bir de meşhurdur, shane black filmin senaryosunu 1 milyon dolar a satmıştır. o zamana kadar bir senaristin aldığı en büyük paradır herhalde.

(theraven - 7 Şubat 2007 23:34)

80s lerin kralı mickey rourke, 90s a gelindiğinde tacını bruce willis e terketmiştir. ve willis de işinde, gücünde, ekmeğinde fakir ama onurlu vaziyette yada süresiz askıya alınmış bol bol ense yapan, zoraki bulaştırılan, bulaşırsan fena yapan, paspal kıyafetleriyle, pek sivri dilli, pekde havasında olmayan bakışlarla ve sigara içmeyenler bu filmi izlemesin dedirtecek cigara çekişleriyle erkek idolu olarak cult bir karakter çıkartmıştır. bu tanıma uyabilecek en iyi film ferformansı die hard: with a vengeance da john mcclane, ardındanda the last boy scout da 'joe' hallenbeck rolleri gelir zaten her ne kadar kronolojide the last boy scout olsada die hard: with a vengeance samuel jackson la daha iyisi elde edilmiştir. bu nedenle bu filmler günahlarıyla sevaplarıyla seviliriler. sinema tarihi böyle bir karkater görmeyecektir.

(zzzzz - 6 Haziran 2007 18:33)

halle berry ablamızında görünüp öldüğü film. "bir daha bana vurursan seni öldürürüm" repliğini dilimize dolamıştır. ayrıca karısının kendisini boynuzlaması sonucunda " gök mavi, su ıslak ve kahretsinki ben karıma hala aşığım" demiştir bruce abi. klasik bruce willis filmidir.

(minerva - 7 Ağustos 2002 17:20)

bir de orjinal formatinda hatirlayamadigim "this is the 90s man, you can't just punch somebody. you gotta say something cool first" vardir, bombadir.

(wpi - 27 Ocak 2003 15:47)

hiç sevmediğim bir kanal olmasına rağmen; star çevirisi klasiktir, shane black'in orjinal tasvirlerine; türk-depresyonu eklenmiş ve umursamazlıkla yoğrulmuştur. star'ın 'the fan çevirisi de iyidir. boooooby'
bu arada shane, last boy scout'ı yazmadan önce obsesif bir şekilde bağımlı olduğu kız arkadaşından ayrılmıştı. bir yıl hiç bir şey yapmadan evinde ki kanepede uzandığı söylenir-sonra biraz sigara içmeyi düşünmüş, sonrası su ıslak, gökyüzü mavi. sonrası her zaman tetikte olmak, sonrası 'astronaut alex!' sonrası yan yağan yağmur.

(bad astronaut - 27 Ocak 2003 16:03)

film, biraz da dublajıyla hatırlanacak muhtemelen. alev sezer'in, türkiye'de brus vilis ile özdeşleşen efsanevi seslendirmesiyle kazınmıştı aklıma. küfür kıyamet, espri aksiyon ve harika bir dublaj. toprağı bol olsun sezer'in.

(dopermen - 10 Temmuz 2012 13:30)

(bkz: en zor durumlarda bile espri yapabilmek) olayının dibine vurmus,hatta sırf bunun icin bile izlenecek bir film.
bruce baba eve gelir,karısı ustunde bornozla acar kapıyı,sacları cok az ıslaktır,neyse yatak odasına gecer bunhlar,bruce klozete bakar,ardından tek bir soru,
_yatagın altın da mı,yoksa dolapta mı?
_ne diyosun sen ya?
egilip yatagın altına bakar bos,dolaba silahı dogrulutur
_dun gece sevistigin adam dolapta demek ki,uce kadar sayıcam ve dısarı cıkmassan dolaba ates edicem der,dolaptan en yakın arkadası cıkar.
klozetin kapagınını kalkması ve banyodan az once cıkılmasına ragmen karısınıı saclarının kuru olmasından ve yastıgın cukurundan anlamıstır anında olayı.

(the one - 18 Nisan 2004 21:26)

sinema tarihinde ki en komik rehin alma olayı da bu filmdedir.
bruce abi kızıyla kotu adamlardan kacarken araba lazım olur, bi adamı gorurler,dalarlar bahceye,bruce adamdan arabasını ister elemandan vermez,polis cagırıcam der,bruce abi silahı alip,kizinin basina dayar
_eger arabanı vermezsen kız olur
_baabaa
_tamam,tamam veriyorum.

(the one - 18 Nisan 2004 21:31)

ayrica sonuda cok guzeldir bu filmin.
bruce baba binlerce kisinin onunde stadda dans eder.kankasida o anda stadda oturuyodur.
seyircilerden biri:_bu adamda kim ya?
eleman kopmus bi halde:_ben onu taniyorum,dansci falan degil,bes para etmez salak dedektifin biridir.

(the one - 18 Nisan 2004 21:37)

yan arabadakilere son surat giderken araclarında bomba oldugunu anlatmaya calıstıkları sahnede hem aksiyon hemde komediyi nası guzel harmanladıgını gostermesi acısından bu filmin ozeti gibi bir sahnedir.bomb kufur demekmis bazi yerlerde.

(the one - 18 Nisan 2004 21:43)