In the Absence of Good Men (~ Gangster Land) ' Filminin Konusu : “Gangster Squad”, Los Angeles Times gazetesinin “Tales From The Gangster Squad” (Gangster Takımının Hikayeleri) başlıklı makalelerinden esinlenerek çekilecek. Paul Lieberman tarafından yazılan bir makale, 1940’ların Yahudi Mafyasında yer alan Meyer Harris “Mickey” Cohen’in kişisel profilini ve mafyanın gerçek, gizli ve kayıt dışı kalmış hikayesini anlatıyordu.
Black Ruby(2017)(8,7-133)
Adios Vaya Con Dios(2018)(8,5-354)
The Defector(2018)(8,4-247)
The Job(2016)(8,3-130)
Straight Outta Oakland 2(2017)(7,8-145)
Stock Shock(2009)(7,5-259)
Romance in the Digital Age(2017)(7,4-58)
Photograph(2016)(7,2-19)
Life in the Hole(2017)(6,8-163)
Soeur Innocenta, priez pour nous!(2000)(6,7-74)
Crazy Famous(2018)(5,1-419)
Fall of Grace(2017)(4,4-462)
eğer bu kadroyla kötü film çıkarırlarsa bizzat abd'ye gidip hepsini eşek sudan gelinceye kadar dövmeyi planlıyorum.
(turkish tekila - 14 Mayıs 2012 15:37)
sean pennîn filmdeki makyajıyla elm sokağı sakini freddy'ye benzediği film olmuştur.merakla bekliyoruz...
(4530 merkez - 16 Ekim 2012 23:32)
ryan gosling icin gittigim filmdi. film yer yer komik, yer yer klise olsa da benim baya baya begendigim film olmustur. uzun zaman sonra ilk kez bir filmden bu kadar zevk aldim acikcasi. filmden sonra, insanin eline silah alip daga tasa sallayasi geliyor bre...
(asator - 12 Ocak 2013 17:57)
üç-dört saat süren sağlam bir gangster filminin kesilerek yarıya indirilmiş versiyonu gibi duran film. müthiş bir sanat yönetimi, kusursuza yakın 40lar-50ler atmosferi, fötr şapkalar, silahlar, antika arabalar ve los angeles. fakat gelin görün ki senaryo hararetli ve heyecanlı bir şekilde "şu oldu şurdan şöyle oldu sonra toplandılar" dedikçe yara almaya başlıyor film, olaylar jet hızıyla ilerliyor, seyircinin kimseyle özdeşleşmesi mümkün olmuyor. ruben fleischer'in rejisi sorunlu, beş yönetmen bir araya gelip senaryodaki sahneleri aralarında bölüşmüş gibi. uzun sayılabilecek tek bir plandan oluşan aksiyon sahnelerinden sonra arabaları bile seçemediğiniz bir araba takip sahnesi, ardından ağır çekim bir baskın ve iki dakikada geçiştirilen esas "vurgun". josh brolin'in eşiyle ilişkisi klasik numaralarla ("el bombasına atlamanı istemiyorum john!") geçiştirilmiş, ryan gosling ile emma stone'un ilişkisine ikna olmak ise mümkün değil (yazar-yönetmenin o sahneleri tasarlarken çok beğendiğini düşündüm nedense). michael pena son zamanlarda bir hollywood filminde gördüğüm en iğrenç performansı sergiliyor, ki o "son zamanlarda" neler gördü bu gözler. sean penn'den yeni bir tony montana yaratma girişimi de karakterin ekran süresi yüzünden amacına ulaşamamış, oysa penn ciddiye almadan sergilediği oyununda o potansiyeli gösteriyor (here comes santa claus diye bir repliği bile var karakterin). ryan gosling de aynı şekilde ciddiyetten yoksun ve kötü oynuyor. kadrodan en çok üzüldüğüm isim emma stone oldu, tehdit altındaki metres rolünde elinden geleni yapıyor halbuki. stone'un hollywood'da halihazırda film yapan genç oyunculardan en güzeli olduğunu düşünürüm hep, burada da çok hoş olmuş. kısacası, bir saat daha uzasa müthiş olacakmış gibi duran bir film bu. tadı olmadığı için damakta bile kalmıyor, atmosfer ve stone dışında gördüğünüz hiçbir şey ekranda tutunmuyor, bittiğinde aklınızdan siliniyor. buna puanım beş kanka.` :on üzerinden`
(raglegumm - 2 Mart 2013 23:07)
dibine kadar klişelere batmış bir film. hiç mi şaşırtmaz yani. hikayesinde sürekli inandırıcılığı zedeleyen saçma gelişmeler oluyor. üstelik kendini de fazla ciddiye alınca izlenebilirlik azalıyor. bu kadar üst sınıf oyuncu bu filmde ne arar anlamadım. içlerinden en iyisi -yer yer abartılı oyunculuğuna rağmen- sean penn'di ama izlemesi en keyifli olanı ryan gosling'di.
(paspasanahtarinustunde - 24 Mart 2013 23:04)
şimdi kötü diyeceğim ama filmin hakkını da yemek istemiyorum. belkide ben beklentilerimi çok yüksek tuttum o yüzden kötü geldi bana. konu güzel, oyuncular iyi ama birşeyler eksik filmde. sahneler arası kopukluk var gibi, altı tam dolu gibi değil bazı şeylerin konu çok hızlı ilerliyor. müzik neredeyse duymadım bile (halbuki fragmanda çalan bir müzik vardı mesela inanılmaz beğenmiştim. filmde duyamadım) araba takip sahnesi, patlama sahnesi çok çok daha güzel olabilirdi bence. sinematografik bir eğitim sahibi değilim ama kesinlikle o açıdan bir şeyler eksik. yada ben montajsız bir versiyonunu felan izledim*
(arjin1987 - 19 Nisan 2013 15:10)
çok büyük hayal kırıklığı yarattı bende. filmin işlenişinden, klişelerinden çok, başrol seçimleri ve performanslar rahatsız etti. filmdeki hemen hemen herkes, "cool" olmak adına kasıntı kasıntı işler yapıyor. yarım saat çakmakla oynamalar falan. sıkıcı. mafioso olacağım derken kıro olmuşsun haberin yok. sean penn çok aşırı oynamış. rol yapmaktan çok birşeyleri taklit ediyor gibi. emma stone filmdeki karakteri için çok çocuksu bir kadın. yakışmamış. ryan gosling ise sesiyle ne yapmaya çalışmış, anlayan beri gelsin.
(sertori - 20 Nisan 2013 07:24)
vakit geçirmek adına çerezlik, güzel film. klişe yanı olsa da dönemin atmosferinin iyi yansıtılması ve sırıtmayan oyunculuklar filmi seyredilebilir kılmış. çok büyük beklentilerle izlenilmemesi gerekir ama :)josh brolin ve sean penn döktürmüş ayrıca. ikisinin de oyunculuklarını çok beğendim. son olarak, mireille enos çok güzel kadınsın! :)
(ma lazi vore - 24 Nisan 2013 22:02)
--- spoiler ---bir otel dolusu adamı beş kişiyle harcayarak polat alemdar'a selam çakmışlardır kanımca.--- spoiler ---
(ruffleswaffles - 16 Temmuz 2013 00:15)
dün akşam bir heves oturup izlediğim film. sean penn'in olduğu her filmi hevesle beklerim zira... --- spoiler ---dedim ya sean penn var diye, işte öyle olunca insan çok ciddi, senaryoda hiçbir açık olmayan, beni ergen gibi "ama şimdi şu nasıl şöyle yeaa" diye bağırtmayacak bir film bekliyor. gerçek olaylardan esinlenildiğini biliyorum ama madem ki hollywood filminden bahsediyoruz, o zaman senaryoyu geliştir, hep yaptığın şey. zira bu kadar ciddi bir planın üstüne sen son anda dahil olan genç bir adamı da ekibe katarsan ben gülerim (gerçekte de böyle mi olmuş bilemiyorum). bütün ailenizi çoluk çocuğu riske atmışsınız, navidad'ın daha en baştan toplanılan yere gelmesi ve gerekçe olarak "takip ettim" demesi komik. bir de mafyanın parasını benzin döküp yakarken birazını da çalmış gibi yapıp kaçsanız polis olduğunuz da anlaşılmazdı be o'mara (işte bu gerçekte böyle olduysa yazık olmuş, keeler boşa ölmüş). whalen'ın vurulmasının ardından grace'in kurtulmasını da anlayamıyorum. senaryodaki bu acelecilik, fazlaca şiddet ile dikkatler başka tarafa çekilerek kapatılmış sanki... yine de işin daha da kolayına kaçıp herhangi bir seks sahnesini filmin ortasına koymamışlar. emma stone ve ryan gosling'in olduğu yerde bunu yapmaları mümkündü. son olarak şunu söylemek isterim, bu polislerdeki istifa edince rozeti denize atmak nedir yahu? sormuyorlar mı "oğlum senin rozet nerede?" bizde olsa gazetede ilan ettirirsin hükümsüzdür diye.--- spoiler ---netice olarak izlemek zaman kaybı değil. gerçekten o'mara gibi adamların yaşamış olduğunu bilmek güzel.
(ss sky - 6 Ocak 2014 10:27)
Yorum Kaynak Link : gangster squad