ismini okuyunca bir tereyağ virali sandığım sinema filmi.

(colinkazimrichards39 - 3 Ocak 2018 22:02)

canan karatay'ın hayatını anlatacak filme güzel bir isim olurmuş.

(yeni bela husnu - 4 Ocak 2018 17:31)

bir an canan karatay'ın karbonhidrata karşı direnişini anlatan değişik bir şey sandım.

(deli ali 667 - 4 Ocak 2018 18:09)

tarihi dizi furyasının sinemaya yansıyacağı yapım olacaktır. çünkü filmin senaristi selman kayabaşı bu tarihi dizi furyasını başlatanlardan biri.

diriliş dizisinin senaristi net bir şekilde bu adamın kurmacalarından etkileniyor, payitaht abdülhamid dizisinin yapımcılarından/konsept danışmanlarından biri aynı zamanda. ve en önemlisi kurtlar vadisi'ndeki tüm ihtiyarlar konseptinin fikir babası.

gönül isterdi ki daha ciddi bir film yapılsın, daha gerçekçi bir karatay portresi çizilsin ama gelecek olan filmin ne olacağı az çok belli; biraz devlet geleneği fantezisi, biraz günümüzdeki hakim siyasi partinin tarih tezlerini destekleyici bir senaryo(burada yiğit bulut'un da kayabaşı'nın kurmacalarını ciddi tezler olarak sunduğunu hatırlatayım), biraz içi boş aksiyonla bitecektir film.

(don drapper - 7 Şubat 2018 21:32)

(bkz: 300 konyalı)

(high plains drifter - 7 Şubat 2018 23:25)

--- spoiler ---

-celalimi görmeden yüzümü gör istedim
-neyine güveniyorsun ?
-milletime !!!
--- spoiler ---

tanıdık geldi bi yerlerden...

(drgogol - 20 Şubat 2018 00:24)

az önce geldim filmden ve sıcağı sıcağına bir şeyler yazmak için bilgisayarı açtım.

bir yapım şirketiyle anlaşıp "büyük" işler çıkartılıp küçük ama narin olanın ezilmesine müsaade edilmediği için koca bir teşekkürü borç bilirim öncelikle. çok keyif aldım. şakalı komikli türk filmlerini izlemediğimden dolayı uzun zamandır sinemada izlediğim, sahneleri güzel ama içi boş onca holivud filminden sonra ilaç gibi geldi diyebilirim.

meseleyi tarih kılıfından sıyırınca, sanki hayatıma tutulmuş bir ışıkla, onun perdeye yansımasını izledim iki saat. her bir karakter içimdeki birine ışık tutuyordu sanki ve bu çok heyecan vericiydi.

bugünkü yaşantılarımızın, iş ortamlarımızın aldatıcı görüntülerinin ardında, geçmişle aynı sıkıntıları tekrar tekrar yaşıyor olmamızdan ötürü çok da ihtiyacımız var bize bizi hatırlatacak şeylere. bu açıdan da her damla alın terleri için emeği geçen herkese teşekkürü borç bilirim.

lakin aklımı son zamanlarda kurcalayan bir nokta var ve bu konu biraz da ona dokunuyor. sayın mehmet aslantuğ'un geçen gün hülya avşar ile yaptığı programda da kısaca bahsettiği bir nokta. geçmişin ahlak ve kültürüyle, bugünkünü harmanlamak. ne geçmişi silip atmak, ne de bugünü yok saymak.

işte bunun nasıl yapılacağına dair biraz ışığa ihtiyacım var sanırım.. çünkü ben de sistemle kavgalı olanlardanım ve çözümünü üretmekte pek başarılı olduğum söylenemez. eskisi gibi düşmanı gördün, kılıcına davrandın, ya öldün ya da öldürdün denilecek kadar berrak değil hiçbir şey artık.. keşke bir çay kahve eşliğinde bu güzel yürekli adamla bunları konuşma fırsatım olsaydı ama namümkün tabi..

şimdi bu spoiler kendi hayatıma mı filme mi emin olamadım ama,

--- spoiler ---

niyetime kast ettiler mevlana celaleddin..

--- spoiler ---

ah ki ne ah..

(tumbleweed - 9 Mart 2018 03:07)

ilk defa sanırım bir üniversite desteği var sinema için. bu çok güzel bir şey. kto'ndan başka vakıflar için teşvik edici bir durum olur temennisiyle.

bir kere konu çok sağlam. dergâh sahnesinde ve diğer bir çok sahnede oynayan mevcut üniversite öğrencilerini tebrik etmek gerek. salondan çıktığımda karakterlerin seçimi konusuna daha çok eğilmek lâzımmış dedim. uyunculukları ise ben sempatik bulduğumdan sanırım sevdim. tabii ne işin teknik boyutunu yorumlayacak ne de sanatsal kritiğini yapacak donanımım yok, o yüzden bu kısma değinmiyorum. lâkin, sırıtan yerler olmakla birlikte film için topyekûn bir değerlendirmeyle "vasat" denilecek kadar olmadığını söylemek isterim.

bir anektod; son sahne ile devamı çekilebilsin diye açık kapı bırakmışlar...

(exantrik - 14 Mart 2018 10:55)

yıllar sonra mehmet aslantuğ'u izlemek böyle bir alim olarak izlemek çok hoştu. film iyi kötü demeyeceğim. konu çok güzel lakin sinemada işlencek kadar kısa değil. çok hoş sahneler vardı ama. geçen hafta izlememe rağmen görüntüler sesler hâlâ kulağımda gözümün önünde.

ve aklımda bir soru: böyle bir dönemde çekilen bu film bize ne anlatmak istiyor? menşur nerede kimde?

(menguhan - 15 Mart 2018 14:40)

genel olarak beğendiğim film. evet özellikle ilk yarıda olmak üzere sahneler birbirinden kopuk bi havadaydı. ama replikler ve oyunculuklar son derece iyiydi. tarih konusu da son derece duru verilmiş.

yalnız ne dönemmiş ya, yunus emre, şeyh edebali, sadrettin konevi, ve mevlana, all star mübarek.

emrah amire de iyi rol çok yakışmış.

cinemaximumun birkaç sinemada ve günde tek seans handikapına rağmen bence gidin izleyin.

(usuyorum - 25 Mart 2018 00:47)