Mr. Deeds (~ Kazara zengin) ' Filminin Konusu : Longfellow Deeds ufak bir kasabada pizza restoranı sahibi olan ve aynı zamanda şair olan bir zattır. Aynı zamanda su götürmez bir saf olan Mr. Deeds kasaba halkı tarafından da çok sevilmektedir. Her klişe miras konulu filmde olduğu gibi Mr. Deeds büyük bir servetin kendisine miras kaldığını öğrendiği zaman şaşırır. O ana kadar paraya fazla önem vermeyen Mr. Deeds, Blake amcasından 40 milyar $ kaldığını öğrenince hayatı değişir. Mr. Deeds'e paranın yanında bir medya devi olan amcasının medya şirketi de kalmıştır. Mr. Deeds miras için New York'a ulaştığında bütün basın onun peşine düşmüştür. Amcasından miras kalan medya şirketinin 2 numaralı yöneticisi olan Chuch Seder hem Mr. Deeds'in mirası almasına engel olmak hem de şirketi ele geçirmek istemektedir. Bu arada TV yapımcısı olan Babe Bennent te kimliğini Mr. Deeds'ten saklayıp ona aşık olduğuna Mr. Deeds'e inandırır. Böylece onu TV programında onu küçük düşürebilecektir. Ancak Babe Mr. Deeds'e aşık olduğunu farkeder
Happy Gilmore(1996)(7,0-180093)
50 First Dates(2004)(6,8-337977)
The Wedding Singer(1998)(6,8-123004)
Billy Madison(1995)(6,4-121023)
Big Daddy(1999)(6,4-182246)
The Longest Yard(2005)(6,4-148129)
Click(2006)(6,4-278990)
Anger Management(2003)(6,2-191223)
The Waterboy(1998)(6,1-135443)
I Now Pronounce You Chuck & Larry(2007)(6,0-131884)
Grown Ups(2010)(5,9-214076)
Little Nicky(2000)(5,3-90181)
sözlüğe yazacak bir şey kalmaması diye feryad edenleri kınadığım film. frank capra gibi bir yönetmenin en önemli üç beş filminden biri sayılan mr deeds goes to town bundan 70 sene önce 1936'da çekilmiş, hadi 63 senesinden sorumlu değilsiniz 7 yıldır tık çıkmamış, gerçekten söz bulamıyorum...ama söyleyecek sözü size bulamıyorum, film için iki çift laf edeyim. capra'nın yıl aşırı oskar aldığı dönemin ortancası mr deeds ama başyapıtları içinde bile hep aynı şeyden bahseden capra'nın yine aynı şeyden bahsettiği gary cooper'ın dal gibi, jean arthur'un bildik, şahsiyeti sosyal konumundan zerre etkilenmeyen dirayetli kadını oynadığı bir film. capra hep aynı şeyden bahsediyor diyorduk neydi o? büyük bunalımdan çıkmış amerika'da kapitalistin dizginlendiği, taşra değerlerinin ve sıradan amerikan halkının pohpohlandığı, capra'dan söz edilirken hep kullanılan amerikan rüyası'nın muhafazakarlıkla hizaya girdiği bir dönemde bazen fabrikatörle bazen bankerle karşı karşıya gelen sıradan amerikalının, halkın da desteğiyle sonunda onu ıslah edip sermayeyi halk için kullanıma sokma hikayesi özetle. mr smith goes to washington bir iki farkla böyledir, you can't take it with you böyledir. ama capra'nın bu muhafazakar, popülist tavrı tam kıvamını bulup iyi sinemayı bağrından çıkardığı 30'lar ve 40'lar boyunca çok az sakilleşip rahatsızlık verir, belli bir düzeyi korur.
(grapes of butcher - 16 Eylül 2006 02:55)
(bkz: mr. deeds)masumiyetin çöküşü... winona ryder..."o parlak parmaklarını nelere soktun yine sen sevgilim?" *
(atlantis - 16 Eylül 2006 03:10)
mr. deeds goes to town ve frank capra sinemasına bir bakış için:http://www.sinemaestro.com/…sk=view&id=62&itemid=43
(myhosss - 16 Temmuz 2008 14:18)
filmi izlerken ben bu mevzuyu bir yerlerden hatırlıyorum dedim, sonradan hatırladım ki kemal sunal'ın çarıklı milyoner'i bir yeniden çevrimmiş meğer, bakın arak demiyorum yeniden çevrim. mr. deed goes to town (tr edition) gibi bir şey.yorum olaraksa capra'nın daha iyi filmleri var, hikaye bildik.
(turgut ozben - 6 Ağustos 2008 08:37)
Yorum Kaynak Link : mr. deeds goes to town