unun bile aslında vasat üstü bir dizi olduğu düşünülürse sanki buffy 10 üstünden 15'miş de 5'i fazla gelince angel'a aktarmışlar gibi diye de düşünülebilir. angel ve buffy'nin beraber yayınlandığı zamanları düşünüyorum da of lan ne izlenirmiş o zaman?! çıldırırdım şimdi olsa. televizyon izlemeyen bünyeyi kilitlerlerdi böyle. bence cnbc-e düşünsün bunu bir daha yapmayı. buffy'yi baştan versin yaz sezonunda, araya da angel atsın 4. sezondan itibaren, bak bakalım o ratingler nerelere zıplıyor yayınlanan kuşakta. yetkililer sesimizi duysun yea!

    neyse bu buffy hakkında en kısa konuşabilmiş halim. şimdi geri dönüp iç huzuruyla mükemmel jenerik müziği eşiliğinde dizinin son bölümlerini izleyeceğim.

    lan çok seviyorum öyle böyle değil be.


    (ornitorenk gagali memelidir - 6 Temmuz 2012 14:01)

  • comment image

    vampir var...vampir var...dizide eski ve guclu vampirler olan angel,darla,drusilla,spike gibi karakterlerin yeni dogmus* vampirlere oranla kat kat guclu oldugu net bi sekilde anlasiliyo.e 10 gunluk vampirle 1000 yillik vampir arasinda da guc farki olacagi icin kendi icinde cok da mantiksiz olmayan dizi.

    soyle ki,100lerce yil yasamis olan master,dracula gibi vampirler buffy hic karsi koyamadan slayeri isirmayi basarmistir,ayni sekilde drusilla yine bi slayer olan kendrayi hic bi fiziksel guc harcamadan rahatlikla oldurmustur.

    bi kac gunluk vampirler ise normal insanlara karsi son derece gucluyken (scooby gangi saymiyorum,sonucta onlarda vampirler konusunda son derece bilgili ve deneyimli),haliyle kendilerine karsi ozel yetenekleri olan slayer'i iki dakkada tutup isirmak gibi sanslari olmadigi icin aptalca saldirmaya calisip genelde olmektedir.

    ustelik vampirlerin(hatta cogu canlinin) ozelliklerinin dunyadan dunyaya farklilik gosterebilecegi dusunulurse, buffyversede vampirlerin bu sekilde oldugu kabullenilmeli ve basarisiz diye kestirip atilmamalidir.

    fakat bu dizide de angelda da beni inanilmaz rahatsiz eden bi nokta yok degil.ne zaman cok buyuk bi kotuluk gelcek olsa (iste ne biliyim "bu mahluk olumsuz",veya "bu mahluk bilmemne boyutundan gelen bilmemne kilici olmadan durdurulamaz",veya "o bi tanri!!,canli bile diil ki nasi oldurcen",zart zurt) dizinin ilk 30-35 dakikasi ne kadar caresiz olduklarini dusunerek geciyo,ve en sonunda gene topu topu iki tekme,bi tokatla angel bey veya buffy hanim imkansizi basarip dunyayi kurtariyo.iste bu nokta beni cok sinirlendiriyo,madem imkansiz diil,niye imkansiz diyosunuz,illa heyecan mi katcan,obur turlu heyecanli olmuyo mu?...niye sinir ediyosunuz insani bos yere diyesim var producerlara..

    herneyse,gene de bana gore salak ve bekar avukat*,50 yasindaki radyocu doktor * veya 5 gencin,2serli gruplar halinde sevismelerini konu alan aptal dizilerin* oldugu bi zamanda farkli ve guzel olan,izlemesi keyif veren,"keske hic bitmese" dedirten bir seridir buffy the vampire slayer.


    (sappy - 25 Ağustos 2003 12:09)

  • comment image

    dizi boyunca bir tane kafasi calisan, omurga sahibi karakter var gibi, ki o da omurgasini sonradan kazaniyor...
    adamimsin spike..


    (malmoth - 14 Mayıs 2013 22:26)

  • comment image

    şimdi izleyince çekimler falan biraz amatör geliyor olabilir ama zamanına göre hatta şimdi için bile çok çok iyi bir dizidir. o kadar farklı şeyler denenmiştir ki dizide saygı duymak gerekir. müzikal bir bölümü vardır mesela tamamen sessiz geçen bir bölümü ya da tamamen rüyalardan oluşan bir bölümü. her biri özenilerek yapılmıştır ve gerçekten de çok iyidir. hele günümüzdeki sadece aşk üçgenlerine beşgenlerine dayanan dizilerin yanında oldukta kalitelidir diyebiliriz. 81-86 arası doğan efsanevi neslin* ergenlik dizisidir belki ama kendi kulvarında hala en iyiler içerisindedir. ben supernaturali benzetirim bu diziye ki o da favori dizilerimdendir.


    (obsessiveturtle - 11 Eylül 2014 17:48)

  • comment image

    efendiler, vampirler 19. yuzyildan itibaren edebiyatta, filmde vs. nietzsche usulu ahlaki ve iyi ile kotunun goreligini anlatmak icin kullanilan semboller olagelmistir. uluslararasi vampir standartlari enstitusu varolmadigindan (belki de vampirler varolmadigindan) bir eserde nasil betimlenecekleri ustunde kimsenin yaptirimi yoktur. bu yuzden, new orleans'in gulu anne rice ve lestat kultunden fanboylarin "drakula oyle olebilemez, vampir karizmadir yucelerin yucesidir" tarzi elestirileri yersizdir, ancak sasirtici da degildir; soz konusu dizide cogu zaman tassak konusu da edilmistir bu guruh

    butun bunlarin disinda buffy vampirlerle alakali degildir de zaten, ismine bakip yanilmayiniz. dizinin hayran kitlesini olusturanlar, kirkina merdiven dayamis ev kadinlarindan okuyup profesor olmus gozluk bile takinmis akademisyenlerine kadar, zaten bunu fark etmistir. buffy vampir oldurmek yerine hobaraklari gubartsaydi yine milyonlari buyuler kapisinda kopek ederdi aslinda. cunku dizi temelde herkesin yasadigi buyumeyi, degismeyi, asalakliktan sorumluluk sahibi bireye gecisi (veya gecemeyisi) konu alir. vampiri, cadisi, umacisi bahanedir, ana hikayeyi kolaylastiracak, celiski ve cozumleme carklarini yagliyacak araclardir. yukarda bahsedilen ubermensch ahlakindan (bana gore ahlaksizligindan) farkli bir ahlak anlayisi hakimdir: iyi olmak mutlu olmanin yegane sartidir. faith bacinin hikayesinde bu aristocu ahlak anlayisi cok bariz bir sekilde ortaya cikar.

    dizi, ille de kategorize etmek gerekirse, daha cok super kahraman mitosuna yakindir bu yonuyle . orumcek adam'da gordugumuz guc-sorumluluk konusu buffy hanim kizimizin da basini agritir mesela. belki de bu yuzden, buffy karakteri dizinin en populer karakteri degildir coguna gore. milletin gonlu daha ziyade xandergile willowgile ve ille de sari pipi spike picine kayar. super kahramanla kendini ozdeslestirmek daha zordur.

    eklemekte yarar var, bence buffycan ilk ve tek kadin super kahramandir, travesti bir superman olmaktan oteye gecememis emsallerinden (bkz: wonder woman) cok daha kadindir cunku.

    anladigim kadariyla bircok yasini basini almis insani bu genclik dizisine baglayan ve hmmm dedirten bolum angel'in buffy'yle sevismesi sonrasi aniden pustlasmasini konu alan masumiyet bolumudur. joss whedon abi burda hemen herkesin yasadigi veya yasamaktan korktugu "herseyimi sevdicege teslim edersem degisiverir" ortak paydasini onikiden mihlamistir. bendeniz de masumiyete kadar sirf gul yuzlu yarimden sonra dunyanin en guzel kadini olan sarah baci icin izlemekteydim diziyi.


    (blair kadisi - 26 Haziran 2005 13:49)

Yorum Kaynak Link : buffy the vampire slayer