gecenlerde internette okurken sitesinde yorum yapanlardan biri "-en favori sahne bu adamin fil b*ku ictigi sahnedir.." diye yazi vermis. ilk once yok yok olmaz, sonra kucuk bir arastirma, birkac download... sonuc likir likir.... (bkz: afiyet olsun) (bkz: allah kahretsin)

(cousteau - 30 Haziran 2007 02:57)

su siralar kuzey amerikada kablolu tv yayinlari icerinsindeki en popular televizyon programi. bear grylls isimli ingiliz ozel kuvvetleri gecmisine sahip sunucusu, degisik hayatta kalma tekniklerini sergilerken oldukca ilginc ve komik durumlar sergiliyor. hemen her programda kendi idrarini icmek, ilkel yollarla ates yakmak, sadece kucuk bir bicak yardimiyla siginik yapmak, hayvan leslerinin derilerini yuzup icinde uyumak gibi 21. yuzyil insani icin olaganustu sayilabilecek atraksiyona imza atan bear komik mizaci ile de surekli guldurmekten geri kalmiyor.

(sinirbaz - 12 Kasım 2007 20:35)

ormanda, colde, dagda, bayirda "aa manda boku, edible!" , "aaa salyangoz ta$$aa, edible!", "aaaa at yarraaa, edible!" diye dolanan bir ayinin programi.. hayir adamda mide degil, i$kembe de degil, death star'daki cop ogutucusu tarzi bi$iy var sanirsam.. elemanin otelden 1 mil uzaktaki caliliga girip ormanda kaybolmu$ ayagina yattigini falan youtube'dan izleyebilirsiniz de her boku yemesini nasi aciklicaz lan.. adam ufak bi kuyu kazip o delige i$edikten sonra ci$ini buharla$tirdi sonra tekrar yogunla$tirmak suretiyle icilecek su yapti icti.. agzina sicim desem, "edible" der.. pis herif..

hayir bi de soyle bi durum var.. bu adam dagda bayirda gotunden soluyarak yol alirken, binbir turlu zorlanma oyunlari oynarken, olayin kameramaninin, kamerayi bile titretmeden ortamlarda suzulmesidir.. ulan o zaman asil kahraman kameraman..

(bigboned - 4 Aralık 2008 13:56)

enteresan program. adam program boyunca dokturuyor, biz de "vay anasini" diyerek izliyoruz. bolum oluyor abimiz salyangoz yiyor hup diye. bolum oluyor, cok afedersin ayinin bokunu eseliyor, elma parcalari buluyor da yiyor. suyun ne mucizevi bir sivi oldugunu ogretiyor bir de. bokta elma bulunca adam yikiyor, hepsi bu. yikayinca mis oldu, pirupak oldu sanki. bir seferinde de adam baligi yakaladi, yedi. simdi diyeceksiniz ki "ne var bunda?" adam baligi yakaladi ve yedi. pisirmek filan hak getire. kucucuk bir de metal kap tasiyor. "ulan bok yiyen, onu neden tasiyorsun madem?" dedim, duymadi. malum televizyon tek yonlu bir iletisim araci. ha, duysa daha mi iyi olurdu? fazla kurcalamamak lazim.

(sarabande - 4 Mart 2009 07:40)

dominik cumhuriyeti kıyılarında takıldığı bölümde, vadiden çıkabilmek adına yaklaşık 90 feet uzunluğundaki sarmaşıklara tırmanma cesaretini göstererek sas^* eskisi olduğunu ispatlamıştır bir nevi. tepeye ulasmasına az bir mesafe kalmışken yakın plan görülen morarmış dudakları ve göz çevresinde beliren damarları ile şahsen çok da kolpa bir program olduğunu düşünmüyorum.

(bkz: who dares wins)

(t sat - 24 Mart 2009 19:32)

ayrica turkiye'de gecen bolumunde kapadokya ve tuz golu civarinda takilan ayının buralari bize issiz bucaksiz col olarak tanitmasini da yemedik.. hayir kendi memleketimiz biliyoruz.. o girip ciktigi magaralar turistik yerler lan.. tum program arka planlara baktim valla bir turist kafilesi gorecem mi diye..

(bigboned - 4 Haziran 2009 19:09)

gollum'dan hallice iştaha sahip bir adamın -edward michael bear grylls - düzmece hayatta kalma mücadelesini konu alan program. koca somon balığını tuttuktan sonra pişirmeden ısıra ısıra yedi.

hele o yaptığı "çok zorlanıyorum" tripleri yok mu...lan aynı yolu kameraman sırtında koca ekipmanla seninle birlikte geliyor, dağ desen dağa tırmanıyor, ağaç desen ağaca tırmanıyor, deniz desen seninle birlikte yüzüyor. gene de eğlenceli program.

(kimlanbu - 11 Şubat 2010 09:48)

programda çok fazla kolpalığın olduğu besbelli, fakat bu adam el büyüklüğünde bir larvayı canlı canlı yedi, hayvanın iç organlarını fışkırttı dışarı ısırırken.

bu bile saygıyı fazlasıyla hak ettiğini gösteriyor...

(tobbetularz - 28 Mart 2010 13:13)

bear grylls'ın doğayla mücadelesini konu alan discovery channel yapımı belgesel serisi.

her bölümde farklı coğrafyalara helikopterle bırakılan kahramanımız zor doğa koşullarında nasıl hayatta kalınacağını göstermeye çalışıyor. türkiye'de geçen bir bölümü bile var (sezon 3 bölüm 9)

tüm bölümleri izlemek için: http://watchdocumentary.com/…serie-free-1-date.html

(z0dy - 10 Eylül 2010 15:58)

başrolünü 'bear grylls the böcek yiyicinin' kaptığı über british yapımı. birkaç bölüm izledikten sonra sizi içine çeker ve tüm gününüzü bear abi'nin böcek yeme marifetini izleyerek geçirirsiniz. bir de rakibi var bu eski special forces askeri abimizin. kendisi survivor man, tabi bu adam tek başına geziyor. bear grylls gibi arkasında -tam saymadım- yaklaşık 10 kişiyle ekiple gezmiyor. tabiki bear abi'mizi izlemek bi' ayrı zevkli çünkü bu crew in yarattığı izlenebilirlik bir kişilik survivor man'ın yarattığının yanında daha devasa kalıyor. hangisi daha gerçekçi derseniz canada'lı survivor abimizi öneririm.

bear grylls'den aklımda kalan birkaç hayatta kalma yöntemini paylaşim. belki benimde kaslı kollarıma kızlar hasta olur.

- ses hızı saniyede 350 metredir. yıldırım görürsen, uzaklığını hesaplamak için, gördüğün andan itibaren saymaya başla ve 350yle çarp, bu sana yıldırımın ne kadar uzağa düştüğünü gösterir.

- yılan öldürürsen, yılanın kafa kısmını herzaman göm, çünkü yılanın dişlerinde zehir kalır ve üzerine biri yanlışlıkla basabilir.

- rüzgar varsa bir kuyu kazıp ateşini içinde yak. ama deliğin yanına açılan başka bir çukur kazmayı unutma. böylece hava sirkülasyonu sağlayabilir, ateşi koruyabilirsin. iki deliği kücük bir boşlukla birbirine bağla.

- yıldırım düşme ihtimali olan bir durumda, ağaçların veya mağaraların içine girme. düz ve boş bir zeminde yere olduğunca yatay durmaya çalış.

- sakın tuzlu su içme.

- hiçbir koşulda sülük yeme.

- yengeçin kıskaçları yenilebilirdir. yemeden önce 20 dakika kaynamış suda pişir yengeçleri. şu protein muhabbeti, biliyorsunuz işte...

- eğer suyu kaynatacak malzemen yoksa, bir ateş yakıp, etraftan topladığın taşları ateşin yakınına koy. sonra ısınan taşları kücük bir kuyuya doldurduğun suyun içine at. taşlar ısısını kaybettikce bunu tekrarla. kısa bir sürede suyu kaynatacaksın.

- çölde eğer su bulamıyorsan ve pastırma yememişsen kafandaki sarığa işeyip kendini serinletebilirsin.

- deve bokundaki su içilebilir. hiçbir koşulda mesuliyet kabul etmiyorum. o içiyor ben değil.

böyle bir sürü hayatta kalma tekniği sayabiliriz.
iyi hayatta kalmalar... au revoir!

(montmartre sakini - 13 Mart 2011 00:20)